Seyh Sait tarafindan Turkiye'nin dogu bolgesinin bir kesiminde isyan cikarılmıştır.(1 subat 1925 - 25 nisan 1925) İsyan, Elazig'in Eğil bucaginin Piran köyunde saklanan mahkumlari aramaya gelen bir jandarma tegmeni kumandasindaki birliklere ateş açilmasiyla başladi.Ayaklanma hizla gelişti. Seyh Sait in emri uzerinde telefon ve telgraf hatlari kesildi. Isyanci kuvvetler ilk olarak Genç vilayetinin merkezi Drahni'yi ele gecirdiler (16 subat) .Şeyh Sait kendisine katilan dört aşiretin kuvvetleriyle birlikte Çapakcur, Muş ve Diyarbakir cephelerini kurdu. Isyanci kuvvetler bir piyade alayini Diyarbakir'a çekilmek zorunda birakti. (19 subat) Üc gün sonra hükumet kuvvetlerinin yaptigi taaruz da basarisizlikla sonuçlandi. Ayrica asiler yeni bir saldiriya gecerek ayni gun Hani'ye girdiler. ve bir suvari alayini pusuya dusurerekesir aldilar.
Elaziğ Muş gibi vilayetlerde Şeyh Sait taraftarlari bazi başarilar elde ederek yağma hareketlerine giriştiler. Şeyh Abdullah'in yonetimindeki isyancilardan bir kismi Muş cephesinde, Varto'yu alarak Erzurum ustune yurudu, Şeyh Sait 'de emrindeki 5000 kisilik kuvvetle dort koldan Diyarbakir'a saldirdi. (7 mart) . Bir yandan da bolge halkina ' Halife sizi bekliyor. Hilafetsiz müslümanlar olmaz. Hiç bir halife memleketten cikarilmaz. Şiarimiz dindir. Simdiki hükumet dinsizlik neşretmektedir. Şeriat isteyiniz. Kadinlar çıplaktır, Mekteplerde dinsizlik ilerliyor' şeklinde bildiriler dagitti. Hukümet kuvvetleri Diyarbakir'i yerli halktan da yardim gorerek,şiddetle savundu ve isyancilari bozguna ugratarak takibe basladi (8 mart) 2 mart 1925'te dogu illerinden ilan edilen seferberlik uyarinca hukümet kuvvetlerinden buyuk bir kismi Diyarbakir'a geldi (9 mart) . Bu tarihten itibaren hukumet kuvvetleri geniş bir temizlik harekatiyla, birlikte asilerin elindeki yerleri geri almaya basladi. Şeyh Sait maiyetiyle birlikte Varto'nun guneyindeki çarpuh köprusunde sıkıştırılarak yakalandi.(15 nisan) . Seyh Sait isyanini el altindan destekleyen Kurdistan Teali cemiyeti reisi eski Suriye Devlet reislerinden Seyit Abdulkadir de Istanbul'da ele gecirildi.12 arkadasi ile yargilanmak uzere Diyarbakir'a getirildi. Abdulkadir ve 5 arkadasi yargilanarak idam edildiler. (27 mayis) . Yapilan kovusturmada isyancilarin giydikleri Yabanci Asker Üniformalari, üzerlerinde çikan Yabanci Paralar, kullandiklari Türk ordusuna ait olmayan Yabanci Silah ve Cephane ve bildirilerin Avrupa'da basilmiş oluşu v.b delillerden isyanin yabanci bir ulkeden (İNGİLTERE) geniş destek gordüğü ortaya çikti.Şeyh Sait ve 47 kisi Şark istiklal mahkemesi tarafindan idama mahkum edildi. Karar Diyarbakir'da Siverek kapısında yerine getirildi (29 haziran 1925) .
sadece bir günah keçisi ve tüm günah keçileri gibi suçsuz; masum!
Seyh Sait tarafindan Turkiye'nin dogu bolgesinin bir kesiminde isyan cikarılmıştır.(1 subat 1925 - 25 nisan 1925) İsyan, Elazig'in Eğil bucaginin Piran köyunde saklanan mahkumlari aramaya gelen bir jandarma tegmeni kumandasindaki birliklere ateş açilmasiyla başladi.Ayaklanma hizla gelişti. Seyh Sait in emri uzerinde telefon ve telgraf hatlari kesildi. Isyanci kuvvetler ilk olarak Genç vilayetinin merkezi Drahni'yi ele gecirdiler (16 subat) .Şeyh Sait kendisine katilan dört aşiretin kuvvetleriyle birlikte Çapakcur, Muş ve Diyarbakir cephelerini kurdu. Isyanci kuvvetler bir piyade alayini Diyarbakir'a çekilmek zorunda birakti. (19 subat) Üc gün sonra hükumet kuvvetlerinin yaptigi taaruz da basarisizlikla sonuçlandi. Ayrica asiler yeni bir saldiriya gecerek ayni gun Hani'ye girdiler. ve bir suvari alayini pusuya dusurerekesir aldilar.
Elaziğ Muş gibi vilayetlerde Şeyh Sait taraftarlari bazi başarilar elde ederek yağma hareketlerine giriştiler. Şeyh Abdullah'in yonetimindeki isyancilardan bir kismi Muş cephesinde, Varto'yu alarak Erzurum ustune yurudu, Şeyh Sait 'de emrindeki 5000 kisilik kuvvetle dort koldan Diyarbakir'a saldirdi. (7 mart) . Bir yandan da bolge halkina ' Halife sizi bekliyor. Hilafetsiz müslümanlar olmaz. Hiç bir halife memleketten cikarilmaz. Şiarimiz dindir. Simdiki hükumet dinsizlik neşretmektedir. Şeriat isteyiniz. Kadinlar çıplaktır, Mekteplerde dinsizlik ilerliyor' şeklinde bildiriler dagitti.
Hukümet kuvvetleri Diyarbakir'i yerli halktan da yardim gorerek,şiddetle savundu ve isyancilari bozguna ugratarak takibe basladi (8 mart) 2 mart 1925'te dogu illerinden ilan edilen seferberlik uyarinca hukümet kuvvetlerinden buyuk bir kismi Diyarbakir'a geldi (9 mart) . Bu tarihten itibaren hukumet kuvvetleri geniş bir temizlik harekatiyla, birlikte asilerin elindeki yerleri geri almaya basladi. Şeyh Sait maiyetiyle birlikte Varto'nun guneyindeki çarpuh köprusunde sıkıştırılarak yakalandi.(15 nisan) . Seyh Sait isyanini el altindan destekleyen Kurdistan
Teali cemiyeti reisi eski Suriye Devlet reislerinden Seyit Abdulkadir de Istanbul'da ele gecirildi.12 arkadasi ile yargilanmak uzere Diyarbakir'a getirildi. Abdulkadir ve 5 arkadasi yargilanarak idam edildiler. (27 mayis) .
Yapilan kovusturmada isyancilarin giydikleri Yabanci Asker Üniformalari, üzerlerinde çikan Yabanci Paralar, kullandiklari Türk ordusuna ait olmayan Yabanci Silah ve Cephane ve bildirilerin Avrupa'da basilmiş oluşu v.b delillerden isyanin yabanci bir ulkeden (İNGİLTERE) geniş destek gordüğü ortaya çikti.Şeyh Sait ve 47 kisi Şark istiklal mahkemesi tarafindan idama mahkum edildi. Karar Diyarbakir'da Siverek kapısında yerine getirildi (29 haziran 1925) .