. ... . ey eylül; süzül de içime güz, üz beni yoksun... yine yok, ihtiyar bir deniz çalkalanır gözlerimde, ve aldığım her nefes kalbimin kayalarına çarpan köpük köpük su...,
bağrı dağlanmış al kırmızı gül; içine kapanık bütün yapraklarıyla ve mürefte rüzgârlarından mahrum, nefessiz ve bir kenarda sessizce, uçurum gözlerinden bakar kan çanağı mühür nazarlarla zeytin çağlasına, kanatları hüzün taşıyan, yazgısına deniz kabukları ve kalbi kırık çakıllar toplayan bir ana kuzusu düşer incir dalından ve babasının ciğerparesi bir melek ağlar mülke dökülen göz yaşlarıyla,
köpüklerin ufaladığı her gün, biraz daha, biraz daha, biraz daha hayat kumbarasına yılları atar, sen ve ben darda kalmış iki fukara yoksulsak yoksuluz, ama unutma; her uçurum bir ovaya sevdalıdır,
kalbinin kirpiklerini yolla bana sevgili, diyorumya ya hû yoksun..., necip halkım aşk dilenir allahtan, ki sen içime saplanan oksun..., ve astım saatleri kum saatine siyah bir urgan gibi ve yüreğimi batırıp çıkardım bugün hasrete, sisler içinde…, renksiz o saydam cama içimden fısıldadım, yok senin rengin…,
bakma bana öyle deniz gibi derin derin, sonsuzluk çağrılı, ve keder sandıklarını saklayıp saklayıp…, gönlümün üç perdeli hazinesi; yalnız en derinlere varan bilir kıymetini,
kavuştur ellerini dizlerinde ve baş parmakların yine aynı çemberi çizsin, ihrama girsin turuncu/kızıl gül ki yoksun…, ki esas beytull/ah olan, kalbinde aldığım her nefes, dalgınlığımı sulayan kurumuş pınarlarla bir gül goncası gibi hediyem olurdu sana...,
hasrete bata çıka bata çıka eylülümüz, şimdi sonbahar artığı ve küresel ısınmalı, dahası salgın üstüne salgınlı, bu kendine dargın çağa, hüzün mavisi yapraklar döküyor ah; . ... .
sinir bozucu birşey yaptıktan sonra bir de; 'aa nooldu küstün mü,dargın mıyız yoksa canım? sen de hemen küsüyosun ya! ' deyip karşı tarafı iyice sinir etmeye bayılıyorum :) çok eğleniyorum :))
genelde kıskançlıktan dolayı tavır yapıldığı için bu soru renk vermemek maksatıyla genelde yooo gibi şeylerle cevaplandırılır.. örn: yoo telimi yastığın altında unuttuğum için duymamışım(külliyen yalan) :)
.
...
.
ey eylül;
süzül de içime güz, üz beni
yoksun... yine yok,
ihtiyar bir deniz çalkalanır gözlerimde,
ve aldığım her nefes
kalbimin kayalarına çarpan
köpük köpük su...,
bağrı dağlanmış al kırmızı gül;
içine kapanık bütün yapraklarıyla
ve mürefte rüzgârlarından mahrum,
nefessiz ve bir kenarda sessizce,
uçurum gözlerinden bakar kan çanağı
mühür nazarlarla zeytin çağlasına,
kanatları hüzün taşıyan, yazgısına
deniz kabukları ve kalbi kırık çakıllar
toplayan bir ana kuzusu düşer incir dalından
ve babasının ciğerparesi bir melek ağlar
mülke dökülen göz yaşlarıyla,
köpüklerin ufaladığı her gün,
biraz daha, biraz daha, biraz daha
hayat kumbarasına yılları atar,
sen ve ben darda kalmış
iki fukara yoksulsak yoksuluz,
ama unutma;
her uçurum bir ovaya sevdalıdır,
kalbinin kirpiklerini yolla bana sevgili,
diyorumya ya hû yoksun...,
necip halkım aşk dilenir allahtan,
ki sen içime saplanan oksun...,
ve astım saatleri kum saatine
siyah bir urgan gibi ve
yüreğimi batırıp çıkardım bugün
hasrete, sisler içinde…,
renksiz o saydam cama
içimden fısıldadım,
yok senin rengin…,
bakma bana öyle deniz gibi derin derin,
sonsuzluk çağrılı, ve keder sandıklarını
saklayıp saklayıp…,
gönlümün üç perdeli hazinesi;
yalnız en derinlere varan
bilir kıymetini,
kavuştur ellerini dizlerinde ve
baş parmakların yine aynı çemberi çizsin,
ihrama girsin turuncu/kızıl gül ki
yoksun…,
ki esas beytull/ah olan,
kalbinde aldığım her nefes,
dalgınlığımı sulayan kurumuş pınarlarla
bir gül goncası gibi hediyem olurdu sana...,
hasrete bata çıka bata çıka eylülümüz,
şimdi sonbahar artığı ve küresel ısınmalı,
dahası salgın üstüne salgınlı,
bu kendine dargın çağa,
hüzün mavisi yapraklar döküyor
ah;
.
...
.
bu sabah uyanırken tam
karşıma çıktın
bu sabah uyanırken tam
kara karaydı gözlerinin akları
kara karaydı gözlerin
dargın mıyız, dargın mıyız, dargın mıyız yoksa, dargın mıyız?
bu sabah uyanırken tam
...
şarkı......
Yoooo... Dargın olmamız için öncelikle tanışıyor olmamız gerekir... Seni tanımıyorum ki dargın olalım...Kusura bakma...
sinir bozucu birşey yaptıktan sonra bir de; 'aa nooldu küstün mü,dargın mıyız yoksa canım? sen de hemen küsüyosun ya! ' deyip karşı tarafı iyice sinir etmeye bayılıyorum :) çok eğleniyorum :))
genelde kıskançlıktan dolayı tavır yapıldığı için bu soru renk vermemek maksatıyla genelde yooo gibi şeylerle cevaplandırılır..
örn: yoo telimi yastığın altında unuttuğum için duymamışım(külliyen yalan)
:)
Hayır canım...
Olunca ben sana söylerim... :)
'tamam lan, sen de bana vur! ' diyerek devam edebilen eden soru.
sorma gereği duyulduğuna göre..? ? ?
bknz.yarası olan gocunur.
dağın, tavşana cevabı...............?
dağ, dedikoduları duymuş olmalı............... :)))
önce sen söyle..
kaş altından şirin şeker bi gülümsemeyle sorulduğunda 'evet' demeye halin kalmaz. en azından kendi adıma :)
Evet,dargınız.Ya da sadece 'ben' dargınım.Konuşma biçimin ve tavırların dargınlık gerekçem mesela.
O şimdi DARGIN.))
Gücenmek yoooook.Üzen,sonunda üzülecek olandır.unutma.
yok cnm alttarafı rezil ettin beni cümle aleme ne darılacam :))