Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Elesem Ce
Elesem Ce

İLAHİ, EMRİNİN AVARE BİR MAHKUMUDUR ALEM; MEŞİYYET SENDE, HER ŞEY SENDE… HİÇBİR ŞEY DEĞİL ADEM!

  • yalan söyleyen tarih utansın07.07.2006 - 13:16

    Rejimin resmi tarihine ters düşen ve aforoz edilen bir tarih belgeseli...

  • sivas katliamı02.07.2006 - 22:33

    Nedir den iktibastır..

    Dinle yavrum!

    Sen o zaman henüz beş yaşında idin. Cennet vatanımız ve masum milletimiz üzerinde kirli ve alçakça oyunlar planlayanlar yine sahnede idi.

    Tam sekiz sene evvel, sıcak bir Temmuz akşamı, tüm Anadolu köylerinde olduğu gibi Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köylüleri de yorgun–argın evlerine dönmüş günün değerlendirmesini, yarının planını yapıyorlardı. Kadınlar, Allah ne verdi ise, elde–avuçta olanlardan akşam sofrası hazırlığını yaparken, erkekler de akşam namazı için abdest hazırlığına girişmişlerdi.

    1993 yılının 5 Temmuz akşamı güneş son kez göz kırpıp elveda dediği saatte Başbağlar köyünde akşam ezanı okunuyordu. Köyün erkekleri camiye doğru ilerlerken çocuklar son oyunlarını oynuyor, koyunlarının, ineklerinin tamam olup olmadığına bakıyorlardı. Evlerde mütevazı yer sofraları hazırlanmış babaların, dedelerin camiden dönmesi bekleniyordu.

    O akşam her akşamkinden daha mı uzun okumuştu imam efendi? Ve tüm evlerde buruk, telaşlı bir bekleyiş başlamıştı. Yemekler soğumaya, çocuklar sabırsızlanmaya başlamıştı ve acaba ne oldu diye camiye doğru yönelenler kara haberlerle, çığlıklarla, yürekleri ağızlarında dönmüşlerdi. Köyü eşkıyalar basmıştı. Köyün imamı ve o akşam namaza giden cemaat, eli silahlı eşkıyaların önünde köy meydanına doğru ilerliyorlardı.
    Bu kara haber bir anda bütün evlere bomba gibi düştü. Lokmalar boğazlarda düğümlendi. Gözyaşları sel oldu, feryadlar birbirine karıştı.
    Kısa bir zaman içinde, bütün bir köy kadın, çoluk–çocuk, yaşlı–genç, köy meydanına toplanmışlardı.
    Eli silahlı, gözü dönmüş teröristler nutuk atıyorlar, tehditler savuruyorlardı. Başbağlar köylülerinde ne onları duyacak kulak, ne de dinleyecek, ayakta duracak derman kalmıştı. Akşamın o yorgun saatinde ölüm bir dağ gibi gelip dikilmişti önlerine.
    Eşkıyalar, köyün erkeklerini köy meydanının bir tarafına ayırırken, kadınların, çocukların çığlıkları daha da artmıştı. Biraz sonra olacaklar içlerine doğmuştu, hava iyice kararırken umutlar da tükenmişti. 5 Temmuz akşamı Başbağlar köyünde teröristlerin silahları patladığında, köyün erkekleri ekin tarlası gibi biçilmeye, kadınlar, çocuklar da korkudan ve çaresizlikten ölümle burun buruna gelmişlerdi. O akşam Başbağlar köyünde şehid olan 33 kişiden ikisinin de kadın olması gösteriyor ki bu dehşet karşısında çıldırma noktasına gelen kadınlar kendilerini mermilerin önüne atmışlardı.
    Başbağlar köyünün erkeklerini kurşuna dizen ve cami dahil bütün binaları da ateşe veren caniler, alçakça oradan ayrılmışlardı.
    6 Temmuz sabahı ilk ışıkları ile gezegenimizi aydınlatan güneş bile Başbağlar köyünü tanıyamamıştı. Akşamdan–sabaha bir köy nasıl da bu kadar değişmişti? Güneş akşam veda ederken cıvıl cıvıl bıraktığı Başbağları sabah merhaba derken ölüm sessizliği içinde, viran olmuş halde buldu.
    Evet 6 Temmuz sabahı Başbağlar köyüne ulaşanlar, kan–revan içinde yatan 33 yiğit, 33 şehit ile ve gözyaşları kurumuş 300 kadar köy nufusu ile, viran olmuş bir köy görüntüsü ile karşılaştılar.

    Erzincan’ın Başbağlar köyüne sekiz sene evvel, Sırplardan bir çete mi, bir avuç gözü dönmüş Yunan mı, Ermeni çeteleri mi uğramıştı henüz aydınlanmadı ama iyi Türkçe konuştuklarına köyden sağ kalanlar şahit.
    – Bu olay Sivas olaylarından önce mi sonra mı olmuştu baba?
    – 3 gün sonra... Sen Sivas olaylarını nereden biliyorsun?
    – Bir haftadır hemen bütün TV’lerden, gazetelerden Sivas olaylarını dinliyoruz, okuyoruz.
    Evet sen o zaman çocuktun. Üç gün ara ile cereyan eden iki olaydan birini tüm detayları ile biliyorsun diğerini ise ilk kez dinliyorsun.
    Elbette ki suç bizim.

  • şeriat24.06.2006 - 15:16

    Müslümanlara göre Şeriatin bugünkü istilahi manası eşittir İslam dır..
    Ama laik taifesine göre Şeriat tu kaka, kötü ve islamdan başka bir şeydir... Aslında kasıt İslamı şeriat ismiyle vurmaktır ama, oyunun kuralı gereği hem müslüman, görünmeli, hem de mücadeleden bertaraf olunmamalıdır...
    Bilindiği gibi Şeriat lugavî manası itibariyle gidilecek yol demektir..Bu manada Ortodoxluk, yahudilik, budizm, komunizm v.s... hepsi bir şeriattir..
    Eğer bunu tabii mecrasında kullanacak olursak, laiklikte tatbik edilmesi itibariyle bir şeriattir..
    Demekki Laiklik ve laikler de şeriatci olarak tehlikeli ve zararlı insanlardır)))

  • irtica bayrağı!24.06.2006 - 15:15

    İrtica bayrağı aslında şeriat gibi maksadlı olarak yanlış kullanılan bir terimdir..
    Mürteci, Peygamberimizin, Allahu tealanın emirlerine binaen tamamladığı Dînin tekrar gerisine dönmeye çalışmaktır..
    Bu manada; Mesela, laikler bir mürtecidir denilebilir..

  • Abdulbaki Kömür14.05.2006 - 00:06

    Sivas imam hatip okulundan arkadaşlığımızı hatırlatıyor, ta o zamanlar güzel resim ve karikatür çizerdi..

  • irtica bayrağı!17.04.2006 - 01:35

    İstibdâd rejimlerinde ki çatlayan duvarların tamirinde en etkili malzeme...
    yüz sene garantili, kullan kullan, bir daha kullan....

  • irtica bayrağı!15.04.2006 - 00:18

    Kendilerini, kimliklerinde Müslüman olarak tanıtan bir takım zevatın, Kelime-i Tevhîd bayrağına verdikleri isim...

  • Kubilay Günay11.02.2006 - 00:45

    Selam ve muhabbetle...
    Coşsun deli gönül, alemi umman gören gözlerin çağında...
    'Birgün olur hayali cihan değer' demiş şair..

  • Sivasspor29.01.2006 - 16:57

    Kırmızı! ! !
    Beyaz! ! !
    Üç Yıldız! ! ! !

    Sivas....Sivas.... heeeyyy.....

  • Adam olacak çocuk28.01.2006 - 01:14

    adam olacak çocuk, babasından ders alan çocuktur...