kadın dendimi akla rus kadınları gelir onların üzerine kadın tanımam her yönleriyle süperler ..... türk kadınları 5 kuruş etmez ama 3 kuruş veren vardır herhal.. ama ben vermem..
(.......) 'Sen el kadar bir kadınsındır Sabahlara kadar beyaz ve kirpikli Bazı ağaçlara kapı komşu Bazı çiçeklerin andırdığı Bu iş bukadarla bitse iyi Bir insan edinmişsimdir kendine Bir şarkı edinmişsindir,bir umut' (.......)
Bir kadini tanimak... Bütün gel-gitleri, kaprisleri, küçük simarikliklari, korkulari, saskinliklari, hercailikleri, hayal kirkliklari, asklari, terk edilisleri, basarilari, basarisizliklari, kurnazliklari, safliklari, çocuk agizlari, sirinlikleri, küçük yalanlari, büyük itiraflari, kocaman yürekleri ile kendi olmaya çalisan kadinlari tanimak...
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla varilir hayatin sirrina. Bir kadini tanimaya soyunmak zor ama keyifli bir yolculuga çikmaktir. Dört mevsimi bir yürekte bulusturur, bu yüzden de sürekli sasirtirlar. Sürprizlerin ardi arkasi kesilmez. Zordur anlamak onlari. Benzemek gerekir anlayabilmek için belki de! Kendi zekasini hatirlatanlari sever, sevgisini göstermekten ürkmeyenleri, sürprizlere hazirlikli olanlari bir de. Muson yagmurlari gibi yagarken, Sahra'da çöl firtinasi koparip ardindan günes olup isitabilirler. Dedim ya bir dünyadir kadinlar, yürekleriyle konusan, gözleriyle gülen... Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla anlasilir hayatin sirrina ancak askla varilacagi. Sevgi arsizidir kadin. Verdiginden daha fazlasini isteme bencilligini gösterecek kadar sevgi arsizi... Bu yanini doyurunca simaracagindan korkanlar, birlikte çogalacaklarini bilmeyenlerdir.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla kanat çirpilir özgürlügün bütün maviliklerine. Kendine inananlara, aska inananlara kosar. Hem yaman bir aşs avcisi, hem de engebeli yollarda kosmaktan bitap ask yorgunudur kadin.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla çikilir keyifli serüvenlere. Hayatla dalga geçmesini bilir kadin, tipki kendiyle dalga geçmesini bildigi gibi. Agız dolusu gülüslere teslim olur.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla tanik olunur tutkularin gücüne. Göze alandir kadin. Çekip gitmeyi, sahip olduklarindan vazgeçmeyi, karsilik beklememeyi... Mücadele eder, kizar, bagirir ama hep sever. Dedim ya bir dünyadir kadinlar, yürekleriyle konusan, gözleriyle gülen...
Yüregini sevgiye açan ve sevmekten korkmayan bütün kadinlar gibi... Simdi bir düsünün, kaç kadini degil bir kadini taniyabildiniz mi bugüne degin?
Tanri, kadinlara geçmisi ve gelecegi, erkeklere ise yasadigi günü armagan etti, kadinlar genis bir zamana yayildiklari için huzursuz, erkekler daracik bir zamana sikistiklari için anlayissiz olurlar.
orsem'e kan döktü karanfil gözlerinden doğum sancısı çeken karnını yardılar gecenin bir yıldız ölü doğdu... ve bir sabah ağlayarak uyandı çocuk caddenin hafifmeşrep havasına ayak uydurdu genc kız.. ve yürüdü...peşinde bir hayalet.. sokak lambasını yaktı fenerciler.. elektirikleri kesikti yüzyılın..
şikayet edecektim ama vazgectim kendimi sevgilimin kalbi tutuklamıştı beni zaten sigaramın dumanı kadar hafiftim o sabah.. yakalanmayacak kadar kaçak
kadınler elleri ipektenmiş gibi yumuşacıktır gözleri durgun bir deniz sakinliği bazen aylül hazanı taşır yüzleri gözleri bazen yaprak hüzünlüdür kadınlar bir şiirin en güzel sözüdür...
m.k.atatürk 'Ey kahraman türk kadını sen omuzlar üzerinde göklere yükseltilmeye layıksın' Günümüzdeki türk kadını ise hristiyan misyonerlerin ağına düşmüş mahremiyetini gün geçtikçe unutmaktadır.
aslında biraz uzun bir fıkra ama özet yapmaya çalışayım..
adamın biri california plajında yürürken bi lamba bulur ve belki bi zıkkım çıkar diye başlar ovalamaya.. derken bir cin oflaya poflaya çıkar lambadan.. der ki; -bak kardeşim bugün beni bu lambadan çıkaran dördüncü kişisin.. sıkıldım artık bu işten.. öle üç hakkın filan yok.. adam gibi bi dilek söyle bitsin bu iş..
adamcağız düşünür taşınır ve söyler;
-ben hawai'yide yaşamak istiyorum ama beni deniz tutar.. uçağa da binemem korkuyorum.. bana bir köprü yap buradan hawai'ye, arabamla tıngır mıngır gideyim..
bu sefer cin başlar düşünmeye..
-bak kardeşim sen bu işin lojistiğini biliyor musun? pasifiğe kaç ton beton dökmek lazım köprünün ayakları için filan.. boşver başka birşey iste..
-peki der adam.. ben tam dört kez evlendim.. ama bir türlü karılarımı menun etmeyi başaramadım.. benim kadınları anlamamı sağla.. birşey dediklerinde aslında ne demek isterler, neden ağlarlar, neden mutlu olurlar filan..
Güzel Kadın Aslında insanların hiçbirini kayırmam Fakat yeri başkadır gözü güzel kadının Esmer, sarışın, kumral birbirinden ayırmam Değeri bir başkadır sözü güzel kadının
Ayağına giderim aradığım Fas’taysa Birden büyür kederim hüzünlüyse, hastaysa Derdini dert ederim, hele bir de yastaysa Değeri bir başkadır yüzü güzel kadının
Gerçi işin doğrusu herkes biraz seçici Bildiğim bir gerçek var, güzellikler geçici Acımasız seneler ömrümüzü içici Değeri bir başkadır özü güzel kadının
Kiminde nehir gibi gönlüme akış olur Kiminde zehir gibi öldüren bakış olur Baharı tehir gibi kiminde hep kış olur Değeri bir başkadır yazı güzel kadının
Şaka yollu bu şiir varsın bana nam olsun Başımın tacıdır ki yar olsun, anam olsun Eh artık birisinin adı kaynanam olsun Değeri bir başkadır kızı güzel kadının Muammer Baydere
beni iki kürek kemiğinin arasındaki ürpermeyle oku ey okuyucu! yaratılış olarak en çok sana yakınım. ve eğriysem... eğriliğim sendendir! kasıklarımda Hz.İsa'nın kan izleri...
Asla bir kadın, erkeklerin kendilerine yapabildiği şeyi, erkekleri kağıt üzerinde iğfal edebilmeyi beceremedi; sonunda oy verme hakkına kavuşmuş olan sevgili yol arkadaşlarımızın bu alanda da özgürleşmelerinin zamanı bence geldi'
ve çene...vır vır vır vır vır vede dır dır dır dır.... nolduu...tüm karizmaları yerlerde sürünüyor...bi tek çene için taptığın bu cinse ateist olasın geliyor...ama o ki ne çene bee...çenesi çekilesiceler...
Zehirli bir sarmaşık ile aşık bir kadın arasında hiçbir fark yoktur.. İkisi de sımsıkı sarıldıkları mahluku boğarlar :)
'elbet sefil olursa kadın, alçalır beşer...'
Tevfik Fikret
asla vazgeçmem...
kadınım söyle sen mutlu oldunmu, bu deli adamı unuttun mu?
sevdinmi, gerçekten seviştinmi? söyle onlarıda öptün mü?
kısaca guz anlamına gelir..
bazıları güzel ama salak olur..
kadın dendimi akla rus kadınları gelir onların üzerine kadın tanımam her yönleriyle süperler ..... türk kadınları 5 kuruş etmez ama 3 kuruş veren vardır herhal.. ama ben vermem..
(.......)
'Sen el kadar bir kadınsındır
Sabahlara kadar beyaz ve kirpikli
Bazı ağaçlara kapı komşu
Bazı çiçeklerin andırdığı
Bu iş bukadarla bitse iyi
Bir insan edinmişsimdir kendine
Bir şarkı edinmişsindir,bir umut'
(.......)
Cemal Süreyya
kadın budur
Bir kadini tanimak... Bütün gel-gitleri, kaprisleri, küçük
simarikliklari, korkulari, saskinliklari, hercailikleri, hayal
kirkliklari, asklari, terk edilisleri, basarilari,
basarisizliklari, kurnazliklari, safliklari, çocuk agizlari,
sirinlikleri, küçük yalanlari, büyük itiraflari, kocaman
yürekleri ile kendi olmaya çalisan kadinlari tanimak...
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla
varilir hayatin sirrina. Bir kadini tanimaya soyunmak zor ama
keyifli bir yolculuga çikmaktir. Dört mevsimi bir yürekte
bulusturur, bu yüzden de sürekli sasirtirlar. Sürprizlerin
ardi
arkasi kesilmez. Zordur anlamak onlari. Benzemek gerekir
anlayabilmek için belki de! Kendi zekasini hatirlatanlari
sever, sevgisini göstermekten ürkmeyenleri, sürprizlere
hazirlikli olanlari bir de. Muson yagmurlari gibi yagarken,
Sahra'da çöl firtinasi koparip ardindan günes olup
isitabilirler. Dedim ya bir dünyadir kadinlar, yürekleriyle
konusan, gözleriyle gülen...
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla
anlasilir hayatin sirrina ancak askla varilacagi. Sevgi
arsizidir kadin. Verdiginden daha fazlasini isteme
bencilligini
gösterecek kadar sevgi arsizi... Bu yanini doyurunca
simaracagindan korkanlar, birlikte çogalacaklarini
bilmeyenlerdir.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla
kanat çirpilir özgürlügün bütün maviliklerine. Kendine
inananlara, aska inananlara kosar. Hem yaman bir aşs avcisi,
hem de engebeli yollarda kosmaktan bitap ask yorgunudur
kadin.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla
çikilir keyifli serüvenlere. Hayatla dalga geçmesini bilir
kadin, tipki kendiyle dalga geçmesini bildigi gibi. Agız
dolusu
gülüslere teslim olur.
Bir kadini sevmekle baslar her sey ama, bir kadini tanimakla
tanik olunur tutkularin gücüne. Göze alandir kadin. Çekip
gitmeyi, sahip olduklarindan vazgeçmeyi, karsilik
beklememeyi... Mücadele eder, kizar, bagirir ama hep sever.
Dedim ya bir dünyadir kadinlar, yürekleriyle konusan,
gözleriyle gülen...
Yüregini sevgiye açan ve sevmekten korkmayan bütün kadinlar
gibi...
Simdi bir düsünün, kaç kadini degil bir kadini taniyabildiniz
mi bugüne degin?
Tanri, kadinlara geçmisi ve gelecegi, erkeklere ise yasadigi
günü armagan etti, kadinlar genis bir zamana yayildiklari için
huzursuz, erkekler daracik bir zamana sikistiklari için
anlayissiz olurlar.
Ahmet Altan
>
kadını kadın yapan teknolojidir...
orsem'e
kan döktü karanfil gözlerinden
doğum sancısı çeken karnını yardılar gecenin
bir yıldız ölü doğdu...
ve bir sabah ağlayarak uyandı çocuk
caddenin hafifmeşrep havasına ayak uydurdu
genc kız..
ve yürüdü...peşinde bir hayalet..
sokak lambasını yaktı fenerciler..
elektirikleri kesikti yüzyılın..
şikayet edecektim ama vazgectim kendimi
sevgilimin kalbi tutuklamıştı beni zaten
sigaramın dumanı kadar hafiftim o sabah..
yakalanmayacak kadar kaçak
ibrahim musab
kadınler
elleri ipektenmiş gibi yumuşacıktır
gözleri durgun bir deniz sakinliği
bazen aylül hazanı taşır yüzleri
gözleri bazen yaprak hüzünlüdür
kadınlar
bir şiirin en güzel sözüdür...
ibrahim musab
kadın = Angelina Jolie
bana kadın olduğumu hissettiren ilk sendin...
ama yarım bıraktın....
no woman no cry! ! ! !
m.k.atatürk 'Ey kahraman türk kadını sen omuzlar üzerinde göklere yükseltilmeye layıksın' Günümüzdeki türk kadını ise hristiyan misyonerlerin ağına düşmüş mahremiyetini gün geçtikçe unutmaktadır.
aslında biraz uzun bir fıkra ama özet yapmaya çalışayım..
adamın biri california plajında yürürken bi lamba bulur ve belki bi zıkkım çıkar diye başlar ovalamaya.. derken bir cin oflaya poflaya çıkar lambadan.. der ki;
-bak kardeşim bugün beni bu lambadan çıkaran dördüncü kişisin.. sıkıldım artık bu işten.. öle üç hakkın filan yok.. adam gibi bi dilek söyle bitsin bu iş..
adamcağız düşünür taşınır ve söyler;
-ben hawai'yide yaşamak istiyorum ama beni deniz tutar.. uçağa da binemem korkuyorum.. bana bir köprü yap buradan hawai'ye, arabamla tıngır mıngır gideyim..
bu sefer cin başlar düşünmeye..
-bak kardeşim sen bu işin lojistiğini biliyor musun? pasifiğe kaç ton beton dökmek lazım köprünün ayakları için filan.. boşver başka birşey iste..
-peki der adam.. ben tam dört kez evlendim.. ama bir türlü karılarımı menun etmeyi başaramadım.. benim kadınları anlamamı sağla.. birşey dediklerinde aslında ne demek isterler, neden ağlarlar, neden mutlu olurlar filan..
cin hiç düşünmeden cevap verir..
-köprü iki şerit mi olsun, dört şerit mi?
:))
bildiğim uğruna hep acı çektiğim ilginç yaratıklar
en çok hamam böceklerine benzerler.
önlerinde hiçbir engel yokken durup yön değiştiriler :))
çoook tatlılarıda var tabi...
Güzel Kadın
Aslında insanların hiçbirini kayırmam
Fakat yeri başkadır gözü güzel kadının
Esmer, sarışın, kumral birbirinden ayırmam
Değeri bir başkadır sözü güzel kadının
Ayağına giderim aradığım Fas’taysa
Birden büyür kederim hüzünlüyse, hastaysa
Derdini dert ederim, hele bir de yastaysa
Değeri bir başkadır yüzü güzel kadının
Gerçi işin doğrusu herkes biraz seçici
Bildiğim bir gerçek var, güzellikler geçici
Acımasız seneler ömrümüzü içici
Değeri bir başkadır özü güzel kadının
Kiminde nehir gibi gönlüme akış olur
Kiminde zehir gibi öldüren bakış olur
Baharı tehir gibi kiminde hep kış olur
Değeri bir başkadır yazı güzel kadının
Şaka yollu bu şiir varsın bana nam olsun
Başımın tacıdır ki yar olsun, anam olsun
Eh artık birisinin adı kaynanam olsun
Değeri bir başkadır kızı güzel kadının
Muammer Baydere
bana yeniden şarkılar söyleten kadın...
baka baka doyamadım,hem kokladımda...
sarhoşluğum geçmedi hala...
beni iki kürek kemiğinin arasındaki ürpermeyle oku ey okuyucu!
yaratılış olarak en çok sana yakınım.
ve eğriysem...
eğriliğim sendendir!
kasıklarımda Hz.İsa'nın kan izleri...
Asla bir kadın, erkeklerin kendilerine yapabildiği şeyi, erkekleri kağıt üzerinde iğfal edebilmeyi beceremedi; sonunda oy verme hakkına kavuşmuş olan sevgili yol arkadaşlarımızın bu alanda da özgürleşmelerinin zamanı bence geldi'
ve çene...vır vır vır vır vır vede dır dır dır dır....
nolduu...tüm karizmaları yerlerde sürünüyor...bi tek çene için taptığın bu cinse ateist olasın geliyor...ama o ki ne çene bee...çenesi çekilesiceler...
birini sevdinmi hepsi bir başka görünür gözüne....
kadına duyulan her nefretin altında gizli bir hayaranlık,her hayranlığın altında ise açık bir tapınma yatar...
yaşarken öldüren,ölüyken yaşatan...tanrının yarattığı bir tanrı...
ölümün ve yaşamın ana teması...
doğaya can verenlerdir...
Sevilesi varlıklar...
Tanıyabilene aşk olsun
kadınlarla, kadın arasında bir fark göremedim
kadın bana sadece tevevizyonu çağrıştırıyor
çirkin kadın yoktur az votka vardır :)
rus atasözü :))