Gece yarısı gönlümüzü avutmak için anlatılan masaldı aşk! Sonumuzu hiç düşünmeden, soyunup koynunda bir güzel yattığımız ve derin derin hülyalarla uykuya daldığımız.. Ve bir gün, bir sabah heyhula gözlerle etrafa bakakaldığımız....
aşık olmak; ruhumun için için sızlaması bedenimin çaresiz kaldığı deli oluşumun birinci yıldönümü...aşık olmak umursuzca sessiz ve yalın heybetlice sert ve tepkili hayata meydan okurcasına bardaktan su içercesine damla damla yudumlamak aslında aşık olmak realistlikten kopmak ve an ve an hayalperestliğe el uzatmak belkide güne idam sephası üzerinde uyanmak bu yüzden aşık olmak karacahile şair olmak berduşça yalın olmak aşık olmak kıyafetsiz düşünememe yetisinden tamamıyla arınmak aşık olmak sahiblenme güdüsünün farkında olmak teker teker yeni ülkeler fethdetmek koşarcasına çırpınırcasına oluk oluk ağlarcasına hayata rest çekmek aşık olmak ayık olamamak düz yolda denge kuramadan engelleri aşarak değilde yıkarak zirveye ulaşmak aşık olmak yerel aşık olmak genel aşık olmak hayata fısıldamak ağacın dalındakı yapragın suzulusunun farkında olmak gözegöz dişediş korkusuz ve için için ağlamak gizlice aşık olmak hüzünlenmek kimi zaman kahkalar atarak yaşamdan vazgeçebilmek çünkü aşık olmak yeniden doğmak temiz ve berrak hayata yeni gözlerini açmak aşık olmak durgun alemlerde yolculuğa başlamak rotası olmayan geminin en önde biletsiz seyahet eden yolcusu olmak aşık olmak tanrımisafiri olmak evlereşenlik belkide halaybaşı olmak bitip bilmeyen düğünlerde 3-5 kelime ile aşığının yahya kemal beyatlı'sı olmak aşık olmak kolundaki saatin rakamsal değerinin farkında olmak ümitsizce farkında olmadan şaçmalamak ve bu haliyle rest çekmek insanlığa aşık olmak denizlere açılmak yıldızlarla dost olmak gecenin ürküten karanlığında yürümek nereye gittiğini bilmeden yürümek aşık olmak goz pınarlarına sadık olmak şöyle dir ki; aşık olmak seni seviyorum diyemeden duygudan fedakarlık yaparak topraga kavusmaktır sessiz sessiz...
aşık olmak; ruhumun için için sızlaması bedenimin çaresiz kaldığı deli oluşumun birinci yıldönümü...aşık olmak umursuzca sessiz ve yalın heybetlice sert ve tepkili hayata meydan okurcasına bardaktan su içercesine damla damla yudumlamak aslında aşık olmak realistlikten kopmak ve an ve an hayalperestliğe el uzatmak belkide güne idam sephası üzerinde uyanmak bu yüzden aşık olmak karacahile şair olmak berduşça yalın olmak aşık olmak kıyafetsiz düşünememe yetisinden tamamıyla arınmak aşık olmak sahiblenme güdüsünün farkında olmak teker teker yeni ülkeler fethdetmek koşarcasına çırpınırcasına oluk oluk ağlarcasına hayata rest çekmek aşık olmak ayık olamamak düz yolda denge kuramadan engelleri aşarak değilde yıkarak zirveye ulaşmak aşık olmak yerel aşık olmak genel aşık olmak hayata fısıldamak ağacın dalındakı yapragın suzulusunun farkında olmak gözegöz dişediş korkusuz ve için için ağlamak gizlice aşık olmak hüzünlenmek kimi zaman kahkalar atarak yaşamdan vazgeçebilmek çünkü aşık olmak yeniden doğmak temiz ve berrak hayata yeni gözlerini açmak aşık olmak durgun alemlerde yolculuğa başlamak rotası olmayan geminin en önde biletsiz seyahet eden yolcusu olmak aşık olmak tanrımisafiri olmak evlereşenlik belkide halaybaşı olmak bitip bilmeyen düğünlerde 3-5 kelime ile aşığının yahya kemal beyatlı'sı olmak aşık olmak kolundaki saatin rakamsal değerinin farkında olmak ümitsizce farkında olmadan şaçmalamak ve bu haliyle rest çekmek insanlığa aşık olmak denizlere açılmak yıldızlarla dost olmak gecenin ürküten karanlığında yürümek nereye gittiğini bilmeden yürümek aşık olmak goz pınarlarına sadık olmak şöyle dir ki; aşık olmak seni seviyorum diyemeden duygudan fedakarlık yaparak topraga kavusmaktır sessiz sessiz...
Eyvah ki; aşksız gönül dinden sayılmaz! Yanmazsa aşkla o, gönülden sayılmaz! Sevmeden geçirdiğin bir günün varsa; O gün boşa geçmiştir, günden sayılmaz
Erkeklere mahsustur. 1.Çocukluk aşkı:Masumiyet 2.Gençlik aşkı:çılgınlık. 3.Yaşlılık aşkı:Andrapoz+ Prostat+ Ben bir zamanlar bir şey yapardım ya,her neyse.Amannn sende.(zengin olan yaşlı erkekler istisnadır.İstisnakar kaideyi bozmaz.)
Aşk çözülemeyen bir bulmacadır. Her bir parçası bir iklimde gizli. Duygularla örülmüş; ama bütünüyle anlaşılmaz. Aşkta bütün duygular en yoğun haliyle yaşanır, birbirine karışır. Aslında her duygunun bir rengi vardır; fakat aşkta bu renkler en koyu biçimini aldığı halde birbirine karışır ve hiçbiri gerçek rengini koruyamaz. Nefret, hüzün, sevgi, özlem... aşkın temel açmazıdır. Nefrette de aşk var, hüzünde de, sevgide de, özlemde de. Aşk bitmez... ama çözülmez de...
Aşk imkânsızı başarma çabasıdır. En ulaşılmaza âşık olunur bazen. Görünmez bir yolda yürümek, sonu olmayan bir kuyuya inmek, fırtınalı okyanusta sörf yapmak gibidir. Ulaşmak için amansız bir çaba verilir. Âşık için anlamlı bir çabadır. Sevgili, sevgilisinin dönmeyeceğini ve onu ebediyen yitirdiğini bildiği halde, umudunu yitirmez, “belki döner” diyerek ardından koşuşturur.
Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullar Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti Çünkü iki kişiydik
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra Sonrası iyilik güzellik.
aşk, yokluğun acısıdır..
ey aşk..
girdiğin tüm bedenlerden defol
aşk işte neyapsa yeridir,
Bu dünyada aşık olunabilecek o kadar güzel insanlar var da; acaba onlara layık kaç kişi var? Esas ana sorun bu! .. :))
Aşk yüzden düşmedimi, kar tanesi ateşten denize...
Gece yarısı gönlümüzü avutmak için anlatılan masaldı aşk! Sonumuzu hiç düşünmeden, soyunup koynunda bir güzel yattığımız ve derin derin hülyalarla uykuya daldığımız.. Ve bir gün, bir sabah heyhula gözlerle etrafa bakakaldığımız....
Koskoca bir kaybetme korkusu
Koskoca bir kaybetme korkusu
kocaman bir aptallık! !
sensin yaşama sebebim! !
aşık olmak; ruhumun için için sızlaması bedenimin çaresiz kaldığı deli oluşumun birinci yıldönümü...aşık olmak umursuzca sessiz ve yalın heybetlice sert ve tepkili hayata meydan okurcasına bardaktan su içercesine damla damla yudumlamak aslında aşık olmak realistlikten kopmak ve an ve an hayalperestliğe el uzatmak belkide güne idam sephası üzerinde uyanmak bu yüzden aşık olmak karacahile şair olmak berduşça yalın olmak aşık olmak kıyafetsiz düşünememe yetisinden tamamıyla arınmak aşık olmak sahiblenme güdüsünün farkında olmak teker teker yeni ülkeler fethdetmek koşarcasına çırpınırcasına oluk oluk ağlarcasına hayata rest çekmek aşık olmak ayık olamamak düz yolda denge kuramadan engelleri aşarak değilde yıkarak zirveye ulaşmak aşık olmak yerel aşık olmak genel aşık olmak hayata fısıldamak ağacın dalındakı yapragın suzulusunun farkında olmak gözegöz dişediş korkusuz ve için için ağlamak gizlice aşık olmak hüzünlenmek kimi zaman kahkalar atarak yaşamdan vazgeçebilmek çünkü aşık olmak yeniden doğmak temiz ve berrak hayata yeni gözlerini açmak aşık olmak durgun alemlerde yolculuğa başlamak rotası olmayan geminin en önde biletsiz seyahet eden yolcusu olmak aşık olmak tanrımisafiri olmak evlereşenlik belkide halaybaşı olmak bitip bilmeyen düğünlerde 3-5 kelime ile aşığının yahya kemal beyatlı'sı olmak aşık olmak kolundaki saatin rakamsal değerinin farkında olmak ümitsizce farkında olmadan şaçmalamak ve bu haliyle rest çekmek insanlığa aşık olmak denizlere açılmak yıldızlarla dost olmak gecenin ürküten karanlığında yürümek nereye gittiğini bilmeden yürümek aşık olmak goz pınarlarına sadık olmak şöyle dir ki; aşık olmak seni seviyorum diyemeden duygudan fedakarlık yaparak topraga kavusmaktır sessiz sessiz...
aşık olmak; ruhumun için için sızlaması bedenimin çaresiz kaldığı deli oluşumun birinci yıldönümü...aşık olmak umursuzca sessiz ve yalın heybetlice sert ve tepkili hayata meydan okurcasına bardaktan su içercesine damla damla yudumlamak aslında aşık olmak realistlikten kopmak ve an ve an hayalperestliğe el uzatmak belkide güne idam sephası üzerinde uyanmak bu yüzden aşık olmak karacahile şair olmak berduşça yalın olmak aşık olmak kıyafetsiz düşünememe yetisinden tamamıyla arınmak aşık olmak sahiblenme güdüsünün farkında olmak teker teker yeni ülkeler fethdetmek koşarcasına çırpınırcasına oluk oluk ağlarcasına hayata rest çekmek aşık olmak ayık olamamak düz yolda denge kuramadan engelleri aşarak değilde yıkarak zirveye ulaşmak aşık olmak yerel aşık olmak genel aşık olmak hayata fısıldamak ağacın dalındakı yapragın suzulusunun farkında olmak gözegöz dişediş korkusuz ve için için ağlamak gizlice aşık olmak hüzünlenmek kimi zaman kahkalar atarak yaşamdan vazgeçebilmek çünkü aşık olmak yeniden doğmak temiz ve berrak hayata yeni gözlerini açmak aşık olmak durgun alemlerde yolculuğa başlamak rotası olmayan geminin en önde biletsiz seyahet eden yolcusu olmak aşık olmak tanrımisafiri olmak evlereşenlik belkide halaybaşı olmak bitip bilmeyen düğünlerde 3-5 kelime ile aşığının yahya kemal beyatlı'sı olmak aşık olmak kolundaki saatin rakamsal değerinin farkında olmak ümitsizce farkında olmadan şaçmalamak ve bu haliyle rest çekmek insanlığa aşık olmak denizlere açılmak yıldızlarla dost olmak gecenin ürküten karanlığında yürümek nereye gittiğini bilmeden yürümek aşık olmak goz pınarlarına sadık olmak şöyle dir ki; aşık olmak seni seviyorum diyemeden duygudan fedakarlık yaparak topraga kavusmaktır sessiz sessiz...
VAR OLMANIN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ..!
en güzel hata :)
Büyü
Gözlerin bir çığlık
bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece
Çok
uzaktan
geçen
bir gemi.
Senile olmak da,
sensiz olmakta zor.
Bir gırdap içinde
Kayıplardayım.
Kurumuş bir güldür bak
Elime aldığım
Ve
Sensizliğimi,
onla yaşadığım.
Dursun zaman
Açmasın gül
Bülbül ötmesin
Bekliyorum
O
Gelecek.(mi acep?)
Eyvah ki; aşksız gönül dinden sayılmaz!
Yanmazsa aşkla o, gönülden sayılmaz!
Sevmeden geçirdiğin bir günün varsa;
O gün boşa geçmiştir, günden sayılmaz
aşk dediğin; yoksulluktur. bedenini, ruhunu,kalbini emanet ederk başkasına düşler bahçesinin çiçekleri ile avunmaktır...
Erkeklere mahsustur.
1.Çocukluk aşkı:Masumiyet
2.Gençlik aşkı:çılgınlık.
3.Yaşlılık aşkı:Andrapoz+ Prostat+ Ben bir zamanlar bir şey yapardım ya,her neyse.Amannn sende.(zengin olan yaşlı erkekler istisnadır.İstisnakar kaideyi bozmaz.)
Gözlerim
Bahar yorgunu
Gözlerim.
Islanan yastıklarda
Bitkin.
Sahi,geleceğim demiştin ya,
Nerdesin?
Gözlerim
Gözlerini özlediğim
Gözlerim.
Gel artık.
Aşk bir hastalık. Öyle bir hastalık ki kimse düşmek istemez. Ama bir defa bu hastalığa düşen deva istemez, doktor istemez...
Aşk çözülemeyen bir bulmacadır. Her bir parçası bir iklimde gizli. Duygularla örülmüş; ama bütünüyle anlaşılmaz. Aşkta bütün duygular en yoğun haliyle yaşanır, birbirine karışır. Aslında her duygunun bir rengi vardır; fakat aşkta bu renkler en koyu biçimini aldığı halde birbirine karışır ve hiçbiri gerçek rengini koruyamaz. Nefret, hüzün, sevgi, özlem... aşkın temel açmazıdır. Nefrette de aşk var, hüzünde de, sevgide de, özlemde de. Aşk bitmez... ama çözülmez de...
Aşk imkânsızı başarma çabasıdır. En ulaşılmaza âşık olunur bazen. Görünmez bir yolda yürümek, sonu olmayan bir kuyuya inmek, fırtınalı okyanusta sörf yapmak gibidir. Ulaşmak için amansız bir çaba verilir. Âşık için anlamlı bir çabadır. Sevgili, sevgilisinin dönmeyeceğini ve onu ebediyen yitirdiğini bildiği halde, umudunu yitirmez, “belki döner” diyerek ardından koşuşturur.
Aşk bir armağandır. Kendiliğinde insanı bulan bir armağan... Ne zaman, nerede ve niçin geldiği bilinmeyen bir armağan... İnsanın sahip olabileceği en değerli armağan... Yaşamda elde edilebilecek en büyük armağan... İnsanın onu kendinden başkasıyla asla paylaşamayacağı bir armağan... Onu yitirmemek için canı pahasına koruduğu bir armağan... Sürekli aklında, yüreğinde tuttuğu bir armağandır.
AŞK
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı
İstanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların
dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
Cemal Süreya
(A) rzu.(Ş) efkat.(K) ıskançlık.AŞK.
AŞK,sevdiğimiz kişiye körü körüne bağlanılması,o yanımızda olmadığında içimizin sıkılması ve 'onsuz yaşayamam' düşüncesinin sarmasıdır........