kükürt, sönmemiş kireç, reçine ve petrolü karıştırarak elde edilen bir kimyasal karışımdır. Bu karışımın özelliği, üzerine su döküldükçe ateşin dahada büyümesidir.
Yüzyıllardır düşmana karşı kullanılmış bu silah hemen elden bırakılr mı hiç?
Ancak ve ancak şekil değiştirebilir, Aynı şekil değiştirmiş Bizans gibi. Ve karşısında ki düşman? Evet BİZ! ''Osmanlıyız. Osmanlı yani İslam; karanlık, tehlikeli bir düşman (C. Meriç) ''
İşte en güçlü silahları, kültürümüzün, dinimizin, dilimizin, tarihimizin üstüne atılan, grejuva!
Doğudan, batıdan, küzeyden her yerden ateşi södürmek için su getirmeye çalışan yiğitler. Sağcısı, solcusu, dincisi, ateisti, rockçısı, zengini, fakiri, 7den 70e canlar... Yangının içinde doğmuş gençlik!
YANIYOR CAYIR CAYIR, YANIYOR ve o mert Anadolu çocukları koşuyorlar söndürmek için yangını...
Grejuva, suda bile yanma özelliği olan silah demek. En önemli etkisi, suyla beslendikçe daha çok yanması ve yayılmasıdır. Bu yüzden küçük yangın büyük yangına dönüp daha da yayılmasın diye üstüne su atan askerler, farkında olmadan, ateşin büyümesine daha çok yardımcı olurlar. Bu gizli ve güçlü silahla zamanında Bizans, uzun yıllar, çok savaş kazanmıştır...
^^Frappe...^^
Üzerindeki köpüğü tam 4 parmak olan ünlü rum kahvesi...
Soğuk servis yapılır..
İçimi milk shake kıvamındadır...
yaaf emmii kafamkarıştı şimdi...Lefkeye mi yerleşsek netsek.
Rum ateşi;
kükürt, sönmemiş kireç, reçine ve petrolü karıştırarak elde edilen bir kimyasal karışımdır. Bu karışımın özelliği, üzerine su döküldükçe ateşin dahada büyümesidir.
fransız öpücüğünü tatmış rum kadınının ateşi dense de siz inanmayın tokadı yiyince 1974 kıbrısda içlerine basan Türkün ateşidir o
Akritas planı...
EOKA:::
Harley Davidson'lu yakışıklılar...
Yüzyıllardır düşmana karşı kullanılmış bu silah hemen elden bırakılr mı hiç?
Ancak ve ancak şekil değiştirebilir, Aynı şekil değiştirmiş Bizans gibi. Ve karşısında ki düşman? Evet BİZ! ''Osmanlıyız. Osmanlı yani İslam; karanlık, tehlikeli bir düşman (C. Meriç) ''
İşte en güçlü silahları, kültürümüzün, dinimizin, dilimizin, tarihimizin üstüne atılan, grejuva!
Doğudan, batıdan, küzeyden her yerden ateşi södürmek için su getirmeye çalışan yiğitler. Sağcısı, solcusu, dincisi, ateisti, rockçısı, zengini, fakiri, 7den 70e canlar... Yangının içinde doğmuş gençlik!
YANIYOR CAYIR CAYIR, YANIYOR ve o mert Anadolu çocukları koşuyorlar söndürmek için yangını...
Ve üstüne su attıkça çoşan grejuva...
Farkında değiliz...
Bizans tarafından istanbul'un fethine karşı kullanılan bir önlemdir. Belki de fethi geciktiren sebepler arasinda sayilabilir.
Grejuva, suda bile yanma özelliği olan silah demek. En önemli etkisi, suyla beslendikçe daha çok yanması ve yayılmasıdır. Bu yüzden küçük yangın büyük yangına dönüp daha da yayılmasın diye üstüne su atan askerler, farkında olmadan, ateşin büyümesine daha çok yardımcı olurlar. Bu gizli ve güçlü silahla zamanında Bizans, uzun yıllar, çok savaş kazanmıştır...