ayrılık evlenme planları yaptığın insanı yarı yolda bırakmaktır için acıya acıya da olsa yapmak zorunda kaldığın şeydir. bazen ölüm gibi gelir insana. bana geldi mesela. canım acıdı içimden gerçekten bi şeyler koptu. çok sevdim sanırım bunu zannetmedim evet çok sevdim zaten bu kadar sevmeseydim o kadar şeye susar mıydım. çoktan bırakırdım evlenmeye kadar gitmezdim. bu kadar sevmeseydim eğer bu kadar kolay da yıkılmazdım. ayrılıktan öte ayrılış şekli çok önemli. onun sözleri bakışları. ondan neden vazgeçtiğinizi sorgulayan sizin kendinizi iğrenç hissetmenize neden olan bakışlar. ayrıldığım insanı hala seviyorum ayrılırken bana yaptığı çirkin şeye rağman. işte herşeye rağman sevince ayrılık da bu kadar daha çok öldürüyo, parçalıyo hayattan koparıyo, akıl hastası yapabiliyo............
her seferinde insanı bin defa vurur bin defa yıkar, öldürür.geriye hep özlemler hep gözyaşlerı kalır.ne kalır geride başka? tüm güvencin biter duygularını kaybedersin kendine layık göremezsin.ama yinede hep gelip seni bulru ne kadar kaçsanda sonunda hep bu vardır ve bile bile seversin bağlanırsın...artık gücün kalmaz ama yinede savaşırsın..uğruna içini öldürürsün ama yıpranan sen olursun.
her ayrilik bir vurgun degmeyin yaslarima benden selam söyleyin bütün asklarima ciceklerim dökülür her mevsim sonra yeniden acar umudumun boynu bükülür sonra deniz bin defa tasar
ayrılık sevenlerin ya da sevdiğini iddia edenlerin sınavıdır bence.ne mutlu bu sınavı yüzakıyla geçenlere...
ayrılık vefasızlık hastalığına yakalanmış kişiler için geçerlidir... cisimlerin, bedenlerin bir olmaması ayrılık değil; ayrılık gönüllerin, kalplerin bir olamaması herhalde...
Ayrılığı anlatmak için önce sevdalandığın anı anlatmak gerek ama çok uzun sürer. Ayrılık ya karşındakini anlamamak ya da eşeklik yaptığını anlamandır. işte bu an ayrılığın başlangıcıdır.
Ayrılık yüreğin mahzunluk hali..Göğüs kafesinin darlaşması sonucu nefes almaktaki zorlanış..Geceleri binbir senaryo kurup onları bozmak ve bunu sabaha kadar tekrarlamak..
Sözcüğe aşk açısından bakacak olursak belki de dünyanın en nesnel varlığıdır ayrılık. Küçük aşklar küçük ayrılıklarda bile sönerken, gerçek aşklar bu ayrılıklarla daha da büyür. Aynen rüzgarın mumu söndürüp yangını körüklemesi gibi. Bu yüzden ayrılıklar kendinizi ve sevginizi daha iyi tanımazı sağlar.
ayrılık dönüşü olmayan bir nehir
yalnızlık yıkılmış bomboş şehir
kaç sevda kül oldu böyle kimbilir
gözlerin kal diyor dudakların git...
AYRILMANIN DA VAHŞİ BİR TADI VAR...
çünkü ayrılanlar hala sevgili...
Giden değildir terk eden kalandır..Gidende bu yüzden gitmiştir zaten
ayrılık ölümün diğer adı..
ayrılık evlenme planları yaptığın insanı yarı yolda bırakmaktır için acıya acıya da olsa yapmak zorunda kaldığın şeydir. bazen ölüm gibi gelir insana. bana geldi mesela. canım acıdı içimden gerçekten bi şeyler koptu. çok sevdim sanırım bunu zannetmedim evet çok sevdim zaten bu kadar sevmeseydim o kadar şeye susar mıydım. çoktan bırakırdım evlenmeye kadar gitmezdim. bu kadar sevmeseydim eğer bu kadar kolay da yıkılmazdım. ayrılıktan öte ayrılış şekli çok önemli. onun sözleri bakışları. ondan neden vazgeçtiğinizi sorgulayan sizin kendinizi iğrenç hissetmenize neden olan bakışlar. ayrıldığım insanı hala seviyorum ayrılırken bana yaptığı çirkin şeye rağman. işte herşeye rağman sevince ayrılık da bu kadar daha çok öldürüyo, parçalıyo hayattan koparıyo, akıl hastası yapabiliyo............
her seferinde insanı bin defa vurur bin defa yıkar, öldürür.geriye hep özlemler hep gözyaşlerı kalır.ne kalır geride başka? tüm güvencin biter duygularını kaybedersin kendine layık göremezsin.ama yinede hep gelip seni bulru ne kadar kaçsanda sonunda hep bu vardır ve bile bile seversin bağlanırsın...artık gücün kalmaz ama yinede savaşırsın..uğruna içini öldürürsün ama yıpranan sen olursun.
her ayrilik bir vurgun degmeyin yaslarima
benden selam söyleyin bütün asklarima
ciceklerim dökülür her mevsim
sonra yeniden acar
umudumun boynu bükülür
sonra deniz bin defa tasar
haluk leventin şarkısı ve aşkımın çok uzaklarda olmasıdır....
acı çekmek özgürlükse özgürüz ikimizde
ayrılık sevenlerin ya da sevdiğini iddia edenlerin sınavıdır bence.ne mutlu bu sınavı yüzakıyla geçenlere...
ayrılık vefasızlık hastalığına yakalanmış kişiler için geçerlidir...
cisimlerin, bedenlerin bir olmaması ayrılık değil; ayrılık gönüllerin, kalplerin bir olamaması herhalde...
ayrılık bir sonu simgelese de yeni bir başlangıçtır belki de gelmeyen sevgiliyi özleyip onu beklemektir...
ayrılık:
yok oluşun başlangıcı, sesizlik içinde geçen bir süre, değer bilmeyenlere verilen ceza, ödül: değer hatırlatma olgusu....
Bir türküde şöyle der: Ölüm ile ayrılığı tartmışlar/ Elli dirhem fazla gelmiş ayrılık!
olur öle bazen..normaldir...panik yapar..herşey düzelir
Ayrılığı anlatmak için önce sevdalandığın anı anlatmak gerek ama çok uzun sürer. Ayrılık ya karşındakini anlamamak ya da eşeklik yaptığını anlamandır. işte bu an ayrılığın başlangıcıdır.
Ayrılık yüreğin mahzunluk hali..Göğüs kafesinin darlaşması sonucu nefes almaktaki zorlanış..Geceleri binbir senaryo kurup onları bozmak ve bunu sabaha kadar tekrarlamak..
Uykusuz gözler ve göz yaşı..
bütün köprüler yakılmalı
ayrılıklar vakti!
çürük bir diş gibi kanırtıp kentleri,
dünyanın ağzını burnunu kanlar içinde bırakmalı....
ayrılık ne biliyormusun?
ne araya yolların girmesi
ne kapanan kapılar
ne yıldız kayması gecede
ne ceplerde tren tarifesi
ne de turna katarı gökte...
insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık! !
Bence ayrılıkta sevdaya dahil.. ve ayrılanlar hala sevgili
kavuşmak ayrılmakla başlar.
Ayrılık sonunda kavuşmak varsa güzeldir.Yoksa ölüm kadar beterdir.
vedalar canını sıkmasın, yeniden merhaba diyebilmek için hoşçakal gereklidir....
Sözcüğe aşk açısından bakacak olursak belki de dünyanın en nesnel varlığıdır ayrılık. Küçük aşklar küçük ayrılıklarda bile sönerken, gerçek aşklar bu ayrılıklarla daha da büyür. Aynen rüzgarın mumu söndürüp yangını körüklemesi gibi. Bu yüzden ayrılıklar kendinizi ve sevginizi daha iyi tanımazı sağlar.
AYRILIK.... Ölüm ile ayrılıgı tartmışlar, elli gram fazla gelmiş ayrılık. ÖLÜMDEN ELLİ GERAM FAZLA