hayallerı pesınden bu kadar ınanclı kosan bı adam bazen bı hıc bazen hersey ama ne oldugunu kım oldugunu en ıyı kendı bılen tren yollarında serserılıkten 1 yılda 3 yıllık lıseyı bıtıren bu adam harıka
'Siz ya da ben uyuyakaldigimiz zaman, ya da uyuklarken, bosluga yuvarlanip tam yere degecekken bir cesit bas donmesiyle kendimize geldigimizde, yalnizca agac ustunde yasayan atalarimizin duydugu irksal kalitim anisiyla iletilmis duygulari yeniden yasiyamis oluyormusuz.Hepsi icgududen ibaret icgudu ise soyacekim tezgahinda dokunmus bir aliskanliktan baska bir sey degil........' Jack London (Ademden Once)
Ademden once adli kitabini okudum ve oldukca da etkileyici buldugumu itiraf etmeliyim.Aslinda kitap oldukca ilginc ama surukleyi degil.Ilk insanlarin yani neandertal doneminin ilkel yasam tarzini farkli bir bakis acisiyla gunumuze yansitmis.Okumanizi tavsiye ederim...
Jack London o bir efsane. hep ezilenlerin yanında olmuş kirli dünyanın rezilliğini kör insanlara göstermeye çalışmıştır gerçekten halkın içinden gelmiş aristokrasi den uzak yaşamış.. hayatı zaten roman gibi yaşamış yüzyılın en büyük yazarlarından..
12 Ocak 1876’da San Francisco’da doğdu. 1897’de Klondike’a altın aramaya gidenlere katıldı ve “Vahşetin Çağrısı” dahil birçok kitabını bu tecrübesinden yararlanarak yazdı. İlk defa 1903 yılında The Saturday Evening Post’da yayınlanan Vahşetin çağrısı adlı kitabı onu üne kavuşturdu
Demir Ökçe'si bugünkü piramidal küreselci babaların kehanetidir bir bakıma. Artı değeri çok güzel anlatır. Ama üretim araçlarının temel mantığının değişebileceği süper gelişmeleri haber veremez. Sonuçta o da bir fani.
demir ökçe,beyaz diş,ademden önce gibi kitapları ile ün kazanan yazar..sonradan yazar olmuştur..çoğu kitabını hapishanede yazmıştır..hapise girmeden önce sokaklarda serserilik yapan biri iken kendini geliştirmiş ve edebiyat dünyasına eşsiz bir üslüpla dönmüştür.ademden önce adlı kitabında evrimi anlatmıştır..kendi düşünceleri okumak gerekir.
Yildizlar korsani adli kitabi super. Klasikleri okudugumda en derinden hissettigim aslinda ne kadar ilerde olduklari. Cagimiz bile sirasinda onlarin gerisinde kaliyor. Buyuk beyinler buyuk ruhlar. Tum zamanlara isik tutabiliyorlar.
Not: Yilzid Korsaninda, London, hapise atilmis ve sonrasinda basit bir suc yuzunden (gardiyanin yuzunu yumruklamis) idama mahkum edilmis kucucuk bir hucreye tek basina tikilmis bir insanin varolusunu anlatiyor. Bir cesit astral seyehatle (bedenin ayak parmaklarindan baslayarak olu oldugunu goruntuluyor ve en sonunda o andan kopuyor. Gecmis yasamlarina gidisini anlatiyor. Ama en onemlisi onun ruhunun bedenine ve kisiligine yapilmis onca hakarete ragmen iradesini eskisinden de guclendirerek varligini surdurmesi.
Ben onun yazarlığının serüveninden bahsedeyim sizlere kısaca... Amerika'da serseri denilebilecek bir çevrede büyüdü. Sanırım hapishanelere düştüğü olmuştur. Bir gün eline bir kitap alır ve hayatı o günden sonra değişir. Günlerini kitap okumakla geçirmeye başlar. Ve Batı Edebiyatı bir maden daha kazanır.
hayallerı pesınden bu kadar ınanclı kosan bı adam
bazen bı hıc bazen hersey
ama ne oldugunu kım oldugunu en ıyı kendı bılen
tren yollarında serserılıkten 1 yılda 3 yıllık lıseyı bıtıren
bu adam harıka
demir ökçe....
martin eden..
'Siz ya da ben uyuyakaldigimiz zaman, ya da uyuklarken, bosluga yuvarlanip tam yere degecekken bir cesit bas donmesiyle kendimize geldigimizde, yalnizca agac ustunde yasayan atalarimizin duydugu irksal kalitim anisiyla iletilmis duygulari yeniden yasiyamis oluyormusuz.Hepsi icgududen ibaret icgudu ise soyacekim tezgahinda dokunmus bir aliskanliktan baska bir sey degil........'
Jack London (Ademden Once)
Ademden once adli kitabini okudum ve oldukca da etkileyici buldugumu
itiraf etmeliyim.Aslinda kitap oldukca ilginc ama surukleyi degil.Ilk
insanlarin yani neandertal doneminin ilkel yasam tarzini farkli bir bakis acisiyla gunumuze yansitmis.Okumanizi tavsiye ederim...
40 yaşında öldü, intihar etti
Jack London o bir efsane.
hep ezilenlerin yanında olmuş
kirli dünyanın rezilliğini kör insanlara göstermeye çalışmıştır
gerçekten halkın içinden gelmiş aristokrasi den uzak yaşamış.. hayatı zaten roman gibi yaşamış yüzyılın en büyük yazarlarından..
12 Ocak 1876’da San Francisco’da doğdu. 1897’de Klondike’a altın aramaya gidenlere katıldı ve “Vahşetin Çağrısı” dahil birçok kitabını bu tecrübesinden yararlanarak yazdı. İlk defa 1903 yılında The Saturday Evening Post’da yayınlanan Vahşetin çağrısı adlı kitabı onu üne kavuşturdu
vahşetin çağrısı, beyaz diş
Demir Ökçe adlı romanı muhteşemdir. Rüyadan uyandırır.
intihar etti
Demir Ökçe'si bugünkü piramidal küreselci babaların kehanetidir bir bakıma. Artı değeri çok güzel anlatır. Ama üretim araçlarının temel mantığının değişebileceği süper gelişmeleri haber veremez. Sonuçta o da bir fani.
demir ökçe,beyaz diş,ademden önce gibi kitapları ile ün kazanan yazar..sonradan yazar olmuştur..çoğu kitabını hapishanede yazmıştır..hapise girmeden önce sokaklarda serserilik yapan biri iken kendini geliştirmiş ve edebiyat dünyasına eşsiz bir üslüpla dönmüştür.ademden önce adlı kitabında evrimi anlatmıştır..kendi düşünceleri okumak gerekir.
'demir ökçe'========,amerikadaki işçilerin çektiği sıkıntılar
Yildizlar korsani adli kitabi super.
Klasikleri okudugumda en derinden hissettigim aslinda ne kadar ilerde olduklari. Cagimiz bile sirasinda onlarin gerisinde kaliyor. Buyuk beyinler buyuk ruhlar. Tum zamanlara isik tutabiliyorlar.
Not: Yilzid Korsaninda, London, hapise atilmis ve sonrasinda basit bir suc yuzunden (gardiyanin yuzunu yumruklamis) idama mahkum edilmis kucucuk bir hucreye tek basina tikilmis bir insanin varolusunu anlatiyor.
Bir cesit astral seyehatle (bedenin ayak parmaklarindan baslayarak olu oldugunu goruntuluyor ve en sonunda o andan kopuyor. Gecmis yasamlarina gidisini anlatiyor. Ama en onemlisi onun ruhunun bedenine ve kisiligine yapilmis onca hakarete ragmen iradesini eskisinden de guclendirerek varligini surdurmesi.
Büyük bir yazar.
çok pis içermiş...
Ben onun yazarlığının serüveninden bahsedeyim sizlere kısaca... Amerika'da serseri denilebilecek bir çevrede büyüdü. Sanırım hapishanelere düştüğü olmuştur. Bir gün eline bir kitap alır ve hayatı o günden sonra değişir. Günlerini kitap okumakla geçirmeye başlar. Ve Batı Edebiyatı bir maden daha kazanır.
Küçükken okuduğum, daha çok okuttukları kitapların yazarı. Tanrım o zaman onu düşman olarak görüyordum.
Edebiyatın en büyük isimlerinden biri...
Ve yine bana göre edebiyat tarihinin en büyük kitablarından birinin yazarı...(Martın Eden)