Ben Malatya'nın Akçadağ İlçesine bağlı Harunuşağı köyündenim. (Kütce Harunan' dır) Yaşlılarımız bizim tahminen 300 yıl kadar önce Elazığa bağlı Haroğlu köyünden geldiklerini söylerlerdi. Ben 5 yıl kadar önce bu köyü kısa süreliğine de olsa muhtarın evine gelerek ziyaret ettim. Köyde konuşulan dilin bizim köylülerin konuştuğu kürtcenin aynısı olduğunu gördüm. Bizler Aleviyiz. Asıl ismi Haroğlu olan Sarıgül köyünün sonradan sünni mehzebini benimsediğini öğrendim. Köyümüzde sürdürülen bazı geleneklerin Sarıgül'de olduğunu gördüm. Bunlardan bazılarından bahsedeyim. Ölen bir kişinin öldüğü gün mezarının üzerinde ateş yakılması, her sene şubat ayında hıdırellez gününde çocuklar sakal takarak yaşlı bir insan görüntüsüyle iki arkadaş ev ev dolaşarak evlerden yiyecek toplarlar (yağ,bulgur, un,v.b) . Ev girdiklerinde bir tekerleme söylerlerdi. Bu tekerleme şöyle.:Sare sale bıne sale, Xızır kate we male, Pir qurbane kale.........şeklinde devam ederdi. Köyün genç muhtarı aynı tekerlemenin kendi köylerinde de söylendiğini bellirti.Anlatmak istediğim ben bizim köyü kuran dedelerimizin Sarıgül (Haroğlu) köyünde geldiğine ikna oldum. Köyümüze ismini de veren kişinin ismi de Harundur.Biz bu gün Kürtce konuşuruz. Ben Sarıgül Köyünün en yaşlılarından olan muhtarın babasına bu köye nereden gelmişsiniz diye sordum. Oda bana Konya tarafından gelip buraya yerleştiklerini söyledi. Bu olay nasıl olmuştur. Şahismail 1502 yılında İranda Safevi devletini kurmuştur. Kurmuş olduğu devlet Kızılbaş Alevi devletidir.Doğu Anadolu,Azerbeycan,İran da Safevilere bağlıdır. Şahismail Horasan bölgesini Sünni olan Özbeklerden almıştır. Özbekler burayı tekrar elegeçirmek istrerler. Safeviler Horasanı elde tutabilmek için Horasana Sünni Özbeklere ters olan Alevi Kürtleri yerleştirir. Bunları da o zaman kendi toprağı olan Dersim bölgesinin insanları arasında olur. Kasrı Şirin Antlaşmasına (1839) kadar üç büyük göç olur. 10 binden fazla aile Horasan' a yerleştirilir.İranda ki Kızılbaş Alevi devleti zamanla Sünniliğe yakın bir Şii devletine dönüşür. Horasanda bulunan Alevi insanlar bir zamanlar el üstünde tutulurken Şii Safevi devleti bunlara baskı yapmaya çalışır. 1739 yılında Osmanlı Devleti ile Safeviler arasında Kasr-ı Şirin Antlaşması Yapılır. Bu Antlaşma ile bu günkü Türk -İran sınırı çizilir. Doğu Anadolu Bölgesi Osmanlılara bırakılır.Daha önceki dönemlerde Horasan'a yerleştirilen Kürt Alevilerin bir kısmı eski yurtlarına geri dönerler. Osmanlılar bunların bazılarını Konya tarafına yerleştirir. Bunların bir kısmı eski toprakları olan Dersim ve Elazığ tarafına geri gelip yerleşmişlerdir. Bu gün İranın kuzey doğusunda bulunan Horasan'da 1 milyon Kürtce konuşan Alevi vardır.Alevilerin bazıları biz Horasandan geldik derlerken aslında bu kişiler Şahismail, Şah Abbas ve Şah Nadir zamanında Horasan'a yerleştirilen Anadolu Alevilerinden başka kimse değildir. CHP genelbaşkanı Kııçdaroğlu da biz Konyadan gelmeyiz der. Ben Tarih öğretmeniyim. Amacım burada Köyümüzün aslı Türk'tür Kürt'ür söylemini ispatlamak değildir. Sarıgül Köyünün geçmişi ile ilgili olarak bildiklerimi yazmaktı. İnsan kendini ne hissediyorsa odur. Benim Köyüm Kürtce konuşur. Aleviyiz. Köyümde bu gün 50- 60 hane vardır. Yurdışında Almanya, Fransa, İngiltere vb. Avrupa ülkelerinde ve Türkiyenin değişik illerinde 1000 aileden fazla insanınımız var. Bizim köyden ayrılmış olup başka köylerde yaşayan insanlar var. Maraş'ın Afşin İlçesinin Serkizçayır köyünün tamamı ve Kayseri'nin Kırkısrak köyünün tamamı bizim köyden gitmişlerdir. Yine Adıyaman'nın besni ilçesine bağlı Uzunkuyu köyü sakinleri bizden ayrılmışlardır. Akçadağ'a bağlı Kol köyünün kullek kabilesi Bizdendir. Selamlar.
köyümüzün eski muhtarı ARİF NARÇİÇEĞİ köyümüzün yolunu yaptıran,suyunu getiren,camiisini ve minaresini yaptıran kişidir.Köy mezarlığının çevre düzenlemesi ve tel örgüsünü yaptıran kişidir.köyümüz kayısı başta olmak üzere elma,üzüm ve bir çok meyve yetiştiriciliği yapmaktadır.köyümüzün kaynak suyundan bir çok köyde yararlanmaktadır.bir çok sit alanı bulunmaktadır fakat devlet koruması yoktur.çok sayıda turistlik alanı olmasına rağmen değerlendirilememektedir.
Sayın Kemal Kaçar bu değerli araştırmanız için teşekkür ediyorum,facede görüşme imkanımız var ise sizinle görüşmek istiyorum.Selamlar.tel5052389044
Ben Malatya'nın Akçadağ İlçesine bağlı Harunuşağı köyündenim. (Kütce Harunan' dır) Yaşlılarımız bizim tahminen 300 yıl kadar önce Elazığa bağlı Haroğlu köyünden geldiklerini söylerlerdi. Ben 5 yıl kadar önce bu köyü kısa süreliğine de olsa muhtarın evine gelerek ziyaret ettim. Köyde konuşulan dilin bizim köylülerin konuştuğu kürtcenin aynısı olduğunu gördüm. Bizler Aleviyiz. Asıl ismi Haroğlu olan Sarıgül köyünün sonradan sünni mehzebini benimsediğini öğrendim. Köyümüzde sürdürülen bazı geleneklerin Sarıgül'de olduğunu gördüm. Bunlardan bazılarından bahsedeyim. Ölen bir kişinin öldüğü gün mezarının üzerinde ateş yakılması, her sene şubat ayında hıdırellez gününde çocuklar sakal takarak yaşlı bir insan görüntüsüyle iki arkadaş ev ev dolaşarak evlerden yiyecek toplarlar (yağ,bulgur, un,v.b) . Ev girdiklerinde bir tekerleme söylerlerdi. Bu tekerleme şöyle.:Sare sale bıne sale, Xızır kate we male, Pir qurbane kale.........şeklinde devam ederdi. Köyün genç muhtarı aynı tekerlemenin kendi köylerinde de söylendiğini bellirti.Anlatmak istediğim ben bizim köyü kuran dedelerimizin Sarıgül (Haroğlu) köyünde geldiğine ikna oldum. Köyümüze ismini de veren kişinin ismi de Harundur.Biz bu gün Kürtce konuşuruz. Ben Sarıgül Köyünün en yaşlılarından olan muhtarın babasına bu köye nereden gelmişsiniz diye sordum. Oda bana Konya tarafından gelip buraya yerleştiklerini söyledi. Bu olay nasıl olmuştur. Şahismail 1502 yılında İranda Safevi devletini kurmuştur. Kurmuş olduğu devlet Kızılbaş Alevi devletidir.Doğu Anadolu,Azerbeycan,İran da Safevilere bağlıdır. Şahismail Horasan bölgesini Sünni olan Özbeklerden almıştır. Özbekler burayı tekrar elegeçirmek istrerler. Safeviler Horasanı elde tutabilmek için Horasana Sünni Özbeklere ters olan Alevi Kürtleri yerleştirir. Bunları da o zaman kendi toprağı olan Dersim bölgesinin insanları arasında olur. Kasrı Şirin Antlaşmasına (1839) kadar üç büyük göç olur. 10 binden fazla aile Horasan' a yerleştirilir.İranda ki Kızılbaş Alevi devleti zamanla Sünniliğe yakın bir Şii devletine dönüşür. Horasanda bulunan Alevi insanlar bir zamanlar el üstünde tutulurken Şii Safevi devleti bunlara baskı yapmaya çalışır. 1739 yılında Osmanlı Devleti ile Safeviler arasında Kasr-ı Şirin Antlaşması Yapılır. Bu Antlaşma ile bu günkü Türk -İran sınırı çizilir. Doğu Anadolu Bölgesi Osmanlılara bırakılır.Daha önceki dönemlerde Horasan'a yerleştirilen Kürt Alevilerin bir kısmı eski yurtlarına geri dönerler. Osmanlılar bunların bazılarını Konya tarafına yerleştirir. Bunların bir kısmı eski toprakları olan Dersim ve Elazığ tarafına geri gelip yerleşmişlerdir. Bu gün İranın kuzey doğusunda bulunan Horasan'da 1 milyon Kürtce konuşan Alevi vardır.Alevilerin bazıları biz Horasandan geldik derlerken aslında bu kişiler Şahismail, Şah Abbas ve Şah Nadir zamanında Horasan'a yerleştirilen Anadolu Alevilerinden başka kimse değildir. CHP genelbaşkanı Kııçdaroğlu da biz Konyadan gelmeyiz der. Ben Tarih öğretmeniyim. Amacım burada Köyümüzün aslı Türk'tür Kürt'ür söylemini ispatlamak değildir. Sarıgül Köyünün geçmişi ile ilgili olarak bildiklerimi yazmaktı. İnsan kendini ne hissediyorsa odur. Benim Köyüm Kürtce konuşur. Aleviyiz. Köyümde bu gün 50- 60 hane vardır. Yurdışında Almanya, Fransa, İngiltere vb. Avrupa ülkelerinde ve Türkiyenin değişik illerinde 1000 aileden fazla insanınımız var. Bizim köyden ayrılmış olup başka köylerde yaşayan insanlar var. Maraş'ın Afşin İlçesinin Serkizçayır köyünün tamamı ve Kayseri'nin Kırkısrak köyünün tamamı bizim köyden gitmişlerdir. Yine Adıyaman'nın besni ilçesine bağlı Uzunkuyu köyü sakinleri bizden ayrılmışlardır. Akçadağ'a bağlı Kol köyünün kullek kabilesi Bizdendir. Selamlar.
köyümüzün eski muhtarı ARİF NARÇİÇEĞİ köyümüzün yolunu yaptıran,suyunu getiren,camiisini ve minaresini yaptıran kişidir.Köy mezarlığının çevre düzenlemesi ve tel örgüsünü yaptıran kişidir.köyümüz kayısı başta olmak üzere elma,üzüm ve bir çok meyve yetiştiriciliği yapmaktadır.köyümüzün kaynak suyundan bir çok köyde yararlanmaktadır.bir çok sit alanı bulunmaktadır fakat devlet koruması yoktur.çok sayıda turistlik alanı olmasına rağmen değerlendirilememektedir.