Bir gün Beethoven, bir arkadaşı ile birlikte Viyana sokaklarında dolaşmaktadır. Tam bu sırada bir apartmandan piyano sesi geldiğini duyar ve kafasını kaldırıp bakar. Apartmanın ikinci katındaki cam açıktır ve ses oradan gelmektedir. Arkadaşına, çalan kişinin muhteşem çaldığını ve onu görmesi gerektiğini söyler. İkisi birlikte ikinci kata çıkıp kapıyı çalarlar. kapıyı açan kadın, Beethoven’ı hemen tanır ve şok olur. Beethoven, piyano sesine geldiğini ve mutlaka çalan kişiyi görmek istediğini söyler. Kadın, piyanoyu çalanın kızı olduğunu ve tanışmaktan mutlu olacağını belirterek onları içeri alır. Beethoven, piyano çalan kızın olduğu odaya girer. Annesi kıza, Beethoven’ın geldiğini söyler ve kız çok heyecanlanır, hemen ayağa kalkar, fakat kız kördür. Bunu gören Beethoven, “lütfen benden birşey isteyin” der, maddi bir şey isteyeceklerini düşünerek. Kızın cevabı şu olur; “ben hiç ayışığı görmedim, bana ayışığını anlatır mısınız? ” bunun üzerine Beethoven piyanonun başına geçerek, ayışığı sonatını, doğaçlama olarak besteler.
Ludwig van Beethoven, müthiş bir müzik dehasıdır. 30'lu yaşlarda sağır olmuş ve en büyük eserlerini bu talihsiz kayıp sonrası vermiştir. Haydn senfoninin babası ise Beethoven senfoniye -neredeyse- nokta koyan kişidir. Toplam dokuz senfoni yazmıştır - evet çoğunuzun bildiği de sonuncusu yani 9. senfonisidir- ve bu müzik formunda doruğa ulaşmıştır. (Üstadın senfonileri öyle bir kompleks yaratmış ki elli yıl kadar kimseler senfoni yazamamış.) Çoğu kaynakta Beethoven romantik dönem bestecileri arasında sınıflandırılsa da kendisi, klasik ile romantik dönem arasında bir köprü, geçiş dönemini temsil eder. Beethoven; yalnız, son derece asabi, alıngan bir yapıya sahiptir ki bu huylar sağır olduktan sonra daha da çekilmez bir hal alır. Yine de onun sayesinde sanatçılar soylular tarafından saygı görmeye başlarlar. Sanatçılar hizmetli sınıfından pek ayırt edilmezken Beethoven çağrıldığı davetlerde baş köşeye oturmakta diretir aksi tekdirde davetlere katılmazmış. Böyle yapa yapa eğitmiş aristokratzedeleri :)) Efendim gelelim şu meşhur 9. senfoniye: Üstadımız dehasını ve farklılığını -elinde olmayan nedenlerle- göstererek bir senfonide olmayan birşeyi yapmış(yani kuralların dışına çıkarak) ve son bölümüne koral bir bölüm eklemiştir eserinin. 'Sen ey tanrılar alevi, ey elizyumun kızı...' diye başlayan ve hepimizin neşeye şarkı diye bildiğimiz ünlü Schiller şiirinin olduğu bölüm. Ben daha ne diyim, şu verdiğim bilgileri hiçbir yerde böyle derli toplu bulamazsınız; kıymetimi bilin!
Ludwig van Beethoven (1770-26 Mart 1827) Alman klasik müzik bestecisi.
Klasik müziğin en büyük bestecilerinden biri sayılır. Dokuz senfoni, 5 piyano konçertosu, 32 piyano sonatı,bir opera, ve pek çok oda ve orkestra eseri yazmıştır. 1770'de Bonn'da doğmuş, 1792'de Viyana'ya taşınmış ve bundan sonra burada yaşamıştır. Hiç evlenmemiştir. Genç yaşlarda yaşamakta olduğu Viyana'da piyano çalma ve besteleme yeteneği takdir görmüştür. 1801'den sonra duyma hissi azalmaya başlamıştır.
1817'de tamamen sağır olmuştur. Buna rağmen, ünlü 9. senfonisini hiç duymadan bestelemiştir. Son yaylı çalgılar dörtlüleri de son döneminde bestelenmiştir. 1827'de bir karaciğer hastalığı yüzünden öldüğü sanılmaktadır.
Klasik müzik dendiğinde akla ilk gelen isim elbette, 9. Senfonisi ile... Hayatı desen bir o kadar zor, bir filmde izlediğim hayatının kareleri gözümden gitmiş değil...
Bu kadar notayı düşünmesinden.. düşünüp yazmasından.. yazıp bestelemesinden.. besteleyip çalmasından.. ötürü. Sürekli bunu nasıl yaptı? dediğim. Varlığı faydalı olmuş. Bencede deha.
Müzik Beethoven`dan önce ve sonra olarak ikiye ayrılır klasik müziğin eşsiz dehası. diğer besteciler müziklerinde insanı yaratamazlarken, o mükemmel insanı yaratmıştır
Beethoven... müzik dehası..notaları konuşturan adam...
7.senfoninin ikinci kısmında öyle müthiş şeyler duyumsuyorum ki...
beethovenin hayatını anlatan bir film izlemiştim....
finalde bir küçük çocuk tavanarasındaki odasında korkuyla beklemektedir...çünkü alkolik olan babası...sıklıkla ona şiddet uygulamaktadır... kulaklarına vuran tokatlar nedeniyle sağır olmuştur zaten...babası naralar atarak evin içine girer ve küçük beethoven pencereden aşağı süzülerek dayaktan kaçar.... yalınayak koşmaya başlar... çimenler...çimenler....koşar....koşar....
yolun sonunda bir göl vardır... kendini göle atar...kollarını iki yana açıp kendini sulara bırakır....gökyüzünde ay ve yıldızlar göz kırpmaktadır...ve küçük çocuk sanki uzayla ve yıldızlarla bütünleşmiş gibi yıldızların aksinin vurduğu gölde gülümser.... artık mutludur ve huzurludur... ve bu esnada senfoni son ritmine tüm başkaldırısıyla ulaşır..
Bir gün Beethoven, bir arkadaşı ile birlikte Viyana sokaklarında dolaşmaktadır. Tam bu sırada bir apartmandan piyano sesi geldiğini duyar ve kafasını kaldırıp bakar. Apartmanın ikinci katındaki cam açıktır ve ses oradan gelmektedir. Arkadaşına, çalan kişinin muhteşem çaldığını ve onu görmesi gerektiğini söyler. İkisi birlikte ikinci kata çıkıp kapıyı çalarlar. kapıyı açan kadın, Beethoven’ı hemen tanır ve şok olur. Beethoven, piyano sesine geldiğini ve mutlaka çalan kişiyi görmek istediğini söyler. Kadın, piyanoyu çalanın kızı olduğunu ve tanışmaktan mutlu olacağını belirterek onları içeri alır. Beethoven, piyano çalan kızın olduğu odaya girer. Annesi kıza, Beethoven’ın geldiğini söyler ve kız çok heyecanlanır, hemen ayağa kalkar, fakat kız kördür. Bunu gören Beethoven, “lütfen benden birşey isteyin” der, maddi bir şey isteyeceklerini düşünerek. Kızın cevabı şu olur; “ben hiç ayışığı görmedim, bana ayışığını anlatır mısınız? ”
bunun üzerine Beethoven piyanonun başına geçerek, ayışığı sonatını, doğaçlama olarak besteler.
1994 çıkışlı bir Alphaville parçası..
Alphaville'in 1994 çıkışlı 'Prostitute' albümünün bir parçası..
BEETHOVEN eşi ve benzeri zor bulunur nadir bestecilerden biri olarak bilirim.adeta hayatımızın fon miziğini bestelere döker
9'u :))
harika bir besteci ama en güsel 9. senfonisi..
beethoven... kişiliğini notalarına yansıtmış yegane besteci..
'beethovenı anlamak zordur.'franz liszt
Ludwig van Beethoven, müthiş bir müzik dehasıdır. 30'lu yaşlarda sağır olmuş ve en büyük eserlerini bu talihsiz kayıp sonrası vermiştir.
Haydn senfoninin babası ise Beethoven senfoniye -neredeyse- nokta koyan kişidir. Toplam dokuz senfoni yazmıştır - evet çoğunuzun bildiği de sonuncusu yani 9. senfonisidir- ve bu müzik formunda doruğa ulaşmıştır. (Üstadın senfonileri öyle bir kompleks yaratmış ki elli yıl kadar kimseler senfoni yazamamış.)
Çoğu kaynakta Beethoven romantik dönem bestecileri arasında sınıflandırılsa da kendisi, klasik ile romantik dönem arasında bir köprü, geçiş dönemini temsil eder.
Beethoven; yalnız, son derece asabi, alıngan bir yapıya sahiptir ki bu huylar sağır olduktan sonra daha da çekilmez bir hal alır. Yine de onun sayesinde sanatçılar soylular tarafından saygı görmeye başlarlar. Sanatçılar hizmetli sınıfından pek ayırt edilmezken Beethoven çağrıldığı davetlerde baş köşeye oturmakta diretir aksi tekdirde davetlere katılmazmış. Böyle yapa yapa eğitmiş aristokratzedeleri :))
Efendim gelelim şu meşhur 9. senfoniye: Üstadımız dehasını ve farklılığını -elinde olmayan nedenlerle- göstererek bir senfonide olmayan birşeyi yapmış(yani kuralların dışına çıkarak) ve son bölümüne koral bir bölüm eklemiştir eserinin. 'Sen ey tanrılar alevi, ey elizyumun kızı...' diye başlayan ve hepimizin neşeye şarkı diye bildiğimiz ünlü Schiller şiirinin olduğu bölüm.
Ben daha ne diyim, şu verdiğim bilgileri hiçbir yerde böyle derli toplu bulamazsınız; kıymetimi bilin!
büyük bir deha bana göre..dinlemeyen çok şey kaybetmiş bu güne kadar demek.. :)
muziğin dahi cocuğu.....baska söze gerek yok
Ludwig van Beethoven (1770-26 Mart 1827) Alman klasik müzik bestecisi.
Klasik müziğin en büyük bestecilerinden biri sayılır. Dokuz senfoni, 5 piyano konçertosu, 32 piyano sonatı,bir opera, ve pek çok oda ve orkestra eseri yazmıştır. 1770'de Bonn'da doğmuş, 1792'de Viyana'ya taşınmış ve bundan sonra burada yaşamıştır. Hiç evlenmemiştir. Genç yaşlarda yaşamakta olduğu Viyana'da piyano çalma ve besteleme yeteneği takdir görmüştür. 1801'den sonra duyma hissi azalmaya başlamıştır.
1817'de tamamen sağır olmuştur. Buna rağmen, ünlü 9. senfonisini hiç duymadan bestelemiştir. Son yaylı çalgılar dörtlüleri de son döneminde bestelenmiştir. 1827'de bir karaciğer hastalığı yüzünden öldüğü sanılmaktadır.
Klasik müzigin dehasi...
9. senfoniyi yaratan sahsiyet.
Klasik müzik dendiğinde akla ilk gelen isim elbette, 9. Senfonisi ile...
Hayatı desen bir o kadar zor, bir filmde izlediğim hayatının kareleri gözümden gitmiş değil...
9.senfoni abi yaa,gerisi yalan..........
Bu kadar notayı düşünmesinden.. düşünüp yazmasından.. yazıp bestelemesinden.. besteleyip çalmasından.. ötürü. Sürekli bunu nasıl yaptı? dediğim. Varlığı faydalı olmuş. Bencede deha.
Müzik Beethoven`dan önce ve sonra olarak ikiye ayrılır
klasik müziğin eşsiz dehası.
diğer besteciler müziklerinde insanı yaratamazlarken, o mükemmel insanı yaratmıştır
Romantik Çağ'ın dahi çocuğu
Ay Işığı Piyano Sonatı No. 14 C Minör
muzik dehası.....
9. senfonniyi söylemek ve dinlemek ayrı bir zevk
ve tabiiki 7. senfoni 2. bölüm.....
Beethoven...
müzik dehası..notaları konuşturan adam...
7.senfoninin ikinci kısmında öyle müthiş şeyler duyumsuyorum ki...
beethovenin hayatını anlatan bir film izlemiştim....
finalde bir küçük çocuk tavanarasındaki odasında korkuyla beklemektedir...çünkü alkolik olan babası...sıklıkla ona şiddet uygulamaktadır...
kulaklarına vuran tokatlar nedeniyle sağır olmuştur zaten...babası naralar atarak evin içine girer ve küçük beethoven pencereden aşağı süzülerek dayaktan kaçar....
yalınayak koşmaya başlar... çimenler...çimenler....koşar....koşar....
yolun sonunda bir göl vardır... kendini göle atar...kollarını iki yana açıp kendini sulara bırakır....gökyüzünde ay ve yıldızlar göz kırpmaktadır...ve küçük çocuk sanki uzayla ve yıldızlarla bütünleşmiş gibi yıldızların aksinin vurduğu gölde gülümser....
artık mutludur ve huzurludur...
ve bu esnada senfoni son ritmine tüm başkaldırısıyla ulaşır..