çok özlüyorum ama çok uzakta olduğu için değil. hatta yanımda olduğu için özlüyorum.elimi uzatsam dokunucam.nefes alışını bile duyacak kadar yakınım ona.ama işte bir o kadar da uzak..gözlerine bakıyorum çok uzaklara bakıyo.yakınındayken ona hasret kalmak en kötüsü sanırım.göz görmeyince gönül katlanırmış ya peki göz görünce nolur? ? ?
öyle özlersinki nil olup akmak istersin...züleyha olursun yanarsın..her yeri yusufun hasreti kaplamıştır artık...hiçbirşeyin anlamı yoktur senin için sadece özlemin ve sen varsındır.tad vermez artık hiçbirşey tek başına yudumladığın çaylar bile...:(((içimde buram buramdır özlem...ve birgün bir bakmışsın pierre lotide bir söğüt ağacı oluvermişsin...
Karanlıkları özledim,gülüşünün ertesinde ruhumu çevreleyen ve sanki hüzün tanrıçasıymışçasına hüzünlere daldıran gülüşünü özledim....Sanki yoktu o gülüşün hiçbir varlıkta,tanrı tüm ince nağmeleri toplamıştı gamzelerinde ve mavi gözlü bir dev olmuştun,kalbi küçücük bir dev...
Akşamın matem rengine büründüğü saatte gökyüzündeki kandiller tek tek yanmaya başladığında içimde sessiz bir çığlık... Özlemeyi özledim. Özlemeye değer ne kaldıysa...
Seni her özlediğimde kalbime bi yıldız çiziyorum, artık benimde bir gökyüzüm var... Bu gökyüzünün güneşide sensin. Çünki senin etrafında dönüyor herşey.
Yüreğim umulmayan yaralarla başedemezken, Bir tatlı aşk gülüşü özledi gözlerim ve sen hangi alemde hangi düşlerde isen gel çünki gülüşünü 'çok özledim'...
Özlemek bana son zamanlarda hep Ahmet Altan'ın bu konuyla ilgili yazdığı çok güzel bir yazıyı hatırlatıyor.
Özlemek
Birden özleyiveriyorsunuz... Çoktan unuttuğunuzu sandığınız ya da yalnızca bir kere karşılaştığınız ve özlemek için yeteri kadar tanımadığınız birini bir sabah çılgınca özleyerek uyanıyorsunuz.
Rüyalarınız, içinizdeki o gizli, esrarını ele vermez büyücü, siz çarşaflarınızın arasında, bütün tehlikelerden uzak, güvenle yattığınızı sandığınız bir anda, usulca ruhunuza sokulup, sizden habersiz oralara yığılmış cephanelikleri birer birer ateşleyiveriyor. İnfilaklarla sarsılarak uyanıyorsunuz. Hayatınızda olmayan birini hayatınıza almak, ona dokunmak, onun sesini duymak için kıvranırken buluveriyorsunuz kendinizi...
Özlemek, o yakıcı istek, bilinen herşeyi ve önem sırasını değiştiriveriyor. Özlediğiniz ise çok uzaklarda... Yanında olmasını istediğiniz halde yanınızda olmayan bir tek kişi, yanınıza bile yaklaşmadan, hatta onu özlediğinizden ve onu istediğinizden haberdar bile olmadan, bütün hayatı, bütün görüntüleri eritip başka kılıklara sokuyor...
bir başına olduğunda daha fazla sarıp sarmalar bu his.
illa çok mühim şeyleri özliyeceğiz diye bir kaide yok.
çitlerle çevrili sınırlarımız olmadığındna bu kaidesizliğimiz.
belki bir köpüklü suyun içine batırıp batırıp mandala üfleyerek baloncuklar oluşturmayı özlüyorumdur.
belkide kar yağarken ağzımı kocaman açıp göğe doğru kar tanelerini yemeyi özlüyorumdur.
kime ne.özlüyorum.insanlar bilse de bilmese de.bilse çözüm verebilirler mi? muamma.. yok değil aslında muamma.çözüm onlarda değil.özlüyorumdur.biliyorumdur,çözümsüzümdür. bu özlemeyi daha cana dokunur kılar.
Birden özleyiveriyorsunuz... Çoktan unuttuğunuzu sandığınız ya da yalnızca bir kere karşılaştığınız ve özlemek için yeteri kadar tanımadığınız birini bir sabah çılgınca özleyerek uyanıyorsunuz.
Rüyalarınız, içinizdeki o gizli, esrarını ele vermez büyücü, siz çarşaflarınızın arasında, bütün tehlikelerden uzak, güvenle yattığınızı sandığınız bir anda, usulca ruhunuza sokulup, sizden habersiz oralara yığılmış cephanelikleri birer birer ateşleyiveriyor. İnfilaklarla sarsılarak uyanıyorsunuz. Hayatınızda olmayan birini hayatınıza almak, ona dokunmak, onun sesini duymak için kıvranırken buluveriyorsunuz kendinizi...
Özlemek, o yakıcı istek, bilinen herşeyi ve önem sırasını değiştiriveriyor. Özlediğiniz ise çok uzaklarda... Yanında olmasını istediğiniz halde yanınızda olmayan bir tek kişi, yanınıza bile yaklaşmadan, hatta onu özlediğinizden ve onu istediğinizden haberdar bile olmadan, bütün hayatı, bütün görüntüleri eritip başka kılıklara sokuyor...
'......neden bu kadar özlüyorum seni? ...çağırsam gelirmisin? ...serin su bakışlı adam...'
özlemek çok güzel ya özlemeyi çok seviyorum.e tabi beni de özleyen olunca kavuşma anı pek bi güzel oluyor canım. özlemek güzel özlemek seninle güzel..... özlediğim çok insan var....
sesini duymayı özledim,yüzünü görmesem bile adımı söylemeni özledim
özlenen sewgiliyse eğer onsuz nnefes alamamak her elini uzattığında herseferinde onu yanında istemek ama yokluğunun werdiği duygudur........
çok özlüyorum ama çok uzakta olduğu için değil. hatta yanımda olduğu için özlüyorum.elimi uzatsam dokunucam.nefes alışını bile duyacak kadar yakınım ona.ama işte bir o kadar da uzak..gözlerine bakıyorum çok uzaklara bakıyo.yakınındayken ona hasret kalmak en kötüsü sanırım.göz görmeyince gönül katlanırmış ya peki göz görünce nolur? ? ?
özledim ama tık yok..ne yer ne içer....
öyle özlersinki nil olup akmak istersin...züleyha olursun yanarsın..her yeri yusufun hasreti kaplamıştır artık...hiçbirşeyin anlamı yoktur senin için sadece özlemin ve sen varsındır.tad vermez artık hiçbirşey tek başına yudumladığın çaylar bile...:(((içimde buram buramdır özlem...ve birgün bir bakmışsın pierre lotide bir söğüt ağacı oluvermişsin...
Karanlıkları özledim,gülüşünün ertesinde ruhumu çevreleyen ve sanki hüzün tanrıçasıymışçasına hüzünlere daldıran gülüşünü özledim....Sanki yoktu o gülüşün hiçbir varlıkta,tanrı tüm ince nağmeleri toplamıştı gamzelerinde ve mavi gözlü bir dev olmuştun,kalbi küçücük bir dev...
yazılarını özlediğim bazı insanlar artık yazmaya başlamış...gerçekten çok güzel haber bu......
Akşamın matem rengine büründüğü saatte gökyüzündeki kandiller tek tek yanmaya başladığında içimde sessiz bir çığlık...
Özlemeyi özledim. Özlemeye değer ne kaldıysa...
Seni her özlediğimde kalbime bi yıldız çiziyorum, artık benimde bir gökyüzüm var...
Bu gökyüzünün güneşide sensin. Çünki senin etrafında dönüyor herşey.
Üniversiteyi özlemeye başladım.Fakültemi, Enstitümü, hocalarımı ve arkadaşalrımı özledim galiba
Yüreğim umulmayan yaralarla başedemezken,
Bir tatlı aşk gülüşü özledi gözlerim ve sen hangi alemde hangi düşlerde isen gel çünki gülüşünü 'çok özledim'...
Özlemek bana son zamanlarda hep Ahmet Altan'ın bu konuyla ilgili yazdığı çok güzel bir yazıyı hatırlatıyor.
Özlemek
Birden özleyiveriyorsunuz...
Çoktan unuttuğunuzu sandığınız
ya da yalnızca bir kere karşılaştığınız
ve özlemek için yeteri kadar tanımadığınız birini
bir sabah çılgınca özleyerek uyanıyorsunuz.
Rüyalarınız, içinizdeki o gizli, esrarını ele vermez büyücü,
siz çarşaflarınızın arasında,
bütün tehlikelerden uzak,
güvenle yattığınızı sandığınız bir anda,
usulca ruhunuza sokulup,
sizden habersiz oralara yığılmış cephanelikleri
birer birer ateşleyiveriyor.
İnfilaklarla sarsılarak uyanıyorsunuz.
Hayatınızda olmayan birini hayatınıza almak,
ona dokunmak,
onun sesini duymak için kıvranırken buluveriyorsunuz kendinizi...
Özlemek, o yakıcı istek,
bilinen herşeyi ve önem sırasını değiştiriveriyor.
Özlediğiniz ise çok uzaklarda...
Yanında olmasını istediğiniz halde
yanınızda olmayan bir tek kişi,
yanınıza bile yaklaşmadan,
hatta onu özlediğinizden
ve onu istediğinizden haberdar bile olmadan,
bütün hayatı,
bütün görüntüleri eritip
başka kılıklara sokuyor...
Ahmet Altan
bir başına olduğunda daha fazla sarıp sarmalar bu his.
illa çok mühim şeyleri özliyeceğiz diye bir kaide yok.
çitlerle çevrili sınırlarımız olmadığındna bu kaidesizliğimiz.
belki bir köpüklü suyun içine batırıp batırıp mandala üfleyerek baloncuklar oluşturmayı özlüyorumdur.
belkide kar yağarken ağzımı kocaman açıp göğe doğru kar tanelerini yemeyi özlüyorumdur.
kime ne.özlüyorum.insanlar bilse de bilmese de.bilse çözüm verebilirler mi? muamma..
yok değil aslında muamma.çözüm onlarda değil.özlüyorumdur.biliyorumdur,çözümsüzümdür. bu özlemeyi daha cana dokunur kılar.
özlenmeye değer olanı...
düşe düşürür... :))
özlemedim seni
hiç özlemedim seni
özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni
sıcaklığını bulmalıyım
dokunuşlarını, kenetlenişi
terimizle sulanmalı yeryüzü
güneş terimizle ışıldamalı sabah olunca
apansız fırtınalar çıkmalı
sarsılmalıyım
özlemek
yanında olmak isteğidir
gülüşünü görmek biraz da
hiç özlemedim seni
saçlarına gül takmam
bir ırmak gibi akıtırım ovaya
soluğunla yanar
dudaklarımın bozkırı
akkor halindeki ufuk
bakır bir tel gibi eriyip gider
kraterler ortasında kalırım
ve özleyip özlemediğini merak etmek..
en ii ben bilirim ;))
dedemi.!
geldiğim yerleri......
gidersem de buralardakileri.....
hep boyle...
her zaman özlenecek birileri oluyo....
Hiiiç sormayın bunu bana...
Özlüyorum yana - yana...
yokluğun çok ağır...özlemekten başka çarem yok...bilsen öyle de güzel özlüyorum ki seni...halimi görsen hiç gelmezsin bana...
özle yarim özle
özlemdir sevdanın dili...
Birden özleyiveriyorsunuz...
Çoktan unuttuğunuzu sandığınız
ya da yalnızca bir kere karşılaştığınız
ve özlemek için yeteri kadar tanımadığınız birini
bir sabah çılgınca özleyerek uyanıyorsunuz.
Rüyalarınız, içinizdeki o gizli, esrarını ele vermez büyücü,
siz çarşaflarınızın arasında,
bütün tehlikelerden uzak,
güvenle yattığınızı sandığınız bir anda,
usulca ruhunuza sokulup,
sizden habersiz oralara yığılmış cephanelikleri
birer birer ateşleyiveriyor.
İnfilaklarla sarsılarak uyanıyorsunuz.
Hayatınızda olmayan birini hayatınıza almak,
ona dokunmak,
onun sesini duymak için kıvranırken buluveriyorsunuz kendinizi...
Özlemek, o yakıcı istek,
bilinen herşeyi ve önem sırasını değiştiriveriyor.
Özlediğiniz ise çok uzaklarda...
Yanında olmasını istediğiniz halde
yanınızda olmayan bir tek kişi,
yanınıza bile yaklaşmadan,
hatta onu özlediğinizden
ve onu istediğinizden haberdar bile olmadan,
bütün hayatı,
bütün görüntüleri eritip
başka kılıklara sokuyor...
'......neden bu kadar özlüyorum seni? ...çağırsam gelirmisin? ...serin su bakışlı adam...'
adını,gözlerini,ellerini,kokusunu hiçbirşeyini bilmediğim,beklediğim erkek...nerelerdesin,çok özledim seni.İnsan hiç bilmediğini bu kadar özler mi?
özledim seni
bazen antolojide rastlaşmayı bile...
özlemek çok güzel ya özlemeyi çok seviyorum.e tabi beni de özleyen olunca kavuşma anı pek bi güzel oluyor canım.
özlemek güzel
özlemek seninle güzel.....
özlediğim çok insan var....
........................................................................................iste.....bu