Senin için, sevdan için Günahlar koydum üst üste Ben sana alışmışken... Kalbine mapus sevdam Bir gün olsun, değmesse eğer gözlerine... Ömrümden seneler geçer... Gözlerinden akan sedefler kavuşmadan tenime... Bil ki mendiller deva olmaz gözlerime.. Bil ki sonbahar göçebesi yağmurlar,rehin almış sevdamı.. Yine senin mevsiminde... Gidenlere inat... Adına ıslattığım, geceden kalma bir gözyaşı lekesi, hala yüzümde...
ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam bir 'hiçlik tadı' ve ağzından yıldızlar uçuran ergin, yeşil ve yabanıl bir yaz gecesi gibisin yüzünde yolların gülüşü ve yaz göğüne ilişkin bir esenlik üretiyorsun geçip giden fırtınalardan
ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam aşkların büyük yarlarıyla kuşatılmış görüyorum kendimi safran ve ezilmiş yazlardan bakışlarının kıyısız açıklarına gurbet ve cevahir taşıyan bir gülüş söylencesi geçer bir yazdan ötekine derin anlatılardan
ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam bir dağın yırtmacından ince bir dere yatağı gibi kayan yeşil tenini görüyorum akşam nasıl da yakışıyor yüzüne ve sanki bir kayalığın içine durmadan kendi kendini oyan bir ferhâd gibiyim ben ya da pusuda, karanlık bir gül gibi hem solan hem solmayan
Bir gün hayatin bütün güzelliklerinden vazgeçip ölüme sessiz sedasız gitmek istersen, yanıma gel ki sana sensiz yaşamanın, sensiz olmanın ölüm olduğunu göstereyim...
SEN; benim bu günüme şükür,yarınıma dua edişim,azla yetinişim,çoğa göz dikmeyişimsin.. Hz.Mevlana..
Senin için, sevdan için
Günahlar koydum üst üste
Ben sana alışmışken...
Kalbine mapus sevdam
Bir gün olsun, değmesse eğer gözlerine...
Ömrümden seneler geçer...
Gözlerinden akan sedefler kavuşmadan tenime...
Bil ki mendiller deva olmaz gözlerime..
Bil ki sonbahar göçebesi yağmurlar,rehin almış sevdamı..
Yine senin mevsiminde...
Gidenlere inat...
Adına ıslattığım, geceden kalma bir gözyaşı lekesi, hala yüzümde...
Seni benim kadar sevecek olan,
Başını taşlarda çürütmelidir.
Yarasına dikenleri sarmalı,
Kalbinde dağları yürütmelidir.
..............
Seni benim kadar sevecek olan,
Ruhunu kapıdan kovabilir mi?
Seni benim kadar sevemeyenler,
Seni benden fazla sevebilir mi?
N.GENÇ
ey uçurum gözlü sevgilim!
ne zaman baksam
bir 'hiçlik tadı'
ve ağzından
yıldızlar uçuran
ergin, yeşil ve yabanıl
bir yaz gecesi gibisin
yüzünde yolların gülüşü
ve yaz göğüne ilişkin
bir esenlik üretiyorsun
geçip giden fırtınalardan
ey uçurum gözlü sevgilim!
ne zaman baksam
aşkların büyük yarlarıyla
kuşatılmış görüyorum kendimi
safran
ve ezilmiş yazlardan
bakışlarının kıyısız
açıklarına
gurbet ve cevahir taşıyan
bir gülüş söylencesi
geçer bir yazdan ötekine
derin anlatılardan
ey uçurum gözlü sevgilim!
ne zaman baksam
bir dağın yırtmacından
ince bir dere yatağı
gibi kayan
yeşil tenini görüyorum
akşam
nasıl da yakışıyor yüzüne
ve sanki bir kayalığın içine
durmadan kendi kendini oyan
bir ferhâd gibiyim ben
ya da pusuda, karanlık
bir gül gibi
hem solan hem solmayan
ne zaman dinecek, ne zaman
bu taflan, bu taflan?
ey uçurum gözlü sevgilim!
_______ H. YAVUZ
Sen daha küçüksün!
Bilemezsin ki dolu dizgin
Sevmeyi,sevilmeyi...
Bilemezsin ateşlerde erimeyi...
Savrulurken yarlarda,
Bilemezsin ki ölüp ölüp dirilmeyi...
Sen daha küçüksün !
Aşk ateşi düştümü yüreğine,
Ruhunun en sır yerine,
Bilemezsin ki sular seller gibi delirmeyi...
Öğreneceksin elbet !
Yaşarken acı verenin
Gelecekte nasıl bir tat olduğunu...
Dün de aşklar böyle yaşanır !
En zirvede...
Kendimi, kurallarımı yok sayıp, tüm bu yaptıklarım...)))
Böyle diyebildiğimiz insanlar varsa hayatımızda ne mutlu bize...)))
Bir gün hayatin bütün güzelliklerinden vazgeçip ölüme sessiz sedasız gitmek istersen, yanıma gel ki sana sensiz yaşamanın, sensiz olmanın ölüm olduğunu göstereyim...
herşeye katlandım...
bu dünyanın ipini çekerim
Anlamadın mı?
Senin için
kendime dönüyorum ve
olabileceğim halleri irdeliyorum ki,
sen sadece sende kal ve iyi ol diye...
Senin için senin
sende kalmana izin verebilerek
sen de olmayı seçebiliyorum..
işte kalbim
çarpıntısı yalnız
senin için...
ölmek isterdim... önce davranmasaydın...
ben senin için bir dag soluguyum, sen inatla nikotine devam ediyorsun