Sanat, şiir ve edebiyat üzerine tartışmalar olacaktır. Ancak bu tartışmaların düzeyi çok önemli. Tartışma dili ve adabı belli bir düzeyin altına düştü mü tartışma sürdürülmemeli. Zira bir sonuca varılamaz.
Şiir sitelerindeki forum sayfalarına bakıyorum da tartışmayı bilmiyoruz.
Gecikmeden düşünce ayrılıklarını hatta birbirine yakın düşünceleri ve sorunu kişiliklere indirgeyip herhangi bir öznelliğin yerine başka türlü bir öznelliği ikame çabasına giriyoruz. Kİ, BU DÜŞÜNSEL BİR ŞİDDETTİR. Tartışmanın kastı karşımıza ‘neden benim gibi düşünmüyorsun’ diye sormak olamayacağı gibi, ona ‘benim düşünceme katılmıyorsan yoksun’ da denilemez.
Bu yanlış tartışma biçimi ya kırgınlıklara ya da beyaz bayrak sallamalara neden olur. ÇOKLUKLA UNUTULAN BUNLARDIR. Ben en çok yanlış anlaşılmaktan korkarım. Edebiyat tartışmalarının büyük bir bölümünü yanlış anlamalar oluşturur. Buna hele bir de edebiyat adamlarımızın o evlere şenlik alınganlıklarını da eklersek ortalık toz duman olur.
ŞİİR, ANCAK SEVGİYLE KONUŞULABİLİR.... SEVGİNİN İSE YANILTMA HAKKI OLMADI HİÇ
oğul,bu söylemler bana ise,hak verdim sana oğul! fekat sizin uslubunuzla dolduracağınız boşlukları mecburiyyet ilen biz dolduruyoruz oğul.maalesef ilen yoksunuz.gözlerimiz epey aradı sizi fekat bizim safımızda olmanız gerekir iken karşımızda bulduk sizi... hüzün ilen... teessüf ilen... sizin uslublu usturublu ifadeleriniz olsa idi bizim çirkin yazılarımıza lüzum kalmaz idi... saygı ilen...
hakîkate değer katan ve muhatapta etki uyandıran unsurdur; mesajın doğru bir usûl ile anlatılması.. itici bir söylem.. kırıcı bir tavır.. yersiz bir tepki.. kimi şeyleri yıkmaya yetiyor. nice hakîkatler vardır ki; bu ihmâllerden dolayı ayaklar altına düşer.. kıymetsizleşir! üslûp acemiliklerimiz; kardeşlik sınavında dökülme nedenimiz!
tartışacağım kişini karşısına aynalı bir elbiseyle çıkmak isterdim.. muhatabım bana nereden bakarsa baksın kendisini görecekti; ve aynalar önüme sunulan her teze her soruya cevap verecekti...
daha çok, hiç bir şey bilmediğini bilemeyecek kadar bilgisiz olup söz konusu bilgisizliğinin verdiği 'inanılmaz' cesaretle, kulaktan dolma bir kaç bilgi kırıntısını hayatın şifresi sanarak sağda solda kraldan kralcı kesilenlerin, en çok ihtiyaç duyduğu, ahlaki ve de insani özelliktir kendisi.. ibreti alem için bknz: komünizm maddesi..
Kadınlardan bahsederken bağyan demek.. Erkeklerden bahsederken bay değil erkek demek... :))))) bknz:bu muhteşem bayanlarımızın(arada bayan sohbetinden hoşlanan erkekler de serpiştirilmiştir ki ibret-i alemdir çoğu)
Sanat, şiir ve edebiyat üzerine tartışmalar olacaktır. Ancak bu tartışmaların düzeyi çok önemli. Tartışma dili ve adabı belli bir düzeyin altına düştü mü tartışma sürdürülmemeli. Zira bir sonuca varılamaz.
Şiir sitelerindeki forum sayfalarına bakıyorum da tartışmayı bilmiyoruz.
Gecikmeden düşünce ayrılıklarını hatta birbirine yakın düşünceleri ve sorunu kişiliklere indirgeyip herhangi bir öznelliğin yerine başka türlü bir öznelliği ikame çabasına giriyoruz. Kİ, BU DÜŞÜNSEL BİR ŞİDDETTİR. Tartışmanın kastı karşımıza ‘neden benim gibi düşünmüyorsun’ diye sormak olamayacağı gibi, ona ‘benim düşünceme katılmıyorsan yoksun’ da denilemez.
Bu yanlış tartışma biçimi ya kırgınlıklara ya da beyaz bayrak sallamalara neden olur. ÇOKLUKLA UNUTULAN BUNLARDIR. Ben en çok yanlış anlaşılmaktan korkarım. Edebiyat tartışmalarının büyük bir bölümünü yanlış anlamalar oluşturur. Buna hele bir de edebiyat adamlarımızın o evlere şenlik alınganlıklarını da eklersek ortalık toz duman olur.
ŞİİR, ANCAK SEVGİYLE KONUŞULABİLİR.... SEVGİNİN İSE YANILTMA HAKKI OLMADI HİÇ
oğul,bu söylemler bana ise,hak verdim sana oğul!
fekat sizin uslubunuzla dolduracağınız boşlukları mecburiyyet ilen biz dolduruyoruz oğul.maalesef ilen yoksunuz.gözlerimiz epey aradı sizi fekat bizim safımızda olmanız gerekir iken karşımızda bulduk sizi...
hüzün ilen...
teessüf ilen...
sizin uslublu usturublu ifadeleriniz olsa idi bizim çirkin yazılarımıza lüzum kalmaz idi...
saygı ilen...
hakîkate değer katan ve
muhatapta etki uyandıran unsurdur;
mesajın doğru bir usûl ile anlatılması..
itici bir söylem.. kırıcı bir tavır.. yersiz bir tepki..
kimi şeyleri yıkmaya yetiyor.
nice hakîkatler vardır ki; bu ihmâllerden dolayı
ayaklar altına düşer.. kıymetsizleşir!
üslûp acemiliklerimiz;
kardeşlik sınavında
dökülme nedenimiz!
acıdır ki..
“vusulsüzlüğümüz, usûlsüzlüğümüzdendir.”
...
tartışacağım kişini karşısına
aynalı bir elbiseyle çıkmak isterdim..
muhatabım
bana
nereden bakarsa baksın
kendisini görecekti;
ve aynalar
önüme sunulan her teze her soruya
cevap verecekti...
eee, bu da bir kültür....
sakin olabilmek, sabırla dinleyebilmek // kırmadan anlatabilmek...
hele hele kabalığa, asla baş vurmamak....
bi ihtimal münazara ortamında.
gerçek hayata adapte et bakalım, edep haya kalıyor mu? hele bi de hava sıcaksa, ay sonuysa ve çıldırtan bi trafik varsa! ..
durmazsam cinayete kadar uzayacak bu durum ;)))
daha çok, hiç bir şey bilmediğini bilemeyecek kadar bilgisiz olup söz konusu bilgisizliğinin verdiği 'inanılmaz' cesaretle, kulaktan dolma bir kaç bilgi kırıntısını hayatın şifresi sanarak sağda solda kraldan kralcı kesilenlerin, en çok ihtiyaç duyduğu, ahlaki ve de insani özelliktir kendisi.. ibreti alem için bknz: komünizm maddesi..
Düşünce,bilgi, akıl yürütme, mantık, feraset yoksunu kişilerde ''bazı kıçı kırık karılar'' şeklinde tezahür eden durum... :)))
Kadınlardan bahsederken bağyan demek.. Erkeklerden bahsederken bay değil erkek demek... :)))))
bknz:bu muhteşem bayanlarımızın(arada bayan sohbetinden hoşlanan erkekler de
serpiştirilmiştir ki ibret-i alemdir çoğu)
tartışma usulü, tartışma yöntemi... ilk akla gelen 'tartışma edebi'olur evlat! ...kurallar açık ve nettir...bak, gör ve uygula! ....- ;))
'entry'miz.. 'ben, ben,ben' diye başlayan cümlelere nanik! ...Pp