-selamun aleyküm ali usta -aleyküm selam. ne istiyon? -yo bişey istemiyorum hani birbirini tanıyan insanlar selam verirler ya -eee hem sen beni nereden tanıyorsun komşuyuz diye selam mı verilir -ya yok ali usta valla içimden geldi -başka şeylerde geçiyordur senin içinden hain senii.. söyle bakalım ne oldu kira parası mı çıkışmadı -ya ali usta allah b*lanı versin senin -ben bildiydim düşman olduğunu..
felsefik olarak düşündüğünüzde çoğu zaman bu tarz akımlara dayanan üsluplar kişiye kazandırmaktan ziyade kayıplar verdirir...
sadece bilimsel alanda değil din konusunda da kişilerin yaşama bakışlarını,perspektiflerini değiştirmelerine sebeptir şüphecilik...
ancak tüm bunların yanında descartes diye bir insan vardı ki onun şüphecilikten anladığı ve hayatına uyguladığı türü pozitif bir şüpheci yaklaşımdı Mâiye göre... zira o yöntemli bir şüphecilik savunucusu oldu..ve savunduğu tezi ispatlama yolunda şüpheci yaklaşımlarla doğruları bulma yolunu tercih etti..ve sonucunda da kesin bilgi diyebileceğimiz mefhuma ulaştı...
günümüze bakarsak:bu felsefik akım farklı boyutlarda tezahür ediyor:'babana bile güvenme' mantığına dayatılan bir septik tarz belirdi... oldukça yanlış derim de uzayıp gider..sanırım kesme vakti cümleyi.. ;)
-selamun aleyküm ali usta
-aleyküm selam. ne istiyon?
-yo bişey istemiyorum hani birbirini tanıyan insanlar selam verirler ya
-eee hem sen beni nereden tanıyorsun komşuyuz diye selam mı verilir
-ya yok ali usta valla içimden geldi
-başka şeylerde geçiyordur senin içinden hain senii.. söyle bakalım ne oldu kira parası mı çıkışmadı
-ya ali usta allah b*lanı versin senin
-ben bildiydim düşman olduğunu..
ne olur ŞÜPHEN olmasın sevgimden :)))
septist olduğum söylenebilir....
'' acaba '' cılık......abartmadıktan sonra her eve lazım yani......- ;)) ..Pp
felsefik olarak düşündüğünüzde çoğu zaman bu tarz akımlara dayanan üsluplar kişiye kazandırmaktan ziyade kayıplar verdirir...
sadece bilimsel alanda değil din konusunda da kişilerin yaşama bakışlarını,perspektiflerini değiştirmelerine sebeptir şüphecilik...
ancak tüm bunların yanında descartes diye bir insan vardı ki onun şüphecilikten anladığı ve hayatına uyguladığı türü pozitif bir şüpheci yaklaşımdı Mâiye göre...
zira o yöntemli bir şüphecilik savunucusu oldu..ve savunduğu tezi ispatlama yolunda şüpheci yaklaşımlarla doğruları bulma yolunu tercih etti..ve sonucunda da kesin bilgi diyebileceğimiz mefhuma ulaştı...
günümüze bakarsak:bu felsefik akım farklı boyutlarda tezahür ediyor:'babana bile güvenme' mantığına dayatılan bir septik tarz belirdi... oldukça yanlış derim de uzayıp gider..sanırım kesme vakti cümleyi.. ;)
Kuşkuculuk, şüphecilik'dir. Çok anlamlı!