Bugün yani 4 ocak günü annemle birlikte Avatar 2: Suyun Yolu filmini izlemeye gittik. Muhteşemdi. Hem görsel hem de duygusal bir şölendi diyebilirim. Avatar'ın ilk filmini sinemada izlememiştim ama şimdi 2. sini üç boyutlu gözlüklerle sinemada izledim. Sinemaya gitmeyi çok özlemişim. Evde sinemaya gitmek üzere hazırlanırken, bir an küçükken anneannemle lunaparka giderkenki sevincim gibi bir sevinç hissettim. Her anın tadını çıkardım. Son yazılar yani filmde emeği geçen yüzlerce insanın ismi sinema perdesinden geçip gidene, müzikler bitene kadar koltuğumdaydım. Diğer sinema filmleri için yapılan anonsları duymak, patlamış mısır kokusu hepsi büyülü bir atmosferin parçasıydı. Mısırlar sinema biletinin parasından bile pahalı olduğu için ve ben o parayla evde belki aylarca patlamış mısır yiyebileceğimden sinemada mısır satın almadım. Kokusuyla yetindim o bedavaydı :)) Üç boyutlu gözlükleri ayrıca satın almak gerekiyordu :) ama pahalı değildi. Sinema koltukları mordu ve çok rahattı. Bir de sevgililer için arada kol koyma yeri olmayan ikili koltuklar tasarlamışlar, bu da hoştu. Sevgilim, seninle sinemaya gidince belki böyle koltuklarda otururuz. :) Filmdeki doğa manzaraları harikaydı, ormanın, denizin ve muhteşem deniz canlılarının güzelliği etkileyiciydi. Bazıları ışıklıydı. Masal diyarı gibiydi. Navi halkının doğayla bir bütün olarak yaşamaları, kendilerini doğayla bir hissetmeleri, doğaya duydukları sevgi ve saygı etkileyici bir biçimde ifade edilmiş. Ayrıca filmde bir çok duyguyu bulmak, hissetmek mümkündü. Hem macera filmi; navi halkı vatanlarını savunuyorlar, hem bilim kurgu filmi, hem de romantik bir film; aşk, sevgi temasına da yer veriliyor hem de tüm çeşitliliğiyle birlikte. Hem iki sevgilinin, eşlerin birbirine hissedeceği türden hem bir annenin ve bir babanın çocuğuna hissedeceği türden, hem kardeşlerin ve arkadaşların birbirine hissedeceği türden, hem insanın doğaya ve yaratıcımıza hissedeceği türden bir sevgi. Bütünlük, bağlılık, bir olma, aynı amaç için birlikte omuz omuza savaşma, haksızlıklara karşı mücadele etme, hepsi çok güzel işlenmiş. Tabi bunların yanında filmde insanların ne kadar acımasız, zalim olabileceğini, sadece para uğruna nasıl her şeyi hiçe sayabileceğini ve vahşiden de vahşi olabileceğini de görebiliyorduk. İlk filmde uçan ve binek aracı olarak kullanılan ejderha benzeri yaratıklar varken burada ek olarak hem uçabilen hem suyun altında gidebilen yaratıklar vardı. Ayrıca tulkun denilen balina benzeri yaratıklar da vardı ki hepsini bu kadar güzel ve etkileyici kılan, onlarla duygusal bir bağ kurulabilmesiydi. Zeki olmaları, onlarla iletişim kurulabiliyor olması, duygusal olmaları, navilerle birebir derin bağlarının olması, her birinin özel olması etkileyiciliklerini arttırıyordu. Bir de mavi renkteki navilerin gözlerini, yüzlerinde karanlıkta parlayan noktaları, kuyruklarını, kızınca kedi gibi tıslamalarını da çok hoş ve sempatik buldum. Sevgilim, inşallah bir gün seninle birlikte de el ele sinemaya gideriz. Bu büyülü atmosferi birlikte deneyimleriz. Hep iyi ol, mutlu ol, benimle ol. :)
İnternete girip de, kelimeyi duymayıp bilmeyen var mıdır acaba? Ama gene de bir tekrar etmiş olalım. Sitelerde, kendimizi temsil eden fotoğraf ve benzeri diğer şekillere avatar demekteyizdir. Bu, kendi fotoğrafımız olabileceği gibi, hiç ilgimiz olamayan herhangi bir figür de olabilecektir. Ancak… Sözün aslı nedir; nereden çıkmış ve kullanılmaya nasıl başlanmıştır? Şöyle bir irdeleyelim bakalım. Bilgi kaynakları, avatar’ın anavatanını Hindistan olarak gösteriyorlar. Evet… Terim, Sanskrit diliyle “avatara” olarak Hindistan’dan çıkmışmış. Öncelikle ilâhî bir varlığın yeryüzüne inmesi demek oluyormuş. Hindû dîninde, tanrı Vişnu’nun ruh durumundan cisim ve beden şekline dönüşmesini anlatırmış. İnsan veyâ başka bir şeyin şekil değiştirmesine de, gene “avatara” denmekteymiş. İnternet dışında; bir düşünce, bir akım, bir terimle birlikte anılan kişiye dahi avatar denirmiş. Konunun Asya dinleriyle karışarak, yazdıkça çatallanan ve uzayan geçmişi ve gelişimini burada keselim. Terimi, bugünkü anlamındaysa ve ilk olarak 1985 yılında “Chip Morningstar” diye bir kişi kullanmış. O günden bu yana da şu bildiğimiz kılık ve kavrama dönüşmüş.
Avatar: Hava-Su-Toprak ve Ateşin oluşturduğu bir güçtür.Bu 4 anasırı bağlayan bir bağ vardır bu bağ kimde var ise o kişi bu 4 güçün sırrına erer.ve o güçe erişir.Burada hava diğer güçleri hakimdir.su ateşi söndürür derler ama güneş gibi bir ateşi hiçbir su söndüremez hava ise hem topraga hem suya hem ateşe hakimdir onları istegi yöne yönlendirebilir.Avatar bu 4 gücün ve artı onları baglayan manevi bağın ortaya çıktığı güçtür.4 anasırdan her biri bazı insanlarda ortaya çıkar ama 4 güç birden ancak 500 senede bir,bir insanda ortaya çıkar bu çıkan insanı ancak o yolda olan görür tanır bilir ve ona uyar ve ona hizmet eder onunla o olur.Diger hava olsun su olsun toprak olsun ateş olsun bunlardan her biri dahi o manevi bağla bir insandan çıktıgı zaman o insanda o bir güçe erişir.ateşin güçü,suyun güçü,topragın güçü bunlardan biri o kişide ortaya çıkar.ancak böyle insanlarda ancak 100 yılda bir ortaya çıkar.sevgi ve saygılarımla daha fazlasını kendi gönlünüzde kendi aklınızda kendi ilminizde arayın.Arayan aşk ile sadakat ile tenezzül ile bu bilgilere ulaşacaktır...
Avatar,sanki Amerikan kovboy(sığır çobanı) filimlerindeki Kızılderilileri anlatıyor.(Uçan at şeklindeki yaratığın kemend ile yakalanıp evcilleştirilmesi,vücutlara sürülen boyalar ve ritüelleri Kızılderililere özgü bir geleneğin anlatımıdırABD soykırımı bağlamında bir özür ve özeleştiri dir.
dönüşüm, değişim; serüven avatar tanrının canlı ve cansız varlıkları indirtiklerinde değişim geçiren olağan üstü güçlere sahip olup indirilen şeylere avatar denir
'siz insanların topraklarını işgal ederseniz,onları kendinize düşman edersiniz' filmin bir bölümünde söylenen bu cümle,sosyalizmle bağlantılı olmasa bile Avatar anti-emperyalist sol bir filmdir.
muhteşem efektler konu harika insana gerçekten uzaylılar varmış gibi hisetiriyor fakat busefer bi farkla dünyalılar teknolojik olarak çok ileri :))) ayrıca bir çok filimden sahne içeriyor gibiydi ama harikaydı sivasta 3D olmadığı için normalini izlemek zorundda kaldık ama yinede muhteşemdi çok akıcı sürükleyici filim :))
avatar; cnbc-e'de ve bir çocuk kanalında oynayan bir çizgi dizi. dizinin kahramanı, yylar öncesinde hava bükücülerin, su bükücülerin, toprak bükücülerin ve ateşl bükücülerin yaşadığı bir dünyada her 4 elementi de bükebilen tek kişilik. çıkan savaşları önleyebilecek bir denge unsuru, bir çocuk olmasına rağmen dünyanın kendisinden beklentilerine karşılık verebilecek koca bir yüreği, 3 arkadaşı, bir maymun benzeri hayvanı bir de onu her yere götürebilen uçan bizonu var. bunlar ona ateş krallığıyla mücadelesinde yardım edecek, onun eğitimine katkıda bulunacak ve her zaman yanında olacaklar.
'Zerdüştler ve Brahmanizm gibi bazı dinler seçilen kişiyi ALLAH'ın insan şekline girmiş hali (hulul) - haşa - olarak görür. Brahman Hindular bu kişiye 'avatar' yani 'ALLAH'ın yere inişi' ismini verirler.. Onlara göre ALLAH seçilen bu insanın içindedir... '
Avatar değişik anlamları bulunan bir sözcüktür ama ben farklı bir boyut getirmek istiyorum ki: Avatar bir televizyon çizgi-dizi sidir :)
Avatar: son hava bukucu', kurgu bir dunyada gecer. insan irkina ev sahipligi yapan bu dunyada ayrica fantastik hayvanlar ve dogaustu ruhlar bulunur. insanlar 4 ulusa ayrilmistir: su kabilesi, toprak kralligi, hava gocebeleri, ates ulusu. her ulusta 'bukucu' adi verilen ozel insanlar kendi elementlerini kontrol etme yetenegine sahiptir. bu bukme stilleri ozel dovus sanatlari ile birlesir.
4 dogaustu ruhuda yonetebilen tek usta, avatardir. zamaninda dunyada dengeyi saglayan kisi, birden bire ortadan yok olur, ve ates ulusu savas ilan eder. tum kabilelere saldirir. avatarin yoklugunda tum dunyaya hukmetmeye karar verir. tum ulus inanclidir ve avatarin donusunu bekler. ates ulusu icin zafere az kalmisken, su kabilesi civarlarinda bir buz kutlesinin icinde avatar belirir. 2 arkadas -katara, sokka- onu o buz kitlesinin icinden kurtarir ve bekleyis sona erer. avatar dondugu zaman tum kotulukleri giderip, dunyada barisi saglayacagina inaniyorlar. su an cnbc-e 'de 1. sezon oynayan 'avatar: son hava bukucu' yurt disinda 2. sezonuda oynamis olup, 3. sezonda 2007'de ABD'de yayinlanacakmis. dizinin senaryosu bir 'kitap serisi' olarak yazilmistir. her sezon bir 'kitap' ve her bolüm bir 'kisim' olarak tanimlanir. dizi, nicktoons'da 6-11 yas arasi grubun disinda da cok yuksek reytinglere ulasmistir. 4,5 milyon izleyici, dizinin bir bolumunde topladiği en yuksek izleyici sayisidir.
kendi resmim dışında olabilecek her şey =) bu zamana kadar kullandıklarım: dianne dengel'den mutluluğun resmi dört yapraklı yonca yamalı yastığına sarılan bir ayucuk saçları rüzgarla havalanan siyah saçlı kız animası sultanahmet önundeki çimenlerde duran çirkin bakışlı kedi ve en son terry.... şeker kız candy'deki terry.... asi ruhlu aşkım benim...ne varsa sende var yine.... keşke anima olmasaydın =(
AVATAR BENCE RESMİNİ AV OLARAK ATMAK. YANİ BLOG YAZARLIĞINA BAŞLADIĞIN ZAMAN TANINIRLIK ÖLÇÜN YÜKSELSİN DİYE AVATAR EKLE DENEN YERE RESMİNİ GÖNDERMEKTİR. www.hasbora.com
Hint mitolojisinden geliyor. Tanrılar dünyaya canlı ya da cansız nesneler olarak indiklerinde aldıkları görünüme Avatar deniliyor. Yeni görünümlerinde, sahip oldukları tüm enerji ve bilgiye sahip oluyorlar. Ancak canlı nesneler olarak göründüklerinde, her inişlerinde bilgi ve enerjilerini yeniden anımsayıp öğrenerek yetkinliğe ulaşıyorlar. En son inişlerinde en üst düzey varoluş enerjisine sahip oluyorlar ve bu son inişte gelinen mükemmellik aşamasına da Avatar deniliyor. Dünyadaki tüm canlı ve cansız nesnelerin Avatarların dünyadaki yansıması ya da yetkinliğe giden yolda kendini anımsayan görüntileri olduğuna da inanılır.
Bugün yani 4 ocak günü annemle birlikte Avatar 2: Suyun Yolu filmini izlemeye gittik. Muhteşemdi. Hem görsel hem de duygusal bir şölendi diyebilirim. Avatar'ın ilk filmini sinemada izlememiştim ama şimdi 2. sini üç boyutlu gözlüklerle sinemada izledim. Sinemaya gitmeyi çok özlemişim. Evde sinemaya gitmek üzere hazırlanırken, bir an küçükken anneannemle lunaparka giderkenki sevincim gibi bir sevinç hissettim. Her anın tadını çıkardım. Son yazılar yani filmde emeği geçen yüzlerce insanın ismi sinema perdesinden geçip gidene, müzikler bitene kadar koltuğumdaydım. Diğer sinema filmleri için yapılan anonsları duymak, patlamış mısır kokusu hepsi büyülü bir atmosferin parçasıydı. Mısırlar sinema biletinin parasından bile pahalı olduğu için ve ben o parayla evde belki aylarca patlamış mısır yiyebileceğimden sinemada mısır satın almadım. Kokusuyla yetindim o bedavaydı :)) Üç boyutlu gözlükleri ayrıca satın almak gerekiyordu :) ama pahalı değildi. Sinema koltukları mordu ve çok rahattı. Bir de sevgililer için arada kol koyma yeri olmayan ikili koltuklar tasarlamışlar, bu da hoştu. Sevgilim, seninle sinemaya gidince belki böyle koltuklarda otururuz. :) Filmdeki doğa manzaraları harikaydı, ormanın, denizin ve muhteşem deniz canlılarının güzelliği etkileyiciydi. Bazıları ışıklıydı. Masal diyarı gibiydi. Navi halkının doğayla bir bütün olarak yaşamaları, kendilerini doğayla bir hissetmeleri, doğaya duydukları sevgi ve saygı etkileyici bir biçimde ifade edilmiş. Ayrıca filmde bir çok duyguyu bulmak, hissetmek mümkündü. Hem macera filmi; navi halkı vatanlarını savunuyorlar, hem bilim kurgu filmi, hem de romantik bir film; aşk, sevgi temasına da yer veriliyor hem de tüm çeşitliliğiyle birlikte. Hem iki sevgilinin, eşlerin birbirine hissedeceği türden hem bir annenin ve bir babanın çocuğuna hissedeceği türden, hem kardeşlerin ve arkadaşların birbirine hissedeceği türden, hem insanın doğaya ve yaratıcımıza hissedeceği türden bir sevgi. Bütünlük, bağlılık, bir olma, aynı amaç için birlikte omuz omuza savaşma, haksızlıklara karşı mücadele etme, hepsi çok güzel işlenmiş. Tabi bunların yanında filmde insanların ne kadar acımasız, zalim olabileceğini, sadece para uğruna nasıl her şeyi hiçe sayabileceğini ve vahşiden de vahşi olabileceğini de görebiliyorduk. İlk filmde uçan ve binek aracı olarak kullanılan ejderha benzeri yaratıklar varken burada ek olarak hem uçabilen hem suyun altında gidebilen yaratıklar vardı. Ayrıca tulkun denilen balina benzeri yaratıklar da vardı ki hepsini bu kadar güzel ve etkileyici kılan, onlarla duygusal bir bağ kurulabilmesiydi. Zeki olmaları, onlarla iletişim kurulabiliyor olması, duygusal olmaları, navilerle birebir derin bağlarının olması, her birinin özel olması etkileyiciliklerini arttırıyordu. Bir de mavi renkteki navilerin gözlerini, yüzlerinde karanlıkta parlayan noktaları, kuyruklarını, kızınca kedi gibi tıslamalarını da çok hoş ve sempatik buldum. Sevgilim, inşallah bir gün seninle birlikte de el ele sinemaya gideriz. Bu büyülü atmosferi birlikte deneyimleriz. Hep iyi ol, mutlu ol, benimle ol. :)
Kendi suretinden bıkan modern insanın farklı surette kendine bakıp eğlenmesi
Çok güzel filmdi ya bi daha olsa bi daha izlerim
Şu Avatar Denilen…
İnternete girip de, kelimeyi duymayıp bilmeyen var mıdır acaba? Ama gene de bir tekrar etmiş olalım. Sitelerde, kendimizi temsil eden fotoğraf ve benzeri diğer şekillere avatar demekteyizdir. Bu, kendi fotoğrafımız olabileceği gibi, hiç ilgimiz olamayan herhangi bir figür de olabilecektir.
Ancak… Sözün aslı nedir; nereden çıkmış ve kullanılmaya nasıl başlanmıştır? Şöyle bir irdeleyelim bakalım. Bilgi kaynakları, avatar’ın anavatanını Hindistan olarak gösteriyorlar. Evet… Terim, Sanskrit diliyle “avatara” olarak Hindistan’dan çıkmışmış. Öncelikle ilâhî bir varlığın yeryüzüne inmesi demek oluyormuş. Hindû dîninde, tanrı Vişnu’nun ruh durumundan cisim ve beden şekline dönüşmesini anlatırmış. İnsan veyâ başka bir şeyin şekil değiştirmesine de, gene “avatara” denmekteymiş. İnternet dışında; bir düşünce, bir akım, bir terimle birlikte anılan kişiye dahi avatar denirmiş. Konunun Asya dinleriyle karışarak, yazdıkça çatallanan ve uzayan geçmişi ve gelişimini burada keselim.
Terimi, bugünkü anlamındaysa ve ilk olarak 1985 yılında “Chip Morningstar” diye bir kişi kullanmış. O günden bu yana da şu bildiğimiz kılık ve kavrama dönüşmüş.
Mete Esin
Avatar: Hava-Su-Toprak ve Ateşin oluşturduğu bir güçtür.Bu 4 anasırı bağlayan bir bağ vardır bu bağ kimde var ise o kişi bu 4 güçün sırrına erer.ve o güçe erişir.Burada hava diğer güçleri hakimdir.su ateşi söndürür derler ama güneş gibi bir ateşi hiçbir su söndüremez hava ise hem topraga hem suya hem ateşe hakimdir onları istegi yöne yönlendirebilir.Avatar bu 4 gücün ve artı onları baglayan manevi bağın ortaya çıktığı güçtür.4 anasırdan her biri bazı insanlarda ortaya çıkar ama 4 güç birden ancak 500 senede bir,bir insanda ortaya çıkar bu çıkan insanı ancak o yolda olan görür tanır bilir ve ona uyar ve ona hizmet eder onunla o olur.Diger hava olsun su olsun toprak olsun ateş olsun bunlardan her biri dahi o manevi bağla bir insandan çıktıgı zaman o insanda o bir güçe erişir.ateşin güçü,suyun güçü,topragın güçü bunlardan biri o kişide ortaya çıkar.ancak böyle insanlarda ancak 100 yılda bir ortaya çıkar.sevgi ve saygılarımla daha fazlasını kendi gönlünüzde kendi aklınızda kendi ilminizde arayın.Arayan aşk ile sadakat ile tenezzül ile bu bilgilere ulaşacaktır...
benim bildiğim 2 avatar var biri dizi 4 elementi anlatıyor biri film hangisinden bahsediyorsunuz? ?
avatar 3d yapılmış bir film. diğer anlamı ise web sitelerinde kullanıcıların kullandığı resim
Avatar,sanki Amerikan kovboy(sığır çobanı) filimlerindeki Kızılderilileri anlatıyor.(Uçan at şeklindeki yaratığın kemend ile yakalanıp evcilleştirilmesi,vücutlara sürülen boyalar ve ritüelleri Kızılderililere özgü bir geleneğin anlatımıdırABD soykırımı bağlamında bir özür ve özeleştiri dir.
dönüşüm, değişim; serüven
avatar tanrının canlı ve cansız varlıkları indirtiklerinde değişim geçiren olağan üstü güçlere sahip olup indirilen şeylere avatar denir
Gluck - Dance Of The Blessed Spirits...
harikaydııı müthişti
'İnsanoğlu güzellikleri yerin altında aradı, oysa ki onlar güzelliklerin yerin üstünde olduğunu biliyorlardı.'
Yine bir ABD'li mesih hikayesi. aç çocuğum ağzını!
'siz insanların topraklarını işgal ederseniz,onları kendinize düşman edersiniz' filmin bir bölümünde söylenen bu cümle,sosyalizmle bağlantılı olmasa bile Avatar anti-emperyalist sol bir filmdir.
muhteşem efektler konu harika insana gerçekten uzaylılar varmış gibi hisetiriyor fakat busefer bi farkla dünyalılar teknolojik olarak çok ileri :))) ayrıca bir çok filimden sahne içeriyor gibiydi ama harikaydı sivasta 3D olmadığı için normalini izlemek zorundda kaldık ama yinede muhteşemdi çok akıcı sürükleyici filim :))
avatar; cnbc-e'de ve bir çocuk kanalında oynayan bir çizgi dizi. dizinin kahramanı, yylar öncesinde hava bükücülerin, su bükücülerin, toprak bükücülerin ve ateşl bükücülerin yaşadığı bir dünyada her 4 elementi de bükebilen tek kişilik. çıkan savaşları önleyebilecek bir denge unsuru, bir çocuk olmasına rağmen dünyanın kendisinden beklentilerine karşılık verebilecek koca bir yüreği, 3 arkadaşı, bir maymun benzeri hayvanı bir de onu her yere götürebilen uçan bizonu var. bunlar ona ateş krallığıyla mücadelesinde yardım edecek, onun eğitimine katkıda bulunacak ve her zaman yanında olacaklar.
'Avatar kelmesi şu anlamı ihtiva ediyormuş..
'Zerdüştler ve Brahmanizm gibi bazı dinler seçilen kişiyi ALLAH'ın insan şekline girmiş hali (hulul) - haşa - olarak görür. Brahman Hindular bu kişiye 'avatar' yani 'ALLAH'ın yere inişi' ismini verirler.. Onlara göre ALLAH seçilen bu insanın içindedir... '
Kaynak: Prof.dr. Muhammed Hamidullah, ALLAH'ın elçisi Hz.Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem) beyan yayınları.
Bu kadar sık kullandığımız kelimenin manasına bir göz atın... lütfen
Avatar değişik anlamları bulunan bir sözcüktür ama ben farklı bir boyut getirmek istiyorum ki:
Avatar bir televizyon çizgi-dizi sidir :)
Avatar: son hava bukucu', kurgu bir dunyada gecer. insan irkina ev sahipligi yapan bu dunyada ayrica fantastik hayvanlar ve dogaustu ruhlar bulunur. insanlar 4 ulusa ayrilmistir: su kabilesi, toprak kralligi, hava gocebeleri, ates ulusu. her ulusta 'bukucu' adi verilen ozel insanlar kendi elementlerini kontrol etme yetenegine sahiptir. bu bukme stilleri ozel dovus sanatlari ile birlesir.
4 dogaustu ruhuda yonetebilen tek usta, avatardir. zamaninda dunyada dengeyi saglayan kisi, birden bire ortadan yok olur, ve ates ulusu savas ilan eder. tum kabilelere saldirir. avatarin yoklugunda tum dunyaya hukmetmeye karar verir. tum ulus inanclidir ve avatarin donusunu bekler. ates ulusu icin zafere az kalmisken, su kabilesi civarlarinda bir buz kutlesinin icinde avatar belirir. 2 arkadas -katara, sokka- onu o buz kitlesinin icinden kurtarir ve bekleyis sona erer. avatar dondugu zaman tum kotulukleri giderip, dunyada barisi saglayacagina inaniyorlar.
su an cnbc-e 'de 1. sezon oynayan 'avatar: son hava bukucu' yurt disinda 2. sezonuda oynamis olup, 3. sezonda 2007'de ABD'de yayinlanacakmis. dizinin senaryosu bir 'kitap serisi' olarak yazilmistir. her sezon bir 'kitap' ve her bolüm bir 'kisim' olarak tanimlanir. dizi, nicktoons'da 6-11 yas arasi grubun disinda da cok yuksek reytinglere ulasmistir. 4,5 milyon izleyici, dizinin bir bolumunde topladiği en yuksek izleyici sayisidir.
hint mitolojisinde tanrıların yeryüzündeki halidir.
Avatar:Son Hava Bükücü adlı çizgi dizidede bu anlatılıyor
harika bi çizgi dizgi olduğunu söyliyim.
kendi resmim dışında olabilecek her şey =)
bu zamana kadar kullandıklarım:
dianne dengel'den mutluluğun resmi
dört yapraklı yonca
yamalı yastığına sarılan bir ayucuk
saçları rüzgarla havalanan siyah saçlı kız animası
sultanahmet önundeki çimenlerde duran çirkin bakışlı kedi
ve en son
terry....
şeker kız candy'deki terry....
asi ruhlu aşkım benim...ne varsa sende var yine....
keşke anima olmasaydın =(
lider, önder, navigator, beklenen kurtarıcı
bilseydim niye size sorardım nıç nıç nıç hayret bişe..
AVATAR BENCE RESMİNİ AV OLARAK ATMAK. YANİ BLOG YAZARLIĞINA BAŞLADIĞIN ZAMAN TANINIRLIK ÖLÇÜN YÜKSELSİN DİYE AVATAR EKLE DENEN YERE RESMİNİ GÖNDERMEKTİR. www.hasbora.com
ayrıca sanal alemde oynanan oyunlarda seçilen karakterlerde değilmi
Hint mitolojisinden geliyor.
Tanrılar dünyaya canlı ya da cansız nesneler olarak indiklerinde aldıkları görünüme Avatar deniliyor.
Yeni görünümlerinde, sahip oldukları tüm enerji ve bilgiye sahip oluyorlar.
Ancak canlı nesneler olarak göründüklerinde, her inişlerinde bilgi ve enerjilerini yeniden anımsayıp öğrenerek yetkinliğe ulaşıyorlar.
En son inişlerinde en üst düzey varoluş enerjisine sahip oluyorlar ve bu son inişte gelinen mükemmellik aşamasına da Avatar deniliyor.
Dünyadaki tüm canlı ve cansız nesnelerin Avatarların dünyadaki yansıması ya da yetkinliğe giden yolda kendini anımsayan görüntileri olduğuna da inanılır.
avatar ne gibi bişey
bebiş :)
bilmiyorum ama merak ettim bilen varsa sölesin