Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Bir devrimci başkasına atılan tokadı kendi yüzünde hissedendir. (ERNESTO CHE GUEVARA)
Teşekkürler...
Yerküre parçalanmadan yenilenemezken insan, yıllara zerre zerre bölünmeden nasıl gelişsin.
Ata kızı
Tebessümden zümreler yolladım gözlerine nefesimle
Lodostan bir parmak bal çaldım
Dudağında sakladım bir tutam buse
Mihman olurum göz bebeklerine
Özlem yaş olmasın sakın
Düşerim diye korkarım kirpiklerinden.
Ata kızı
Biraz tebessümü hakkediyoruz ama:))
İyi olsun dilerim:) Mehmet bey.
Günaydın Tuba hanım,
Günümüzde karasını bırakın sevdanın esamesi yok.
Günaydın sevgili Ata kızı
Hangi şiire başlasam suskunum sana
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun
Güneşte kavrulan bir kum tanesi
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece
Yağmura suskun,yaşamaya suskun
Haykırabilsem
Belki bir nehir köpürebilir sesimde
Silinebilir kuraklığın bütün izleri
Upuzun çöller vadileşebilir içimde
Hamgi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun
Özlüyorum seni masmavi
Koşuyorum sana bembeyaz,
Ve kahroluyorum bir anda kapkara
Ah oluyorum
Of oluyorum
Ve susuyorum
Oysa haykırabilsem
Işık yumağı bir pınar olur soluğum
A.YÜCEL
Hangi şiire başlasam suskunum sana
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun
Güneşte kavrulan bir kum tanesi
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece
Yağmura suskun,yaşamaya suskun
Haykırabilsem
Belki bir nehir köpürebilir sesimde
Silinebilir kuraklığın bütün izleri
Upuzun çöller vadileşebilir içimde
Hamgi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun
Özlüyorum seni masmavi
Koşuyorum sana bembeyaz,
Ve kahroluyorum bir anda kapkara
Ah oluyorum
Of oluyorum
Ve susuyorum
Oysa haykırabilsem
Işık yumağı bir pınar olur soluğum
A.YÜCEL
Yalnız son cümleniz için şunu söyleyeceğim ( distopya) otoriter- totaliter devlet rejimiyle örtük olarak yaşanılıyordu zaten. Üzerindeki perde yavaş yavaş kalkıyordu. Bakın konuşma özgürlüğü yok! Gazeteciler susturuluyor, tehditleri havada uçuşuyor. Yazmadıklarımı sizin anladığınızı bilerek burada sonlandırıyorum.
Mehmet bey yazınızı okudum çok güzel açıklamalarınız. Konuya devam etmek istiyorum vakit buldukça yazacağım.
Birine bir şey söylemek gerekiyorsa yetişkin davranışı dolaylı yoldan değil bizzat kendisine söylemektir, he söylediklerini ciddiye almıyorsan neden konu hakkında fikir yürütüyorsun. Bu kadar kibir nedir? Bilgiyi abluka altına alıp diğerlerini bu alandan öncü olduğunu kabul Etmesen bile eylemlerinizle kabul ettiğiniz aşikâr. Aa ama pardon ya siz küçük dağların iyi çocukları burnunuzu başkalarına sokmadan büyütmeyi deneyin başkalarının aklıyla ancak kırk adım yürüyebilirsiniz.
“Söz meclisten dışarı”
Teşekkür ederim Turhan bey,
Tüm emekçilerin bayramı kutlu olsun.
Ata Kızı'nın 1 Mayıs'ını saygılarımla kutlarım.
Hayat zor ise
Katlanmayı bileceksin
Bugün geçmez ise
Geçirmeyi bileceksin
Ata Kızı
Ata Kızı
01.05.2023 - 14:20
1848’de yaşanan bir kaza, beynin kötülükle ilişkisi olduğunu ortaya koydu. Bir demiryolu işçisi olan Phineas Gage’in sol gözüne giren ve ön lobunu parçalayarak çıkan iki metrelik bir demir parçası bizi bu konuda düşünmeye sevk etti. Beyninin sol ön lobu neredeyse tümüyle hasar gören Gage, bir süre baygın kaldıktan sonra, bilinci yerine gelip ayaklanır. Herkesin şaşkın bakışları arasında bir at arabası çevirir ve yardım almak üzere çok da uzak sayılmayan bir doktorun muayenehanesine gider. Gage’i muayene eden Dr. Edward Williams, onun bu haliyle ölmesi gerektiğini düşünürken, kafasındaki yaradan ötürü ağır yaralı ama konuşabilen bir insanı karşısında görmesinin bir mucize olduğuna karar verir. Doktorunun ve yardım aldığı diğer hekimlerin üstün gayretleriyle sağlığına kavuştuğu düşünülen Gage ayaklanır fakat bambaşka bir insan olmuştur. Kazadan önce ahlaki bir hayat yaşayan Gage, kazadan sonra ahlaksız ve kötü biri olmuştur. Phineas Gage’i tanıyanların onun bambaşka bir insana dönüştüğünü söylediğini raporlarına geçirilir. Geçirdiği öfke nöbetlerinde insanlara saygısızca davranan, küfür eden, şiddete eğilimli bir portre çizer.
Alıntı
Bunun yanısıra size katılmak durumundayım ben de doğduğunda insanın iyi kavramını ( pozitif davranışları ve içgüdüleri) daha çok barındırdığını düşünüyorum. kötülüğün öğrenildiğini insan beyninde mevcut potansiyel kötülük( negatiflik) barındırdığını bunun dış etkenlerle tetiklendiğini düşünüyorum. ve yine insanda negatif ve pozitif düşünceler eşit ve dengede olması gerektiğini de düşünüyorum. biri eksik olduğunda insanın kendisine kötülük yapabileceği kendini koruyamayacağı yani saflık diye tabir ettiğimiz durum meydana gelecektir. negatif etkiler baskın olduğunda ise etrafına kötü olacaktır. bence hiyerarşi de olmslı bırskslım ds iyi ile kötü arasında sınıf farkı olsun.
Ata kızı
Teşekkür ederim Sevgili Tuba o güzel kadın yüreğinizden öpüyorum seni ve tüm hemcinslerimi.
Yüreğine sağlık Ata kızı
Sevgilerimle
Ve dünyanın en ağır işçileri KADINLARDIR buradan ilk önce çalışan çalışmayan tüm kadınların işçi bayramını kutluyorum. ve tüm emekçilerimizin.
sorumluluğu ağırdır kadının; Anne olacak.
İnsanda güzellikleri yok etme dürtüsü var...
İnsanda güçsüz bulduğunu öldürme dürtüsü mü var?
Ya gerçek anlamda öldürülen kadınlar!
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!
Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!
Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!..
Necip Fazıl Kısakürek
Hele o kadınlar, öldürülen paramparça edilen kadınlar. Bir yanı anne diğer yanı çocuk, “ kadınlar”
“Yaşamak yaralanmaktır” öyle ya var mıdır herhangi bir sebepten yaralanmadan büyüyen? Bundan en büyük payeyi de ruhumuz almaz mi? Ne çok üşümüştür, ne kadar görülmez kırıklarla doludur herbirimizin can kesesi.
Ata kızı
Geçmiş olsun bize baharlar yağmur da olsan yeşermem artık.
Ata kızı
Paramparça can kaldın içimde, herbir kırığın canımı acıtıyor. Ne desen kanarım artık.
Ata kızı .
Bırakmasın nazende yürekler yazmayı
"Yaşamak yaralanmakmış" demiş Cemil Meriç