Kültür Sanat Edebiyat Şiir

mehdi sizce ne demek, mehdi size neyi çağrıştırıyor?

mehdi terimi Ali Yasar Öztürk tarafından tarihinde eklendi

  • Macid Aydın
    Macid Aydın

    yalnı bana değil bir gün bütün insanlığa said nursi'yi çağrıştıracak.

  • Faruk El Furkan
    Faruk El Furkan

    Yeryüzünde yüzbin evliya
    Yakinen isterler Allah'tan Mehdi'yi
    Ya İlahi! Mehdi'yi gaybetten çıkar
    Ta ki cihan'da adalet ola aşikar

    Mehdi Hadi'dir,muttakilerin tacı
    En iyi mahluk evliya burcunda

    Sensin bu zamanın evliyasının sonuncusu
    Her mana'da gizlisin ey can-ı canan
    Seni ki hem açıksın hem gizli
    Attar kölen sena etmeye geldi.

    Şeyh Feridüddin-i Attar:(Şehadeti hicri 627)

  • Ahmet Kar
    Ahmet Kar

    neden hadisler dikkate alınmaz.allah resulü kurtuluş kuran ve sünnette diye.neden gözardı edilir.sultan mehdinin geleceği hadislerde çok açıktır. özellikleride.

  • Aydın Aydın
    Aydın Aydın

    MEHDİ': Resullulah (sav) Efendimiz’in soyundan olacaktır. İsa aleyhisselamla buluşacak, mezhebleri kaldıracak, yalnız onun mezhebi kalacak, her yeri alacak, her yerde adalet olacak, Eshab-ı Kehf, uyanıp mağaradan çıkarak, Mehdi'nin askeri olacaktır.
    Bazı saf kimseler, büyük zannetdikleri kimselere Mehdi demektedir. Mehdi'nin alametlerini Resulullah (sav) Efendimiz bildirmiştir. İbni Hacer-i Mekki'nin ’Alamat-ül-Mehdi’ kitabında ve Suyuti'nin ’El-Bürhan’ kitabında bunlardan ikiyüze yakın alamet yazılıdır. ’El-Fütuhat-ül-İslamiyye’, ikinci cüz, ikiyüzdoksanyedinci sahifesinde diyor ki, 'Beklenilen Mehdi, Hazret-i Fatıma'nın soyundan olacaktır. Mekke'de zuhur edecektir. O zaman, Müslümanlar halifesiz olacaktır. İstemediği halde, zor ile halife yapılacaktır. Zuhur edeceği zaman ve yaşı ve ömrü kesin belli değildir’. Mehdi çıkacağı zaman yeryüzünde halife bulunmayacağı ve Mehdiliklerini ilan edenlerin Mehdi olmadıkları, buradan anlaşılmaktadır.
    (Hüseyin Hilmi Işık, Saadeti Ebediye s. 350)

    HZ. MEHDİ'NİN BAZI ÖZELLİKLERİ...

    Hikmeti ve Anlayış Gücü

    Hadislerde, Hz. Mehdi’nin Allah’ın kendisine verdiği özel bir güce sahip olduğu bildirilmektedir:
    O, kimsenin bilemediği gizli bir gücün sahibi olduğu için kendisine Mehdi denilmiştir.
    (Ahir zaman Mehdisinin Alametleri, Müellif: Ali Bin Hüsameddin El Muttaki, Kahraman Neşriyat. S. 77)
    Büyük İslam alimlerinden Muhyiddin Arabi, Hz. Mehdi’nin dikkat çeken başlıca 9 özelliğini şu şekilde belirtmektedir:
    1. Basiret sahibi olması
    2. Kutsal kitabı anlaması
    3. Ayetlerin manasını bilmesi
    4. Tayin edeceği kimselerin hal ve hareketlerini bilmesi
    5. Öfkelendiğinde bile merhamet ve adaletten ayrılmaması
    6. Varlıkların sınıflarını bilmesi
    7. İşlerin girift taraflarını bilmesi
    8. İnsanların ihtiyacını iyi anlaması
    9. Bilhassa kendi zamanında ihtiyaç hissedilen gaibi ilimlere vukufu bulunması (bilmesi) gaibi (gizli, görünmeyen) ilimlerden haberdar olması.

  • Aydın Aydın
    Aydın Aydın

    Hülasa: İbn Hacer gibi zevatın ifade ettiklerine göre bir çok Mehdi vardır. Her zamanda bir iki Mehdi bulunabilir. Yalnız ahir zamanda gelecek olan büyük Mehdi birdir. Henüz gelmemiştir. Ne zaman geleceğini Allah (c.c.) 'dan başka kimse bilemez. Hatta Ahmed b. Zeyn-i Dehlan bu hususta Mehdi'nin bile kendisinin Mehdi olduğunu bilemeyeceğinden bahisle şöyle diyor:

    'Mehdi'nin gelişini belli bir seneyle sınırlamak doğru değildir. Çünkü bu gaybi bir husustur, gaybi da Allah^dan başka kimse bilemez. Ne zaman geleceği hususunda Şari'den bir nas varit olmamıştır. Geçmiş alimlerden bir çoğunun tahminlere istinaden Mehdi'nin çıkışı için vakit tayin etmeleri hatadan beri değildir. Bu görüşler Peygamber (s.a.v.) 'in Mehdi hakkındaki onun bir gecede çıkıp alemi ıslah edeceği hadisine dayanır. Mehdi'nin bizzat kendisi bile Allah (c.c.) beyan etmedikçe beklenen Mehdi'nin kendisi olduğunu bilemez”

  • Abdülbaki Kavlakoğlu
    Abdülbaki Kavlakoğlu

    Mesih ve Mehdi'nin gelişine inanmamak insanı dinden çıkarır mı? Nüzul-ü Îsa ve zuhur-u Mehdi'ye iman dinin esaslarından mıdır?

    Cevap: Mesih ve Mehdi ile alakalı hadis-i şerifler ve ümmetin kabulü esas alınınca nüzûl-ü İsa'ya ve zuhur-u Mehdi'ye inanmak Efendimiz'e îtimadın ve güvenin ifadesidir denilebilir. Fakat bu mevzu Maturidî ve Eş'arî gibi Ehl-i Sünnet imamlarının eserlerinde işlenmemiş ve ele alınmamıştır. Ayrıca fer'î bir konu olduğundan ve âhad habere dayandığından dolayı bunu inkâr küfre sebeb olmadığı için ilk dönem akaid kitaplarına da yansımamıştır. Bununla birlikte, Şiâ'nın bütün kollarında Mehdilik önemli bir husustur ve Mehdi beklentisi sürekli işlenerek hep canlı tutulur. Şiâ'nın gizli imamı Mehdi'dir. Şiâ'ya göre bu gizlilik mutlaka bir gün sona erecek, yeryüzündeki bu zulüm ve adaletsizlikler yok olacak ve tarih boyunca haksızlığa uğratılan Ehl-i beytin intikamı alınacaktır.

    Evet, bu mevzu mü'minlerin “âmentü” erkânına inandıkları gibi inanmaları gerekli olan meselelerden değildir. Âmentü'de ifade ettiğimiz altı iman esası; Allah'a, Meleklerine, (bütün) kitaplarına, (bütün) peygamberlerine, ahiret gününe (ve ahiret ahvaline) ve kaza-kadere (hayır ve şerrin Allah'dan, O'nun yaratması ve takdiri ile olduğuna) kesin olarak inanmaktır. İmanın rükünleri kabul ettiğimiz bu altı esas arasında hurûc-u Mehdi ve nüzûl-ü Mesih yoktur. Eğer bunlar erkân-ı imaniye ölçüsünde mutlaka inanılması gereken, inanmayanı küfre götüren meseleler türünden olsaydı, bunları da Sahib-i Şeriat erkân-ı imaniye arasında sayardı. Erkân-ı imaniye'nin sayıldığı hadis-i şeriflerde Mehdi ya da Mesih'in zikri yoktur. Yine olsaydı, ehl-i sünnet imamları bunlara da erkân-ı imaniye arasında yer verirlerdi. Fakat, az önce de dediğim gibi ne Maturîdî ne Eş'arî ne de bir başka ehl-i sünnet imamı Mehdi ve Mesih'e imanı erkân-ı imaniyeden biri olarak saymamışlardır. Bu sözüme itiraz edilebilir ve “Evet, mutlak mânâda erkân-ı imaniye içinde yok ama, Kitab'a inanmakla mükellef değil miyiz? Kur'an'da dört ayetin Hz. Mesih'in ineceğine, Mehdi'nin zuhur edeceğine işaret ettiğinden bahsediliyor.” denebilir. Hz. Mesih'in ve Mehdi'nin âdil, muksıt bir insan olacağına, “kıst”ı (insaf, merhamet ve adaleti) temsil edeceğine dair işaretler varsa da bu konuda sarâhat yoktur. Şüphe ve tereddüde meydan vermeden yani sarih bir şekilde ifade edilmediğine göre bu işaretler müteşâbihtir. Müteşabih olunca da, o mevzuda mülahazaya alınabilecek pek çok mânâlar vardır. Bir kelimeyi, bir mefhumu ve bir mantuku ortaya koyduğunuz zaman, o nass ölçüsünde bile olsa, sarih ifade edilmemiş ve bir zahire bağlanmamışsa pek çok ihtimal ve yorumdan herhangi birine mutlak inanmak şart değildir. İşaret edilen, adalet vasfıyla resmi çizilen, fotoğrafı ortaya konan insan, mesela, Ömer bin Abdulaziz de olabilir, Mehdi-i Abbasî de. Öyleyse, Mehdi-i Muntazar çoktan gelip gitmiştir.

    Hatta bir başkası, ayet-i kerimelerin ortaya koyduğu fotoğrafın Hz. Fatih'e çok yakıştığını, ona uygun geldiğini söyleyebilir. Fatih'in asıl adı da Muhammed'dir, hadislerin ifade ettiği gibi Efendimiz'in ismine tam uyuyor. Hâkim'in Müstedrek'inde geçen İstanbul'un fethiyle alakalı hadis-i şerifi de nazara alırsanız, zaten Efendimiz'in iltifatına ve övgüsüne de mazhar olmuş bir insan. Dahası denebilir ki, şekli şemâili de Efendimiz'in şemâiline çok benziyor. Soyunun Ehl-i beyt'e dayanmadığını da kimse söyleyemez. Öyleyse, boşuna bir Mehdi-i Muntazar bekliyorsunuz. İşte Fatih; gelmiş, fonksiyonunu eda etmiş; dünyanın, hususiyle Bizans cebri ve zulmüyle inlediği bir dönemde bir sulh, sükun ve huzur devleti tesis etmiş ve adl u kıst ile doldurmuş dünyayı ki bu tam Mehdi'ye göre bir iş. Fakat, biri dese ki, “Ben Fatih'in Mehdi olduğunu kat'iyen kabul etmiyorum.” Bunu söyleyen bir insan yine mü'mindir, dinden çıkmış olmaz; zira onun Mehdiliği te'vile, yoruma açık bir mevzudur ve ona inanmak dinin esaslarından değildir. Bu açıdan günümüzde de bir deli, bir ruh hastası çıksa ve “Ben Mesih'im veya ben Mehdi'yim.” dese, onun bu iddiası bizi hiç ilzam etmez.

  • Abdülbaki Kavlakoğlu
    Abdülbaki Kavlakoğlu

    Hususiyle de Râfizîler mehdiyet mülahazasını çok canlı tutmakta, 'On iki imamdan birisi hayatta iken gizlenmiş, âhir zamanda çıkacak' demektedirler. Ne gariptir ki, Abbasî'lerin şerrinden kaçtığına ve saklandığına kâil oldukları kurtarıcının âhir zamanda Abbasî fitnesinden daha büyük bir fitnenin olduğu deccaliyet döneminde birden bire zuhur edeceğine, Kaf dağının arkasından çıkıyor gibi çıkacağına inanmaktadırlar. Bu mesele akîde bakımından da sorgulanacak bir husustur: Nasıl gelecek? Gökten mi inecek? Sırr-ı teklif nasıl olacak? Birinin içine girip ondan mı çıkacak? Siz reankarnasyona mı kâilsiniz? Ulûhiyet hakikatini taşıdığına inanıyorsanız, bu mülahazanızla acaba hulûl ve ittihaddan mı bahsediyorsunuz? Bu, usul-ü din açısından münakaşası yapılacak husustur ama onlar öyle inanıyorlar.

    Aslında, fevkaladeden bir Heraklit bekleyişi mazlum ve mağdur milletlerin kaderî mülahazaları olmuştur. Hani M. Akif,

    “Sus ey dîvâne! Durmaz kâinâtın seyr-i mû'tâdı,
    Ne sandın? Fıtratın ahkâmı hiç dinler mi feryâdı?
    Bugün, sen kendi kendinden ümid et ancak imdâdı;
    Evet, sen kendi ikdâmınla kaldır git de bîdâdı
    Cihan kanûn-i sa'yin, bak, nasıl bir hisle münkâdı!
    Ne yaptın? 'Leyse li'l-insâni illâ mâ se'â' vardı.”

    der ya; işte, kendi cehd ve gayretleriyle o bîdâdı kaldırma hakikatine kapalı bir kısım tembel ruhlar, miskin ve âciz fıtratlar gökten gelecek böyle bir Heraklit beklemektedirler. Sünnî dünyaya göre de bunun bir hakikati ve Mehdi bekleme temayülü vardır; fakat ehl-i sünnet anlayışına göre ona insan üstü özellikler atfedilmez; toplumu İslâm'a yöneltecek bir yönetici, bir ilim, kalb ve ruh adamı olabileceği ifade edilir.

  • Sezgin Yeşiltaş
    Sezgin Yeşiltaş

    Instrumental Imagery (vol. 3)
    Instrumental Evolution (Vol. 6)
    Instrumental Escape (Vol. 5)
    Instrumental Dream Volume One
    Adlı albümlerinin bana uzaydan indiği bir DJ'in takma adı. Ruslar sağolsun.

  • Feyza Yüksel
    Feyza Yüksel

    Kıyamet alametlerinden.
    Ahir zamanda gelecektir.
    Peygamber Efendimizin soyundan gelecektir.
    40 yaşında Mehdilik görevi verilecektir.
    Adı Ahmet,babasının adı Abdullah'tır.
    Arabistan'da yaşayacaktır.
    Orta boylu,kırmızı-beyaz tenli..
    Mehdi geldiğinde her müslümanın ona tabi olduğunu bir akitle bildirmesi gerekmektedir.

    Hadis-i Şeriflerde bildirilenlere göre zalimler masum müslümanları öldürmedikçe Mehdi gelmeyecektir.

  • Erol Er
    Erol Er

    BEKLENEN 'MEHDİ' KİM?

    'Mehdî gelmeden öldüğümüz takdirde; 'biz Mehdî'yi bekliyorduk da onun için daha hazır değiliz' gibi
    bir mazeret, asla bizi ölümötesi yaşamın gerçeklerinden kurtarmayacaktır! ..'
    'Ölümötesi yaşamın
    gerçeklerini biliyor muyuz ve o yaşama hazır mıyız? ..'

    -Tamamına ulaşmak için
    -
    http://www.allahvesistemi.org/evrenselsistemingercekleri/beklenenmehdikim/index.htm

  • Ömer Özcan
    Ömer Özcan

    Soru - Mehdi ne demektir, Bir ?ahys my yoksa cemaat my?
    Cevap - Mehdi, kelime manasyyla hidayete erdirilmi? kimse anlamyna geliyor ama ystylahi anlamda ahirzamanda gelecek ve cihan çapynda bir hakimiyet kuracak,insanlar arasynda adaleti temin edecek, iktisadi anlamda büyük bir zenginlik getirecek ve iktisadi anlamda gelir da?ylymyna müdahalede bulunup gelir da?ylymynda bütün insanlary ku?atabilecek ?ekilde icraatlar yapacak ?ahys demektir. Bu anlamda di?er dinlerde de mehdi inancy var, di?er dinlerde de aslynda ayny noktalara vurgu yapyyor.

    Yslam’daki mehdinin yani Müslümanlaryn müjdelendi?i mehdinin en önemli vasfy dünya çapynda adaleti temin etmesi ve dünya çapynda iktisadi zenginli?i getirmesi. Yktisadi zenginli?i getirmesinden biz ?unu anlyyoruz: Demek ki insanlar arasynda e?it ?ekilde gelir da?ylymy veya orta tabakanyn daha hakim oldu?u bir gelir da?ylymyna vesile olacak, bunu temin edecek. Di?er dinlerde müjdelene mehdi aslynda efendimizin müjdeledi?i mehdidir, Yslam dininde müjdelenen mehdidir

    Efendimizin neslindedir. Adynyn Muhammed oldu?u söylenir. Bu mecaz da olabilir. ?ayet bu mecazsa, Muhammedi bir ruha, Muhammedi bir ahlaka sahip olaca?y anlamyndadyr. Demek ki sünnete sahip olacak, sünneti ihya edecek, sünneti hayatymyzda diriltecek, sünneti bütün bir hayatymyzda hakim kylacak, davrany?larymyzda hakim kylacak.

    ?unu da uzak görmemek lazym: Bir zatyn gelmesi ve cihan çapynda bir adaleti temin etmesi. Neticede bu tek bir zat de?ildir. Yani mehdi, belki cihan çapynda adaleti temin edecek güçlü bir milletin, güçlü bir toplumun ba?ynda onlary temsil eden bir zattyr. Ylmiyle, ça?yn ?artlaryna vakyf olmasyyla, belki ça?a ?ekil verebilecek, ilham verebilecek siyasi bir dehaya sahip olmasyyla temsil eden bir zattyr.Yeti?dirdi?i toplulukla da asra hitap edebilecek bir dehaya, bir organizeye, bir sisteme sahip olmasyyla bunu pekala temin etmesi mümkündür. Bugün bir Amerika bile bakyyorsunuz yer yüzünde herhangi bir zülüm var ise müdahele edebiliyor, orada adaleti temin etmeye çaly?ty?yny ifade edebiliyor. Yani mehdi ?u de?ildir: Tek ba?yna dev bir ?ahsiyet, dev bir cüsseye sahip, dev bir güç ve kuvvete sahip ve tek ba?yna adaleti temine edebilecek, yani bir yenilmez kahraman bir Heraklit de?il. Mehdi de bizim gibi bir insan, Allah’yn hidayetine ermi?, Allah’yn kendine yol gösterdi?i, hidayet buyurdu?u gücünü, kuvvetini imandan alan, sünnetten alan Yslamyn tanynmasy ve ya?anmasy adyna gayret eden, alim, ayny zamanda biraz önce ifade etti?im gibi, her alanda, ister ilmi, ister siyasi, ister hukuki alanda ça?yny çok iyi idrak etmi? ve Yslam’y ça?yn idrakine sunabilen bir yüce ?ahsiyet, üstün ?ahsiyet. Mehdiyi böyle anlamak lazym, yoksa onu çok garip bir varlyk, çok ucube bir varlyk, gücüyle, kuvvetiyle, kudretiyle, bütün cihany sömürgeye çevirebilecek, masaya yumru?unu vurunca cihanyn tir tir titreyece?i insan üstü,insan ötesi bir varlyk olarak dü?ünmemek gerekir.

    S-Mehdi fikrinin ?ia(?iiler) yoluyla tasavvufa girdi?i ve oradan kelama geçti?ini savunan görü?ler var. Bu konuda ne dersiniz?

    C-Mehdi fikri Yahudilikten ?iaya, ?ia gruplardan da ehli sünnet inancy arasyna girmi?tir dü?üncesi var. Bazy dinler tarihçilerinin ortaya atty?y bir görü?tür ve bazy kimseler tarafyndan maalesef benimsenmi?tir. Ama bu asla do?ru de?ldir. Çünkü sahih hadislere bakynca Ebu Davud’da, Tirmizi’de Ybn-i Mace’nin Süneninde -ki Kütüb-ü Sitte arasyndaki kitaplardyr.- Özellikle Ebu Davud ve Tirmizi’de sahih hadislerde ki, bu mevzuda toplam 8 tane sahih hadis var. A?a?y yukary bu hadisler alimlerin pek ço?u tarafyndan sahih kabul edilmi?tir. Hatta bunun ötesinde di?er hadis kitaplarynda rivayet edilmi? belki 300’e yakyn hadis vardyr. Evet bunlaryn bazylary zayyftyr. Üçyüze yakyn hadis arasynda uydurma hadisler de vardyr. Ymam Suyuti hazretleri bunlary bir risalesinde toplamy?tyr. O risalede gerçi sahih zayyf ayrymyna gitmiyor, ama mehdi ile ilgili rivayet edilen bu hadisler bilhassa Kütüb-ü Sittede rivayet edilen hadislerin, Yani Tirmizi’de Ebu Davud’da ve Ybn-i Mace’de rivayet edilen hadislerin syhhat de?erlendirmeleri yapylmy?tyr.

    Biz bu “Mehdi Mesih Deccal” adly çaly?mamyzda da hem senet açysyndan, hem metin açysyndan tek tek bu hadislerin de?erlendirmelerini yaptyk. ?unu gördük alimlerin ço?unlu?u bu hadislerin sahih oldu?unu ifade eder. Ymamy Kettani mehdi hadislerinin mütevatir oldu?unu ifade ediyor. Mütevatir hadis kategorisinde de?erlendiriliyor. Mütevatiri zannediyorum hepimiz biliyoruz. Yani, yalan söylemeleri mümkün olmayan bir cemaat tarafyndan, topluluk tarafyndan bize rivayet edilen hadislerdir. Mehdi hadisleri muhaddisler tarafyndan sahih olmasynyn ötesinde, ahad haber olmasynyn ötesinde, mütevatir kabul edilmi?tir. O zaman madem Allah Resulu sahih hadislerde bize mehdiyi müjdeliyor ve hatta kendinden önceki peygamberlerin de mehdiyi müjdeledi?ini ifade ediyor.

    O zaman, burada bütün sahih hadisleri ve mütevatir seviyesindeki hadisleri yok kabul etmek,bu tamamen Yahudilikten ?iaya geçmi?, oradan da ehl-i sünnete geçmi? bir inany?tyr demek ilmi de?ildir. Bu tamamen önyargydan ibarettir. Mehdi hadislerine ve mehdi inancyna ön yargy ile yakla?ymyn tabii sonucudur. Asla ilmi kabul edilemez, çünkü ilmi olarak,bu hadisleri hem metin hem senet açyysndan tenkit etti?iniz zaman bunlaryn Efendimize(sav) nispetinde herhangi bir ?üphe yoktur. Hadis literatürü açysyndan, hadis usulu açysyndan bu mevzuda herhangi bir sykynty yok.

    S-Mehdi hadisleri mütevatir kabul edilirse bu meseleyi inkar etmek insany küfre götürür mü?

    C-Mehdiyi kabul etmemek insany inkara götürür mü? Hayyr götürmez. Çünkü her ne kadar bunlar mütevatir olarak kabul edilse de lafzen mütevatir de?il, manevi mütevatirdir.Yani ayny tema ayny ana fikir pek çok sahabi tarafyndan farkly farkly rivayet edilmi?tir. Lafyzda belki ittifak söz konusu de?ildir ama ayny tema, ayny ana fikir pek çok kimse tarafyndan bize intikal ettirilmi?tir. Mehdi bir inanç esasy olmasy için ya ayetle sabit olur ki mehdi ile ilgili Kur’anda herhangi bir ayet yoktur. Ama ayetlerden i?ari olarak çykarylan anlamlar vardyr. Bazy müfessirler bazy ayetlerin mehdiye i?aret olabilece?ini ifade etmi?lerdir ama bu i?ari anlamlar itikadi bir esas olmaz.

    Ykincisi lafzen mütevatir olmady?y için, manevi mütevatir oldu?u için ahad hadis ile sabit bir hükmü inkar etmek insany küfre götürmez. Dolayysyyla mehdiyi inkar etmek, mehdi hadislerini kabul etmemek insany inkara götürmez, ama mümine de hiç bir ?ey kazandyrmaz. Ya varsa, pek çok ?ey kaybettirebilir. Mehdi hadislerine inanan ve ahirzamanda kendisine tabii olan kutsiler toplulu?uyla cihan çapynda bütün insanlary ku?atabilecek bir saadetin kapysyny açabilecek bir insana, bir zata inanma insana hiç bir ?ey kaybettirmez, bilakis insany motive eder. Ynsanyn imanyna, inancyna, inandy?y hak ve hakikatlere ya?amynda dört elle sahip çykmasyna vesile olur. Sadece inanmak ve ya?amakla kalmaz böyle bir insan, ya?ady?y hak ve hakikatleri ba?kalaryna anlatma, ba?kalaryyla payla?ma, buna da kapy açar. Bu da bizim inancymyza ters de?ildir. Niçin? Çünkü iman etmek, ya?amak ve ya?a?ymyzy ba?kalaryyla payla?mak bu anlamda bir payla?an insan olmak ve payla?masyny bilmek dinimizin bize bir emridir. Mehdi inancynyn bu anlamda insanlara hiçbir menfi tesiri yoktur.

  • Ebubekir Korucu
    Ebubekir Korucu

    21.yüzyılın beklediği insan...

  • Mehmet Fatih Erdoğan
    Mehmet Fatih Erdoğan

    Yok öyle bir şey. Hayal kahramanı. Dinler tarihinin en bilindik miti.

  • Kadir Boztoprak
    Kadir Boztoprak

    Mehdi peygamberimizin hadislerinde belirtildiği gibi ahir zamanda

    çıkacak olan bir zattır.Mehdi bende kesin suretle erbakan

    hocayı çağrıştırıyor.çünkü mehdinin belirtilen özellikleriyle

    hocamızınkiler tam olarak uyuşmaktadır.