Ama benim hiç uçurtmam olmadı ki? Barışın hiç değilse bir uçurtması vardı. . Evet Uçurtmayı vurmasınlar güzel bir filimdi. Bir çocuğun hapishane ortamındaki ruh halini çok güzel yansıtan iyi bir filim.
Anlamlı ve muthış bı fılmdı.hanı her eve lazım derler ya o turden bışe :) . bıkmadan hala ızlerım soylenecek fazla şey yok tek kelıme ıle HARIKA UÇURTMAYI VURMASINLAR! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !
derste fln öylesine bişey karaladığım zamanlarda hep bu iki kelimeyi yazarım...filmden nası etkilendisem artk..ama bu isim de tek başına insana çk şey ifade edio..uçurtmayı vurmasınlar! ! ! !
yıl 1996,yer Ankara Kalesi.üç arkadaş kaleyi geziyoruz ve İnci'nin Barış'a el salladığı yerden filmi hatırlamak müthiş bir duyguydu. 'hoşafın üzümünden de koy İnci'
Yüz defada izlesem, sanki ilk defa izliyormusum gibi oturup heycanla izledigim ve her seferindede göz yaslarima hakim olamadigim mükemmel bir film. Baska türlü anlatamam!
hep yaptığım gibi yaptım,yaşım çok büyük değildi ama filmi izlememişken kitabını okudum ve filmini izlemeye gerek duymadım.senaryo kitaptansa kitaplar dururken önce filmi izlemek anlamsız ve gereksiz geliyor bana.
Çocuk beşiktaşlı yada galatasaraylı olmadı fenerli olsaydı, uçurtmanın neden yasak olduğunu sormayacaktı. Aslında öğrenmişte değildir.
Filmini izleyip anladığım kadarıyla kombinezondan yapılmış bir uçurtma erotik pembe, iç gıcıklayıcı kırmızı ve şuh yavruağzı renklerde olduğu için gardiyanlarda algı sorunu yaratmış olmalı. Bir bayrak kastı var sanılmıştır. Gerçi İnci de kürde benziyordu..
Bu filmde, yanlış hatırlamıyorsam tabi Barış İnci'nin değil, oradaki kadın mahkumlardan birinin çocuğuydu galiba..Birde bu filmden hatırladığım bir replik var. ' Ben işemedim, miki işedi' :))))
1989 Türk yapımı, Tunç Başaran'ın yönetip, Feride Çiçekoglu kitabından birlikte uyarladıkları film... Ululararası film festivalinde ki adı Don't Let Them Shoot the Kite Oyuncular:
Nur Sürer.... İnci Ömer Çolaoğlu.... Barış (İnci'nin Oğlu) Sevin Çalışar.... Kadın Gardiyan Ozan Bilen, Rozet Hubeş Nurettin Sen.... Baba Niyaz Altın.... Kısa Boylu Adam
Konu: İnci, siyasi bir mahkûmdur. Barış ise sivil bir hükümlünün beş yaşındaki oğlu. Dışarıda ona bakacak kimse olmadığı için cezaevinde büyür. Doğayı, dış dünyayı, sevgiyi İnci aracılığıyla tanır. Dış dünyası, avludan görünen küçük bir gökyüzü parçasından ibarettir. Bir sabah, gördüğü uçurtma Barış’ı çok heyecanlandırır. Artık özgürlük onun için “İnci ile birliket uçurtma uçurtmak” demektir...
Neden uçmuyor İnci
- Uçar bi gün
derler ya sinemanın kaldırım taşlarından diye işte öyle bir film, barış'ın, barış gibilerinin uçurtmaları hep uçar umarım..
en sevdiğim film
Ama benim hiç uçurtmam olmadı ki?
Barışın hiç değilse bir uçurtması vardı.
.
Evet Uçurtmayı vurmasınlar güzel bir filimdi.
Bir çocuğun hapishane ortamındaki ruh halini çok güzel yansıtan iyi bir filim.
tamam abi söylerim vurmazlar
ve beklenen emir gelir;
'vurun'
Anlamlı ve muthış bı fılmdı.hanı her eve lazım derler ya o turden bışe :) .
bıkmadan hala ızlerım soylenecek fazla şey yok tek kelıme ıle HARIKA
UÇURTMAYI VURMASINLAR! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !
çok anlamlı ve güzel bir filmdir izlenmesi ve arşivde olması gereken filmler arasında
Peki barış ne oldu? ? ?
derste fln öylesine bişey karaladığım zamanlarda hep bu iki kelimeyi yazarım...filmden nası etkilendisem artk..ama bu isim de tek başına insana çk şey ifade edio..uçurtmayı vurmasınlar! ! ! !
iz bırakanlar arasında..
'komünist ne demek inciiiii? ? ? ' :)))
İnci' yle Barış' ın aşkı...
yıl 1996,yer Ankara Kalesi.üç arkadaş kaleyi geziyoruz ve İnci'nin Barış'a el salladığı yerden filmi hatırlamak müthiş bir duyguydu.
'hoşafın üzümünden de koy İnci'
Yüz defada izlesem, sanki ilk defa izliyormusum gibi oturup heycanla izledigim ve her seferindede göz yaslarima hakim olamadigim mükemmel bir film.
Baska türlü anlatamam!
hep yaptığım gibi yaptım,yaşım çok büyük değildi ama filmi izlememişken kitabını okudum ve filmini izlemeye gerek duymadım.senaryo kitaptansa kitaplar dururken önce filmi izlemek anlamsız ve gereksiz geliyor bana.
Sessiz sinema oynarken anlatması 3 saniye süren film...
Ayrıca müthiş...
sen artik yildiz görebiliyor musun inci? ...
'Ben yapmadım ki İnci mickey yaptı..'
Çocuk beşiktaşlı yada galatasaraylı olmadı fenerli olsaydı, uçurtmanın neden yasak olduğunu sormayacaktı. Aslında öğrenmişte değildir.
Filmini izleyip anladığım kadarıyla kombinezondan yapılmış bir uçurtma erotik pembe, iç gıcıklayıcı kırmızı ve şuh yavruağzı renklerde olduğu için gardiyanlarda algı sorunu yaratmış olmalı. Bir bayrak kastı var sanılmıştır. Gerçi İnci de kürde benziyordu..
Tabi filmde tam ifade her zaman mümkün olmuyor.
'İftira ne demek İncii? '
Kitaptan bir alıntı:
Uçurtmadan neden korkuyorlar İnci?
ÇOK GUZEL BIR YAPIT
kulağımda bi çocuk sesi ..İNCİİİ...
bi zamanlar annemin dizinin dibine oturup izlerken ağladığım film.
neşe miydi o hatunun adı?
şu anki dünya bu fil işte
Bu filmde, yanlış hatırlamıyorsam tabi Barış İnci'nin değil, oradaki kadın mahkumlardan birinin çocuğuydu galiba..Birde bu filmden hatırladığım bir replik var. ' Ben işemedim, miki işedi' :))))
1989 Türk yapımı, Tunç Başaran'ın yönetip, Feride Çiçekoglu kitabından birlikte uyarladıkları film... Ululararası film festivalinde ki adı Don't Let Them Shoot the Kite
Oyuncular:
Nur Sürer.... İnci
Ömer Çolaoğlu.... Barış (İnci'nin Oğlu)
Sevin Çalışar.... Kadın Gardiyan
Ozan Bilen,
Rozet Hubeş
Nurettin Sen.... Baba
Niyaz Altın.... Kısa Boylu Adam
Konu: İnci, siyasi bir mahkûmdur. Barış ise sivil bir hükümlünün beş yaşındaki oğlu. Dışarıda ona bakacak kimse olmadığı için cezaevinde büyür. Doğayı, dış dünyayı, sevgiyi İnci aracılığıyla tanır. Dış dünyası, avludan görünen küçük bir gökyüzü parçasından ibarettir. Bir sabah, gördüğü uçurtma Barış’ı çok heyecanlandırır. Artık özgürlük onun için “İnci ile birliket uçurtma uçurtmak” demektir...
propagandanın bile guzelı makbul...
izlediğim en güzel TÜRK FİLMİ