kelime bazen dilini çözemediğim karmaşık bir şey gibi gelir.. bazen beni ifade edeni bulmakta zorlanırım bazen arasında kaybolurum başka yokmu derim bazen birinden dinlemeye bayılırım ve maalesef olmasını istemediğim kelimeler var argodan başka daha da kötü kelimeler.kelimelerin yüz karası insanın ağzına yakışmayan ve duyanında kulağını tırmalayıp geçen.midemi bulandıran kelimeler.
...yetmediği zamanlar olmuştu hayal meyal hatırlıyorum...artık çok fazla öyleki seslileri bile düşürüyorum,vurguyu saklıyorum...ne de olsa herkes kabı kadar alıyor...
bak şimdi, ben seni çok seviyorum 'kelime'. sen de beni sevsene. çok sev ama, hiçbir şeye gerek kalmasın.ben 'kelime' diyeyim herkes her şeyi anlasın. yaşanmış ve yaşanabilecek tüm hikayelerin içine seni saklayayım. kimse bulamasın. önüm arkam sağım solum sobe olsun ama ben bile bulamayayım.sonra sen kalabalıktan sıkıl. 'götür beni' de elinden tutup seni güzel bi cümleye alayım. o cümle seni yorarsa çağır beni, bütün noktalamalarımı sana sunayım.
bak kelime, sen iste ben seni maviye boyayayım. sen 'niye mavi? ' deme kelime; çünkü ben de bilmiyorum. hayır, yok başka renk istiyosan söyle. insanlar gözlerimin içindeki parıltıları sorduğunda ben diyeyim 'kelime', sonra sen gülümse. kar yağıyor kelime ama senin mevsimin yok tamam mı? bak kuralları ben koyuyorum bu oyunda. sen bahar yaz kış her şeysin. kelime dinle beni, kime söylüyorum. bana yetmek durumundasın çünkü böylesi sevilemezsin.
kelime, sen bütün ihtilaler, fermanlar ol, ben kalbimde devrim yapayım. sen adını koy, bense nokta.
kelime, senin taşımasını istediğin düşünceye, senin yüklediğin anlama bürünür. fakat bu düşünceyi, anlamı, dinleyene/okuyana taşıyamaz. kelimeye yüklediğin anlamın ne olduğunu ayrıca anlatmak gerekir, ki o zaman da başka kelimelere başka anlamlar yüklersin.
karşıdaki kişi, o kelimelere, aynı anlamları ve aynı düşünceleri yükleyemeyeceğinden, kelimelerle anlaşılmak, anlaşmak mümkün değildir. en azından benim için; çünkü canlıdır derim kelimeler, ve, nasıl bir insanı 'malatya'lı, bursa'lı, zenci, sarışın' diye damgalamak yanlışsa, bir kelimeyi de sadece sözlük anlamıyla kısıtlamak yanıltıdır.
bazı kişilerse, kelimelerin içini boşaltırlar. ve böylece anlaşabilirler.
'Kelimenin kemiğini kırıp iliğini bulmak güç…' C.Meriç
Kaç /söylemesi abes amma affedin / küçük baş telef oldu bu uğurda..? ? Bilir misiniz Efendim bir ilik uğruna..? ammaaaa.. Bir ilik deyip geçirtmeyiz kimseleri..? Bunu da ağyar unutmaya..(!) değil mi ama Efendim.. :)
Kelime,insanların daha kolay anlasabilmesi için geçmisten bu yana mütemadiyen artan,cogalan,üretilen soyut bir kavramdır.İnsanlar kelime olmadanda anlasabilir ama kelime yoluyla daha kolay ve hızlı anlaşırlar. Eskiden kelimeler azdı ama bu zamanda utopik kelimerden tut sokak ta halkın kendi olusturduğu sokak dilindeki kelimelere kadar ekser kelime duyabiliriz.Bu zaman da o kadar çok terim var ki hiç kimse o terimlerin hepsini günlük hayatta kullanamaz.Kullanan varsada müstesna bi dururmdur.
anlamını aldanışlarla anlamdaş tutmak istediğim sesine değil kurnazlığına takılıp ardına muhbir düştüğüm kelimelerim şimdi kendimi kör açmazlara sadık kılmışken kime şikayet edeceğim varsızlığını kime sevineceğim vuslatında yoksuz arsızlığını.. kelime! kimse seni benim kadar ince kimse seni benim kadar ydum yudum hece hece zerre zerre anlayamadı..
Bırak ezberindeki tüm şarkıları, bırak unut hepsini! Yeni besteler yazdım adına, söylenmemiş kaç kelime kalmışsa insanoğlunun lügatinde, daha hiç bir dilin ucunda salınmamış, şairce zihinlerde küf tutmuş kaç kelime varsa, hepsini tek bir kelimeye sığdırdım az önce.
kelime, anlamı olan en küçük sözdür. bu tanıma göre edatlar kelime gurubuna girmez. edat; kendi başlarına anlamı olmayıp kelimerin anlamlarına katkıda bulunan kelime çeşidi diye tanımlanıyor. bu durumda, oysa, fakat, lakin,ama, ve, ile, -de, -ki gibi edatlar kelime olarak kabul edilmiyor. konu ile ilgili olarak benim bildiklerin bunlar. daha ayrıntılı bilgilere sahip olanlar lütfen yazsınlar. bu konuyu merak ettim.
cümleyi oluşturan Ögelerdir.
kelime edebiyat severler için en çeşitli ve en zevkli oyuncaktır...
Hiç bişey diyen bir cümlenin ortasına terk edilmiş bir kelimeyim
Öznesiz, zamansız, zarfsız, mektupsuz, adressiz...
F.D
kendine bildirlien kelimeden muzdarip oldu Âdem.
havva kelimesi can sıkıntısı oldu içinde.
ki cennet. sıkıntının.
olmayacağı bir yerdi.
kelime kendince surete zorluyordu hayali.
havva vardı.
kelimeye müstenid biliyordu Âdem.
....
ya önce sureten görseydi.
isimsiz nasıl bilecekti.
havva ile müsemma ilk kadın.
o güzeli nasıl tesmiye edecekti.
m.a.
kelime yarla başlar,hece müdamdır yarla,
ve cümlenin sonuna nokta gibi,yar düşer,
sual ederler benden “seviyor musun hâlâ”
dudağımdan cevaben sükûtla ikrar düşer..
kelime bazen dilini çözemediğim karmaşık bir şey gibi gelir..
bazen beni ifade edeni bulmakta zorlanırım
bazen arasında kaybolurum başka yokmu derim
bazen birinden dinlemeye bayılırım
ve maalesef olmasını istemediğim kelimeler var argodan başka daha da kötü kelimeler.kelimelerin yüz karası insanın ağzına yakışmayan ve duyanında kulağını tırmalayıp geçen.midemi bulandıran kelimeler.
...yetmediği zamanlar olmuştu hayal meyal hatırlıyorum...artık çok fazla öyleki seslileri bile düşürüyorum,vurguyu saklıyorum...ne de olsa herkes kabı kadar alıyor...
gelsiiiin:((
öyle seveceksin ki kelimeleri, sana yetecekler...
bak şimdi, ben seni çok seviyorum 'kelime'. sen de beni sevsene. çok sev ama, hiçbir şeye gerek kalmasın.ben 'kelime' diyeyim herkes her şeyi anlasın. yaşanmış ve yaşanabilecek tüm hikayelerin içine seni saklayayım. kimse bulamasın. önüm arkam sağım solum sobe olsun ama ben bile bulamayayım.sonra sen kalabalıktan sıkıl. 'götür beni' de elinden tutup seni güzel bi cümleye alayım. o cümle seni yorarsa çağır beni, bütün noktalamalarımı sana sunayım.
bak kelime, sen iste ben seni maviye boyayayım. sen 'niye mavi? ' deme kelime; çünkü ben de bilmiyorum. hayır, yok başka renk istiyosan söyle. insanlar gözlerimin içindeki parıltıları sorduğunda ben diyeyim 'kelime', sonra sen gülümse. kar yağıyor kelime ama senin mevsimin yok tamam mı? bak kuralları ben koyuyorum bu oyunda. sen bahar yaz kış her şeysin. kelime dinle beni, kime söylüyorum. bana yetmek durumundasın çünkü böylesi sevilemezsin.
kelime, sen bütün ihtilaler, fermanlar ol, ben kalbimde devrim yapayım. sen adını koy, bense nokta.
kelime, senin taşımasını istediğin düşünceye, senin yüklediğin anlama bürünür. fakat bu düşünceyi, anlamı, dinleyene/okuyana taşıyamaz. kelimeye yüklediğin anlamın ne olduğunu ayrıca anlatmak gerekir, ki o zaman da başka kelimelere başka anlamlar yüklersin.
karşıdaki kişi, o kelimelere, aynı anlamları ve aynı düşünceleri yükleyemeyeceğinden, kelimelerle anlaşılmak, anlaşmak mümkün değildir. en azından benim için; çünkü canlıdır derim kelimeler, ve, nasıl bir insanı 'malatya'lı, bursa'lı, zenci, sarışın' diye damgalamak yanlışsa, bir kelimeyi de sadece sözlük anlamıyla kısıtlamak yanıltıdır.
bazı kişilerse, kelimelerin içini boşaltırlar. ve böylece anlaşabilirler.
bir kelime yazmak istiyorum nasıl yazmalıyım
Sözlüklerde göründüğünden çok daha derin anlam içerirler bazen...
'Kelimenin kemiğini kırıp iliğini bulmak güç…' C.Meriç
Kaç /söylemesi abes amma affedin / küçük baş telef oldu bu uğurda..? ?
Bilir misiniz Efendim bir ilik uğruna..?
ammaaaa..
Bir ilik deyip geçirtmeyiz kimseleri..?
Bunu da ağyar unutmaya..(!)
değil mi ama Efendim..
:)
Kelime,insanların daha kolay anlasabilmesi için geçmisten bu yana mütemadiyen artan,cogalan,üretilen soyut bir kavramdır.İnsanlar kelime olmadanda anlasabilir ama kelime yoluyla daha kolay ve hızlı anlaşırlar.
Eskiden kelimeler azdı ama bu zamanda utopik kelimerden tut sokak ta halkın kendi olusturduğu sokak dilindeki kelimelere kadar ekser kelime duyabiliriz.Bu zaman da o kadar çok terim var ki hiç kimse o terimlerin hepsini günlük hayatta kullanamaz.Kullanan varsada müstesna bi dururmdur.
anlamını aldanışlarla anlamdaş tutmak istediğim
sesine değil
kurnazlığına takılıp ardına muhbir düştüğüm
kelimelerim
şimdi kendimi kör açmazlara sadık kılmışken
kime şikayet edeceğim
varsızlığını
kime sevineceğim vuslatında
yoksuz arsızlığını..
kelime!
kimse seni benim kadar ince
kimse seni benim kadar ydum yudum
hece hece
zerre zerre
anlayamadı..
Bırak ezberindeki tüm şarkıları, bırak unut hepsini!
Yeni besteler yazdım adına, söylenmemiş kaç kelime kalmışsa insanoğlunun lügatinde, daha hiç bir dilin ucunda salınmamış, şairce zihinlerde küf tutmuş kaç kelime varsa, hepsini tek bir kelimeye sığdırdım az önce.
sus söyleme artık kelimeler kanatır yarayı..
zaza ca kekimeler
zaza
kalem
kelime, anlamı olan en küçük sözdür. bu tanıma göre edatlar kelime gurubuna girmez. edat; kendi başlarına anlamı olmayıp kelimerin anlamlarına katkıda bulunan kelime çeşidi diye tanımlanıyor. bu durumda, oysa, fakat, lakin,ama, ve, ile, -de, -ki gibi edatlar kelime olarak kabul edilmiyor.
konu ile ilgili olarak benim bildiklerin bunlar. daha ayrıntılı bilgilere sahip olanlar lütfen yazsınlar. bu konuyu merak ettim.
anlamı olan harf bütünlüğü...cümleyi meydana getiren öğe..
alâmeti varlığın.
sözcügün yapısı kökü
soyut ve somut olan herşeyi kendisiyle bağlantılı ya da tamamen farklı anlamlar çağrıştıran simgelerle,dile ve yazıya dökme sonucu ortaya çıkan bütün
kelimeler.....
bunu kullanmayı bilenler......
geleceği belirlerler.....
düşünceyi şekillendirirler.....
tamam tamam
.........
gül senin tenin
ölü denizde yaşayan balık
vb...
Konuşmayı sağlar..
Anlam ifade eder..
Hayvanlar konuşarak anlaşamadığına göre,
Mutlaka İNSAN olmanın en büyük ifadelerinden biridir.
Farkında olmak lazım..
İçlerini boşaltmamak lazım..
Bazen tek başına; çok şeyi anlatabiliyor...
Kelime Cümleleri oluşturan sözük öbekleridir.