Hep ulaşmak istediğim menkıbenin yüzüne gözlerim bağlı dokundum. Bu dokunuşu sevdim. Ne mutlağım, ne de muğlak.. Bir vicdan ayaklanmasına doğru genişlerse kalbin Şiir gibi yürürse ince ve narin… Anla ki herkes değilsin..
bazen 5 dakika, 5 asır kadar uzun gelebilir insana… algılama meselesidir .. ama sen gene de sevinç çığlıkları atmaya devam et.. büyümesin, içimizdeki bayram ayakkabısına mutlulukla bakan o çocuk:P
bazen seni seviyorum.. sonra geçiyor. iyi ki geçiyor ohh dünya varmış oluyor :) malum, takıntı yapmamak lazım.. sevgiyi de, caddeyi ve şarkıcıyı daa :)
bardaktan boşanırcasına diye tabir edilen yağmura zaman zaman gök gürültüsü de eşlik ederken eller montun cebinde, hızlı adımlarla yürünüyor.. yer yer su birikintilerinden zıplayarak geçilirken fatih’in labirent gibi tarihi sokaklarında kutsal sığınağa ulaşmak için çok da acele edilmiyor.. zira yağmur , hissiyata damla damla katkıda bulunuyor. mantık yoo çok uzakta mümkün değil derken, duygular şu köşeden dönünce karşıma çıkacak hissine kapılıyor. vee dilde el fida mırıldanırken, el açılarak damlaların düşmesine hayran kalınıyor…..
yer yüzüne düşmüş en güzel şiirsin sen..
okumaya doyamadığım :)
Hep ulaşmak istediğim menkıbenin yüzüne gözlerim bağlı dokundum.
Bu dokunuşu sevdim.
Ne mutlağım, ne de muğlak..
Bir vicdan ayaklanmasına doğru genişlerse kalbin
Şiir gibi yürürse ince ve narin…
Anla ki herkes değilsin..
umut yakışır insana..
ne kadar uzakta olursa olsun
gökyüzü, köprü kurar yüreklere..
tutulursa dilin bu hengâmede
hoş görmeli belki..
bırak lâl kalsın..
Gelmemi istemen yetmez..
Ucu yaldızlı davetiye gönder.. Ayaklarıma kırmızı halılar ser.
O iğrenç amaa nedense sevdiğim çayından yap. :))
Ağla, merakından çatladığını / telef olduğunu belirt..
İşte o zaman gelmeyi ‘’belki ‘’ düşünebilirim. :))
alevi söndürmeye çalışırken yanan olmuşuz.
gölgelere çekilelim derken güneşi kızdırmışız..
zaten ‘’yapay serinlikler’’ de değildi aradığımız..
gülümsemeyi, yanıklara tuz basmakta bulduk.
bazen 5 dakika, 5 asır kadar uzun gelebilir insana…
algılama meselesidir ..
ama sen gene de sevinç çığlıkları atmaya devam et..
büyümesin, içimizdeki bayram ayakkabısına mutlulukla bakan o çocuk:P
bazen seni seviyorum.. sonra geçiyor.
iyi ki geçiyor ohh dünya varmış oluyor :)
malum, takıntı yapmamak lazım.. sevgiyi de, caddeyi ve şarkıcıyı daa :)
bardaktan boşanırcasına diye tabir edilen yağmura zaman zaman gök gürültüsü de eşlik ederken eller montun cebinde, hızlı adımlarla yürünüyor..
yer yer su birikintilerinden zıplayarak geçilirken fatih’in labirent gibi tarihi sokaklarında kutsal sığınağa ulaşmak için çok da acele edilmiyor..
zira yağmur , hissiyata damla damla katkıda bulunuyor.
mantık yoo çok uzakta mümkün değil derken, duygular şu köşeden dönünce karşıma çıkacak hissine kapılıyor.
vee dilde el fida mırıldanırken, el açılarak damlaların düşmesine hayran kalınıyor…..
Bakın..!
Şu tabiat ne kadar sakin ve sessiz,
İnsanlar, ağlanacak hallerinden habersiz..