Bu videoda da, çok zeki insanların karşılaştığı, yaşadığı 9 problemden bahsedilmiş.
Videoyu anlamak için çabuk Fransızca öğrenin bakiyim. :)) Ben öğrenmeye devam ediyorum. Alt yazıları açmak da pratik bir seçenek ama zor olanı seçmek ve mücadele etmek insanı geliştirir, güçlendirir. :) Zor olanı başarmanın verdiği keyif de ayrıdır. :)
Gerçi oyunun sonunda şah da piyon da aynı kutuya girer ama şah olmak piyon olmaktan iyidir. Şah olmaktan daha iyisi ise şahı ve piyonu yönlendiren zeka olmaktır. Ancak zekamızı her zaman iyi ve hayırlı işler için kullanmalıyız. :)
İlginç bir hayat hikayesi dinledim, William James Sidis'in hayat hikayesini.
Hayatta çok başarılı ve çok mutlu olmak için sadece çok zeki olmak yeterli olmuyor. Tabi burada başarıdan ne anlaşıldığı da önemli. Kim başarılı olmaktan tam olarak neyi anlıyor.? Ya da herkesi mutlu eden şeyler birbirinden farklı olabilir. Yeterli olmuyor şeklindeki bir ifade de mutlu ve başarılı olmak için çok şeyin gerektiğini düşündürebilir ancak başarılı ya da mutlu olmanın kişi için tanımı ile bu konuda kişinin kendisinden, hayattan beklentileri neyin ne kadar gerektiğini belirler bence. Zeki olmak fark yaratır, önemli ve güzel bir özelliktir, üstünlük sağlayabilir ama tabi bu diğerlerini hor görme ya da onlara saygısızlık yapma hakkını vermez insana. Zekanı, yeteneklerini mutlu olacağını düşündüğün yönde kullanarak, potansiyelini ortaya koyabilmek, kendini gerçekleştirebilmek önemli. Ve en sonunda başkalarının seni başarılı ya da mutlu görmesi değil senin içsel olarak kendini böyle görmen ve hissetmen önemli. Sadece bilmek değil, hissetmek, içsel olarak tatmin ve kabulden gelen o duyguyu, duyguları hissetmek önemli. Onun, bunun, şunun başkalarının sende ne gördüğü ve görmek istediğinden çok senin kendinde ne gördüğün ve ne görmek istediğin önemli. Bu yapıcı eleştirilere kapalı olmak anlamını taşımaz ama sizinle ilgili her görüş bildiren de iyi niyetli olmayabilir ya da yeterince doğru tespitler yapamayabilir. Her zaman kendimizin olumlu ve olumsuz yanlarının farkında olmalıyız yani kendimizi bilmeliyiz ki dış uyaranlardan bize ulaşan etkileri doğru değerlendirip doğru tepkiler verebilelim. Ve her duyduğumuzu, okuduğumuzu vs. kendi akıl, mantık süzgecimizden geçirmeliyiz. İşte videoyu izleyince bunlar geçti aklımdan.:)
Ayna ayna söyle bana :)) Aynalar ile ilgili ilginç bilgiler veren bir programdı. Kozyrev'in aynalar ile ilgili deneyi ve Manisa'daki Aynalı Ali Dede ile ilgili anlatılanlar ilginçti.
Bugün Adil Yıldırım'ın bu videosunu izledim. Zorluklarla mücadele etmek insanı güçlendirir. İzlenmeye değer bir videoydu bence. İki farklı karakter iyi analiz edilmiş. Yaşadıklarının seni nasıl bir insana dönüştüreceğini sen seçersin düşüncesi vurgulanıyor. 18:57-19:06 dakikaları arasını izlerken de güldüm. :))
Kapı kapalıyken içeri zorla girmek isteyenlere karşı yapılacak en güzel davranış kapıyı yüzlerine çarparak kapatmak üzere açmaktır. Eee anlamayana, anlamak istemeyene bir şekilde anlatmak lazım değil mi? Gerçi kimisi kapıdan kovsan bacadan girmeye çalışacak karakterde ancak çok şükür anlatacak olanın anlatma kabiliyeti çok kuvvetli. O yüzden ona güvenim tam. Sevgimize güvenim tam. Kendime güvenim de tam çok şükür.
Canım anneannem derdi ki: "Nasipse gelir Hint'ten Yemen'den, Nasip değilse ne gelir elden."
Adil Yıldırım da bu konuda güzel bir konuşma yapmış. Canım sevgilim, biz de iyi ki birbirimizi bulmuşuz. Hiçbir şey tesadüf değil. Allah bize hep birlikte ve mutlu olmayı nasip etsin. :)
Gipsy Kings'i dinlemeyi de seviyorum. :)
Bu videoda da, çok zeki insanların karşılaştığı,
yaşadığı 9 problemden bahsedilmiş.
Videoyu anlamak için çabuk Fransızca öğrenin bakiyim. :))
Ben öğrenmeye devam ediyorum.
Alt yazıları açmak da pratik bir seçenek ama zor olanı seçmek
ve mücadele etmek insanı geliştirir, güçlendirir. :)
Zor olanı başarmanın verdiği keyif de ayrıdır. :)
Gerçi oyunun sonunda şah da piyon da aynı kutuya girer
ama şah olmak piyon olmaktan iyidir. Şah olmaktan daha iyisi ise
şahı ve piyonu yönlendiren zeka olmaktır. Ancak zekamızı her zaman
iyi ve hayırlı işler için kullanmalıyız. :)
İlginç bir hayat hikayesi dinledim,
William James Sidis'in hayat hikayesini.
Hayatta çok başarılı ve çok mutlu olmak için
sadece çok zeki olmak yeterli olmuyor. Tabi burada
başarıdan ne anlaşıldığı da önemli. Kim başarılı olmaktan
tam olarak neyi anlıyor.? Ya da herkesi mutlu eden şeyler
birbirinden farklı olabilir. Yeterli olmuyor şeklindeki bir ifade de
mutlu ve başarılı olmak için çok şeyin gerektiğini düşündürebilir
ancak başarılı ya da mutlu olmanın kişi için tanımı ile bu konuda
kişinin kendisinden, hayattan beklentileri neyin ne kadar gerektiğini
belirler bence. Zeki olmak fark yaratır, önemli ve güzel bir özelliktir,
üstünlük sağlayabilir ama tabi bu diğerlerini hor görme ya da onlara
saygısızlık yapma hakkını vermez insana. Zekanı, yeteneklerini
mutlu olacağını düşündüğün yönde kullanarak, potansiyelini
ortaya koyabilmek, kendini gerçekleştirebilmek önemli. Ve en sonunda
başkalarının seni başarılı ya da mutlu görmesi değil senin içsel olarak
kendini böyle görmen ve hissetmen önemli. Sadece bilmek değil,
hissetmek, içsel olarak tatmin ve kabulden gelen o duyguyu,
duyguları hissetmek önemli. Onun, bunun, şunun başkalarının
sende ne gördüğü ve görmek istediğinden çok senin kendinde ne gördüğün
ve ne görmek istediğin önemli. Bu yapıcı eleştirilere kapalı olmak
anlamını taşımaz ama sizinle ilgili her görüş bildiren de iyi niyetli olmayabilir
ya da yeterince doğru tespitler yapamayabilir. Her zaman kendimizin olumlu
ve olumsuz yanlarının farkında olmalıyız yani kendimizi bilmeliyiz ki
dış uyaranlardan bize ulaşan etkileri doğru değerlendirip doğru tepkiler
verebilelim. Ve her duyduğumuzu, okuduğumuzu vs. kendi akıl, mantık
süzgecimizden geçirmeliyiz. İşte videoyu izleyince bunlar geçti aklımdan.:)
Ayna ayna söyle bana :))
Aynalar ile ilgili ilginç bilgiler veren bir programdı.
Kozyrev'in aynalar ile ilgili deneyi ve Manisa'daki
Aynalı Ali Dede ile ilgili anlatılanlar ilginçti.
Bugün Adil Yıldırım'ın bu videosunu izledim.
Zorluklarla mücadele etmek insanı güçlendirir.
İzlenmeye değer bir videoydu bence.
İki farklı karakter iyi analiz edilmiş.
Yaşadıklarının seni nasıl bir insana dönüştüreceğini
sen seçersin düşüncesi vurgulanıyor.
18:57-19:06 dakikaları arasını izlerken de güldüm. :))
Kapı kapalıyken içeri zorla girmek isteyenlere karşı
yapılacak en güzel davranış kapıyı yüzlerine çarparak kapatmak
üzere açmaktır. Eee anlamayana, anlamak istemeyene
bir şekilde anlatmak lazım değil mi? Gerçi kimisi kapıdan kovsan
bacadan girmeye çalışacak karakterde ancak çok şükür anlatacak
olanın anlatma kabiliyeti çok kuvvetli. O yüzden ona güvenim tam.
Sevgimize güvenim tam. Kendime güvenim de tam çok şükür.
Canım anneannem derdi ki:
"Nasipse gelir Hint'ten Yemen'den,
Nasip değilse ne gelir elden."
Adil Yıldırım da bu konuda güzel bir konuşma yapmış.
Canım sevgilim, biz de iyi ki birbirimizi bulmuşuz.
Hiçbir şey tesadüf değil.
Allah bize hep birlikte ve mutlu olmayı nasip etsin. :)
MuratCA isimli kanalda yine keyifle izlediğim bir videoydu.
"Küçük kediler bile büyük hayaller kurabilir." :))
Adil Yıldırım'ın spiritüel konulardaki videolarını
izlemeyi seviyorum. :)