Kibir büyüklük taslamaktır. Allah ise, büyüklük taslayanları uyarır. Büyüklük azamet bana ait der. Kim bu konularda benimle çekişirse, onu cehenneme atarım diye öğüt verir.
papucumun tabanına yapışan, çiğnenmiş bi sakız gibi, çıkartmak için deli gibi çabaladığım ama tüm müdahelelerin sonuçsuz kalmasından ötürü, çiğnene çiğnene erir gider diye umarak varlığına katlandığım...
Allah insanin kalbini 19 kademe negatif dizayn,19 kademe pozitif dizayn şeklinde yaratmiştir.Kibir negatif bir his grubuna girer.İnsan kibirlendiğinde Allah'ın insana verdiği fıtrat dolayısıyla sevilmez.Böyle olduğu halde insan kendisinin üstün olduğunu istediği için kibirlenmeye meyil gösterir.Halbuki sevmek ve sevilmek mutluluğun ta kendisi olduğu için kaybedenler sınıfında yerini alır.Kibirden kurtulmanın yolu kurana göre amele salihan denen ıslah edici amel yapması gerekir.Amele salihan kalbe nurların girmesidir
Şayet kibrin karşılığı sadece “büyükmüş gibi davranmak”, âmiyane tabirle “tafra satmak” olsaydı, bu, pek öyle 'bağışlanamaz' bir suç olarak nitelenemezdi. Herkes büyük olmak, büyük görünmek ister, isteyebilir. Kendince büyüklenebilir. Kibir değil bu. Belki 'tekebbür', belki 'istiğna', ama kibir değil.
Kibir, salt büyük görünmek adına başkalarını küçültmek demek. Kişinin kendisini büyük hissedebilmesi için, başkalarının küçüklüğüne ihtiyaç hissetmesi; yani başkalarının üzerinden büyük olmaya çalışması demek. Türkçe'de yaygın olarak “aşağılık kompleksi” olarak adlandırılan hâl.
Okyanustaki suda doğasından gelen bir safiyet vardır... Ama su, kuyu gibi,kap gibi kapalı bir mekanın içine konulduğunda her türlü kirlenmeye eğilimli olur...
Bilinç de aslı itibariyle saftır.Okyanus gibi...Fakat kendini beden platformunda tanımaya başladığı için kaptaki suyun akıbetine uğrar.
Kibir en ileri noktasıyla kendini karşındakinden üstün görmektir.
En gizli noktasıyla ise; bütünselliğin içinde erimemek, kendi birimsel zihnini var sayarak,mutlak bütünsel bilince ortak koşmaktır...
İnan kibir değil benimki, çok yoruldum hepsi o
https://pin.it/2IMP1R5
Küçük adamlara Allah'ın bir armağanıdır.
Kalbin istilası.
Dünya denen bu hanedeki binlerce Mezarlıklar,
firavun gibi sayısız kibirlilerle dolu.
Kibir büyüklük taslamaktır.
Allah ise, büyüklük taslayanları uyarır.
Büyüklük azamet bana ait der.
Kim bu konularda benimle çekişirse,
onu cehenneme atarım diye öğüt verir.
papucumun tabanına yapışan, çiğnenmiş bi sakız gibi, çıkartmak için deli gibi çabaladığım ama tüm müdahelelerin sonuçsuz kalmasından ötürü, çiğnene çiğnene erir gider diye umarak varlığına katlandığım...
ruha külliyen zarar, maddiyatı boşa harcar.adam gibi adamsan, sende kibir ne arar.
gözlere çöker de kopkoyu zifir
burun kafdağında nefsine esir
Allah insanin kalbini 19 kademe negatif dizayn,19 kademe pozitif dizayn şeklinde yaratmiştir.Kibir negatif bir his grubuna girer.İnsan kibirlendiğinde Allah'ın insana verdiği fıtrat dolayısıyla sevilmez.Böyle olduğu halde insan kendisinin üstün olduğunu istediği için kibirlenmeye meyil gösterir.Halbuki sevmek ve sevilmek mutluluğun ta kendisi olduğu için kaybedenler sınıfında yerini alır.Kibirden kurtulmanın yolu kurana göre amele salihan denen ıslah edici amel yapması gerekir.Amele salihan kalbe nurların girmesidir
Nahvet kılıp nasîb Fuzûlî gibi bana...
Yâ Rab mukayyed eyleme mutlak bana beni...
cirkinlik...
Şeytanın Avukatı
kendini beğenmek, kendini üstün görmek,
alçaltanda yükseltende Allah'tır.
kendini herkesden üstün tutma huyu, büyüklenme
mesela insan lar çok kibirli bu çocuk diye bilirler ah bide ben bilsem kibir nedemek
çok gördüm kibrinden kasılanı ertesi gün helak olup utancından kaçanı..
şeytan-ı Allah-a düşman eden şey...insana acizliğini unutturup enaniyetini hissettiren şey....Allah herkesi bu bataklıktan kurtarsın....:(
olması gereken günah...
ölüm bütün kibirleri örter
selamı almadan vermemek
Şayet kibrin karşılığı sadece “büyükmüş gibi davranmak”,
âmiyane tabirle “tafra satmak” olsaydı,
bu, pek öyle 'bağışlanamaz' bir suç olarak nitelenemezdi.
Herkes büyük olmak, büyük görünmek ister, isteyebilir.
Kendince büyüklenebilir.
Kibir değil bu. Belki 'tekebbür', belki 'istiğna', ama kibir değil.
Kibir,
salt büyük görünmek adına başkalarını küçültmek demek.
Kişinin kendisini büyük hissedebilmesi için,
başkalarının küçüklüğüne ihtiyaç hissetmesi;
yani başkalarının üzerinden büyük olmaya çalışması demek.
Türkçe'de yaygın olarak “aşağılık kompleksi” olarak adlandırılan hâl.
Allah (c.c) kibir hakkında şöyle demiştir....! ! !
-Kibir bana yakışır ve benim ridâmdır...Kimin üzerinde görürsem karışmam, cehenneme atarım.... ! ! !
Örnek verim efendim...
Allah (c.c) daha insanlık yaratılmadan, meleklere şöyle der...
-Aranızdan birisi bana karşı gelecek...! ! ! !
ve o sırada şeytan şöyle söyler....
-Bu ben olmam...çünkü ben en büyük meleğim..
ve Cebrail (a.s) korkarak kendine şöyle söyler...
-Ya bu bensem...! ! !
'Kibir bele bağlanan taş gibidir, onunla ne yüzülür, ne de uçulur.'
Hacı Bayram-i Veli
ÇERKES KIZLARININ GENEL ÖZELLİĞİDİR, tanımışlığım vardır ordan bilirim :)))
'Kibir en sevdiğim günahtır.' Şeytanın Avukatı :)
Okyanustaki suda doğasından gelen bir safiyet vardır...
Ama su, kuyu gibi,kap gibi kapalı bir mekanın içine konulduğunda her türlü kirlenmeye eğilimli olur...
Bilinç de aslı itibariyle saftır.Okyanus gibi...Fakat kendini beden platformunda tanımaya başladığı için kaptaki suyun akıbetine uğrar.
Kibir en ileri noktasıyla kendini karşındakinden üstün görmektir.
En gizli noktasıyla ise; bütünselliğin içinde erimemek, kendi birimsel zihnini var sayarak,mutlak bütünsel bilince ortak koşmaktır...
Kibir,meleklerin efendisini saptıran bir tuzak ki bu efendi şeytan oluyor.
ŞEYTAN şimdi mesaide...
kibir..en büyük sorunumuz..