Bende gözlerin kaldı, o şarkının sözleri Bu biraz da kendimi, seninle tanımlamak gibidir Orda saklıdır dünyanın bütün hazineleri Kutlu bir mirastır elbet..
Bir ömür yetmez anladım Yazmak için bütün sen'leri...
"Hiçbir şey yoktu, bomboştu, İşte şu avucumun içi gibi, Ama yine de yoklamayı sürdürdüm... Kaybettiği bir şeyi bulmayı çok istediği zaman İnsan bazen öyle yapar... Bakar bir göremez, Bomboştur baktığı yer, Öyleyken yine de on beş kez bakar aynı yere... "
Kendine has bir dokusu, kokusu, kendine has bir tınısı vardır Mabel Matiz şarkılarının. Kim söylerse söylesin, tanırsınız. Çünkü hem sözleri, hem müziği taa şurada hissedilir. Aşkı yaşamak ve yazmak Mabel'e, aşkın şarkısını söylemek birbirinden güzel seslere, acısını çekmek de biz dinleyicilere düşer...
Biraz şiir, biraz şarkı... Biraz hüzün, biraz hasret... Biraz ben, biraz sen...
EZ U TU (BEN VE SEN)
Bir fırtınaydı gidişin Tüm yaraların sancısını, Bir dille anlatmaya çalışmak gibiydi (Bir dile yüklemek gibiydi) Ya da tüm kitaplarda bahsedilen kutsal bir aşkı, Yumuşak huylu ve çilekeş bir yürekten koparmak gibiydi. Memleketimin tüm mezarlıklarında Yasını aramak gibiydi, Tüm süt çocuklarının ağızlarını Annelerinin memelerinden ayırmak gibiydi.
Vakit sonbahardır Ağaçların tüm yaprakları döküldü Göçebe kuşlar yetim yuvalarından uçtular Kara bulutlar, mavi gökyüzü Bize ağladılar
Sen orada kaldın Ben ise burada. Sen kimi beklersin. Ben ve sen yar Birbirimizden uzak düştük Sen neyi beklersin
Bir ülkenin kurulmasıydı Bir şehrin, sınırlarına mültecisi olması gibiydi. Ya da nasıl desem Uzak bir ufukta, Bakışlarına, bitişik kalmak gibiydi. İki elin bir boğazı sıkması, Ve sesinin çıkmaması gibiydi. Birden bire yüzlerce yılın Ömründen akıp gittiğini anlamak gibiydi..
Güzel gülüşün Karanlık gecemin mumu işığıydı Yaşam bizim için Keyif, eğlence ve sevdalıktı Söyle yarim neden Şafak neden bize karanlıktı?
Sen orada kaldın Ben ise burada. Sen kimi beklersin. Ben ve sen yar Birbirimizden uzak düştük Sen neyi beklersin
Beni güzel hatırla... Çünkü sevdim seni ben Her şeyini… Sana sırdaş oldum Dost oldum koynumda ağladın Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini Beni üzdün, kınamadım Alışıktım vefasızlığa El oldun aldırmadım…
Yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt Dökül karanlığıma ışıklar gibi Al beni, en uzaklara götür Sesin aksın içimde bir pınar gibi Bana bir şarkı söyle...
Rica ederim Özgüveni olan insanları takdir etmişimdir. Ajdar hariç:-))) İnşallah bende bir gün şiir yayınlarım:-))) Şarkı ve türkü söyleme işi sizlerin olsun.
Beni güzel hatırla Bunlar son satırlar… Farzet ki bir rüzgardım Esip geçtim hayatından Ya da bir yağmur Sel oldum sokağında Sonra toprak çekti suyu… Kaybolup gittim Belki de bir rüyaydım senin için Uyandın ve ben bittim…
Bütün renkleri kat birbirine Buram buram bir turuncu getir geçen yazdan Bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi Hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan Bana bir şarkı söyle...
Geçsin günler, haftalar Aylar, mevsimler, yıllar Zaman sanki bir rüzgâr Ve bir su gibi aksın Sen gözlerimde bir renk Kulaklarımda bir ses Ve içimde bir nefes Olarak kalacaksın.
Bir gün alışırsam yokluğuna Sevda bitmiştir bil yedi cihanda Bir gün hasretler hiç sen kokmazsa Miadı çoktan dolmuştur atanın sol yanda Bir gün şiiri bırak tek bir mısra dahi olmazsa Matemdedir tüm şairler bil, kalbine karalar bağla...
Bende gözlerin kaldı, o şarkının sözleri
Bu biraz da kendimi, seninle tanımlamak gibidir
Orda saklıdır dünyanın bütün hazineleri
Kutlu bir mirastır elbet..
Bir ömür yetmez anladım
Yazmak için bütün sen'leri...
A. Hicri İzgören
?si=-BUtYbxMwkwCHIUk
...ey canım, güzel yüzlüm
suyunda denizleri bulduğum
bilmediğim yerlerimdeki sancı
bana bir şey söyle, güleyim
bir şey daha söyle, inandır...
T. Uyar
"Hiçbir şey yoktu, bomboştu,
İşte şu avucumun içi gibi,
Ama yine de yoklamayı sürdürdüm...
Kaybettiği bir şeyi bulmayı çok istediği zaman
İnsan bazen öyle yapar...
Bakar bir göremez,
Bomboştur baktığı yer,
Öyleyken yine de on beş kez bakar aynı yere... "
?si=gVl6PqHzph7g5LaA
Kendine has bir dokusu, kokusu, kendine has bir tınısı vardır Mabel Matiz şarkılarının. Kim söylerse söylesin, tanırsınız. Çünkü hem sözleri, hem müziği taa şurada hissedilir.
Aşkı yaşamak ve yazmak Mabel'e, aşkın şarkısını söylemek birbirinden güzel seslere, acısını çekmek de biz dinleyicilere düşer...
?si=0MPka2m0wV-hDiqu
Kırıldığından beri sesim, ben şarkılarımı içimden, kendime söylerim...
?si=kdn-wEmoEdapN5wG
Biraz şiir, biraz şarkı...
Biraz hüzün, biraz hasret...
Biraz ben, biraz sen...
EZ U TU
(BEN VE SEN)
Bir fırtınaydı gidişin
Tüm yaraların sancısını,
Bir dille anlatmaya çalışmak gibiydi
(Bir dile yüklemek gibiydi)
Ya da tüm kitaplarda bahsedilen kutsal bir aşkı,
Yumuşak huylu ve çilekeş bir yürekten koparmak gibiydi.
Memleketimin tüm mezarlıklarında
Yasını aramak gibiydi,
Tüm süt çocuklarının ağızlarını
Annelerinin memelerinden ayırmak gibiydi.
Vakit sonbahardır
Ağaçların tüm yaprakları döküldü
Göçebe kuşlar yetim yuvalarından uçtular
Kara bulutlar, mavi gökyüzü
Bize ağladılar
Sen orada kaldın
Ben ise burada.
Sen kimi beklersin.
Ben ve sen yar
Birbirimizden uzak düştük
Sen neyi beklersin
Bir ülkenin kurulmasıydı
Bir şehrin, sınırlarına mültecisi olması gibiydi.
Ya da nasıl desem
Uzak bir ufukta,
Bakışlarına, bitişik kalmak gibiydi.
İki elin bir boğazı sıkması,
Ve sesinin çıkmaması gibiydi.
Birden bire yüzlerce yılın
Ömründen akıp gittiğini anlamak gibiydi..
Güzel gülüşün
Karanlık gecemin mumu işığıydı
Yaşam bizim için
Keyif, eğlence ve sevdalıktı
Söyle yarim neden
Şafak neden bize karanlıktı?
Sen orada kaldın
Ben ise burada.
Sen kimi beklersin.
Ben ve sen yar
Birbirimizden uzak düştük
Sen neyi beklersin
Beni güzel hatırla...
Çünkü sevdim seni ben
Her şeyini…
Sana sırdaş oldum
Dost oldum koynumda ağladın
Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
Beni üzdün, kınamadım
Alışıktım vefasızlığa
El oldun aldırmadım…
O. Savcı
Ben söylersem, benden soğursun...
Bunu göze alamam...
Yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt
Dökül karanlığıma ışıklar gibi
Al beni, en uzaklara götür
Sesin aksın içimde bir pınar gibi
Bana bir şarkı söyle...
Ü. Y. Oğuzcan
Rica ederim
Özgüveni olan insanları takdir etmişimdir.
Ajdar hariç:-)))
İnşallah bende bir gün şiir yayınlarım:-)))
Şarkı ve türkü söyleme işi sizlerin olsun.
Ve emin olunuz o hasret hiç bitmiyor.
Tebrikler Elif hanım.
YouTube 'tada beğendim
Güzel bir ses.
Beni güzel hatırla
Bunlar son satırlar…
Farzet ki bir rüzgardım
Esip geçtim hayatından
Ya da bir yağmur
Sel oldum sokağında
Sonra toprak çekti suyu…
Kaybolup gittim
Belki de bir rüyaydım senin için
Uyandın ve ben bittim…
En büyük sarkıcı,
Sessizliğimizin şarkısını söyleyendir.
H. Cibran
Sen bana bir şarkı söyle, ben sana ŞARKı...
Bütün renkleri kat birbirine
Buram buram bir turuncu getir geçen yazdan
Bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi
Hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan
Bana bir şarkı söyle...
Ü. Y. Oğuzcan
Söylemiycem...
Geçsin günler, haftalar
Aylar, mevsimler, yıllar
Zaman sanki bir rüzgâr
Ve bir su gibi aksın
Sen gözlerimde bir renk
Kulaklarımda bir ses
Ve içimde bir nefes
Olarak kalacaksın.
Bir gün alışırsam yokluğuna
Sevda bitmiştir bil yedi cihanda
Bir gün hasretler hiç sen kokmazsa
Miadı çoktan dolmuştur atanın sol yanda
Bir gün şiiri bırak tek bir mısra dahi olmazsa
Matemdedir tüm şairler bil, kalbine karalar bağla...
SezaiGüler
Olmasa mektubun
Yazdıkların olmasa
Kim inanır senle ayrılığımıza
Sanma unutulur zaman la
Her şey unutulur sanma