Kültür Sanat Edebiyat Şiir

malabadi köprüsü sizce ne demek, malabadi köprüsü size neyi çağrıştırıyor?

malabadi köprüsü terimi Ali Aslan Oğlu tarafından tarihinde eklendi

  • Osman Aslan
    Osman Aslan

    Parçada kullanılan karakteristik klavye ritimleri çok hoştur. Sanırım erken dönem synthesizer'larından Farfisa kullanılmış..

  • Osman Aslan
    Osman Aslan

    Rana ve Selçuk Alagöz kardeşlerin 1975 çıkışlı parçasıdır. Dönemin en çok satan 45'liklerinden olmuştur.

  • Osman Aslan
    Osman Aslan

    Malabadi Köprüsü Silvan Belediyesi'nin logosunu oluşturan ana unsurdur.
    Artuklu Beyliği döneminde, Timurtaş Bin-i İlgazi tarafından 1147 yılında yapılmıştır. Yedi metre eninde ve 150 metre uzunluğunda bir köprüdür. Renkli taşlarla inşa edilmiş, onarımlarla günümüze kadar ulaşmıştır.

    Malabadi Köprüsü, dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olandır. Köprü, Diyarbakır il sınırları içerisindedir. Kemerin her iki yanında, iç tarafta kervan ve yolcular tarafından, özellikle kışın zorlu günlerinde barınak olarak kullanılan iki oda bulunmaktadır. Köprü nöbetçileri tarafından da kullanılan bu odaları daha önceleri dehlizlerle yolun dipleri ile bağlantılı olduğu, gelen kervanların ayak seslerinin bu dehlizler vasıtası ile daha uzaklarda iken duyulduğu söylenmektedir.

  • Sami Bayoğlu
    Sami Bayoğlu

    Artuklular dan kalma bir şaheser..

  • Cillop Kedi
    Cillop Kedi

    22yıl önce gördüğüm, ama Türkiye'de inşaa edilmiş, en güzel mimari örneklerinden..

  • Şehmus Kartal
    Şehmus Kartal

    ŞU BİZİM KÖPRÜ MESELESİ

    1071 Malazgirt meydan muharebesinden sonra Selçukluların Anadolu’ya girmesiyle birlikte bölgemizde kurulan ilk Türkmen beyliği olan Artuk Oğulları beyliğinin coğrafi alanlara Türkçe isimler verdikleri bilinmektedir. Abbasilerin bölgedeki hakimiyetleri döneminde ismi “Nehru Sadit” olan Batman Nehri, Artuk Oğulları saltanatının 140 yıllık hakimiyeti döneminde Nehrin ismi “Ab-i Karaman” olmuş, üzerinde kurulu bulunan köprüye de “Cisr-i Karaman” denmiştir. (Kaynak: İbn Ezrak “ölümü 1181” – Tarihi Meyyafarkin ve Amid – isimli eser.) Halen aslı Viyana milli kütüphanesinde bulunan Batman ve çevresinin en önemli kaynağı durumundaki “VAKAİ NAMEİ HISNKEYFA” aslı Arapça yazılmış 2 ciltlik eserde “Meyyafarkin (Silvan) civarındaki aşiretler ile Batman civarındaki aşiretlerin Batman Köprüsü yakınındaki çatışmalarından” bahsetmektedir. Batman ve Batman Köprüsünün ismi ilk defa bu eserde zikredilmiştir. (Kayıt No: Mxs. 355 V. 105 a-b, 106-a Viyana Milli Kütüphanesi / Avusturya) Bu eserde anlatıldığına göre Batman yerleşim birimi, o tarihlerde çok önemli tarihi bir yolun stratejik bir noktasında yer almaktaydı. Bu nedenle şöhreti ve önemi gittikçe artmış bulunuyordu. 14. Asrın başından itibaren nehre “Batman Nehri, üzerindeki köprüye de Batman Köprüsü” denmiş olması bu eserde zikredilmektedir. Yani Batman ismi Orta Çağdan günümüze kadar hep var olmuştur. Ayrıca Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivleri Daire Başkanlığı, 208 nolu (947/1540 tarihli Bitlis Vilayeti Timar İcmal Defteri 72/73 sayfalarında) Batman isminden bahsederek “Beşiri kazasına bağlı, geliri olan bir yerleşim yeri olduğu” anlatılmaktadır. Bu tarihten 60 yıl sonra, 1600 yılında İdris-i Bitlisi tarafından yazılan “ŞEREFNAME” isimli eserde (Ter. M. Emin Bozaraslan, İstanbul s. 211) Batman ve Batman Köprüsünden sıkça bahsetmektedir. (Kaynak: Burhan Zengin – BATMAN İSMİ – konulu araştırma yazısından.) Tanınmış Osmanlı seyyahı Evliya Çelebi (Ölüm. 1684) 16. Asırda bölgemize yaptığı gezi sırasında Batman Nehrinden bahsederken bu nehrin üzerindeki köprüyü şöyle anlatmaktadır: “Batman Köprüsü, Abbasiler döneminde zengin bir tüccar tarafından hayrat için yapıldığı, içinde dinlenmek için odalar bulunduğu, üzerinden gelen geçen kervanların dinlenerek yattığı” konusunda Seyahatnamesinin 10. cilt, 450. sayfasında geniş bilgi vermektedir. Ayrıca Evliya Çelebi SEYAHATNAME’sinde, köprünün Artuk Oğulları döneminde değil, Abbasiler döneminde yapıldığını anlatır. Osmanlıların son dönemlerinde kaleme alınan “Diyarbakır Salnamelerinde” köprünün mevkii “Batman adındaki köyün yanında” şeklinde tarif edilmektedir. (Salname-i Vilayeti Diyarbekir 20-1323/1902 Diyarbekir s.199) Ayrıca www.gerty.net.gc.vk web sitesinde 1903-1911 yılları arasında Gerty Bell isimli İngiliz uyruklu bir bayanın bölgemize yaptığı seyahat esnasında, köprünün 3 kare fotoğrafını çekmiş ve köprü hakkında verdiği ingilizce bilgide “Batman Su Bridge” Batman Su Köprüsü başlığı altında tarihçesini anlatmaktadır. Bugün köprünün yanında bulunan Malabadi köyünde 50 yaşından yukarı yaşlarda kime sorulursa köprü isminin “Pıra Batmanê” yani Batman Köprüsü ismi ile bilindiğini söyleyecektir. Birbirinden habersiz 10 denek üzerinde tarafımca bu ispat yapılmıştır. Yukarda bilimsel kaynaklara, arşiv belgelerine ve Ortaçağ seyyahlarının eserlerine dayanılarak ifade edildiği gibi, 14. asırdan bu yana Batman ismi kullanılmakta ve bu ismin Batman Nehrinden alındığı ifade edilmektedir. Ayrıca Batman Nehri üzerindeki köprü adının da “Batman Köprüsü” olduğu anlatılmaktadır. Köprünün yanındaki Silvan tarafında kalan Malabadi köyü, 20. Yüzyılın başında yerleşime açılmış, 1950’li yıllarda yerleşim yerlerine Türkçe isimler verilince köyün ismi de “Çatakköprü” olmuştur.

    Sonuç olarak hiçbir kaynak eserde, hiçbir tarihi belgede ve hiçbir seyyahın gezi notlarında veya yayınladıkları eserlerde söz konusu köprünün Diyarbakır, Silvan veya Malabadi isimleri ile birlikte zikredildiğine rastlanmamıştır. Ancak bu köprü ile ilgili ne zaman bir araştırma yapmak için tarihi kaynaklara başvurulursa 14. asırdan bu yana karşımıza “Batman Köprüsü” olarak çıkmaktadır. Adına türküler de yakılsa, şarkılar da bestelense bu köprünün ismi Batman Köprüsüdür. Bunu Türk ve Dünya kamuoyuna bu isimle tanıtmak görevimizdir. Atatürk'ün Doğu Cephesi'nde görevli olduğu günlerde Bitlis'e geldiğini, birkaç gün Bitlis'te kaldığını, sonradan yayınlanan (hatıra Defteri) nden okuyoruz. Hatıra Defteri'ndeki, 7 Kasım 1916 günü notlarında, 5.Fırka Komutanı miralay Ali Fuat (Cebesoy) , Kurmay Başkanı İzzettin (Çalışlar) , Neşet (Bora) ,Topçu Komutanı Osman Senai ile birlikte (Silvan'dan Bitlis'e gitmek üzere hareket ettim..) diyen Atatürk, Batman Köprüsü'nü geçerek, Ziyarete geldiğim sırada üşütmüş, rahatsız olmama rağmen, yol üzerindeki birliklerde konaklayarak 13 Kasım 1916 Pazartesi günü Bitlis'e Geldiğini söylemektedir. Batman Köprüsüyle ilgili sunduğum bu tarihi vesikalardan ayrı olarak Çatakköprü (Malabadı) köyünde şöyle bir anket yapılarak insanlara bu köprünün ismi nedir? diye sorulsun. Eminim ki bütün yaşlı denekler şu cevabı vereceklerdir. Bu köprünün ismi Batman Köprüsüdür.

    Hoşça kalınız

  • Ahmet Yoldaş
    Ahmet Yoldaş

    DİYARBAKIR-BİTLİS karayolu üzerinde olan malabadi köprüsü,Diyarbakırın ilçsi olan Silvanın sınırları içerisinde olup Silvan merkezine 20 km uzakllıkta üzerindeki kitabesinde1147 yılında Timurtaş Bin-i İlgazi Bin-i Artuk tarafından yappıldıgı anlaşılmaktadır

    silvan malabadi köprüsü dünyadaki taş kemerli köprüler arasında kemeri en geniş olanıdır 38.60m açıklıktasi sivri bir kemer ile sepet kulpu şeklinde 3m açıklıkta küçük bir kemer yer almaktadadır.Köprünün boyu 150m eni 7m yüksekligi 19m'dir
    Kemerin her iki yanında kışın soğuğudan yazın sıcagından korunmak için iki oda bulunmaktadır

  • Ahmet Dağ
    Ahmet Dağ

    MALABADİ'DEN ESİNTİ

    Buğday başakları tepeden soldu
    Yaz sıcağını başımıza vurdu
    Esti anlımdaki terim kurudu
    Yar bu der gönlüm eserini buldum.

    Adımız var diyarlardan duyanlar
    Bir yudumu su gibi çağlayanlar
    Sesi var yıldırımdan anlayanlar
    Bir aşirettir yaşamlarımızdan.

    Tatlı insan söyler dilinden kalpten
    Çeşme çeşme akar dipten derinden
    Dicle suyun karlı fırtınasıdır
    Gidiyor durmadan Malabadi'den.

    Köyümüzün çamurlu yollarından
    Gidecektik serin yaylalarından
    Akan derenin asi ırmağından
    İçecektik buz gibi sularından.

    Malabadi eserinin köprüsü
    Kare taşlı duvarının kürsüsü
    Batman'ımızın o tarihi süsü
    Adıdır hasretin güzel türküsü.

    Bir türkü çalar gönlüm deli deli
    Bin yıl geçse yinede eder beli
    Dicle'den akar gider yağmur seli
    Unutulmaz bu cennetin güzeli.

    Bizler geçmiştik karşıdan karşıya
    Tarihin içinden geçercesine
    Asırlardan beri kurmuş Artuklar
    Duruyor o taşlı duvarlarıyla.

    Bir hatıram kalsın sana cihana
    Gözyaşlarımdan akan o son damla
    Umarım sen unutmazsın resmini
    Bir Dicle'yi birde Malabadi'yi.

    Ahmet Dağ

  • Ahmet Dağ
    Ahmet Dağ

    MALABADİ'DEN ESİNTİ

    Buğday başakları tepeden soldu
    Yaz sıcağını başımıza vurdu
    Esti anlımdaki terim kurudu
    Yar bu der gönlüm eserini buldum.

    Adımız var diyarlardan duyanlar
    Bir yudumu su gibi çağlayanlar
    Sesi var yıldırımdan anlayanlar
    Bir aşirettir yaşamlarımızdan.

    Tatlı insan söyler dilinden kalpten
    Çeşme çeşme akar dipten derinden
    Dicle suyun karlı fırtınasıdır
    Gidiyor durmadan Malabadi'den.

    Köyümüzün çamurlu yollarından
    Gidecektik serin yaylalarından
    Akan derenin asi ırmağından
    İçecektik buz gibi sularından.

    Malabadi eserinin köprüsü
    Kare taşlı duvarının kürsüsü
    Batman'ımızın o tarihi süsü
    Adıdır hasretin güzel türküsü.

    Bir türkü çalar gönlüm deli deli
    Bin yıl geçse yinede eder beli
    Dicle'den akar gider yağmur seli
    Unutulmaz bu cennetin güzeli.

    Bizler geçmiştik karşıdan karşıya
    Tarihin içinden geçercesine
    Asırlardan beri kurmuş Artuklar
    Duruyor o taşlı duvarlarıyla.

    Bir hatıram kalsın sana cihana
    Gözyaşlarımdan akan o son damla
    Umarım sen unutmazsın resmini
    Bir Dicle'yi birde Malabadi'yi.

    Ahmet Dağ

  • Ozden Zumrut
    Ozden Zumrut

    Şarkıyı herkes bildiğine göre, Mala bildiğim kadarı ile kürtçede ev demek, Badi şarkıda adı geçen adam dolayısı ile Malabadi köprüsü, Badi'nin evinin köprüsü anlamına geliyor.

  • Ciz Lavit
    Ciz Lavit

    merak eden gider köprü altında bekleyen köylü çocuklara 1 milyon verir, çocuklarda ona anlatır vesselam...

  • Elif Topraksüren
    Elif Topraksüren

    Malabadi Köprüsü: Malabadi Köprüsü dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olandır. Kemerin her iki yanında, iç tarafta kervan ve yolcular tarafından, özellikle kışın zorlu günlerinde barınak olarak kullanılan iki oda bulunmaktadır. Köprü nöbetçileri tarafından da kullanılan bu odaları daha önceleri dehlizlerle yolun dipleri ile bağlantılı olduğu, gelen kervanların ayak seslerinin bu dehlizler vasıtası ile daha uzaklarda iken duyulduğu söylenir. Her biri başka uzunluklarda ve kırık hatlar halinde üç bölümden oluşan köprü, doğu ve batıda hafif eğimlerle yollara bağlanmıştır. Orta bölüm kayalıklar üzerine oturtulmuş bir kitle halindedir. Burada sivri şekilde ve 38.60 m. açıklıkta çok büyük bir kemer ile sepet kulpu şeklinde, 3 m. açıklıkta küçük bir kemer vardır. Üçüncü bölüm fark edilir derecede birinci kısma paralel bir durum arzeder

  • Elif Topraksüren
    Elif Topraksüren

    malabadi köprüsü, malabadi köprüsü
    orda başladı bitti şu garibin öyküsü

    karşıki aşiretten bir kıza gönül verdi
    aşkı uğruna her gün o köprüye giderdi
    siirtin dağlarında uçan kuşu vururdu
    fatmayı okşadıkça gönlü huzur bulurdu
    of garibim of

    karar hakkı şeyhteydi, fatmanın babasında
    katı ve insafsızdı bu aşkın karşısında
    kararlıydı zalim şeyh onları öldürmeye
    yine bir seher vakti pusu kurdu köprüye
    tabancalar patladı sevgililer susmuştu
    malabadi köprüsü aşka mezar olmuştu
    of garibim of

  • Blue Send Me
    Blue Send Me

    bildiğin köprü işte :)