Kültür Sanat Edebiyat Şiir

edgar allan poe sizce ne demek, edgar allan poe size neyi çağrıştırıyor?

edgar allan poe terimi Cem Nizamoglu tarafından tarihinde eklendi

  • Giray Özer
    Giray Özer

    Edgar Allan Poe ile ilgili çıkarımlarım
    03.06.2025
    BLOG: Poe’nun Zamanla Savaşı ve Görünmeyen Arayışı
    Yazan: Giray Özer
    Edgar Allan Poe, birçoklarına göre karanlık öykülerin ve gotik atmosferin yazarı olarak bilinir. Oysa onun yazdığı metinlerin derinliklerine inildiğinde, yalnızca edebi değil, varoluşsal bir sancının izleriyle karşılaşırız. Şimdi sizlerle, Poe’nun eserlerinden yola çıkarak ulaştığım çıkarımları paylaşmak istiyorum. Bu çıkarımlar, onun metinlerinde gizli olan felsefi sorulara ışık tutuyor. İşte Poe’nun yazılarına derinlemesine bakarken zihnimde oluşan temel başlıklar:
    1. Tanrıyı Anlama Arzusu (İtiraf Edilmeyen Arayış)
    Poe’nun şiirsel ve kurmaca anlatıları, aslında Tanrıyı anlamaya dönük bir içsel arayış barındırır. Ancak o, bu arayışı hiçbir zaman doğrudan dile getirmez. Çünkü Tanrı’yı aramak, kontrolü kendi ellerinden çıkarıp daha yüce bir güce teslim etmek anlamına gelir. Bu da Poe’nun zihinsel çatışmalarının temelini oluşturur.
    2. Zamanı Aşma ve Kontrol Etme Çabası
    Poe, zamanı kelimelerle sabitlemeye çalışır. Anıları dizelere döker, geleceğe dair korkularını yazıya hapseder. Ancak zaman, ne dizelerle durdurulabilir ne de kelimelerle kontrol edilebilir. Zaman sadece yaşanarak anlaşılır. Poe, bu gerçekle tekrar tekrar yüzleşir.
    3. Şiirle Sonsuzluğu Yakalama Girişimi
    Onun için her şiir bir tür dua, bir tür büyüdür. Sonsuzluğu yakalamaya, ölümsüz olanı yazıya dökmeye çalışır. Ancak kelimeler yetersiz kalır. Poe, sonsuzluğun kapısını zorladıkça o kapı uzaklaşır.
    4. Ölüm ve Yaşam Arasındaki Sınırları Belirsizleştirmesi
    Poe için ölüm bir son değildir. Daha çok yeni bir varoluş biçimi, bir geçiş halidir. Yaşamla ölüm arasında kesin çizgiler çekmez. Bu, onun edebiyatında sıkça karşılaştığımız geçişkendirliği açıklar.
    5. Gelecek Bilinmezliğine Duyulan Derin Kaygı
    Poe’nun gerçek korkusu ölüm değil; geleceği görememek, belirsizlik içinde var olmaktır. Bu bilinmezlik, onun yazılarında yankılanan tedirginlik ve huzursuzluğun ana kaynağıdır.
    6. Psikolojik Sabitleme Girişimi
    Şiir ve hikâyeleriyle geçmişi sabitlemeye, travmalarını kontrol altına almaya çalışır. Ama geçmiş değiştirilemez, sadece onunla yüzleşilebilir. Poe’nun bu sabitleme arzusu, onun iç dünyasında süregiden çatışmanın dışa vurumudur.
    7. İzlenimci Gerçeklik Anlayışı
    Poe’nun gerçekliği nesnel bir hakikat olarak değil, bireyin zihin süzgecinden geçen izlenimler olarak ele alması; onu zamanının ötesinde bir düşünür kılar. Onun yazdıkları, iç gözlemle varılan bir hakikatin kayıtlarıdır.
    8. Gerçek Anlamın Zamanın Ötesinde Olduğu İnancı
    En nihayetinde Poe, zamanın içindeyken hakikate ulaşılamayacağını sezer. Ona göre gerçek anlam ancak ölümden sonra, zamanın dışına çıkıldığında anlaşılır hâle gelir.
    Edgar Allan Poe'nun edebi mirası sadece gotik unsurlarla değil, varoluşun en temel sorularıyla yoğruludur. Onun yazdıkları, karanlık görünse de içinde Tanrı’yı arayan bir insanın çırpınışlarını barındırır.
    Bu çıkarımları paylaşmak istedim çünkü Poe'nun kaleme aldıkları bugün hâlâ birçok insanın duygularına, korkularına ve zihinsel yolculuklarına aynadır. Ve belki de bu nedenle, o sadece bir yazar değil; zamanla, ölümle ve anlamla mücadele eden bir düşünürdür.
    Okuduğunuz için teşekkür ederim.

  • Bênav Ez
    Bênav Ez

    'Anabel Lee'

  • Düşler Şatosu
    Düşler Şatosu

    Sıradışı öykü anlayışıyla postmodern edebiyatın gelişimine önemli katkıları olmuş aynı zamanda şiir de yazan Amerikalı edebiyatçı.

  • Dulcinea
    Dulcinea

    O çocuk ben çocuk,memleketimiz
    O deniz ülkesiydi,
    Sevdalı değil karasevdalıydık
    Ben ve Annabel Lee;
    Göklerde uçan melekler bile
    Kıskanırdı bizi...

  • Lanet Herif
    Lanet Herif

    öykü. ama yine de anabel lee

  • Cin
    Cin

    Yaz ortasındaydı
    Ve geceyarısı,
    Ve yıldızlar yörüngelerinde
    Ölgün ölgün pırıldarken,
    Daha parlak ışığında
    Kendisi göklerde
    Köle gezegenlerin arasında,
    Işığı dalgalarda olan soğuk ayın.
    Soğuk tebessümüne dikmiştim gözlerimi
    Fazlasıyla - fazlasıyla soğuktu benim için
    Derken kaçak bir bulut,
    Geçti örtü niyetine,
    Ve ben sana döndüm,
    Mağrur akşam yıldızı.
    Senin ışığın daha değerlidir benim için.
    Çünkü yüreğime mutluluk verir
    Göklerdeki gururun geceleri,
    Ve daha çok beğenirim
    O alçaktaki daha soğuk ışıktan
    Senin uzaktaki ateşini.

    edgar allan poe

  • Cin
    Cin

    başarılı bir öykücü/şair...
    denilecek çok fazla şey var aslında ona dair...

  • Buket
    Buket

    Bahamalı martılar beni çağırdı,
    bir ikinci bahar gecesi,
    'İskele fenerlerinin altında oturup
    seni bekledim sevgilim
    Ellerim ıslaktı,gözlerim ıslaktı
    Gelip caydırabilirdin beni gitmekten
    Oturup sigara içer,anlaşabilirdik..
    Sana tapacağım yalan değildi
    benim olursan
    Seni seviyordum,seni istiyordum..'

  • Ceylan Pervin
    Ceylan Pervin

    ...liman kırıntıları...
    Seni sevmediğimi söyledim.
    Oysa rıhtımlar
    En sarkılı dalgalarla yıkanıyordu,
    Midye kabuklarında sakladım gözyaşlarımı;
    Hastaydım,
    Kırık kötümser bir öksürük yapışmıştı boğazıma
    Seni unutmak gerekiyordu...

  • İlkay İlhan
    İlkay İlhan

    annabel lee
    ve raven
    edgar allan poe = kasvet ve karamsarlık

  • Damian
    Damian

    buyuk yazar, sair.

  • Oktay
    Oktay

    alkolik yazan.

  • Elif Cevahir
    Elif Cevahir

    Bu yıldızlar gözlerin gibi parlar
    Güzelim Annabel Lee...

  • Gamze Kırlangıç
    Gamze Kırlangıç

    Bir zamanlar tüm Bostonlu sairleri kendisi de dahil olmak üzere yasayan ve ölü tüm yazarlardan fikir asirmakla suçlayan kisi...

  • Yasın Muco
    Yasın Muco

    annabel lee adlı muazzam bir şiirin yaratıcısı...

  • Seu Kuyt
    Seu Kuyt

    ölümün karanlık efendisi...

  • Fahrettin Özdemir
    Fahrettin Özdemir

    Ben ortaokuldayken bu adamın bi kitabını okuduyduk ingilizce dersinde.Güzel öyküleri vardı hatırladığım kadarıyla.Ama hepsi korku falan.

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    bkz. Bir Düşün İçinde Düş

  • Yunus Emrah Bulut
    Yunus Emrah Bulut

    modern siirin kurucularindan, Baudelaire de onun bir hayraniydi....siirlerinde duygusal anlamda bir tasma gormusumdur her zaman....bunlar oyle duygular ki bu dunyaya sigistiramamisti Poe...gercekustucudur ama hangi gercek bir dusunelim....

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    Edgar Allan Poe evlatlık alındıydı.. Disiplinsizdi.. Başına buyruktu.. Üvey babası John Allan onu bir türlü dizginleyemedi.. John Alla hasta yatağında ölmek üzere iken Edgar'ı çağırdı.. Yanına gelen Edgar'ı tekme tokat döven ve onu evlatlıktan reddeden John Allan büyük bir mutlulukla (!) öldü.. Edgar ise onu döven evlatlıktan reddeden adamın adını kendi adına ekleyerek bu ismi ölümsüzleştirdi: Edgar ALLAN Poe! ..

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    Ben bu şiiri(Anabel Lee) hiç sevmiyorum!

  • Nehir Sel
    Nehir Sel

    ANNABEL LEE

    Senelerce, senelerce evveldi
    Bir deniz ülkesinde
    Yaşayan bir kız vardı, bileceksiniz
    İsmi Annabel Lee;
    Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten,
    Sevmekten baska beni.
    O çocuk ben çocuk, memleketimiz
    O deniz ülkesiydi,
    Sevdalı değil, karasevdalıydık
    Ben ve Annabel Lee;
    Göklerde uçan melekler bile
    Kıskanırlardı bizi.

    Bir gün işte bu yüzden göze geldi.
    O deniz ülkesinde,
    Üşüdü rüzgarından bir bulutun,
    Güzelim Annabel Lee;
    Götürdüler el üstünde
    Koyup gittiler beni,
    Mezarı oradadır şimdi,
    O deniz ülkesinde.

    Biz daha bahtıyardık meleklerden
    - Onlar kıskandı bizi, -
    Evet! - bu yüzden - şahidimdir herkes
    Ve o deniz ülkesi -
    Bir gece bulutunun rüzgarından
    Üşüdü gitti Annabel Lee.

    Sevdadan yana kim olursa olsun,
    Yasça basça ileri,
    Geçemezlerdi bizi;
    Ne yedi kat göklerdeki melekler,
    Ne deniz dibi cinleri,
    Hiçbiri ayıramaz beni senden
    Güzelim Annabel Lee.

    Ay gelip ışır, hayalin ilişir
    Güzelim Annabel Lee;
    Bu yıldızlar gözlerin gibi parlar
    Güzelim Annabel Lee;
    Orda gecelerim, uzanır beklerim
    Sevgilim, sevgilim, hayatım, gelinim
    O azgın sahildeki,
    Yattığın yerde seni.

    Edgar Allen Po