kesinlikle artık bizimde nükleer enerjiye geçmemiz gerekiyo dier toplumlrdan geri kalmamalıyız bu konuda da green ciler gidip fransada yapsınlar eylemlerini fransa da 90 tane nükleer varken orda eylem yapmayım bizim açacağımız bir santrale konuşmaya hakları yok kanımca zaten green cilerde fransız kökenli bir topluluk olduklarından artık dönen oyunları siz düşünün
Ağır radyoaktif atomların nötron bombardımanı ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar..güneş mesela sürekli füzyon olur üzerinde..örümcek adam 2 iyi izlemişsinizdir, ordaki çatlak profösörde füzyon yapmaya çalışyordu, yapay bi güneş, ama bu reaksiyonlar sonunda çok fazla ısı açığa cıktıgından bunu kontrol etmek o kadarda kolay değil...tabi bunların yan etkilerinide unutmamak gerekir..(Radyosyon) ..çernobil faciası...büyük zararlar dogurabilir..ama muazzam bi enerji kaynağı..Türkiyenin de bi nükleer enerji santrali olmalı..green peace ciler her ne kadar karşı çıkmakta haklı oldukları yanlar olsada, nükleer vazgeçilmez bi enerji kaynağı.. ..
nükleer füzyon sonucu elde edilen enerji. küçük çekirdekli hafif atomların sıkıştırılmasıyla elde edilen oldukça değerli bir enerji türü.
geçenlerde 17 yaşında bir lise öğrencisi Amerika'da evinin bodrumunda bir hidrojen atom türüyle yaptığı çalışma sonrasında nükleer füzyonu gerçekleştirmiş.
bodrumları boş duran evlerimiz var.liselerde okuyan öğrencilerimiz ise amerikanın genç nüfusundan oldukça fazla.e hidrojen atomları da n tane denecek kadar var.malzeme tam görünüyor da... eksik olan nedir?
Ağır radyoaktif (Uranyum gibi) atomların bir nötronun çarpması ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon - parçalanma - bölünme - bozunma) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon - birleşme - biraraya gelme) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir.
İngiltere'de hükümetin yeni nükleer tesisler yaparak nükleer santrallardan elde edilen enerjiyi artırma çabası halkı ikiye böldü.
Bizim kullanılmayan deli gibi enerji kaynaklarımız varken daha karanlığımızın binde biri aydınlanmamışken şu yapılana bakmak lazım önce,
Halis Seyfi, Japonya'da olduğu gibi Türkiye'de de 'işyerlerinde ısının düşürülmesi ve kışın herkesin yünlü iç çamaşırı giymeleri' yönünde kampanya düzenlenmesi halinde, ülke ekonomisine 500 milyon dolarlık enerji tasarrufu katkısı sağlanabileceğini savundu. Seyfi, Japonya Çevre Bakanı Yuriko Koike'nin, enerji tasarrufu sağlamak için ofislerde ısının 4 derece düşürülmesi ve kışın herkese insanı sıcak tutacak yünlü iç çamaşırı giymeleri yönünde öneride bulunduğunu ve uygulamaya konduğunu ifade etti.
500 MİLYON DOLARLIK TASARRUF Türkiye'de de Japonya'daki gibi uygulama yapılması halinde ülke ekonomisine katkı sağlanabileceğini anlatan Seyfi,
vazgeçmek için hala erken bi enerji elde etme yolu.. ama biz geç kaldık biraz... gereksiz itirazlar da cabası oldu.. radyoaktif maddelerin parçalanması (fizyon) sonucu açığa çıkan kontrollü enerji. geleceğin enerji türü de nükleer enerjinin bi zıttı olan füzyon yakıtları olabilir,kısaca güneşteki tepkimelerdir füzyon...
Ülkeler, enerji politikalarını belirlerlerken enerji kaynakları, dışa bağımlılıkları, coğrafi durumları, nüfus artış hızı, finansman durumu, enerji kaynaklarında çeşitlilik gibi değişkenleri dikkate almaktadırlar. Bu nedenle her ülkenin kendine özgü bir enerji politikası olmalıdır. Konuya bu çerçeveden bakıldığında, dünyada nükleer enerjiden vazgeçildiğini söylemek son derece yanıltıcı olur.
Aralık 2000 - Eylül 2002 tarihleri arasında dünyada kurulu bulunan nükleer santral sayısı 438'den 442'ye çıkmıştır. Kurulu kapasite ise 351.000 MW'dan 357.000 MW'a çıkmıştır.
Bu dönemde işletmeye giren santrallar:
Çin'de 2 ünite Japonya'da 1 ünite G. Kore Cumhuriyeti 2 ünite Rusya Federasyonu 1 ünite Aynı dönemde İngiltere'de 2 ünite devre dışı bırakılmıştır. Dünyadaki bazı gelişmeler aşağıda verilmiştir:
Halen 28.000 MW kurulu kapasiteye karşılık gelen 35 santral inşa halindedir. Bu santrallar: Arjantin (1) , Çin (6) , Çek Cumhuriyeti (1) , Hindistan (8) , İran (2) , Japonya (3) , K. Kore (1) , G. Kore (2) , Romanya (1) , Rusya Federasyonu (2) , Slovak Cumhuriyeti (2) , Ukrayna (4) , Tayvan (2) . Ayrıca, Finlandiya da yeni bir nükleer santralı kurma kararı almıştır. Mayıs 2001'de yayınlanan ABD Ulusal Enerji Politikası, özellikle kaynak çeşitliliğine değinmekte ve bu ilkenin uygulanması amacıyla yerli kaynaklara (gaz, kömür ve petrol) yönelmenin yanında nükleer ve hidroelektrik potansiyelden de faydalanmanın gerekliliğine işaret etmektedir. Bu politikanın paralelinde, ABD 2010 yılında yeni nükleer santralları devreye almayı planlamaktadır. G. Afrika Cumhuriyeti'nde 10 adet herbiri 120 MWe gücünde çakıl yataklı modüler reaktörden oluşan proje devam etmektedir Çin'de 2010 yılına kadar 10.000 MW'lik bir nükleer program planlanmaktadır.
Einstein, 1905 yılında E=mc2 formülü ile fisyon sonucu açığa çıkabilecek enerji konusunda öngörüde bulunmuştu. Daha sonra 1930 yılında bu öngörü deneysel olarak Otto Hahn, Lise Meitner ve diğerleri tarafından doğrulandı. Dünyadaki insan yapısı ilk nükleer reaktör 1942 yılında Enrico Fermi’nin yürüttüğü bir proje sonucunda Amerika Birleşik Devletleri' nin Chicago, Illinois kentinde kuruldu.
Ancak, dünyadaki ilk nükleer reaktörün ortaya çıkışı milyonlarca yıl öncesine dayanmaktadır. Afrika'da Oklo, Gabon’daki bir uranyum madeninde, yeraltı sularının da maden içinde bulunması nedeniyle doğal bir nükleer reaktör oluştuğu ve binlerce yıl ısı ürettiği son yıllarda ortaya çıkarılmıştır.
Her iki reaktör de fisyonu kullanarak ısı üretmiş fakat hiçbiri elektrik üretmemiştir.
Elektrik üreten ilk ticari nükleer güç santralı Shippingport, Pennsylvania'da (ABD) kurulmuş ve 1957'de işletmeye girmiştir. Fisyon kullanılarak üretilen ilk elektrik ise, Aralık 1951'de Arco, Idaho’daki Deneysel Üretken Reaktöründe elde edilmiştir.
İşletmede olan santralların sayısı: 442 adet İşletmede olan santralların net gücü: 356.746 MW(e) Üretilen enerji: 2544 TWsaat Nükleer enerjinin toplam enerjiye oranı: %16 İnşa halindeki santralların sayısı: 35 adet İnşa halindeki santralların net gücü: 27.743 MW(e) , İşletme deneyimi:10586 reaktör-yıl (Kaynak: Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, Eylül 2002) Bazı Ülkelerin Elektrik Üretiminde Nükleer Enerjinin Payı:
Fransa: %77, Belçika: %58, Slovak Cumhuriyeti: %53, Ukrayna: %46, İsveç: %44, Macaristan: %39, G. Kore: %39, İsviçre: %36, Japonya: %34, Almanya: %31, Finlandiya: %31, İspanya: %27, İngiltere: %23, ABD: %20, Çek Cumhuriyeti: %20, Rusya Federasyonu: %15, Kanada: %13, Arjantin: %8, Güney Afrika Cumhuriyeti: %7, Hindistan: %4.
Ağır radyoaktif (Uranyum gibi) atomların bir nötronun çarpması ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir. Nükleer reaktörlerde fisyon reaksiyonu ile edilen enerji elektriğe çevrilir. Güneşteki reaksiyonlar ise füzyon reaksiyonudur. Bu reaksiyonun yarattığı sıcaklık fisyon reaksiyonundakinden çok daha fazladır (birkaç milyon derece santigrad) . Bu yüzden bu sıcaklığı kontrol edebilecek bir füsyon reaktörü henüz kurulamamıştır.
Woellee o nükleer enerjiylen öle bi güzel elektrik enerjisi üretilirküne yaz kış pişeriz wolle evde(yazın normal şartlarda da pişiyoruz ya neyse) Şimdi ewladım bu zamanda artıh geliştinmi yoksam yobaz mı kaldın naaptına harcadıın enerjiyle bakılıyor.Al Nükleer santral odana kur :) böle ne güzel hem çevreyi kirletmekten kurtul,CO2, SO2 ve NOx gazlarının salınmasını engelle git baktın seni tatmin etmio yeşilaya üye ol,yoq ben evrenselleşecem diosan da greepeace fln var onların faaliyetlerine katıl.Herşeyi de benden bekleme ltfn :))
Nükleer enerji santrali bana bir zamanlar kurmaya çalıştığımız ama bazı batılı abiler istemediği için; gerekçede aynen şöyle idi 'türkler anadoluda yaşayan insanların hayatını tehlikeye atıyor orayı nükleer bir felakete.... felan' ne komik değilmi sanki bunu yapanlar bu topraklarda yaşamıyor. ayrıca bu abilerimiz aşağıdaki arkadaşın açıkladığı devletlerdi. Özellikle almanya nın yanındaki rakama dikkat edin en büyük yaygara bu devletten gelmişti komik.
ulen ne nükleer toplumuz....
rüzgar diyorum dahada bişey demiyorum....
kesinlikle artık bizimde nükleer enerjiye geçmemiz gerekiyo dier toplumlrdan geri kalmamalıyız bu konuda da green ciler gidip fransada yapsınlar eylemlerini fransa da 90 tane nükleer varken orda eylem yapmayım bizim açacağımız bir santrale konuşmaya hakları yok kanımca zaten green cilerde fransız kökenli bir topluluk olduklarından artık dönen oyunları siz düşünün
Ağır radyoaktif atomların nötron bombardımanı ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar..güneş mesela sürekli füzyon olur üzerinde..örümcek adam 2 iyi izlemişsinizdir, ordaki çatlak profösörde füzyon yapmaya çalışyordu, yapay bi güneş, ama bu reaksiyonlar sonunda çok fazla ısı açığa cıktıgından bunu kontrol etmek o kadarda kolay değil...tabi bunların yan etkilerinide unutmamak gerekir..(Radyosyon) ..çernobil faciası...büyük zararlar dogurabilir..ama muazzam bi enerji kaynağı..Türkiyenin de bi nükleer enerji santrali olmalı..green peace ciler her ne kadar karşı çıkmakta haklı oldukları yanlar olsada, nükleer vazgeçilmez bi enerji kaynağı..
..
nükleer füzyon sonucu elde edilen enerji.
küçük çekirdekli hafif atomların sıkıştırılmasıyla elde edilen oldukça değerli bir enerji türü.
geçenlerde 17 yaşında bir lise öğrencisi Amerika'da evinin bodrumunda bir hidrojen atom türüyle yaptığı çalışma sonrasında nükleer füzyonu gerçekleştirmiş.
bodrumları boş duran evlerimiz var.liselerde okuyan öğrencilerimiz ise amerikanın genç nüfusundan oldukça fazla.e hidrojen atomları da n tane denecek kadar var.malzeme tam görünüyor da...
eksik olan nedir?
Ağır radyoaktif (Uranyum gibi) atomların bir nötronun çarpması ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon - parçalanma - bölünme - bozunma) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon - birleşme - biraraya gelme) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir.
Her eve lazım...
İngiltere'de hükümetin yeni nükleer tesisler yaparak nükleer santrallardan elde edilen enerjiyi artırma çabası halkı ikiye böldü.
Bizim kullanılmayan deli gibi enerji kaynaklarımız varken daha karanlığımızın binde biri aydınlanmamışken şu yapılana bakmak lazım önce,
Halis Seyfi, Japonya'da olduğu gibi Türkiye'de de 'işyerlerinde ısının düşürülmesi ve kışın herkesin yünlü iç çamaşırı giymeleri' yönünde kampanya düzenlenmesi halinde, ülke ekonomisine 500 milyon dolarlık enerji tasarrufu katkısı sağlanabileceğini savundu.
Seyfi, Japonya Çevre Bakanı Yuriko Koike'nin, enerji tasarrufu sağlamak için ofislerde ısının 4 derece düşürülmesi ve kışın herkese insanı sıcak tutacak yünlü iç çamaşırı giymeleri yönünde öneride bulunduğunu ve uygulamaya konduğunu ifade etti.
500 MİLYON DOLARLIK TASARRUF
Türkiye'de de Japonya'daki gibi uygulama yapılması halinde ülke ekonomisine katkı sağlanabileceğini anlatan Seyfi,
vazgeçmek için hala erken bi enerji elde etme yolu..
ama biz geç kaldık biraz... gereksiz itirazlar da cabası oldu..
radyoaktif maddelerin parçalanması (fizyon) sonucu açığa çıkan kontrollü enerji.
geleceğin enerji türü de nükleer enerjinin bi zıttı olan füzyon yakıtları olabilir,kısaca güneşteki tepkimelerdir füzyon...
DÜNYA NÜKLEER ENERJİDEN VAZGEÇİYOR MU?
Ülkeler, enerji politikalarını belirlerlerken enerji kaynakları, dışa bağımlılıkları, coğrafi durumları, nüfus artış hızı, finansman durumu, enerji kaynaklarında çeşitlilik gibi değişkenleri dikkate almaktadırlar. Bu nedenle her ülkenin kendine özgü bir enerji politikası olmalıdır. Konuya bu çerçeveden bakıldığında, dünyada nükleer enerjiden vazgeçildiğini söylemek son derece yanıltıcı olur.
Aralık 2000 - Eylül 2002 tarihleri arasında dünyada kurulu bulunan nükleer santral sayısı 438'den 442'ye çıkmıştır. Kurulu kapasite ise 351.000 MW'dan 357.000 MW'a çıkmıştır.
Bu dönemde işletmeye giren santrallar:
Çin'de 2 ünite
Japonya'da 1 ünite
G. Kore Cumhuriyeti 2 ünite
Rusya Federasyonu 1 ünite
Aynı dönemde İngiltere'de 2 ünite devre dışı bırakılmıştır.
Dünyadaki bazı gelişmeler aşağıda verilmiştir:
Halen 28.000 MW kurulu kapasiteye karşılık gelen 35 santral inşa halindedir. Bu santrallar: Arjantin (1) , Çin (6) , Çek Cumhuriyeti (1) , Hindistan (8) , İran (2) , Japonya (3) , K. Kore (1) , G. Kore (2) , Romanya (1) , Rusya Federasyonu (2) , Slovak Cumhuriyeti (2) , Ukrayna (4) , Tayvan (2) . Ayrıca, Finlandiya da yeni bir nükleer santralı kurma kararı almıştır.
Mayıs 2001'de yayınlanan ABD Ulusal Enerji Politikası, özellikle kaynak çeşitliliğine değinmekte ve bu ilkenin uygulanması amacıyla yerli kaynaklara (gaz, kömür ve petrol) yönelmenin yanında nükleer ve hidroelektrik potansiyelden de faydalanmanın gerekliliğine işaret etmektedir. Bu politikanın paralelinde, ABD 2010 yılında yeni nükleer santralları devreye almayı planlamaktadır.
G. Afrika Cumhuriyeti'nde 10 adet herbiri 120 MWe gücünde çakıl yataklı modüler reaktörden oluşan proje devam etmektedir
Çin'de 2010 yılına kadar 10.000 MW'lik bir nükleer program planlanmaktadır.
İLK NÜKLEER TEPKİMEYi KİM BULDU?
Einstein, 1905 yılında E=mc2 formülü ile fisyon sonucu açığa çıkabilecek enerji konusunda öngörüde bulunmuştu. Daha sonra 1930 yılında bu öngörü deneysel olarak Otto Hahn, Lise Meitner ve diğerleri tarafından doğrulandı. Dünyadaki insan yapısı ilk nükleer reaktör 1942 yılında Enrico Fermi’nin yürüttüğü bir proje sonucunda Amerika Birleşik Devletleri' nin Chicago, Illinois kentinde kuruldu.
Ancak, dünyadaki ilk nükleer reaktörün ortaya çıkışı milyonlarca yıl öncesine dayanmaktadır. Afrika'da Oklo, Gabon’daki bir uranyum madeninde, yeraltı sularının da maden içinde bulunması nedeniyle doğal bir nükleer reaktör oluştuğu ve binlerce yıl ısı ürettiği son yıllarda ortaya çıkarılmıştır.
Her iki reaktör de fisyonu kullanarak ısı üretmiş fakat hiçbiri elektrik üretmemiştir.
Elektrik üreten ilk ticari nükleer güç santralı Shippingport, Pennsylvania'da (ABD) kurulmuş ve 1957'de işletmeye girmiştir. Fisyon kullanılarak üretilen ilk elektrik ise, Aralık 1951'de Arco, Idaho’daki Deneysel Üretken Reaktöründe elde edilmiştir.
NÜKLEER ENERJİNİN DÜNYADAKİ DURUMU NEDİR?
İşletmede olan santralların sayısı: 442 adet
İşletmede olan santralların net gücü: 356.746 MW(e)
Üretilen enerji: 2544 TWsaat
Nükleer enerjinin toplam enerjiye oranı: %16
İnşa halindeki santralların sayısı: 35 adet
İnşa halindeki santralların net gücü: 27.743 MW(e) ,
İşletme deneyimi:10586 reaktör-yıl
(Kaynak: Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, Eylül 2002)
Bazı Ülkelerin Elektrik Üretiminde Nükleer Enerjinin Payı:
Fransa: %77, Belçika: %58, Slovak Cumhuriyeti: %53, Ukrayna: %46, İsveç: %44, Macaristan: %39, G. Kore: %39, İsviçre: %36, Japonya: %34, Almanya: %31, Finlandiya: %31, İspanya: %27, İngiltere: %23, ABD: %20, Çek Cumhuriyeti: %20, Rusya Federasyonu: %15, Kanada: %13, Arjantin: %8, Güney Afrika Cumhuriyeti: %7, Hindistan: %4.
Ağır radyoaktif (Uranyum gibi) atomların bir nötronun çarpması ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük bir miktarda eneji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir. Nükleer reaktörlerde fisyon reaksiyonu ile edilen enerji elektriğe çevrilir. Güneşteki reaksiyonlar ise füzyon reaksiyonudur. Bu reaksiyonun yarattığı sıcaklık fisyon reaksiyonundakinden çok daha fazladır (birkaç milyon derece santigrad) . Bu yüzden bu sıcaklığı kontrol edebilecek bir füsyon reaktörü henüz kurulamamıştır.
Atomun bolunmesinden cikan enerji.
Cernobil faciasi.
Nukleer enerji merkezlerine terorist saldirilari korkusu.
Atom bombasi...
Woellee o nükleer enerjiylen öle bi güzel elektrik enerjisi üretilirküne yaz kış pişeriz wolle evde(yazın normal şartlarda da pişiyoruz ya neyse)
Şimdi ewladım bu zamanda artıh geliştinmi yoksam yobaz mı kaldın naaptına harcadıın enerjiyle bakılıyor.Al Nükleer santral odana kur :) böle ne güzel hem çevreyi kirletmekten kurtul,CO2, SO2 ve NOx gazlarının salınmasını engelle git baktın seni tatmin etmio yeşilaya üye ol,yoq ben evrenselleşecem diosan da greepeace fln var onların faaliyetlerine katıl.Herşeyi de benden bekleme ltfn :))
Türkite için olassa olmaz
Nükleer enerji santrali bana bir zamanlar kurmaya çalıştığımız ama bazı batılı abiler istemediği için; gerekçede aynen şöyle idi 'türkler anadoluda yaşayan insanların hayatını tehlikeye atıyor orayı nükleer bir felakete.... felan' ne komik değilmi sanki bunu yapanlar bu topraklarda yaşamıyor. ayrıca bu abilerimiz aşağıdaki arkadaşın açıkladığı devletlerdi.
Özellikle almanya nın yanındaki rakama dikkat edin en büyük yaygara bu devletten gelmişti komik.