Başı hoş, kalemi boş Avare geçerken Düşün yolundaki Yazın bahçesinden, Önümden sallanarak bir sarhoş şiir geçti.. Hayyam mı, Neyzen mi Kim bu derken, Geçen önümden görkemle Bir büyük şair Eşref'ti..
Eşref Kırkağaç'ta yaşadı Misk kokulu Lokum tadlı Kavunlar arasında ömrü geçti.. Üzümün isterse şarabından, İsterse rakısından içti..
Öyle şiirler söyledi ki, Kimi ayık, kimi sarhoş, Okumaya yürek ister Yazmaya da öyle..
Bir parmak boyu kalemle yazardı Sigara paketlerine şiirlerini. Küçük ve yoksul bir dünyası, Ama büyük bir kavgası vardı Yüreği dersen eğer, dağlar kadardı..
Nerede bir haksızlık görse 'Edep yahu' derdi tüm edepsizliğiyle Ve saldırırdı üstüne haksızlıkların Hiciv dörtlükleriyle..
Haksızlığını görüp de Hicvetmedik kimse bırakmadı, kendisi dahil. Fark etmezdi onun için Yoldan geçen adammış, Mebusmuş, Nazırmış Ki sadrazam, ki padişahmış..
En çok uzun burunlu olanıyla uğraştı padişahların Ama, her zaman yanında oldu Onuruyla, namusuyla yaşayan adamların..
Elim kalem, başım şiir, geçerken Düşün yolundaki yazın bahçesinden, Önümden devinerek bir gerçek şiir geçti.. Bu hayran olduğum insan, büyük şair Eşref'ti....
Eşref, ülkesini ve halkını seven bir şaair. Yazdığı hicviyeler bir takım kişiler tarafından çok belden aşağı algılansa da bence bazıları bunların daha ağırını haediyor. Etrafınıza bir bakın lütfen. Seçim sathı mahallindeyiz kürsülerde, ekranlarda konuşanlardan bir kısmı Eşref'in sövgülerini daha mı az hakediyor.
çok küfürbaz bir şairmiş. günümüzde kullanılan 'eşref saati' deyimini bu şaire borçluyuz.hani huysuz insanlar bazen ne deseniz sizi bozar, siz de eşref saati tuttu gene dersiniz. bilmiyorum der misiniz. ben derim. işte o eşref burdan gelir...mezar taşını da çalmışlar zaten garibin. buna ilişkin de bir şiiri vardı.zeki adammış vesselam...
Şair Eşref'e...
Başı hoş, kalemi boş
Avare geçerken
Düşün yolundaki
Yazın bahçesinden,
Önümden sallanarak bir sarhoş şiir geçti..
Hayyam mı, Neyzen mi
Kim bu derken,
Geçen önümden görkemle
Bir büyük şair Eşref'ti..
Eşref Kırkağaç'ta yaşadı
Misk kokulu
Lokum tadlı
Kavunlar arasında ömrü geçti..
Üzümün isterse şarabından,
İsterse rakısından içti..
Öyle şiirler söyledi ki,
Kimi ayık, kimi sarhoş,
Okumaya yürek ister
Yazmaya da öyle..
Bir parmak boyu kalemle yazardı
Sigara paketlerine şiirlerini.
Küçük ve yoksul bir dünyası,
Ama büyük bir kavgası vardı
Yüreği dersen eğer, dağlar kadardı..
Nerede bir haksızlık görse
'Edep yahu' derdi tüm edepsizliğiyle
Ve saldırırdı üstüne haksızlıkların
Hiciv dörtlükleriyle..
Haksızlığını görüp de
Hicvetmedik kimse bırakmadı, kendisi dahil.
Fark etmezdi onun için
Yoldan geçen adammış,
Mebusmuş, Nazırmış
Ki sadrazam, ki padişahmış..
En çok uzun burunlu olanıyla uğraştı padişahların
Ama, her zaman yanında oldu
Onuruyla, namusuyla yaşayan adamların..
Elim kalem, başım şiir, geçerken
Düşün yolundaki yazın bahçesinden,
Önümden devinerek bir gerçek şiir geçti..
Bu hayran olduğum insan, büyük şair Eşref'ti....
Sedat Akıncı
Eşref, ülkesini ve halkını seven bir şaair.
Yazdığı hicviyeler bir takım kişiler tarafından çok belden aşağı algılansa da bence bazıları bunların daha ağırını haediyor. Etrafınıza bir bakın lütfen. Seçim sathı mahallindeyiz kürsülerde, ekranlarda konuşanlardan bir kısmı Eşref'in sövgülerini daha mı az hakediyor.
çok küfürbaz bir şairmiş. günümüzde kullanılan 'eşref saati' deyimini bu şaire borçluyuz.hani huysuz insanlar bazen ne deseniz sizi bozar, siz de eşref saati tuttu gene dersiniz. bilmiyorum der misiniz. ben derim. işte o eşref burdan gelir...mezar taşını da çalmışlar zaten garibin. buna ilişkin de bir şiiri vardı.zeki adammış vesselam...
...Bulvarı var İzmir'de.
Hiciv ustası....
Eylemem ölsem de kizbi ihtiyar
Doğruyu söyler gezer bir şairim
Bir güzel mazmun bulunca Eşrefa
Kendimi hicveylemezsem kafirim
kizb: yalan
mazmun: anlam, kavram