Son zamanlarda Evrensel Şiirleriyle ses getiren Şair Ozan Deniz Sarıtop Kürt Edebiyatı'nın ana temasını oluşturan önemli Şairlerdendir. Kültürler arasında iletişim köprüsünü oluşturmaktadır.
Ozan Deniz Sarıtop Şiirleri, İnsan kokan şiirlerdir. Tamamen somut olaylara değinmektedir. Şiirlerindeki somut tema, farklılıkların birbirlerini anlamasına ve kültür diyaloğuna sebebiyet vermektedir.
___________
Gün Gelir
gün gelir umut, toprakta bir tohum gibi filiz verir yeşerir, büyür kök salar dünyanın dört bir yanına gün gelir kalpte aşk, yürekte vijdan buluşur insanla yeniden...
(Kürtçe) « Zîn bi findê re di peyive Dem,şem'e di kir ji bo xwe demsaz Ey hemser û hemnişîn û hemraz Herçendî bi sohtine wekî min Emma ne bi gotinê wekî min Ger şibhete min te ji bi gota De min bi xwe dil qewî ne sohta
» (Türkçe) « Zîn muma sesleniyor bazen mumu ederdi kendine muhattap ey sır ve oturma arkadaşım,baş arkadaşım gerçi yanmak yönünden benim gibisin sen' fakat konuşma yönünden benim gibi değilsin eğer sen de benim gibi söyleseydin benim de gönlüm fazla yanmazdı » (Mem û Zîn)
Mehmed Uzun'un bu konudaki araştırmasını okuyarak daha derin bilgi edinilebilir.yazılı olarak çok gelişemediyse de (ki son yıllarda tüm olanaksızlıklara rağmen o da gelişiyor) sözlü olarak güçlü bir edebiyattır...
ha bide su war unutmadan yazayım anlamı sadece kürtce bilenler arasında kalsın:DDDDD Quna wé Quna mırişkéyé héké Qaza dıke.... oyle deilmi ama insan once kendine baakmalı sonra atıp tutmaalı tabi atıp tutabilecekse baktıktan sonra...:D ROJ BASSS
aklı olmayan insenlar herseye inanırlar.. bikere kürtce farscadan bozma bir dil deildir.. hint-awrupa dil ailesinin hint-irani kolunun kuzeybatı irani grubundadır....yani türkceyle uzaktan yakından bir bağı yoktur.ancak aynı cografya üzerinde bulundugumuz için benzerlikler olması kacınılmazdır.kaldıki kürtce farsca pastuca aynı kokten dogmustur.kurtcede 14 zaman wardır.. cok zengin bir dildir süperge kelimesinin 20den fazla adı wardır. kabullenmek istemeyene bahane cokkk...
Edebiyatları yoktur.Farsça'dan bozma bir dilin edebiyatı mı olur? Ayrıca bu zamana kadar dillerinden düşürmedikleri Mem-u Zin'lerini de gördük...Neyse... Dili olmayan,devleti olmayan,kendine ait bir alfabesi bile olmayan bir milletin,aşiretler halinde yaşam mücadelesi veren bir topluluğun edebiyatınddan bahs etmek mümkün değildir.
Sözlü Gelenek Kürdlerde çok güçlüdür. Yazılı gelenek için ise size birkaç örnek vermek isterim. Bu örnekler Kürtçe yazanlar içindir. Ayrıca Kürt olup da Farsça ve Arapça eserler yazanlar vardır. Tıpkı Mevlana'nın Farça yazması gibi.
Melayê Batê (1417-1491) İlk Kürdçe MEWLİD'in yazarıdır. Ayrıca birçok şiiri de vardır.
Melayê Cizîrî (1570-1640) şiirlerini topladığı Divan'ı Molla Cami'nin divanına eşdeğerdir.
Feqiyê Teyran (1590-1660) Ünlü Kürd şairlerindendir. Ey Avê Av, Şêxê Sen'an, Bersîsê 'A'bid, Hespê Reş, Sîseban, Xan Dimdim adlı eserleri meşhurdur.
Ehmedê Xanî (1651-1707) En önemli Eseri MEM Û ZÎN'dir. Ayrıca Nubihara Biçukan, Akida İman adlı kitapları vardır. Divan'ı da vardır.
Mela Xelilê Sêrtî: 'Nehcul Enam' adlı kürdçe şiir kitabı vardır.
Not: Tarih boyunca ne Kürdler kendilerini Türk olarak gördü; ne de Türkler Kürdleri Türk olarak gördü; ama birbirlerini kardeş olarak gördüler. Kürdler de Türkdür ifadesi Kemalist ideolojinin bir dayatmasıdır ve bir modern çağ hurafesidir.
“Bu görkemLi başLangıçtan sonra, bu Mezepotamya’nın yaşayan en eski zengin diLinden büyük bir edebiyat, özeLLikLe büyük romanLar çıkacaktır”....! Yaşar KemaL
eleştirmek istediğim bir nokta var ders müfredatında tüm ülkelerin edebiyatları incelenirken kürt edebiyatının ünlü yazarlarına şairlerine yer verilmiyor...halbuki en az bir leyla mecnun kadar güzeldir mem u zin...
Osmanlı İmparatorluğu'nun çözülmesinden sonra, yeni devletlerin kurulmasıyla Orta Doğu'ya hayli değişiklik getirmiş olan I. Dünya Savaşı, Kürt edebiyatını da etkiledi. Önceleri İstanbul, Kürt münevverlerinin biraraya geldiği ve eserlerini neşrettikleri bir merkezdi. Bugün ise, Kürt edebiyatının odak noktası Irak'a ve özellikle başkent Bağdat'a kaymıştır. Ancak tek merkez burası değildir. Lakin Kürt edebiyatına ivme verebilecek olanlar, sadece Kürt dergilerini yayınlayanların çabalarıdır; eski şairlerin eserleri ve yeni yazarların ürünleri, bu dergilerde sergilenmektedir. Düşmanlıkların sona ermesi ile birlikte, Kürt yayıncılığı ve dergiciliği, Irak'ta, başta merkezleri olan Bağdat, Kürt miliyetçiliğinin ocağı Süleymaniye, Revanduz ve Erbil olmak üzere, serbestçe gelişmeye başladı. Çoğu kısa süreli olduğundan hepsini sıralamak gereksiz. Fakat, edebi ve sosyal değerlerini gözönünde tutarak bazıların kısaca tanıtalım. Süleymaniye'de çıkan Jin adlı haftalık dergi, 1924'den beri aksamadan yayınlanmıştır; 1939-1949 arasında Bağdat'da Gelawej; 1954'ten beri Erbil'de Hetaw yayınlanmıştır. Sovyet Ermenistan'ında, 1929'dan beri Erivan'da Rêya Teze; İran'da 1959-1963 arasında Kurdistan yayınlanmıştır. Bedirhan kardeşler Şam'da 1932-1935 ve 1941-1943 yıllarında Hawar'ı (57 sayı) , 1942-1945'de Ronahi'yi (28 sayı): Beyrut'da 1943-1946'da Roja Nû'yu (73 sayı) yayınladılar. Kürt Demokrat Partisi, 1958'den beri Xebat'ı yayınlıyor. Bugün, Kürt edebiyatı sadece Sovyetler Birliği ve Irak'ta kazasız, belasız yaşayabilmektedir.
Yüzyıllardır süren köklü edebiyatları falan yoktur. Varsa hangi eser ne zaman kim tarafından yazılmış? Onu bir ortaya koysunlar. Kendi uydurdukları yalanlara kendileri nandıkları gibi başkalarını da inandırmaya kalkmasınlar.
Kürt edebiyatı deyince aklıma Feqiyê Teyran geliyor.
Modern zaman içinde Romanda Mehmed Uzun, Şiirde Cegerxwîn en büyük temsilcileridir.
Son zamanlarda Evrensel Şiirleriyle ses getiren Şair Ozan Deniz Sarıtop Kürt Edebiyatı'nın ana temasını oluşturan önemli Şairlerdendir. Kültürler arasında iletişim köprüsünü oluşturmaktadır.
Ozan Deniz Sarıtop Şiirleri, İnsan kokan şiirlerdir. Tamamen somut olaylara değinmektedir. Şiirlerindeki somut tema, farklılıkların birbirlerini anlamasına ve kültür diyaloğuna sebebiyet vermektedir.
___________
Gün Gelir
gün gelir
umut, toprakta bir tohum gibi
filiz verir
yeşerir, büyür
kök salar dünyanın dört bir yanına
gün gelir
kalpte aşk, yürekte vijdan
buluşur insanla yeniden...
Ozan Deniz Sarıtop
Ehmedê Xanî
Cigerxwîn
Feqiye Teyran
Şerko Bêkes
Melêyi Ciziri
Ahmed Arif
Yaşar Kemal
Mehmed Uzun
Ozan Deniz Sarıtop
Selim Temo
gibi ve dahası isimler, Kürt edebiyatı'nın önemli isimleridir.
(Kürtçe)
« Zîn bi findê re di peyive
Dem,şem'e di kir ji bo xwe demsaz
Ey hemser û hemnişîn û hemraz
Herçendî bi sohtine wekî min
Emma ne bi gotinê wekî min
Ger şibhete min te ji bi gota
De min bi xwe dil qewî ne sohta
» (Türkçe)
« Zîn muma sesleniyor
bazen mumu ederdi kendine muhattap
ey sır ve oturma arkadaşım,baş arkadaşım
gerçi yanmak yönünden benim gibisin sen'
fakat konuşma yönünden benim gibi değilsin
eğer sen de benim gibi söyleseydin
benim de gönlüm fazla yanmazdı »
(Mem û Zîn)
Mehmed Uzun'un bu konudaki araştırmasını okuyarak daha derin bilgi edinilebilir.yazılı olarak çok gelişemediyse de (ki son yıllarda tüm olanaksızlıklara rağmen o da gelişiyor) sözlü olarak güçlü bir edebiyattır...
mehmet uzun... son dönemlerde kürt edebiyatının gücünü bir daha göstermiş yazardır.
ha bide su war unutmadan yazayım anlamı sadece kürtce bilenler arasında kalsın:DDDDD
Quna wé Quna mırişkéyé héké Qaza dıke....
oyle deilmi ama insan once kendine baakmalı sonra atıp tutmaalı
tabi atıp tutabilecekse baktıktan sonra...:D
ROJ BASSS
aklı olmayan insenlar herseye inanırlar..
bikere kürtce farscadan bozma bir dil deildir..
hint-awrupa dil ailesinin hint-irani kolunun kuzeybatı irani grubundadır....yani türkceyle uzaktan yakından bir bağı yoktur.ancak aynı cografya üzerinde bulundugumuz için benzerlikler olması kacınılmazdır.kaldıki kürtce farsca pastuca aynı kokten dogmustur.kurtcede 14 zaman wardır..
cok zengin bir dildir süperge kelimesinin 20den fazla adı wardır.
kabullenmek istemeyene bahane cokkk...
Edebiyatları yoktur.Farsça'dan bozma bir dilin edebiyatı mı olur?
Ayrıca bu zamana kadar dillerinden düşürmedikleri Mem-u Zin'lerini de gördük...Neyse...
Dili olmayan,devleti olmayan,kendine ait bir alfabesi bile olmayan bir milletin,aşiretler halinde yaşam mücadelesi veren bir topluluğun edebiyatınddan bahs etmek mümkün değildir.
Sözlü Gelenek Kürdlerde çok güçlüdür. Yazılı gelenek için ise size birkaç örnek vermek isterim. Bu örnekler Kürtçe yazanlar içindir. Ayrıca Kürt olup da Farsça ve Arapça eserler yazanlar vardır. Tıpkı Mevlana'nın Farça yazması gibi.
Melayê Batê (1417-1491) İlk Kürdçe MEWLİD'in yazarıdır. Ayrıca birçok şiiri de vardır.
Melayê Cizîrî (1570-1640) şiirlerini topladığı Divan'ı Molla Cami'nin divanına eşdeğerdir.
Feqiyê Teyran (1590-1660) Ünlü Kürd şairlerindendir. Ey Avê Av, Şêxê Sen'an, Bersîsê 'A'bid, Hespê Reş, Sîseban, Xan Dimdim adlı eserleri meşhurdur.
Ehmedê Xanî (1651-1707) En önemli Eseri MEM Û ZÎN'dir. Ayrıca Nubihara Biçukan, Akida İman adlı kitapları vardır. Divan'ı da vardır.
Mela Xelilê Sêrtî: 'Nehcul Enam' adlı kürdçe şiir kitabı vardır.
Not: Tarih boyunca ne Kürdler kendilerini Türk olarak gördü; ne de Türkler Kürdleri Türk olarak gördü; ama birbirlerini kardeş olarak gördüler. Kürdler de Türkdür ifadesi Kemalist ideolojinin bir dayatmasıdır ve bir modern çağ hurafesidir.
“Bu görkemLi başLangıçtan sonra, bu Mezepotamya’nın yaşayan en eski zengin diLinden büyük bir edebiyat, özeLLikLe büyük romanLar çıkacaktır”....!
Yaşar KemaL
eleştirmek istediğim bir nokta var ders müfredatında tüm ülkelerin edebiyatları incelenirken kürt edebiyatının ünlü yazarlarına şairlerine yer verilmiyor...halbuki en az bir leyla mecnun kadar güzeldir mem u zin...
Kürt Edebiyatı Yeni Dönem: 1920'den Günümüze
Osmanlı İmparatorluğu'nun çözülmesinden sonra, yeni devletlerin kurulmasıyla Orta Doğu'ya hayli değişiklik getirmiş olan I. Dünya Savaşı, Kürt edebiyatını da etkiledi. Önceleri İstanbul, Kürt münevverlerinin biraraya geldiği ve eserlerini neşrettikleri bir merkezdi. Bugün ise, Kürt edebiyatının odak noktası Irak'a ve özellikle başkent Bağdat'a kaymıştır. Ancak tek merkez burası değildir. Lakin Kürt edebiyatına ivme verebilecek olanlar, sadece Kürt dergilerini yayınlayanların çabalarıdır; eski şairlerin eserleri ve yeni yazarların ürünleri, bu dergilerde sergilenmektedir. Düşmanlıkların sona ermesi ile birlikte, Kürt yayıncılığı ve dergiciliği, Irak'ta, başta merkezleri olan Bağdat, Kürt miliyetçiliğinin ocağı Süleymaniye, Revanduz ve Erbil olmak üzere, serbestçe gelişmeye başladı. Çoğu kısa süreli olduğundan hepsini sıralamak gereksiz. Fakat, edebi ve sosyal değerlerini gözönünde tutarak bazıların kısaca tanıtalım. Süleymaniye'de çıkan Jin adlı haftalık dergi, 1924'den beri aksamadan yayınlanmıştır; 1939-1949 arasında Bağdat'da Gelawej; 1954'ten beri Erbil'de Hetaw yayınlanmıştır. Sovyet Ermenistan'ında, 1929'dan beri Erivan'da Rêya Teze; İran'da 1959-1963 arasında Kurdistan yayınlanmıştır. Bedirhan kardeşler Şam'da 1932-1935 ve 1941-1943 yıllarında Hawar'ı (57 sayı) , 1942-1945'de Ronahi'yi (28 sayı): Beyrut'da 1943-1946'da Roja Nû'yu (73 sayı) yayınladılar. Kürt Demokrat Partisi, 1958'den beri Xebat'ı yayınlıyor. Bugün, Kürt edebiyatı sadece Sovyetler Birliği ve Irak'ta kazasız, belasız yaşayabilmektedir.
Yüzyıllardır süren köklü edebiyatları falan yoktur. Varsa hangi eser ne zaman kim tarafından yazılmış? Onu bir ortaya koysunlar. Kendi uydurdukları yalanlara kendileri nandıkları gibi başkalarını da inandırmaya kalkmasınlar.
kürt edebiyatı hakkında bilgi vermek isterdim ama merak etmek istiyenlere bi isim verim ünlü bi edebiyatçimiz farabi
Mehmet Uzun.