© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Henüz o güzel şehri göremedim. Kız kulesinde bir akşam müthiş manzarayı seyretmek isterdim.Ama pek yaşayabileceğim bir yer değil sanırım. Ama görmeye değer.Allah yokluğunu göstermesin..Çünkü ben küçük şirin biryerde yaşıyorum :)
cenk taner(kesme seker) istanbul istanbul bu sarkiyi dinlemenizi tafsiye ederim
kaçıyorum senden..
özletiyorsun..
dönüyorum..
bıktırıyosun...
biricik askim istanbul,
guvenli bir sehir olma ozelligini gun gectikce daha da yitirsende yine de seni seviyorum.iyiki istanbulda dogmusum.
ben istanbula fatihten daha çok aşığım 15 milyon insan istanbul demektir
aşığıyım bu şehrin..içinde bulunan pisliklere rağmen hala onda var olan bir şeyler var...bir şeyler değil, çok şeyler var...bu kadar olumsuzluğa başka hangi şehir dayanabilir..?
istanbul! senin kadar güçlü olmak istiyorum....
parası olanların 'en guzel bir sehir'
parası olmayanların da 'ah ulan istanbul bi gun ananı avratını belleyecem' diye manzaralı bir yere cıkarak soz soylediği çeşit çeşit insanı misafir eden ama alayını ahrete gonderebilmeyi bilen kimseye bağlı kalmayan şairlerin kadın olarak gorup 'sapıklaştıkları' bill gates'in bile satın alamayagı bazı insanların 'kendi başına bir ulke' gibi yorumlar yaptıgı dunyanın gozde yeridir...
İzmir'den sonra en sevdiğim şehir.
kalabalık........aklıma ilk bu geliyor....yasanılacak yer degil......arasıra gidilip tarihi yerleri görülecek yer...........ama izmir.........yasanılacak yer....deniz kum güneş bikinili kızlar.....gerçek cennet.......orjinal.......
haberleri kesipte istanbuldaki ezanı dinletmelerini anlamıyorum........
beni korkutan şehir....özlediğim ama, zorunlu olmadıkça gitmediğim bi şehir....
memleketim diyecegim tek yer :))
Mavi Gözlü Hırçın Kız.....! !
hakkaten küçük büyük bütün yüreklerin başkentii yaa.. allah elimizden almak isteyenlere fırsat vermesinn.. seviyoruz seni istanbull :)
İçimdeki başkent.Seviyorum seni
iki köprü iki kol gibi
uzanmış anadoluya
neden bu ısrarlı tutuş ve bırakmayış
ya 3. ye ne demeli yoruldu mu kolların?
kimler yordu seni istanbul?
beni ya erdirecek, ya öldürecek şehir..
bugünlerde de sanırım özledim kendisi..
Özledim..
çok özledim..
Geçen sene ramazan geliyor aklıma;
Ankara da gözüm iftar çadırı arıyor.
bu kentte insana ramazanı hatırlatan
tek bir 'nesne' yok..
İstanbul'a görüntü kirliliği Ramazandaki kadar hiç yakışmıyordu halbuki..
Hani nerede senin etkinliklerin Ankara?
Kocatepende bir fuarın
ve
Keçiörende bir şenliğin var..
birde Migrosta 'hacivat ve karagöz'ün..
Başka..
Ah! Sultanahmet..
AH İSTANBUL yaşanası şehrim, şevkatli ana kuçagım, herkesimden insanı barındıran büyük evim, zenginliğim, fakirliğim, aşklarım, serseriliklerim, çocuksu hayalerim ve kayboluşum ah İSTANBUL yaşadıgım yaşanmışlarımı kaybettiğim şehrim, epeydir sürgündeyim....
yalnızlığın engüzel yaşandığı şehir..
bazı şanslı insanların yaşadığı şehir dir.diğerleri orayı ya hiç görmemiştir.ya içinde birkaç gün geçirmiştir.türkiye istanbullular ve diğerleri olarak ikiye ayrılır
ülkenin başka şehirlerinin ihmal edilmesine neden olmuş bir şehirdir istanbul.ülke demek istanbul demek değildir.tüm ülkeyi istanbula özendirirp ondan uzak tutmak ta kimin vebalidir.diğer vatandaşlar boğaz resimlerine bakıp için için ağlarlar.onlar unutulmuş insanlardır.ne önemleri vardır.
tam bir karmaşayı çağrıştırmakla birlikte.yaşıyorum demek için varolunması gereken bir yer gibi görünüyor.ancak istanbul da sonuçta bir türk şehridir.asla tam gelişmiş olamaz.türk halkının kültür düzeyi ortadadır.kalkınma ve gelişme sağlanmadan aavrupalı olamıcak ne yazık ki.azınlık için hazırlanmış süslü mekanlar tüm halka ulaşmadan o ülke için gelişmiş diyemeyiz.ve ayrıca biri yer biri bakarsa kıyamet kopar) istanbulun öncelikli ihtiyacı kentin onarımı bence.çoğu yıkık dökük bir görüntü sergiliyor.şehir merkezleri turistik olduğundan önemlidir.
İSTANBUL ACILAR KRALİÇESİ
İstanbul ey İstanbul ey
Ey acıların gözyaşlarının kraliçesi
İstanbul ey İstanbul ey
Ey bozgunların garip çiçeği
Bu akşam yemin ettim
Seni bir daha öpmemek için
Benki bütün duvarlarını, afişlerle donatıp
Yumruğumla kanatmıştım
Rezil bir aşktı
Bütün arkadaşları miting alanlarında
Ve mezarlıklarda bırakmıştım
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Umudun ve direncin yorgun anası
Ve ey çıldırmak üzere olmanın çamurlu ikonası
Tırnaklarım kopuyor, Görmüyormusun
Bir benmiyim kapılarını şaşıran her yokuşun başında
Bir benmiyim ekmek arasına canına doğrayıp doğrayıp yutan
Bir kedi bile sağarken yüreğini
Telaş içerisinde yavrusuna
Ey acımasız acuze!
utan şu türbelerinden
Minarelerinden utan
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Savaşın ve bozgunların gariban çiçeği
Ve ey teslimiyete düşmenin o hazin gerçeği
Bayraklarım kanıyor, Sormuyormusun
Kadınlarınki;
Omuzları hicran, saçları ihanet sarısı
Çocuklarınki;
Yağmur emiyor yıkılası kaldırımlarından
En ücra genlerime, alyuvarlarıma,
Kılcal damarlarıma, ruhuma kadar.Bıktım
İliklerime, gömlek ceplerime kadar sızan
Bu Allahsız yağmurundan
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
İhtişamın ve sefaletin çaresiz bacısı
Ve ey çürümenin yok olmanın amansız sancısı
Ciğerlerim çatlıyor, Duymuyormusun
Hangi pencerene çıksam
O salya sümük pezevenk suratları
Hangi caddene dökülsem
O şangur şungur düş kırıkları
Bütün bu ezginler, tükenenler, yerlere serilenler, tutunamayanlar
Sarsmıyormu seni hiç
Bunca infilak
Bunca isyan çığlıkları
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Aldanışların ve hüznün yalancı tanrıçası
Ve ey ruhu kirlenmiş gecelerin cilveli yosması
İntihar anı geldi, beni öpmüyormusun,
Ağlamak istemiyorum, yenildim sana
Hikayenin özeti bu
Bir istimlak gibi ödedim ve çiğneyip geçtin maceramı
Şimdi ben suçlarımı didikleyen bu martı sürüsüyle
Şimdi ben hangi şehirde soğulturum zonklayıp duran bu yaramı
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
İhanetin ve ihbarların arkadan dolaşan bıçağı
Ve ey ödeşmelerin, yüzleşmelerin, erkekçe vuruşmaların kaçağı
Beni harcadın ulan!
Beni sattın
Utanmıyormusun
(Y. HAYALOĞLU)
DENİZİN KENTİNİ YAKTIM
Denizin kentini yaktım
Vızıldayıp duran kafamın ortasında
Denizin kentini yaktım
Hurma şırıltılarıyla
Denizin kentini yaktım
Beni çocukluğumdan koparan
Denizin kentini yaktım
Bir kent kadın kabuklarından
Denizin kentini yaktım
Miras kalmış bir alevle
Denizin kentini yaktım
Veli ağaçlarla kalbi atan mermerle
Tanrıyı anarak kalbi atan
Cami sütunları boğdu
Sararmış gözyaşlarıyla
Kararmış denizin kentini
İstanbul ey sevgili şehir
Dön dön karadan gelen sesime
Son veren zaman yatırında
Denizden getirilen biçimine
(Sezai KARAKOÇ)
'Hayalimin şehri' derdim eskiden Yahya Kemal'e atıfta bulunarak. Hala hayalimin şehri, her bakışta mest eden, her hali, her tavrı ayrı güzel... Uzaktan sevmek bile çok güzel...
İstanbul, tarihtir... İstanbul rüyadır... İstanbul duadır...İstanbul şiirdir... İstanbul biraz hüzün, ama baştan ayağa aşktır vesselam.
Mavinin en çok yakıştığı
Hafif meşrep bir kadın İSTANBUL...
istanbulda dogmus ve buyumus bırı olarak sehırdısına cıktıgımda ıstedıklerımı bulamamam ya da bu ne ruhsuz sehır nerde buranın hareketlılıgı dıye ısyan edıp ozlemıyle kawruldugum sehır :)
İstanbul, İstanbul olalı; ben hiç böyle olmamıştım. İstanbul, sadece benim doğduğum yer değil; sadece benim yaşadığım yer değil, İstanbul benim aşık olduğum yer be Antolojim. Tüm yerinde onun kokusu geziyor her gün. Gezmeye, görmeye doyamıyorum 1türlü. Hele 1de 'o' yanımda olunca. Her zemini bana 'onu' çağırıştırıyor. 'Aşık olmuşum besbelli, neyleyim ben başka 1şehri'
yer ile yaksan ıslak saçlı kem gözlü
kavim göçlerinden bu yana ağlayan
ağlatan
adı bende gizli bir kadındı istanbul...