nazim,refik erduran la beraber tekneyle yurtdisina kaçarken,ege denizinde bir silep tesadüf eseri nazim la refik i güverteye aliyor,resmi makamlara teslim etmek için......fakat kaptan in kamarasinda duvara asili siirin nazim hikmet e ait oldugu anlasilinca,gitmek istediklere yere bizzat birakilyorlar......anlayin,ne kadar taninip ne kadar sevildigini......o,tartismasiz dünyanin en büyük sairidir...bunu pablo neruda söylüyor..ben deil....pablo neruda da kim diyen çikarsa,atacam kendimi denize,o ayri....
en güzel denize henüz gidilmedi.... en güzel çocuk henüz dogmadi... en güzel günlerimiz henüz yasamadiklarimiz.... ve sana söylemek istedigim en güzel söz... henüz söylememis oldugum sözdür.....
Alparslan Türkeş -aşırı milliyetçilerin baş tacı, komünist karşıtı Alparslan Türkeş- o kadar yıl 'gomonis gomonis' dediği Nazım Hikmet'in Kurtuluş Savaşı Destanı'nı okumuştur ölümüne yakın zamanlarda... İşte bir tarafta komünist olduğu için vatan haini ilan edilen şair, diğer tarafta tüm hayatını komünistleri yok etmeye adamış, milliyetçilerin baş tacı ettiği adam...
Devlet Bakanı Abdulhalik Çay, 'Nâzım Hikmet'in şiiri komünizm için kullandığını' öne sürerek, vatandaşlığının iadesini öngören yasa tasarısını imzalamayacağını yineledi. Çay, tasarıyı imzalayacakların da, kendilerini inkar etmiş olacağını savundu.
Türkiye Azerbaycan Dostluk Derneği'nin düzenlediği ' Nâzım 99 yaşında ' paneline katılan Çay, komünizmi tanıtma adına Türkiye aleyhine yayınlar yaptığını öne sürdüğü Nâzım'ın taktir edilecek tek tarafının, Türkiye'den 'kaçışında' Moskova'yı tercih etmesi olduğunu söyledi, 'inanmış komünist olduğu için Moskova'yı seçti' dedi.
UNESCO'da 2002'nin Nâzım Hikmet yılı olması yönünde görüşler olduğunu anımsatan Çay ' Bu örgütün nedense sola ve komünizm'e karşı sempatisi var. Ama ben bu sevgide devletime karşı olan tavırda, Türkiye devletinin bekasına karşı düşmanlık görüyorum' dedi.
Türk Kültür Sanat Vakfı Başkanı Yahya Akengin de, yenilmiş Marksistlerin Nâzım Hikmet'in vatandaşlığıyla rövanş almak istediğini söyledi, 'Mesele şiir falan değil, mesaj verilmek isteniyor. Bütün böücü olaylarda Nâzım Hikmet'in fotağrafı var. Ya Nâzım vatanseverdir derken yalan söyleniyor, ya da onun bölücülüğünü tastik ediyorsunuz ' dedi.
Paneli yöneten emekli kurmay subay Muzaffer Özdağ ise, 'Nâzım'ın vatan sevgisi, kadınlara sevgisinden farksız. Nâzım, narsisttir,kendinden başkasını sevemez, şizofrendir. Türk halkı Kurtuluş Savaşı verirken, Nâzım Nataşalar'dan eğitim alıyordu' diye konuştu. *****************************************************************************
:((((Ne kadar çirkin ne kadar iğrenç! ! ! Nazım Hikmet'e kurban olun siz cahil insanlar! !
**************************************************************** 'Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ. Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.' Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla, bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un 66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira. 'Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.'
Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim. Vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan, vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan, vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın, fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan, vatan tırnaklarıysa ağalarınızın, vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa, ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan, vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa, vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla: Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Doğumundan Refik Erduran tarafında yurt dışına kaçırılışına kadar ki hayatını ve şiirlerini ele alan bir kitabı bugün bitirdim...Gördüm ki ne vatan haini ne de komünist...Üstelik de bayağı iyi şair...Hakkı yenmiş...
o olmasaydi,siir denen sey eksik kalrdi......düsmanlari bile alanlarda onun siirlerini okudu..(türkes) ...kim ne derse desin,türk ve dünya edebiyatinin tartismasiz en büyük sairi......bunu ben degil,dünyanin en iyi sairi dedikleri pablo neruda söylüyor....
Erkek kadına dedi ki: - Seni seviyorum, ama nasıl? avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya... Erkek kadına dedi ki: - Seni seviyorum, ama nasıl? kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz, yüzde yüz, yüzde bin beşyüz yüzde hudutsuz kere yüz... Kadın erkeğe dedi ki: - Baktım dudağımla, yüreğimle, kafamla; severek, korkarak, eğilerek, dudağına, yüreğine, kafana. Şimdi ne söylüyorsam karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana... Ve artık biliyorum: Toprağın Yüzü güneşli bir ana gibi En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...
Fakat neyleyim saçlarım dolanmış ölmekte olanın parmaklarına başımı kurtarmam kâbil değil! Sen yürümelisin, yeni doğan çocuğun gözlerine bakarak...
Ruhum ne ondan önce vardı, ne ondan ayrı bir sırrın kemâlidir, ruhum onun, o dışımdaki âlemin bende akseden hayâlidir. Ve aslından en uzak ve aslına en yakın hayâl bana ışığı vuran yârimin cemâlidir...
.... Bugün pazar. Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldanmadan durdum. Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. Toprak, güneş ve ben... Bahtiyarım...
şair olduğunu sanmıyorum.. kimse basamak dizeyle ya da ideolojik bir yaşantıyla şair olamaz... olmamalı... ama verayı seven birine şair demek gerek.. evli olduğu halde verayla evlenmek isteyene şair demek gerek.. şunu da göz ardı etmeyelim... çok abartıldı.. solcu ya da hayata sol eliyle yumruk atanlara şunu söylemek isteriz.. nazımı aşın... çok durdunuz o durakta.. yeni yolcular bekleyin...
nazım hikmet şiirlerin, aşkların, görüşlerin örnek insan seni sewiyoruz
o mavi gözlü bir devdi....
basit,anlamsız,söz sanatından bihaber,sığ,aslında ne söylemek istediğini kendi de anlamayan,tüm zamanların en kötü şiirlerinin şairi....
dünyanin en büyük sairi....
çok lüzumsuz bir adam
şiir hırzızı sanat soyguncusu kopi pastaci :)
yazık... kafası karışık bi adam..
küçük insanların küçük serbest şiir kırıntılarını kuvvetle çağrıştırıyor.
nazim,refik erduran la beraber tekneyle yurtdisina kaçarken,ege denizinde bir silep tesadüf eseri nazim la refik i güverteye aliyor,resmi makamlara teslim etmek için......fakat kaptan in kamarasinda duvara asili siirin nazim hikmet e ait oldugu anlasilinca,gitmek istediklere yere bizzat birakilyorlar......anlayin,ne kadar taninip ne kadar sevildigini......o,tartismasiz dünyanin en büyük sairidir...bunu pablo neruda söylüyor..ben deil....pablo neruda da kim diyen çikarsa,atacam kendimi denize,o ayri....
en güzel denize henüz gidilmedi....
en güzel çocuk henüz dogmadi...
en güzel günlerimiz henüz yasamadiklarimiz....
ve sana söylemek istedigim en güzel söz...
henüz söylememis oldugum sözdür.....
Memleket
Offfff çok içli beee...Tutmayın ağlayacam......
Ben, bir insan,
ben, Türk şairi komünist Nâzım Hikmet ben,
tepeden tırnağa iman,
tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret ben...
nazım hikmet
yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür bir orman gibi kardeşcesine.
nazım hikmet
çok sevdiğim,harika bir şairdir.
Alparslan Türkeş -aşırı milliyetçilerin baş tacı, komünist karşıtı Alparslan Türkeş- o kadar yıl 'gomonis gomonis' dediği Nazım Hikmet'in Kurtuluş Savaşı Destanı'nı okumuştur ölümüne yakın zamanlarda... İşte bir tarafta komünist olduğu için vatan haini ilan edilen şair, diğer tarafta tüm hayatını komünistleri yok etmeye adamış, milliyetçilerin baş tacı ettiği adam...
NÂZIM'A HAKARET YARIŞI
Devlet Bakanı Abdulhalik Çay, 'Nâzım Hikmet'in şiiri komünizm için kullandığını' öne sürerek, vatandaşlığının iadesini öngören yasa tasarısını imzalamayacağını yineledi. Çay, tasarıyı imzalayacakların da, kendilerini inkar etmiş olacağını savundu.
Türkiye Azerbaycan Dostluk Derneği'nin düzenlediği ' Nâzım 99 yaşında ' paneline katılan Çay, komünizmi tanıtma adına Türkiye aleyhine yayınlar yaptığını öne sürdüğü Nâzım'ın taktir edilecek tek tarafının, Türkiye'den 'kaçışında' Moskova'yı tercih etmesi olduğunu söyledi, 'inanmış komünist olduğu için Moskova'yı seçti' dedi.
UNESCO'da 2002'nin Nâzım Hikmet yılı olması yönünde görüşler olduğunu anımsatan Çay ' Bu örgütün nedense sola ve komünizm'e karşı sempatisi var. Ama ben bu sevgide devletime karşı olan tavırda, Türkiye devletinin bekasına karşı düşmanlık görüyorum' dedi.
Türk Kültür Sanat Vakfı Başkanı Yahya Akengin de, yenilmiş Marksistlerin Nâzım Hikmet'in vatandaşlığıyla rövanş almak istediğini söyledi, 'Mesele şiir falan değil, mesaj verilmek isteniyor. Bütün böücü olaylarda Nâzım Hikmet'in fotağrafı var. Ya Nâzım vatanseverdir derken yalan söyleniyor, ya da onun bölücülüğünü tastik ediyorsunuz ' dedi.
Paneli yöneten emekli kurmay subay Muzaffer Özdağ ise, 'Nâzım'ın vatan sevgisi, kadınlara sevgisinden farksız. Nâzım, narsisttir,kendinden başkasını sevemez, şizofrendir. Türk halkı Kurtuluş Savaşı verirken, Nâzım Nataşalar'dan eğitim alıyordu' diye konuştu.
*****************************************************************************
:((((Ne kadar çirkin ne kadar iğrenç! ! ! Nazım Hikmet'e kurban olun siz cahil insanlar! !
****************************************************************
'Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.'
Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali
Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
'Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.'
Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
hainiyim, ben vatan hainiyim.
Vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
NAZIM HİKMET
çalıyorum kapınızı,
teyze, amca, bir imza ver.
çocuklar öldürülmesin,
şeker de yiyebilsinler.....
........
nazım hikmet...
Soy adının tersine 'HİKMETSİZ' bir zAT. Polonya asıllıdır ve Rus hipodromlarında boy göstermiştir.
Doğumundan Refik Erduran tarafında yurt dışına kaçırılışına kadar ki hayatını ve şiirlerini ele alan bir kitabı bugün bitirdim...Gördüm ki ne vatan haini ne de komünist...Üstelik de bayağı iyi şair...Hakkı yenmiş...
müteşair..
o olmasaydi,siir denen sey eksik kalrdi......düsmanlari bile alanlarda onun siirlerini okudu..(türkes) ...kim ne derse desin,türk ve dünya edebiyatinin tartismasiz en büyük sairi......bunu ben degil,dünyanin en iyi sairi dedikleri pablo neruda söylüyor....
Allahsız...Vatan haini insan...
düşünceleriyle,şiirleriyle insanlığı aydınlatan büyük insan
nazım baba
Bir Ayrılış Hikayesi
Erkek kadına dedi ki:
- Seni seviyorum,
ama nasıl?
avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarak
kırasıya,
çıldırasıya...
Erkek kadına dedi ki:
- Seni seviyorum,
ama nasıl?
kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
yüzde hudutsuz kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki:
- Baktım
dudağımla, yüreğimle, kafamla;
severek, korkarak, eğilerek,
dudağına, yüreğine, kafana.
Şimdi ne söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
Ve artık
biliyorum:
Toprağın
Yüzü güneşli bir ana gibi
En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...
Fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olanın parmaklarına
başımı kurtarmam kâbil
değil!
Sen
yürümelisin,
yeni doğan çocuğun
gözlerine bakarak...
Sen
yürümelisin,
beni bırakarak...
Kadın sustu.
SARILDILAR
Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir pencere...
AYRILDILAR...
Daha başka nasıl anlatılabilirdi ki...
ön yargısız bakıldığında gerçektende harbi bir entel yanlışının farkına varmış harbi bir entel
Ruhum ne ondan önce vardı, ne ondan ayrı bir sırrın kemâlidir,
ruhum onun, o dışımdaki âlemin bende akseden hayâlidir.
Ve aslından en uzak ve aslına en yakın hayâl
bana ışığı vuran yârimin cemâlidir...
Nazım Hikmet RAN
memleket sevdası, vatan hasreti, piraye, haziran, mehmet...
bıraktım acının alkışlarına 3 Haziran 63'ü...
....
Bugün pazar.
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.
Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldanmadan durdum.
Sonra saygıyla toprağa oturdum,
dayadım sırtımı duvara.
Bu anda ne düşmek dalgalara,
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
Toprak, güneş ve ben...
Bahtiyarım...
şair olduğunu sanmıyorum.. kimse basamak dizeyle ya da ideolojik bir yaşantıyla şair olamaz... olmamalı... ama verayı seven birine şair demek gerek.. evli olduğu halde verayla evlenmek isteyene şair demek gerek.. şunu da göz ardı etmeyelim... çok abartıldı.. solcu ya da hayata sol eliyle yumruk atanlara şunu söylemek isteriz.. nazımı aşın... çok durdunuz o durakta.. yeni yolcular bekleyin...