Sırpların şarkısını bir yerden hatırlıyorum diyordum ki, manşet olmuş bilem:
Sırbistan çalıntı şarkı mı söylüyor?
Sırbistan-Karadağ temsilcisinin Eurovision’da yarışacağı ‘Lane Moje’ adlı şarkının bestesinin Azeri bir eserden alındığı öne sürüldü. Azeri şarkıcı Alihan Samedov, ‘Nerede Kaldın adlı şarkımın müziğini çaldılar. MESAM’a başvurdum. Şarkıyı finalde söylerlerse mutlaka dava açılacak’ dedi.
Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Özturk'ün eurovision sarki yarismasi hakkındaki DEHŞET bir yazı yazmış bugün.Yazıyı okuduktan sonra O'nunla aynı havayı solumaktan bile utanıyorum.Allah akıl fikir versin diyorum.İşte hakaret, cahillik, nefret dolu yazısı:
'Eurovision şarkı yarışması, bir ermeni dayanışmasıydı '
Ben bir türk’üm ve müslümanım. bu toprakların gerçek sahibiyim, muhafazakarım, devletimi ve milletimi çok seviyorum.
Bu sahiplenmelerimle eurovision şarkı yarışmasını izledim. tam bu satırları yazarken türkiye’yi temsil eden “ermeni asıllı” şarkıcı çıktı ve; “bütün türklerden destek beklediğini” ifade eden mesajıyla şarkıya girdi. herhalde kendisini türk kabul etmiyor.
Şarkıyı seslendiren “athena grubunun”, beyoğlu tarlabaşı’nda yatıp kalkan yabancı uyruklu esrarkeş ve eroinman tiplerden farkı yoktu. insan gece onları sokakta görse korkudan herhalde altına eder. bunu söylerken o kişileri aşağılamak falan istemiyorum, zaten şarkılarını türkçe seslendirmemekle ülkemizi aşağılamışlardır. birinci gelen ukrayna şarkısını ingilizce mi söyledi. sırbistan karadağ ingilizce mi söyledi, üstelik sırbistan bizim müzik aletlerini kullandı.
Burada akla şu soru geliyor. athena grubu türkiye’nin kaçta kaçını temsil ediyor? ne zamandan beri ermeni asıllı kişiler, türkiye cumhuriyeti’ni temsil eder oldu.
oysa ermeniler abd’li askerlerin iraklılara yaptığı işkencenin milyonlarca fazlasını müslüman türklere yapmışlardır, ama biz hâlâ ermenilerin ayaklarını yalıyoruz.
oylamayı izleyenler pekala hatırlayacaklardır, ülkeler birbirine oy verirken, hep bir ermeni işbirliği içerisindeydiler. bunu anlamamak için kör ve sağır olmak gerekirdi.
geçen yıl birinci olan sertap ereneri de bu vesileyle izledim. kadın korku filmlerinde tabuttan çıkan ceset gibiydi. bayan ya aynaya bakmasını bilmiyor ya da etrafındakiler kadını rezil etmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
bu kadar çirkin bir kadın ilk defa görüyorum, çirkinliğini gizlemek için soyunmuş falan ama, o surata bakarak onun vücudunu kim ne yapsın?
sertap erener’in arkasında dönen adamlara da bir anlam veremedim. o kişilerin yaptıkları işe saygıları olsaydı, sahneye çıkmazlardı. ayrıca sertap erener de “sabatayisttir.” o ruhtan yoksundur.
o dönen adamların yüzünden “semazenlere” olan saygımı ve sevgimi yitirdim. artık hiçbir sema töreni ve hiçbir semazen beni ilgilendirmiyor, sanırdım ki, bu işin manevi bir boyutu var, demek ki yokmuş.
mevlana hazretleri’ne olan sevgimi, saygımı ve bağlılığımı muhafaza ederek sema mema işinden kopmuş bulunuyorum.
aşağılık kompleksinden kurtulamayan ülkelerden biri de bosna hersek’ti. bosnalılar 24 ülke içerisindeki en rezil ülkelerden biriydi.
bosna’yı bir homoseksüel temsil ediyordu.
bosna’daki savaş sırasında biz bunlar için mi kendimizi parçaladık? eğer öyleyse kendime bir kere daha acıdım ve çok salak olduğumu peşinen kabul ediyorum.
sanki bizde durum çok mu farklı, bizde de türkiye’nin t’sine bile sahip olmayan belli azınlıklar bu kişileri önümüze koyup; “alın yerseniz; işte türkiye bunlardan ibarettir” demiyor mu? ”
yarışmanın elle tutulur ve en güzel tarafı, bu vesileyle bütün dünyaya şarkılar arasındaki geçişlerde türkiye’nin reklamının yapılmasıydı.
TRT başka türlü böyle bir reklam yapamazdı. (Hüseyin Öztürk)
'Milletler dil yoluyla çökertilir. Ve bir takım sürüler haline getirilir. Böylece birbirleriyle anlaşmaları ya da, belirli sloganlardan başka bir şey anlamaları imkansız hale gelir bu kalabalıkların. Kitleselleşmiş bu kalabalıkları bir değnekle istenilen yola götürmek mümkündür.' George ORWELL
Parayı veren düdüğü çalar timsali İsrail'in Eurovision da işi ne?
Bir de Bosna'dan gelmesi gereken şarkıyı Sırplardan dinleyince kötü oldum. Hey gidi Bosna hey yazık! ! ! ooo Bir de üstüne 12 puan da verdiler... Sırplar işlerini iyi becermiş...
Muhtemelen aranıp sonuçların alındığı ülkelerden 'hadi abi bak türkçe merhaba de bizi reklam et' diye yalakalındığını hollandaya kadar düşündürtmeyen ve hatta güzel giden ama hollandadaki sevimli ve zeki gencin 'mğhaba nasılsınız' demesinin ardında ellerini e yaptık işte edasıyla 'şiş kebap' diye sallamasıyla TRT nin yalaka zihniyetini açık eden gösteri kardeşim: niye türkiye reklamı yapmaya uğraşıyosunki bırak adam istiyosa merhaba desin ala ala :)
Sırpların şarkısını bir yerden hatırlıyorum diyordum ki, manşet olmuş bilem:
Sırbistan çalıntı şarkı mı söylüyor?
Sırbistan-Karadağ temsilcisinin Eurovision’da yarışacağı ‘Lane Moje’ adlı şarkının bestesinin Azeri bir eserden alındığı öne sürüldü. Azeri şarkıcı Alihan Samedov, ‘Nerede Kaldın adlı şarkımın müziğini çaldılar. MESAM’a başvurdum. Şarkıyı finalde söylerlerse mutlaka dava açılacak’ dedi.
bu sene kesinlikle sırbistan almalıydı ıkrayna ikinci rusya üçüncü yunanistan dördüncü türkiye beşinci olmalıydı
Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Özturk'ün eurovision sarki yarismasi hakkındaki DEHŞET bir yazı yazmış bugün.Yazıyı okuduktan sonra O'nunla aynı havayı solumaktan bile utanıyorum.Allah akıl fikir versin diyorum.İşte hakaret, cahillik, nefret dolu yazısı:
'Eurovision şarkı yarışması, bir ermeni dayanışmasıydı '
Ben bir türk’üm ve müslümanım. bu toprakların gerçek sahibiyim, muhafazakarım, devletimi ve milletimi çok seviyorum.
Bu sahiplenmelerimle eurovision şarkı yarışmasını izledim. tam bu satırları yazarken türkiye’yi temsil eden “ermeni asıllı” şarkıcı çıktı ve; “bütün türklerden destek beklediğini” ifade eden mesajıyla şarkıya girdi. herhalde kendisini türk kabul etmiyor.
Şarkıyı seslendiren “athena grubunun”, beyoğlu tarlabaşı’nda yatıp kalkan yabancı uyruklu esrarkeş ve eroinman tiplerden farkı yoktu. insan gece onları sokakta görse korkudan herhalde altına eder.
bunu söylerken o kişileri aşağılamak falan istemiyorum, zaten şarkılarını türkçe seslendirmemekle ülkemizi aşağılamışlardır.
birinci gelen ukrayna şarkısını ingilizce mi söyledi. sırbistan karadağ ingilizce mi söyledi, üstelik sırbistan bizim müzik aletlerini kullandı.
Burada akla şu soru geliyor. athena grubu türkiye’nin kaçta kaçını temsil ediyor? ne zamandan beri ermeni asıllı kişiler, türkiye cumhuriyeti’ni temsil eder oldu.
oysa ermeniler abd’li askerlerin iraklılara yaptığı işkencenin milyonlarca fazlasını müslüman türklere yapmışlardır, ama biz hâlâ ermenilerin ayaklarını yalıyoruz.
oylamayı izleyenler pekala hatırlayacaklardır, ülkeler birbirine oy verirken, hep bir ermeni işbirliği içerisindeydiler. bunu anlamamak için kör ve sağır olmak gerekirdi.
geçen yıl birinci olan sertap ereneri de bu vesileyle izledim. kadın korku filmlerinde tabuttan çıkan ceset gibiydi. bayan ya aynaya bakmasını bilmiyor ya da etrafındakiler kadını rezil etmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
bu kadar çirkin bir kadın ilk defa görüyorum, çirkinliğini gizlemek için soyunmuş falan ama, o surata bakarak onun vücudunu kim ne yapsın?
sertap erener’in arkasında dönen adamlara da bir anlam veremedim. o kişilerin yaptıkları işe saygıları olsaydı, sahneye çıkmazlardı. ayrıca sertap erener de “sabatayisttir.” o ruhtan yoksundur.
o dönen adamların yüzünden “semazenlere” olan saygımı ve sevgimi yitirdim. artık hiçbir sema töreni ve hiçbir semazen beni ilgilendirmiyor, sanırdım ki, bu işin manevi bir boyutu var, demek ki yokmuş.
mevlana hazretleri’ne olan sevgimi, saygımı ve bağlılığımı muhafaza ederek sema mema işinden kopmuş bulunuyorum.
aşağılık kompleksinden kurtulamayan ülkelerden biri de bosna hersek’ti. bosnalılar 24 ülke içerisindeki en rezil ülkelerden biriydi.
bosna’yı bir homoseksüel temsil ediyordu.
bosna’daki savaş sırasında biz bunlar için mi kendimizi parçaladık? eğer öyleyse kendime bir kere daha acıdım ve çok salak olduğumu peşinen kabul ediyorum.
sanki bizde durum çok mu farklı, bizde de türkiye’nin t’sine bile sahip olmayan belli azınlıklar bu kişileri önümüze koyup; “alın yerseniz; işte türkiye bunlardan ibarettir” demiyor mu? ”
yarışmanın elle tutulur ve en güzel tarafı, bu vesileyle bütün dünyaya şarkılar arasındaki geçişlerde türkiye’nin reklamının yapılmasıydı.
TRT başka türlü böyle bir reklam yapamazdı.
(Hüseyin Öztürk)
Hay bu ingilizceyi icad edenin... :)
'Milletler dil yoluyla çökertilir. Ve bir takım sürüler haline getirilir. Böylece birbirleriyle anlaşmaları ya da, belirli sloganlardan başka bir şey anlamaları imkansız hale gelir bu kalabalıkların. Kitleselleşmiş bu kalabalıkları bir değnekle istenilen yola götürmek mümkündür.'
George ORWELL
'En buyuk Turkiye, Baska buyuk yok'
......Aaaaaaand one point for Turkey! !
Allah razi olsun, az guldurmedi.
müziğin evrenselliğini kaybettiği yer...
Parayı veren düdüğü çalar timsali İsrail'in Eurovision da işi ne?
Bir de Bosna'dan gelmesi gereken şarkıyı Sırplardan dinleyince kötü oldum. Hey gidi Bosna hey yazık! ! ! ooo Bir de üstüne 12 puan da verdiler... Sırplar işlerini iyi becermiş...
Athena'nın işi ne orada cık cık cık
Avrupa çapında bir Popstar yarışması.TELEVOTİNG (telefonla oy verme) sitemi olduktan sonra Türkiye her sene mutlaka ilk 5'e girecektir.
Muhtemelen aranıp sonuçların alındığı ülkelerden 'hadi abi bak türkçe merhaba de bizi reklam et' diye yalakalındığını hollandaya kadar düşündürtmeyen ve hatta güzel giden ama hollandadaki sevimli ve zeki gencin 'mğhaba nasılsınız' demesinin ardında ellerini e yaptık işte edasıyla 'şiş kebap' diye sallamasıyla TRT nin yalaka zihniyetini açık eden gösteri kardeşim: niye türkiye reklamı yapmaya uğraşıyosunki bırak adam istiyosa merhaba desin ala ala :)
bizimkilerin kolunda neden hac dovmesi vardi anlayamadim...
örovizyon
gelecek seneye ayşe hatun önal hanımkızımızın katılmasını can-ı gönülden istediğimiz halkımızın gereğinden fazla büyüttüğü kıytırık yarışma.