İbn Ömer’in naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: " “İslâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Resûlü olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak.” ( Buhârî, Îmân, 2
Ebû Hüreyre’den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: " “Devlet otoritesi en büyük hamidir. Haksızlıklarla onun vasıtasıyla (yani hukuk yoluyla) mücadele edilir ve onun vasıtasıyla (tehlikelerden) korunulur. Şayet bu otoriteyi kullanan(lar), Allah’tan sakınmayı emreder ve adaletle hükmeder(ler)se bu yaptıklarından sevap kazanır(lar). Bunun aksine davranır(lar)sa (vebalini) çeker(ler).” ( Müslim, İmâre, 43)
Ebû Saîd el-Hudrî’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: " “Altına karşılık altın, gümüşe karşılık gümüş, buğdaya karşılık buğday, arpaya karşılık arpa, hurmaya karşılık hurma, tuza karşılık tuz, eşit miktarda ve peşin olarak satılır. Her kim daha fazla verir veya alırsa muhakkak faiz uygulaması yapmıştır. Alanla veren bu hususta eşittir.” (M4064 Müslim, Müsâkât, 82)
Yalnız şu iki kimseye gıbta edilir: Allah’ın kendisine ihsân ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse; Allah’ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimse. | Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ’tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268
Allah’a yemin ederim ki, Cenâb–ı Hakk’ın senin aracılığınla bir tek kişiyi hidayete kavuşturması, senin, en kıymetli dünya nimeti olan kırmızı develere sahip olmandan daha hayırlıdır. | Buhârî, Fezâilü’l–ashâb 9, Meğâzî 38; Müslim, Fezâilü’s–sahâbe 34
Kim ilim tahsil etmek için bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır. | Müslim, Zikr 39. Ayrıca bk. Buhârî, İlim 10; Ebû Dâvûd, İlim 1
İnsanoğlu öldüğü zaman bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat. | Müslim, Vasiyyet 14
Âlimin âbide üstünlüğü, benim sizin en aşağı derecede olanınıza üstünlüğüm gibidir. Şüphesiz ki Allah, melekleri, gök ve yer ehli, hatta yuvasındaki karınca ve balıklar bile insanlara hayrı öğretenlere dua ederler. | Tirmizî, İlim 19
Benim tarafımdan (tebliğ edilen Kur’an’dan) bir âyet bile olsa insanlara ulaştırınız. İsrailoğulları(nın ibretli kıssaları)ndan da haber verebilirsiniz. Bunda bir sakınca yoktur. Kim bile bile bana yalan isnad ederse, cehennemdeki yerine hazırlansın. | Buhârî, Enbiyâ 50. Ayrıca bk. Tirmizî, İlm 13
Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah’ı zikretmek ve O’na yaklaştıran şeylerle, ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen öğrenci bundan müstesnadır. | Tirmizî, Zühd 14
“Her kim beş vakit namazı, Allah rızası ve ibadet bilinciyle rükuları, secdeleri, abdest ve vakitlerine riayet ederek kılarsa cennete girer.” (İbn Hanbel, IV, 266)
“Kul, bir hata işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Şayet o, günahtan vazgeçip tövbe ederse kalbi parlatılır. Eğer bunları yapmaz, günah ve hataya devam ederse siyah nokta büyür ve neticede bütün kalbini kaplar...” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 83)
“... İnsanlara rahatsızlık veren bir şeyi yoldan kaldırman sadakadır. (Görmeyene veya yol sorana) yol göstermen sadakadır. Güçsüz birine yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade etmen sadakadır...” (İbn Hanbel, V, 152)
“Nerede olursan ol, Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, Birr, 55)
Hak teâlâ buyurur: İki korku ile iki güvenmek bir araya gelmez: 1- Dünyada benden korkmayan, kıyamette korkar, 2- Dünyada benden korkan, kıyamette, korkulardan emin olur. (İ. Ahmed)
İbn Ömer’in naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: " “İslâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Resûlü olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak.” ( Buhârî, Îmân, 2
Ebû Hüreyre’den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: " “Devlet otoritesi en büyük hamidir. Haksızlıklarla onun vasıtasıyla (yani hukuk yoluyla) mücadele edilir ve onun vasıtasıyla (tehlikelerden) korunulur. Şayet bu otoriteyi kullanan(lar), Allah’tan sakınmayı emreder ve adaletle hükmeder(ler)se bu yaptıklarından sevap kazanır(lar). Bunun aksine davranır(lar)sa (vebalini) çeker(ler).” ( Müslim, İmâre, 43)
Ebû Saîd el-Hudrî’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: " “Altına karşılık altın, gümüşe karşılık gümüş, buğdaya karşılık buğday, arpaya karşılık arpa, hurmaya karşılık hurma, tuza karşılık tuz, eşit miktarda ve peşin olarak satılır. Her kim daha fazla verir veya alırsa muhakkak faiz uygulaması yapmıştır. Alanla veren bu hususta eşittir.” (M4064 Müslim, Müsâkât, 82)
“Allah’›m! Yarad›l›fl›m› güzel yapt›¤›n gibi, ahlâk›m› da güzellefltir.” (Ahmed b. Hanbel, I, 403)
“Ben, güzel huylar› tamamlamak için gönderildim.” (Mâlik, el-Muvatta, Hüsnü’l-Huluk, 8, II, 903)
“-Allâh’a ortak koşmak, sihir (büyü) yapmak, Allâh’ın (dokunulmasını) haram kıldığı bir canı haksız yere öldürmek, fâiz yemek, yetim malı yemek, savaş meydanından kaçmak, nâmuslu ve mâsum kadınlara zinâ isnâd etmektir.” buyurdu.
(Buhârî, Vasâyâ, 23; Müslim, Îman, 145)
Yalnız şu iki kimseye gıbta edilir: Allah’ın kendisine ihsân ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse; Allah’ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimse. | Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ’tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268
Allah, hakkında hayır dilediği kimseye din hususunda büyük bir anlayış verir. | Buhârî, İlim 10, Humus 7, İ’tisâm 10; Müslim, İmâre 175, Zekât 98, 100
Allah’a yemin ederim ki, Cenâb–ı Hakk’ın senin aracılığınla bir tek kişiyi hidayete kavuşturması, senin, en kıymetli dünya nimeti olan kırmızı develere sahip olmandan daha hayırlıdır. | Buhârî, Fezâilü’l–ashâb 9, Meğâzî 38; Müslim, Fezâilü’s–sahâbe 34
Kim ilim tahsil etmek için bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır. | Müslim, Zikr 39. Ayrıca bk. Buhârî, İlim 10; Ebû Dâvûd, İlim 1
İnsanoğlu öldüğü zaman bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat. | Müslim, Vasiyyet 14
Âlimin âbide üstünlüğü, benim sizin en aşağı derecede olanınıza üstünlüğüm gibidir. Şüphesiz ki Allah, melekleri, gök ve yer ehli, hatta yuvasındaki karınca ve balıklar bile insanlara hayrı öğretenlere dua ederler. | Tirmizî, İlim 19
Mümin, cennete girinceye kadar hiçbir hayıra doymaz. | Tirmizî, İlim 19
Hidâyete davet eden kimseye, kendisine uyanların sevabı kadar sevap verilir. Bu onların sevaplarından da hiçbir şey azaltmaz. | Müslim, İlim 16
Benim tarafımdan (tebliğ edilen Kur’an’dan) bir âyet bile olsa insanlara ulaştırınız. İsrailoğulları(nın ibretli kıssaları)ndan da haber verebilirsiniz. Bunda bir sakınca yoktur. Kim bile bile bana yalan isnad ederse, cehennemdeki yerine hazırlansın. | Buhârî, Enbiyâ 50. Ayrıca bk. Tirmizî, İlm 13
Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah’ı zikretmek ve O’na yaklaştıran şeylerle, ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen öğrenci bundan müstesnadır. | Tirmizî, Zühd 14
İlim tahsil etmek için yolculuğa çıkan kimse, evine dönünceye kadar Allah yolundadır. | Tirmizî, İlim 2
De ki: Ey Rabbim! İlmimi artır. | Tâhâ Suresi – 114
“Rabbini zikreden kimse ile zikretmeyen kimsenin misali, diri ile ölünün misali gibidir.” (Buhârî, Deavât, 66)
“Her kim beş vakit namazı, Allah rızası ve ibadet bilinciyle rükuları, secdeleri, abdest ve vakitlerine riayet ederek kılarsa cennete girer.” (İbn Hanbel, IV, 266)
“Allah’ın yeryüzünde dolaşan melekleri vardır. Onlar, ümmetimden bana selâm getirirler.” (İbn Hanbel, I, 387)
“Sözlerin en doğrusu Allah’ın Kitabı’dır. Yolların en iyisi Muhammed’in yoludur...” (İbn Hanbel, III, 310)
“Kul, bir hata işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Şayet o, günahtan vazgeçip tövbe ederse kalbi parlatılır. Eğer bunları yapmaz, günah ve hataya devam ederse siyah nokta büyür ve neticede bütün kalbini kaplar...” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 83)
“... İnsanlara rahatsızlık veren bir şeyi yoldan kaldırman sadakadır. (Görmeyene veya yol sorana) yol göstermen sadakadır. Güçsüz birine yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade etmen sadakadır...” (İbn Hanbel, V, 152)
“Nerede olursan ol, Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, Birr, 55)
“Allah’ım! Huşû duymayan kalpten, kabul edilmeyen duadan, doymayan nefisten ve fayda vermeyen ilimden sana sığınırım.” (Tirmizî, Deavât, 68)
Şu iki şeyden de, daha kötüsü yoktur:
1- Şirk,
2- İnsanlara kötülük etmek. (İ. Askalani)
Hak teâlâ buyurur: İki korku ile iki güvenmek bir araya gelmez:
1- Dünyada benden korkmayan, kıyamette korkar,
2- Dünyada benden korkan, kıyamette, korkulardan emin olur. (İ. Ahmed)
Allah’ın sevdiği iki haslet:
1- Cömertlik,
2- Maddi ve manevi fedakârlık. (Beyheki)
Allah’ın nefret ettiği iki haslet:
1- Cimrilik,
2- Kötü ahlak. (Beyheki)