tasavvufa göre yaradan, kendi güzelliğini seyreylemek için yaratmıştır bu dünyayı. konuyla ilgili araştırmacıların da altını çizdiği gibi, çok çok güzel bir kadın görünce sofunun verdiği tepki ile sufinin verdiği tepki birbirine tamamen zıttır. sofu, yani ortodoks zihniyetli kişi, o kadının güzelliğini bir fitne kaynağı olarak görür. potansiyel bir yoldan çıkarıcı, baştan çıkarıcı. çok güzel bir kadına güvenmez. şüpheyle yaklaşır. gelelim sufiye. sufi, aynı kadına hayranlıkla, aşkla yaklaşır. onda görünen güzelliğin, tüm varlıkları birbirine bağlayan döngüsel alemin özünü oluşturan güzelliğin bir yansıması olduğuna inanır. sufi, güzel kadını över. sadece kadını değil. güzel olan her şeyi ve herkesi.
Öyle veya böyle hayatı yaşamak gerek,yaşamı da güzelleştirmek. Güzelleştirmek bir çabadır,kendine güvendir, bir iç derinliği, iç zenginliği ve iç güzelliğidir. Herkesin güzel bir tarafı vardır elbet, yeterki farkına varıp bunu dışarı yansıtmasını bilsin. Güzellik bir çabaya harcanan emektir. Öncelikle insanı, doğayı, hayatı sevmekle başlar güzellik. Kişiliğini iyilikle besleyen, yaşatan, onurlu ve vicdanlı olmak da bir güzelliktir. güzelliğe sadece estetik ve fiziki açıdan bakmamak lazım. İnsan önce özgüvenini geliştirmeyi,iradesiyle pekiştirmeyi öğrenmeli. Öğrenmesse yıkılır, mutsuz olur. İnsan yalnızca toplumun ucuz değer yargılarıyla kendini yargılayıp bilincini geliştirmesse, dünyası dar, mutsuz ve sefil bir çerçevede kalır. Kendini beğenmez, kendisiyle barışık olmaz, kendini sevmez. Güzellik, kendini geliştirmeyen ve iç dünyasını zenginleştirmeyen insanlar, kendisiyle barışmayı, kendini sevmeyi hak edemez. Çünkü kendini sevmek, kendini beğenmek milimetrik uğraşlarla kurulmuş, berk bir yapıdan sonra hakedilir ancak. Her şeyden önce insan önce yüreğiyle buluşmalı, duygularıyla, vicdanıyla yani içsel değerleriyle buluşmalı. Aksine yalnızlıktan, sevgisizlikten, mutsuzluktan kurtulamaz. Düşküne el uzatan, yardıma ihtiyacı olana yardım eden kişi de güzeldir. İnsan sevgisi, saygısı ile yaşamını da güzelleştirmelidir ki, çevresine güzellik saçsın. Güzel olduğunu inandırabilsin, kabul ettirebilsin değil mi? ... Mutluluklarınız ve güzellikleriniz bol olsun.
güzel olup olmadığınız değil.ne kadar güzel hissettiğiniz önemli...sizi ne kadar güzel hissettirdikleri yada....inanıyorsanız tanrınız dan sihirli bir değnek dileyin...inanmıyorsanız tanrınızı kendiniz yaratın...tanrınız da sizi yaratsın....
bir bok değil güzellik.. uçar gider.. çirkin olduğun için talihlisin.. biri seninle ilgilendiğinde başka birşey için olmadığını biliyorsun..................)
Güzellik diye bir şey yok, özellikle insan yüzünde… fizyonomi dediğimiz şey. Hatlar arası uyum söz konusudur, matematikseldir. Burun fazla göze batmasın, yanlar modaya uygun olsun, kulak memeleri fazla iri olmasın, saçlar uzun… Genellemelerden oluşmuş bir serap. Kimileri bazı yüzleri harikulade bulur, ama gerçekte, son kertede, değillerdir. Sıfıra eşitlenmiş cebirsel bir denklem. 'Gerçek güzellik', tabii ki, kişilikte yatar.......hank
tasavvufa göre yaradan, kendi güzelliğini seyreylemek için yaratmıştır bu dünyayı. konuyla ilgili araştırmacıların da altını çizdiği gibi, çok çok güzel bir kadın görünce sofunun verdiği tepki ile sufinin verdiği tepki birbirine tamamen zıttır. sofu, yani ortodoks zihniyetli kişi, o kadının güzelliğini bir fitne kaynağı olarak görür. potansiyel bir yoldan çıkarıcı, baştan çıkarıcı. çok güzel bir kadına güvenmez. şüpheyle yaklaşır. gelelim sufiye. sufi, aynı kadına hayranlıkla, aşkla yaklaşır. onda görünen güzelliğin, tüm varlıkları birbirine bağlayan döngüsel alemin özünü oluşturan güzelliğin bir yansıması olduğuna inanır. sufi, güzel kadını över. sadece kadını değil. güzel olan her şeyi ve herkesi.
yüzdeki içten tebessüm
Öyle veya böyle hayatı yaşamak gerek,yaşamı da güzelleştirmek.
Güzelleştirmek bir çabadır,kendine güvendir, bir iç derinliği, iç zenginliği ve iç güzelliğidir.
Herkesin güzel bir tarafı vardır elbet, yeterki farkına varıp bunu dışarı yansıtmasını bilsin.
Güzellik bir çabaya harcanan emektir. Öncelikle insanı, doğayı, hayatı sevmekle başlar güzellik.
Kişiliğini iyilikle besleyen, yaşatan, onurlu ve vicdanlı olmak da bir güzelliktir.
güzelliğe sadece estetik ve fiziki açıdan bakmamak lazım.
İnsan önce özgüvenini geliştirmeyi,iradesiyle pekiştirmeyi öğrenmeli.
Öğrenmesse yıkılır, mutsuz olur. İnsan yalnızca toplumun ucuz değer yargılarıyla kendini yargılayıp bilincini geliştirmesse, dünyası dar, mutsuz ve sefil bir çerçevede kalır. Kendini beğenmez, kendisiyle barışık olmaz, kendini sevmez.
Güzellik, kendini geliştirmeyen ve iç dünyasını zenginleştirmeyen insanlar, kendisiyle barışmayı, kendini sevmeyi hak edemez. Çünkü kendini sevmek, kendini beğenmek milimetrik uğraşlarla kurulmuş, berk bir yapıdan sonra hakedilir ancak.
Her şeyden önce insan önce yüreğiyle buluşmalı, duygularıyla, vicdanıyla yani içsel değerleriyle buluşmalı. Aksine yalnızlıktan, sevgisizlikten, mutsuzluktan kurtulamaz.
Düşküne el uzatan, yardıma ihtiyacı olana yardım eden kişi de güzeldir.
İnsan sevgisi, saygısı ile yaşamını da güzelleştirmelidir ki, çevresine güzellik saçsın.
Güzel olduğunu inandırabilsin, kabul ettirebilsin değil mi? ...
Mutluluklarınız ve güzellikleriniz bol olsun.
güzellik,, yüz güzelliği anlamına gelen melahat i cağrıştırıyor
güzel olup olmadığınız değil.ne kadar güzel hissettiğiniz önemli...sizi ne kadar güzel hissettirdikleri yada....inanıyorsanız tanrınız dan sihirli bir değnek dileyin...inanmıyorsanız tanrınızı kendiniz yaratın...tanrınız da sizi yaratsın....
Önemli olan da duygu ve düşüncelerdeki güzelliği görebilmek değil mi?
Gönül gözüyle............
duygu ve düşüncelerdeki güzellik çok önemli....... :)))
Görebildin :)
ozanın deyimiyle beş dolar etmez bendeki bu aşk olmasa ne güzel söylemiş :)
Duruu
Güzellik, güçtür; gülümseyiş de kılıcıdır onun...
güzellik Allah in ihsanidir(,bir) ,,
estetiksiz güzel olmak lazimdir cünkü ozaman suni olunur (iki,)
güzellesmek icin bicak altina yatanlara gülesim geliyor buda (üc,
birde ic güzelligi disada yansimali (bes)
yani bazi kisilerin herseyi denk olurda
yüzünde meymenet olmaz ya hani,
sahte durur ya hani
iste ozaman ameliyatlar filan kär etmez buda (altiii))
güzellikde oranti gerek,ic ve dis güzelligi bir bütün olmaliii buda(yedi)
birde denilir ya hani iste güzellik bakan gözdedir
bunada katilmiyorum
güzel nereye gitse' nerde olsa' kim görse '
güzelse güzeldirrr'' buda sekiz)
hadin eyvallah; .-.
Bakan gözdeymiş.
göreceli gerçekten :)))
sadece camekanda olan şeyler...
kişiden kişiye deigeş bir kavramdır
ud taksimi
bir bok değil güzellik.. uçar gider.. çirkin olduğun için talihlisin.. biri seninle ilgilendiğinde başka birşey için olmadığını biliyorsun..................)
c.bukowski
tenine tapanın ruhu için kurtuluş yoktur..
Güzellik diye bir şey yok, özellikle insan yüzünde… fizyonomi dediğimiz şey. Hatlar arası uyum söz konusudur, matematikseldir. Burun fazla göze batmasın, yanlar modaya uygun olsun, kulak memeleri fazla iri olmasın, saçlar uzun… Genellemelerden oluşmuş bir serap. Kimileri bazı yüzleri harikulade bulur, ama gerçekte, son kertede, değillerdir. Sıfıra eşitlenmiş cebirsel bir denklem. 'Gerçek güzellik', tabii ki, kişilikte yatar.......hank
Aşık Veysel öyle söylememiş böyle söylemiş
Güzelliğin on para etmez
Bu bendeki aşk olmasa
Eylenecek yer bulaman
Gönlümdeki köşk olmasa
Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başka olmasa
Senden aldım bu feryadı
Bu imiş dünyanın tadı
Anılmazdı VEYSEL adı
O sana aşık olmasa