Kültür Sanat Edebiyat Şiir

namaz sizce ne demek, namaz size neyi çağrıştırıyor?

namaz terimi Cem Nizamoglu tarafından tarihinde eklendi

  • Şahin Yıkılmaz
    Şahin Yıkılmaz

    dinin direği

  • Ferit Ala
    Ferit Ala

    Her yaşın ayrı bir özelliği vardır ama,

    Gençlik zamanında kılınanı daha makbuldür....

  • Bir Garip Yolcu
    Bir Garip Yolcu

    NAMAZ

    Dua, hayırla dua; müslümanların yaptıkları, bazı hareketleri de kapsayan bir ibadet türü. Arapçası 'salat' olup, çoğulu 'salavat'tır. Namaz, tekbir ile başlayıp selam ile son bulan, belli fiil ve sözleri içine alan bir ibadettir. Allah'a karşı tesbih, ta'zîm ve şükrün ifadesidir.
    Namaz, Kur'an'da doksandan fazla ayette zikredilir. Önceki şeriatlerde beş vakit namaz yoktu. Ancak vakitleri belirsiz genel anlamda namaz vardı. Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (İsra) gecesinde farz kılınmıştır. Enes b. Malik'ten rivayete göre özet olarak şöyle demiştir:
    'Hz. Peygamber (s.a.s) 'e İsrâ gecesi, namaz elli vakit olarak farz kılındı. Sonra azaltıldı ve beş vakte düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi: Ey Muhammed, şüphesiz bizim nezdimizdeki söz bir değişikliğe uğramaz. Senin için bu beş vakit namaz, elli vakit namazın karşılığıdır' (Buhari, Salat, 76, Enbiya, 5; Müslim, İman, 263; Ahmed b. Hanbel, V.122,143) . Her güzel amele on katı ecir verileceği şu ayetle sabittir: 'Kim bir iyilik yaparsa, ona bunun on katı ecir vardır' (el-Enam, 6/160; ayrıca bk. en-Neml, 27/89; el-Kasas, 28/84) . Beş vakit namaz farz kılınmadan önce, Hz. Peygamber'in ibadet tarzı Cenab-ı Hakk'ın yaratıklarını düşünmek, Allah'ın yüceliğini tefekkür etmek şeklinde idi. Sabah ve akşam ikişer rekat halinde namaz kıldığı da nakledilir. Daha önceki ümmetlerin de namaz ibadeti vardır. Kur'an-ı Kerim'de Lokman aleyhisselamın oğluna namazı emretmesi (Lokman, 31/17) , Hz. İbrahim'in Hicaz'ın güvenliği için dua ederken namazdan söz etmesi (İbrahim, 14/37) , Yüce Allah'ın, Tur dağında ilk vahiy sırasında Hz. Musa'dan namaz kılmasını istemesi (Taha, 20/14) örnek verilebilir.
    İslamda namazın meşruluğu Kitap, Sünnet ve icma'ya dayanır.
    Kur'an-ı Kerim'in birçok yerinde; namazı kılınız ve zekatı veriniz' buyurulur. 'Bütün namazları ve orta namazı muhafaza edin' (el-Bakara, 2/238) . 'Şüphesiz namaz, müminlere, vakitle belirlenmiş olarak farz kılınmıştır' (en-Nisa,4/103) .
    'Oysa onlar, tevhid inancına yönelerek, dini yalnız Allah'a tahsis ederek O'na kulluk etmek, namazı kılmak ve zekatı vermekle emr olunmuşlardır, işte doğru din budur' (el-Beyyine, 98/5) . 'Namazı kılın, zekatı verin ve Allah'a samimiyetle bağlanın. O, sizin mevlanızdır. O, ne güzel mevla ve ne güzel yardımcıdır' (el-Hacc, 22/78) . Sünnetten delil; Bu konuda rivayet edilmiş çok sayıda hadis vardır. Bu hadislerden bazıları şunlardır: 'İbn Ömer (r,a) 'den rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur: 'İslam beş temel üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka bir ilah bulunmadığına, Hz. Muhammed'in Allah'ın elçisi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmaktır' (Buharî, İman,1, 2; Müslim, İman, 19-22) . Hz. Peygamber (s.a.s) , Muaz b. Cebel (r.a) 'i Yemen'e gönderirken ona şöyle buyurmuştur: 'Sen ehli kitap olan bir topluma gidiyorsun. Onları ilk önce Allah'a kulluk etmeğe çağır. Allah'ı tanırlarsa, Allah'ın onlara gecede ve gündüzde beş vakit namazı farz kıldığını söyle. Namazı kılanlarsa; Allahın onlara, zenginlerinden alınıp yoksullara verilmek üzere zekatı farz kıldığını söyle. İtaat ederlerse, bunu onlardan al, insanların mallarının en iyisini alma, mazlumun bedduasından sakın. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur' (Buharî, Zekat, 41, 63, Meğazî, 60, Tevhîd, 1; Nesaî, Zekat, 1; Darimî, Zekat, l) .
    Diğer yandan İslam ümmeti, bir gün ve gecede beş vakit namazın farz olduğu konusunda görüş birliği içindedir.
    Namaz ergenlik çağına gelmiş, akıllı her müslümanın üzerine farzdır. Fakat yedi yaşına gelmiş olan çocuklar da namaz kılmakla emredilir. On yaşına geldikleri halde namaz kılmazlarsa el ile hafifçe dövülebilirler. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: 'Çocuklarınıza yedi yaşında namaz kılmalarını emredin, on yaşına girince bundan dolayı dövün ve o yaşta yataklarını ayırın' (Ebü Davud Salat, 26; Ahmed b. Hanbel, II, 180, 187) . Bir günle gece içinde farz olan namazların sayısı beştir. Yalnızcada, vitir veya bayram namazları vacib hükmündedir. Bir bedevi ile ilgili olarak rivayet edilen şu hadis beş vakit farz namaza delildir: 'Bir gün bir gecede farz olan namazlar beştir ' Bedevî; 'Benim üzerimde bundan başka bir borç var mıdır? ' diye sorunca, Allah'ın Resulü şöyle cevap vermiştir: 'Hayır kendiliğinden nafile olarak kılarsan bu müstesnadır'. Bunun üzerine bedevî: 'Seni hak olarak gönderen Allah'a yemin olsun ki, bundan ne fazla ne de eksik yaparım' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurdu: 'Eğer doğru söylüyorsa bu adam kurtulmuştur' (Buharî, İman, 34, Şehadat, 26; Müslim, İman, E.10,15,17,18; Ebû Davûd, Salat, 1) .

  • Şerife Duman
    Şerife Duman

    Namaz Hz Allah (c.c.) 'le perdenin kalktığı tek an....

  • T£k Bir
    T£k Bir

    Kıyamet gelmeden kıyam et! !

  • T£k Bir
    T£k Bir

    Ey kul! etme dünya nazı, kıl namazını,
    sonra kılarız diyenin, dün kıldık namazını...

  • Kimya Hatun
    Kimya Hatun

    Allah inancını tevhid çerçevesinde kabul etmiş her müslümanın öncelikle yerine getirmesi gereken bir ibadettir

  • Ruveyda Alak
    Ruveyda Alak

    Allah herkese nasip etsin
    onun güzelliğini birtek gönül ile aşk ile kılanlar anlar...

  • Gamze Aydın
    Gamze Aydın

    namaz kılan ınsanın kımseye ıhtıyacı yoktur bence cunku Allah ona yeter,ınsanın kendını buldugu ruhunu gercekten dınlendıren bır terapı gıbı herkezın namaz kılmasını tavsıye ederım her yonden ınsanları tamamlayan bır parca belkı manevı bır ılac hukmunde,unutmayalım kı dunya sadece bır mısafırhane sız evsahıbıne ısyan edersenız ayıp kacar kuralları o koyar sız sadece gerceklestırırsınız onun verdıklerıne sadece tesekkur edersınız..............

  • Erhan Karakuzu
    Erhan Karakuzu

    Yer yüzünde yaşabileceğimiz ortalama 70 yıllık ömrümüz var ama kılmadığımız her bir NAMAZ için 70 bin yıl ceza çekecez! ! ve dahası ahiretteki 1 gün dünyada ki 100 yıla eşit! ! ! Namaz kılmayan varsa bu hususu da düşünsün derim... Acaba sadece 70 yılcık için sonsuz bir hayatı mahvetmeye değer mi! ?

  • T£k Bir
    T£k Bir

    Adı 'şeytan' olan melun hacker'ın, sistemimizdeki nefs virüsünü aktif hale getirmesine engel olan tek antivirüs programı NAMAZ'dır..
    Hayat sisteminize kurup, günde beş defa bağlanmanız yeterlidir..Böylece sürekli güncellenir.

  • Ayşe Çetin
    Ayşe Çetin

    namaz dinin temel taşları bir müslümanın kulluk görevidir eğer müslümanım diyor allahın yarattığı nimetlerden sonuna kadar faydalanabiliyorsak ona olan kulluk borcumuzu yerine getirmeliyiz ve buna namaz ile başlamalıyız

  • Alex Doğan
    Alex Doğan

    namaz islamın şartlarında bırı olarak herkesi davet edıyorum 5 vakıt kılmaya Allah ile kul arsında secdede anca huzura varıldığı tek yerdır

  • Richart Dawkins
    Richart Dawkins

    Tanrı ya Kerim derler Hiç bir şeye veya kimseye ihtiyacı yokturdur, ama insanlardan bunu ister namaz kılmaları nı sonra inançlı ve inançsız olarak 2 ye ayırır insanları sonrada cennet ve cehennemle ödüllendirir, namaz eşittir, İnsanların kendisini cennet için avutmasıdır,

  • Batuhan Batu
    Batuhan Batu

    dinin temeltaslarından

  • ´m e R n n`
    ´m e R n n`

    günde üç kez dişlerinizi
    beş kez allahınızı unutmayın

  • Nusret Orhan
    Nusret Orhan

    Er kişi yada hatun kişi niyetine diye başlayan namazımız kılınmadan önce vakit varken yapılması gereken ibadet.
    Ama ne kadar da gafiliz.

  • Fizanlı Necip Fîyakalı
    Fizanlı Necip Fîyakalı

    Allah'ın elçisi buyuruyor:
    essalâtu nûrun
    Namaz nurdur.

  • Mor Damla
    Mor Damla

    ALLAH'a;
    evet sen benim RABBİMSİN, beni SEN yarattın, ben de senin KULUNUM, sen kusur ve noksandan munezzehsin, tum hatalar ve gunahlar beim nesfimsendir.sen en buyuksun, senin gucun bu alemleri kusatır, tum kainatın hazinesi senindir, bizi yoktan var ettin,bize sonsuz nimetler verdin sana sükürler olsun, bizi istikametten, sana dogru giden doğru yoldan ayırma, sırf sen istediğin için BASKA HİÇ KİMSEYE VE VARLIGA YAPMAYACAGIM SEYİ YAPIYOR ve senin karsında egiliyor ve yuzumu sadece seninle en yakın olabilmek adına yere sürüyorum DEMEKTİR...

  • Hatice Kaya
    Hatice Kaya

    huzur.

  • Ela Mihrace
    Ela Mihrace

    namaz kulun rabbine arzını sunduğu an bir terapi bir ferahlık

  • Samed Aydoğdu
    Samed Aydoğdu

    kılması zor sevabı çok fazla.Allahımızla özlem,Acilardan kurtuluş.Ve yapamadığım tek şey

  • Melsa Koç
    Melsa Koç

    NAMAZLARIM

    Anneannesinin sözleri yankılandı kulaklarında:
    “Oğlum namaz hiç bu vakte bırakılır mı? ” Anneannesinin yaşı yetmişe dayanmış, ama ezan okunduğu vakit yerinden sıçrar, yaşından beklenmeyecek bir hızla abdestini alır ve namazını kılardı. Kendisi ise, nefsini bir türlü yenemiyordu. Ne oluyorsa, hep... namaz son dakikalara kalıyor, bu sebeple namazını alelacele eda ediyordu. Bunu düşünerek kalktı yerinden, gözü saate kaydı. Yatsı ezanının okunmasına on beş dakika kalmıştı.
    Başını her iki yöne pişmanlıkla sallayarak, 'Yine geciktirdim namazı' dedi kendi kendine. Kıvrak hareketlerle abdestini aldı ve daha elini yüzünü tam kurulamadan kendisini odasına attı. Mecburen, hızlı hareketlerle namazı eda etti. Tesbihatını yaparken anneannesini düşünmeden edemedi.
    'Bu halimi görse, tatlı-sert kızardı yine bana.' dedi. Çok seviyordu onu...
    Hele öyle bir namaz kılışı vardı ki, onu hep bir gökkuşağı hayranlığıyla seyrederdi. Namazda öyle bir mahviyeti vardı ki.. hicabından renkten renge girerdi. O gün akşama kadar derse girmişti. Müthiş bir ağırlık vardı üzerinde. Duasını yaparken, başını ellerinin arasına alıp secdeye durdu. Namazdan sonra bir süre bu şekil tefekkür etmeyi severdi. Gözleri kapanır gibi oldu.
    'Ne kadar da yorulmuşum.' dedi. Daldı gitti öylece....
    Kıyamet kopmuştu.
    Mahşeri bir kalabalık vardı.
    Her yön insanlarla doluydu. Kimi dona kalmış, hareketsiz bir şekilde etrafı izliyor; Kimi sağa sola koşturuyor, kimisi de diz çökmüş, başı ellerinin arasında bekliyordu.
    Yüreği yerinden fırlayacak gibi atıyor, adeta kafesinden kurtulmaya çalışıyor,soğuk soğuk terler döküyordu.
    Hayattayken kıyamet, sorgu sual ve mizan hakkında çok şey duymuş ve ahiret hayatı adına bu kavramlar kendisi için köşe taşı olmuşlardı.
    Ama mahşer meydanında ki ürperti, korku ve bekleyişin bu denli dehşet vereceğini düşünmemişti.
    Hesap ve sorgu devam ediyordu.
    Bu arada onun ismini de okudular. Hayretle bir sağa, bir sola baktı.
    'Benim ismimi mi okudunuz? ' dedi dudakları titreyerek.....
    Kalabalık birden yarılmış, bir yol olmuştu önünde.
    İki kişi kollarına girdi. Mahşer meydanının vazifelileri oldukları belliydi.
    Kalabalık arasından şaşkın bakışlarla yürüdü. Merkezi bir yere gelmişlerdi. Melekler her iki yanından uzaklaştılar. Başı önündeydi.
    Bütün hayatı, bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerinin önünden....
    “Şükürler olsun” dedi, kendi kendine ve devam etti;
    “Gözlerimi dünyaya açtım, Hep hizmet eden insanları gördüm.
    Babam sohbetlerden sohbetlere koşuyor, malını islam yolunda harcıyordu.
    Annem eve gelen misafirleri ağırlıyor, yemek sofralarının biri kalkıp, bir yenisi kuruluyordu.
    Ben ise, hep bu yolda oldum. İnsanlara hizmete çalıştım. Onlara Allah'ı anlattım. Namazımı kıldım. Orucumu tuttum. Farz olan ne varsa yerine getirdim. Haramlardan kaçındım.
    'Kirpiklerinden aşağı gözyaşları dökülürken, 'Rabbimi seviyorum, en azından sevdiğimi zannediyorum.' diyordu.
    Ama bir yandan da 'O'nun için ne yapsam az, Cennet'i kazanmama yetmez.' diye düşünüyordu.
    Tek sığınağı Allah'ın rahmetiydi.
    Hesap sürdükçe sürdü.
    Boncuk boncuk terliyordu. Sırılsıklam olmuş, zangır zangır titriyordu.
    Gözleri terazinin ibresindeki neticeyi bekliyordu. Sonunda hüküm verilecekti.
    Vazifeli melekler ellerinde bir kağıt, mahşer meydanında ki kalabalığa döndüler.
    Önce ismi okundu. Artık ayakları tutmaz olmuştu. Neredeyse yığılıp kalacaktı. Heyecandan gözlerini kapamış, okunacak hükme kulak kesilmişti.
    Mahşeri kalabalıktan bir uğultu yükseldi.
    Kulakları yanlış mı duyuyordu?
    İsmi cehennemlikler listesindeydi.
    Dizlerinin üstüne yığıldı. Hayretten dona kalmıştı. “Olamaaaazzzz” diye bağırdı. Sağa sola koşturdu.
    'Ben nasıl Cehennemlik olurum? Hayatım boyunca hizmet eden insanlarla birlikte oldum. Onlarla beraber koşturdum. Hep rabbimi anlattım.' diyordu.
    Gözleri sağanak olmuş, titrek vücudunu ıslatıyordu.
    Vazifeli iki melek kollarından tuttu. Ayaklarını sürüyerek ve kalabalığı yararak alevleri göklere yükselen Cehennem'e doğru yürümeye başladılar.
    Çırpınıyordu.
    Medet yok muydu?
    Bir yardım eden çıkmayacak mıydı?
    Dudaklarından kelimeler kırık dökük, yalvarmayla karışık döküldü..
    'Hizmetlerim... Oruçlarım.... Okuduğum Kur'anlar... Namazım... Hiçbiri beni kurtarmayacak mı? ' diyordu.
    Bağıra bağıra yalvarıyordu.
    Cehennem melekleri onu hiç sürüklemeye devam ettiler. Alevlere çok yaklaşmışlardı. Başını geriye çevirdi. Son çırpınışlarıydı.
    Rasulullah, 'Evinin önünde akan bir ırmak içinde günde beş defa yıkanan bir insanı o ırmak nasıl temizler, günde beş vakit namazda insanı günahlardan öyle temizler' buyuruyordu.
    'Oysa ki benim namazlarım da mı beni kurtarmayacak? ' diye düşünüyordu.
    “Namazlarım... Namazlarım... Namazlarım” diye hıçkırdı.
    Vazifeli melekler hiç durmadılar. Yürümeye devam ettiler; Cehennem çukurunun başına geldiler. Alevlerin harareti yüzünü yakıyordu. Son bir defa dönüp geriye baktı. Artık gözleri de kurumuştu. Ümitleri sönmüştü. Başını öne eğdi. İki büklüm oldu.
    Kollarını sıkan parmaklar çözüldü.
    Cehennem meleklerinden birisi onu itiverdi. Vücudunu birden bire havada buldu. Alevlere doğru düşüyordu. Tam bir iki metre düşmüştü ki, bir el kolundan tuttu.
    Başını kaldırdı. Yukarıya baktı.
    Uzun beyaz sakallı bir ihtiyar onu düşmekten kurtarmıştı. kendisini yukarıya çekti. Üstündeki başındaki tozu silkerek ihtiyarın yüzüne baktı.
    “Siz de kimsiniz? ” dedi.
    İhtiyar gülümsedi: “Ben senin namazlarınım”
    'Neden bu kadar geç kaldınız? Son anda yetiştiniz. Neredeyse düşüyordum' dedi....
    İhtiyar yüzünü gererek, tekrar güldü; Başını salladı;
    “Sen beni hep son anda yetiştirirdin, hatırladın mı?
    Secdeye kapandığı yerden başını kaldırdı. Kan-ter içinde kalmıştı.
    Dışarıdan gelen sese kulak kabarttı.
    Yatsı ezanı okunuyordu.
    Bir ok gibi yerinden fırladı. Abdest almaya gidiyordu yatsı namazı için.

  • Alimurat Eken
    Alimurat Eken

    namaz ruh-u terakiyatın melekileşmesini sağlayan nefs-i gururun paspaye olduğu Allaha en yakın olunan zaman...

  • Oktay Avşin
    Oktay Avşin

    keşke kılabilsem ama olmuyor direğim zayıf.

  • Ülkü Yorulmaz
    Ülkü Yorulmaz

    Kıl beni Ey NAMAZ.....
    Üstad. N.F.K.

  • Mikdati Bal
    Mikdati Bal

    Ya kıldı yakılmadı, ya kılmadı yakıldı,

    Kulun amellerinden namazına bakıldı
    Namaz dinin direği, kılmayanlar takıldı
    Ya kıldı yakılmadı, ya kılmadı yakıldı,

    Ya Allah rahmet etti, Cennet, cehennem onun
    Gururlanma müslüman, sence mechuldür sonun

    Mikdat Bal

  • Cemali Hikmet Aksu
    Cemali Hikmet Aksu

    mü'minin miracıdır namaz ve islam'ın beş şartından biridir.

  • Bora Aslan
    Bora Aslan

    mevlana'ya göre insanı insan yapan ibadet. zira o şöyle söyler:

    'adem adem gibi olmak gerekir'

    adem kelimesinin arapça elif, dal ve mim harfleriyle yazılır. bu harfler görüntüleri itibariyle namazdan haber verir...

    şöyle ki;

    elif harfi kıyamdaki, dal harfi ruküdeki, mim harfi ise secdedeki bir insanı hatırlatır...

  • Bora Aslan
    Bora Aslan

    bir müslümanın en dokunulmaz alanıdır.