" eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, taa ki yere dökülüp ezilinceye kadar.. "
Hangi inanç kirletebilir ki Esmeralda'yı hangi günah temizleyebilir? Ölüm hiç bu kadar utanmamıştı bu boşluktan...
Okuduğunu değil Okuduğunu anlama hızını arttırmalı Yaşadığını değil Yaşadığını hissetme hızını arttırmalı.... Bu kavramların arasındaki boşluk (iki kelime arası)mutlak sonuç verir... Kelimenin tek başına anlamı var ama kavramın yok... Meşruiyete gelince illegal olan cezbeder insanoğlunun doğasını...
İnsanların "okuma" hızını artırabilirsiniz.. "anlama" hızını değil.. "yaşamın" hızını artırabilirsiniz.. "hissetmenin" değil.. Boşluk hissi bu hız farkından beslenir.. Boşluğun sürtünme kuvveti yoktur ama hızı, bir anlam ve meşruiyet oluşturma gücü vardır..
kamburunu sırtlayan , bekleme yapmasın , Quasimodo'ya doğru ilerlesin (;
Anlaşılmak;
Çözülmektir bir nevi..
Lakin;
Çözülmüş bulmacayı,
Kimse umursamaz ki..
Hiçbir şey hissedememekten daha korkuncu ,
hiçbir şeyi hissetmek..
“ var olma nedenlerimiz, taşların var olma nedenlerinden daha fazla değil
ve hayatımızın bir yanı göğe bakıyorsa,
diğer yanı cehennem
soğuğunda.”
.
jean baudrillard ‘ cool anılar ‘
"kendimi
iliklerime kadar tüketecek tutkuya
fazlasıyla sahibim;
ne için yaratıldığımı,
neden bu kadar yavaş anlıyorum ki
ben?"
“ i n s a n ,
tutkular tarafından harekete geçirildiği oranda
değişken ve tutarsızdır.
.
albert o .hirschman ‘
t u t k u l a r ve çıkarlar -
“ çapraşıklık büyüleyicidir.
detaylar çözülmeye çalışılırsa, başarılı olunmaz,
ertelemedikçe veya tamamen vazgeçmedikçe,
insan gitgide manayla daha fazla ilgilenir.
.
" martin buber ve ben , ve sen . . ama 'biz' değil..
onlar , bunlar , şunlar ; hiç değil. . !
“ insan kaderiyle,
kaderinden kaçmak için saptığı yolda karşılaşır.. ”
.
" carl gustav jung _
“ bütün insanlar sıkıcıdır..
sıkmak ,
kendini ve
başkalarını sıkmak diye ikiye ayrılabilir …
şu garip bir gerçek ki,
kendilerini sıkmayanlar
genellikle başkalarını sıkarlar,
kendilerini sıkanlar da başkalarını eğlendirirler.."
.
" kierkegaard _
" insan çelişkiyi ancak ,
kendi kalbine dönerek
çözebilir.. "
" poe _
Mütenakız olmanın fevkindeyim. Diyemezde SİYASETCİYİM der.
.
“ ama
yazgılarımızla isteklerimiz
hemen her zaman çelişiyor.. "
.
" andre maurois _
fırtınalı yaşam ,
büyük zihinlere hoş gelir
fakat vasat insanlar
böylesi bir yaşamdan
zevk duymaz..
onlar her yerde makinedir.
yalnızca
büyük bir ruhta
her şey büyüktür..”
" pascal_
"Eğer burada kalırsam kalışımda bir ayrılış vardır.. Ve gidersem ayrılışımda bir kalış vardır.."
" Cibran _
" eylem ve vicdan
genellikle uyuşmazlar.
eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken,
vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, taa ki yere dökülüp ezilinceye
kadar.. "
.
" nietzsche _
“ aydınlık kadar sonsuz,
gece kadar geniş,
u z a k tan söyleşen uzun yankılar gibi,
renkler , sesler, kokular
karışır birbirine...
.
"baudelaire _
"Bütün hayat istemek ve başaramamak,
başarmak ve istememekten ibarettir..''
demiş Goethe ,
biz bazı şeylerin farkındalığında değilken henüz..
" aklın ilk işi
doğruyu yanlıştan ayırmaktır..
yine de,
düşünce kendi kendisine yönelince,
ilk bulduğu bir çelişkidir.. "
“ uyrukların içinde uygunsuz biriyim
vahşetim beni
baygın meyvaların lezzetinden kopardı
kendime dünyada bir
acı kök tadı
seçtim”
" ismet özel _
Olmamanın da bir hızı vardır..
Bazen
o kadar yavaş olmuyordur ki ,
oluyor zanneder insan..
Hangi inanç kirletebilir ki Esmeralda'yı
hangi günah temizleyebilir?
Ölüm hiç bu kadar utanmamıştı bu boşluktan...
Okuduğunu değil Okuduğunu anlama hızını arttırmalı
Yaşadığını değil Yaşadığını hissetme hızını arttırmalı....
Bu kavramların arasındaki boşluk (iki kelime arası)mutlak sonuç verir...
Kelimenin tek başına anlamı var ama kavramın yok...
Meşruiyete gelince illegal olan cezbeder insanoğlunun doğasını...
İnsanların "okuma" hızını artırabilirsiniz..
"anlama" hızını değil..
"yaşamın" hızını artırabilirsiniz..
"hissetmenin" değil..
Boşluk hissi bu hız farkından beslenir..
Boşluğun sürtünme kuvveti yoktur ama hızı,
bir anlam ve meşruiyet oluşturma gücü vardır..
kamburunu sırtlayan , bekleme yapmasın ,
Quasimodo'ya doğru ilerlesin (;
Bomboş bir dünyaya bu kadar dolu anlamlar yüklemek Çağın kamburu ölümlüye ağır...
Boşluk demişken..
Krishnamurti..
"Biçime sokulmuş boşluk" ifadesini kullanır..
Modern dünyada hayatlarımız bundan ibaret ,
bizler de öyle..
Bazı boşluklar açıldığı zaman değil kapandığı zaman tehlikelidir...
Dünya arapça deni (derin)demektir...
Açıldığında
tüm dünyayı kaplayabilecek
bir boşluğu ,
katlaya katlaya içimize yerleştirmişler sanki..
Valizinde geçmişi varsa bir insanın gelecekte ulaşacağı sır değildir...
Bir boşlukla neler değişir oysa...
"Öyle anlaşılıyor ki
eklenecek bir şey kalmadığı zaman değil ,
çıkarılacak bir şey kalmadığı zaman erişiliyor ,
kusursuzluğa.."
Bazı yolculuklara çıkmak için
bavulları boşaltmak gerek..
" Atılmayan bir ilk adım
büyüdükçe büyür içimizde..
Belki de
ömür boyu koşturmanızın sebebi
olur o adım..
Yani
ilk adımdan sonra
uzun bir yolculuğa çıkılmaz..
Uzun bir yolculuktan sonra
ilk adım atılır.. "
" En uzun yolculuklar dahi
bir adımla başlar derler
oysa
en uzun olan şey
ilk adımın kendisi
değil midir..?
İlk adımı atmak için
nice eski adımlardan
dönmek gereklidir mesela..
Nice acıları unutmak..
Gerisi sadece mesafe işidir.."