Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Filme ismini veren Volver isimli şarkı, Estrella Morente tarafından söyleniyor ve Latin aleminin çok bildik parçalarından. PC filmde playback yapıyor.

Penelope Cruz'un bulaşık yıkadığı sahne...
Olmaz böyle bir çekim.

Nevermore dedi Kuzgun...

'Is all that we see or seem
But a dream within a dream? '

mısralarıyla biten bir E.E.P. şiiri.

Türkçede karşılığı olmayan bir terim... En yakın kavram, tasavvuf olarak düşünülebilir, ama bu ikisi birebir örten iki terim olarak ele alınamaz, çünkü inisiyasyon bir ana kavramdır, tasavvuf için ise 'islam inisiyasyonu' tabirini kullanabiliriz. Bunun nedeni, bir hristiyan inisiyasyonu, musevi inisiyasyınu, hindu vb. pek çok dinsel doktrinde inisiyatik bir yol olmasıdır.

Üç ana öğesinden bahsedebiliriz;
Öncelikle bu yola girecek kişide yaratılışından gelen yatkınlığı ve niteliği... İnsanın 'özü' ile ilgilidir, çalışmayla, gayretle, okumayla, dinlemeyle kazanılacak bir meret değildir.
İkinci olarak bir Üstad gerekir, bir müşid, bir guru... 'Havass' a ait (elité diyelim) gizli, kendisine daha evvel bir başka bilge tarafından verilmiş avamın bilmediği,bilmesi durumunda sakıncaların ortaya çıkacağı, ancak yetkin kişilerin sahip olabileceği 'ezoterik ve elmas değerindeki' hikmete dair, geleneksel öğretiyi ieletecek kişidir bu. Ortada kuru bir bilgi de yoktur, aynı zamanda klasik mürşid-mürid ilişkisinde gerekn manevi etkilenim de söz konusudur. 'Sahih' ve geleneksel bir öğreti içine değil de, beşeri veya sonradan uydurulma bir silsileye giren kişi, inisiyasyonun hiç bir derecesine ulaşamaz.
Üçüncü basamak, Kişinin üstadından aldığı feyz ve bereketle bir iç çalışmaya girmesidir, bir olgunlaşma sürecidir.

İnisiyasyon zor bir konudur, çok fazla müsaittir yanlış anlaşılmaya... 'Neden bu gizlilik be kardeşim? ' diye sorulacak olursa, 'sen anlamazsın' demek bile yeterlidir o kimselere, tartışmak ve anlatmaya, açıklamaya çalışmak lüzumsuzdur... Atasözümüz çok hoş; 'Saman pazarında cevahir satılmaz.', İncilde (Matta 7:6) geçer, 'Kutsal olanı köpeklere vermeyin. İncilerinizi domuzların önüne atmayın. Yoksa bunları ayaklarıyla çiğnedikten sonra dönüp sizi parçalayabilirler.'
İnsisiyasyon mistizm değildir.
İnisiyasyon okkultizm de değildir.

İnisiyasyon hiç bir şeye benzemez. Bu konuda fazla bile yazdım aslında.

Gerçekten merak eden zevat, René Guénon (Abdülvahid Yahya) üstadın İNİSİYASYONA TOPLU BAKIŞLAR isimli eserini okuyabilir.

antolojinin yerine ikame ettiğim yeni sevgili.

İngiliz Ressam...

Büyük Constantin'in Roma İmparatorluğu'nun merkezini doğuya kaydırma düşüncesiyle, bunun için en uygun şehir olarak Byzantium'u görmesinin ardından kenti yeni baştan imar etmesi ve Byzantium'un 328 senesinde Nova Roma (Yeni Roma) adıyla İmparatorluğun başkenti ilan edilmesi... sonrasında şehir Constantin'e atfen Constantinopolis olarak anılmaya başlanmıştır.

Biz İstanbul yapmışız.

Dinleyiniz: They Must Be Giants söylüyor, 'Istanbul not Constantinople'

Rus klasiklerinin Nihal Yalaza Taluy'dan sonraki en başarılı çevirmeni.

Şahin Uçar Hocamın enfes eseri.
Üstad; düşünce adamı, şair, müzisyen ve hattat olarak parlar günümüz Türkiyesinde...

Bir derste herkesin ortasında 'sen zaten biraz daha akıllıca bir şeye benziyorsun' şeklindeki iltifatı hayatımda duyduğum en güzel sözdür.

'Varlığın Mana ve Mazmunu' okunmalı.