5 yıl okuyup bir sene kaldı bitti şükür derken, internlükte her türlü gereksiz işe koşturulan, hemşirelerin yerine amele gibi kullanılan bir tuhaf güruh
şaçları beyazlamış ilk sene heycanla gidip omuzları çökmüş olarak gelen ve 6 sene sonrasına baktığımızda gözlüklü beyaz saçlı, yorgun, kurtulmak için önlerindeki son engel olan tusu elinden gelen herşeyi yaparak atlatmaya çalışan kişiler
tıp fakultesinde iki tip ogrenci vardır 1-doktor olmak isteyenler 2-doktor olmak istemeyenler
tıp fakultesine yeni başlayanlarda 1ci şıkın ezici bir cogunlugu vardır. tıp 6 ya dogru gidildikce 2ci sıkka dogru kayar.ama bu hiç bir zaman yuzde yuz degildir...tıp fakultesinden de ara sıra inekler cıkabiliyor mualesef..6. sınıfa geldigi halde ders calısmaktan haz alan ogrenci sayısı mualesef diger bolumlere gore biraz daha fazla...
4 bilemedin 5 fakülte var ülkemizde...diğerleri tabir yerindeyse 'traş'....AB kriterlerine uyum için mantar gibi sayısı çoğaltılan tıp fakültelerinden hemşire ve hastabakıcı bilgisiyle mezun olmak zorunda kalan, binlerce talihsiz, bir o kadar da zeki-çalışkan beyinler....yazık değil mi evlat! ....- ;))
'entry'miz...rektör atamaları ve vatansever prof.lara...Pp
meşakkatli bir eğitimden geçerler...mezarlıklarda kemik toplayan türlerine bile rastladık.. ;) ihtisas(tus) sınavlarında ömürlerinden ömür gider...
yıpratıcı bir maratondur tıp öğrenciliği zahiren..ancak insana hizmet etmek ve cana can için vesile olabilmek, dertlere şifa eli olabilmek de her kula nasîb olmaz...
arkadaşımın kuzeni var bi tane..bir yıl boyunca çocuk okudu..çok zor geldiği için bırakmış..şimdi cildiye okuyacakmış.. bu sebeple tıp öğrencisi denince aklıma sadece çok çok çalışkan insanlar geliyor..çünkü o çok çalışkandı..
beyaz önlüğü giymiş hastane içinde sağa sola koşuşturanlar
5 yıl okuyup bir sene kaldı bitti şükür derken, internlükte her türlü gereksiz işe koşturulan, hemşirelerin yerine amele gibi kullanılan bir tuhaf güruh
şaçları beyazlamış ilk sene heycanla gidip omuzları çökmüş olarak gelen ve 6 sene sonrasına baktığımızda gözlüklü beyaz saçlı, yorgun, kurtulmak için önlerindeki son engel olan tusu elinden gelen herşeyi yaparak atlatmaya çalışan kişiler
Hafif sıyırmış,ama sabırlarına ve zekalarına gıpta ettigim bölümün ögrencileri...ayakta alkışlamak isterim..
tıp fakultesinde iki tip ogrenci vardır
1-doktor olmak isteyenler
2-doktor olmak istemeyenler
tıp fakultesine yeni başlayanlarda 1ci şıkın ezici bir cogunlugu vardır.
tıp 6 ya dogru gidildikce 2ci sıkka dogru kayar.ama bu hiç bir zaman yuzde yuz degildir...tıp fakultesinden de ara sıra inekler cıkabiliyor mualesef..6. sınıfa geldigi halde ders calısmaktan haz alan ogrenci sayısı mualesef diger bolumlere gore biraz daha fazla...
bende o talihsizlerdenim...
hemde daha 3 senem var...
tam kurtulacam diyorsun karşına tus denilen bela çıkıyor..
yani çook çalışmam lazıım çooook...
4 bilemedin 5 fakülte var ülkemizde...diğerleri tabir yerindeyse 'traş'....AB kriterlerine uyum için mantar gibi sayısı çoğaltılan tıp fakültelerinden hemşire ve hastabakıcı bilgisiyle mezun olmak zorunda kalan, binlerce talihsiz, bir o kadar da zeki-çalışkan beyinler....yazık değil mi evlat! ....- ;))
'entry'miz...rektör atamaları ve vatansever prof.lara...Pp
meşakkatli bir eğitimden geçerler...mezarlıklarda kemik toplayan türlerine bile rastladık.. ;)
ihtisas(tus) sınavlarında ömürlerinden ömür gider...
yıpratıcı bir maratondur tıp öğrenciliği zahiren..ancak insana hizmet etmek ve cana can için vesile olabilmek, dertlere şifa eli olabilmek de her kula nasîb olmaz...
velhasılı diğer öğrencilerden ayrıdırlar.. ;)
arkadaşımın kuzeni var bi tane..bir yıl boyunca çocuk okudu..çok zor geldiği için bırakmış..şimdi cildiye okuyacakmış..
bu sebeple tıp öğrencisi denince aklıma sadece çok çok çalışkan insanlar geliyor..çünkü o çok çalışkandı..
hollandadaki kuzenler :)