Fatih Sultan Muhammed hanın hocası.. Büyük veli alim..Savaş sırasında ya padişahım, sıkışınca yetiş ya Fakih Ahmed diye seslen, bu zamanın kutbudur dediğinde, aslında Fakih Ahmedin kendisi olduğunu gizleyen, aynı zamanda Eyüp Sultan Hazretlerinin kabrini keşif yoluyla bulan, keramet ehli, sultanül ulema...
Ulu kişilerden, evliya bir zat. İstanbul'un fethinde, Fatih'in ordusunda bulunarak, askerin manevi kuvvetini en üst seviyede tutmayı başarmıştır. Tıbbi ve Dini eserleri vardır.
AK-ŞEMS-ED-DİN (DİNİN AK VE APAYDINLIK GÜNEŞİ ANLAMINA GELİR) İSTANBUL'UN MANEVİ FATİHİ FATİH SULTAN MEHMET HANI YETİŞTİREN ZAT VELİ KİŞİ ALİM KİŞİ TIP,FEN İLİMLER,ASTRONOMİ VE BİR ÇOK İLİM DALINDA ÜST DÜZEY ALİM OLDUKTAN SONRA HACI BAYRAMI VELİ HAZRETLERİ İLE TANIŞMIŞ ONUN TALEBESİ OLMUŞ PAYEYE ERDİKTEN SONRA HACI BAYRAMI VELİ HAZRETLERİ'NİN İŞARETİ İLE ŞEHZADE MEHMET'İ YETİŞTİRMEKLE VAZİFELENMİŞ İSTANBUL'UN FETHİ'NDE MANEN VE İLMEN ÇOK BÜYÜK KATKILARI OLMUŞ ZAT. SEVGİ VE HOŞGÖRÜ ABİDESİ GÜNÜMÜZ İSTANBUL'U HATTA İSTANBUL MERKEZLİ BİR TARİHİMİZ ONDAN İZLER TAŞIR O İSTANBUL'UN MANEVİ FATİHİ
Tarih hocası sınıfta istanbulun fethini anlatırken çocuklara 'görüyormusunuz fatih sizin yaşınızdayken boş boş oturmuyor, fetih yapıyordu ' demiş..Zeki çocuklardan biride cevao vermiş...Ama hocam onun hocası 'Akşemsettindi'.... :))
akşemseddin efendiyi bu akşam öğrendim.bi kanalda anlatılıordu.istanbul fethi sırasında fatihe hocalık eden allah makamında güsel bi yere sahip olan büyüklerimizden.ve lokman hekim kendisi.ve mikrobu ilahi gücünden bilen biriydi.ve ilk defa o biliordu mikrobun var olduunu.ben çok etkilendim hayat hikayesinden.herkesin bulup okumasını tavsiye ederim..
AKŞEMSEDDİN DENİNCE AKLIMA İLK ÖNCE AK, TEMİZ VE ASİLLİK GELİR.BEYNİM ADINI SÖYLEYİNCE RUHUM VE KALBİM RAHATLAR.İSTANBULUN MANEVİ FETHİNİ YAPAN,EN BÜYÜK İNSAN HZ.MUHAMMED(S.A.V.) TARAFINDAN ÖVGÜSÜNÜ KAZANMIŞ BİR İNSAN.EN ÖNEMLİ OLAN ŞEY İSE AKŞEMSEDDİN GİBİ BÜYÜK İNSANLARIN ÜZERİMİZDE OLAN SONSUZ SEVGİSİDİR. UNUTMAMAK GEREKİR Kİ; ONLAR DİRİDİR.ONLARIN SEVGİSİYLE SONSUZA KADAR OLMAK DİLEĞİYLE
Osmanlılar zamanında yetişen büyük evliya ve İstanbul’un manevi fatihi. İsmi, Muhammed bin Hamza’dır. Saçının sakalının ak olması veya beyaz elbiseler giymesinden dolayı Akşeyh veya Akşemseddin lakaplarıyla meşhur olmuştur. Evliyanın büyüklerinden Şihabüddin Sühreverdi’nin neslinden olup, soyu hazret-i Ebu Bekr-i Sıddik’a kadar ulaşır. 1390 (H. 792) senesinde Şam’da doğdu. 1460 (H.864) da Bolu'nun Göynük ilçesinde vefat etti. Fatih Sultan Mehmed Han muhteşem ordusuyla İstanbul’un fethine çıktığında, Akşemseddin, Akbıyık Sultan, Molla Fenari, Molla Gürani, Şeyh Sinan gibi meşhur veliler ve alimler de talebeleriyle birlikte orduya katıldılar. Akşemseddin hazretleri savaş esnasında Sultan’a gerekli tavsiyelerde bulunarak, yeni müjdeler veriyordu. Kuşatmanın uzaması ve Sultan’ın ısrarı üzerine ve Allahü tealanın izni ile fethin ne gün olacağını bildiren Akşemseddin, Sultan şehre girerken yanında yer aldı. Fetih ordusu İstanbul’a girdikten sonra İslamiyetin harple ilgili hukukunun gözetilmesini genç Padişah’a hatırlattı ve buna göre hareket edilmesini bildirdi. Sultan’ın Eshab-ı kiramdan Ebu Eyyub el-Ensari’nin kabrinin bulunduğu yeri sorması üzerine:
'Şu karşı yakadaki tepenin eteğinde bir nur görüyorum. Orada olmalıdır.' cevabını verdi. Daha sonra orası kazıldı ve Eyyub Sultan’ın (radıyallahü anh) kabri ortaya çıktı. Fatih Sultan Mehmed Han, Ebu Eyyub el-Ensari’nin kabr-i şerifinin üzerine bir türbe,yanına bir cami ve ilim öğrenmek için gelen talebelerin kalabileceği odalar inşa ettirdi. Sultan, Akşemseddin’den İstanbul’da kalmasını istediyse de, Akşemseddin Padişah’ın bu teklifini kabul etmedi.
Akşemseddin Hazretleri birgün oğlunu (4 yaşındaki Hamdi Çelebi) dizine oturtur. Minik yavru bülbül gibi Kur’an okur. Mübârek bir ara hanımına döner. “Biliyor musun? ” der, “Aslında dünyanın mihneti, zahmeti çekilmez ama şuncağızın yetim kalmasına dayanamam. Yoksa çoktaaan göçerdim! ” Hanımı omuz silker. “Amaaan efendi” der, “sen de göçemedin gitti yani.” Mübarek “İyi öyleyse! ” deyip kalkar. Göynüklülerle helalleşir ve mescide çekilir. Talebelerine “okuyun” buyururlar. Bir ara gözleri kapanır, yüzü aydınlanır. Kolları yana düşer ve berrak bir tebessüm oturur dudaklarına. Müridleri eve koşarlar “Başınız sağolsun.” derler, “Efendi göçtü! ”
akşemseddin hazretleri fatih sultan mehmed gibi allah emrinde cihad eylemiş muhterem ve mukaddes hz.muhammedin icra etmiş olduğu söze nail olmuş (istanbulu bir kumandan feth edecek o kumandan ne güzel bir kumandan o ordu ne güzel bir ordu) bir liderin akıl ve din hocasıdır
Akşemseddin hazretleri kisinin nefis-i terbiyesini saglamasinda buyuk bir numunedir inananlara..
Hacı Bayram-ı Velî, talebeleriyle yemek yemeye başladı. Akşemseddîn'e hiç iltifat etmeyip, yemeğe çağırmadı. Akşemseddîn yaptığı hatâyı bildiği için, kendi kendine; 'Ey nefsim! Sen, Allahü teâlânın büyük bir velî kulunu beğenmezsen, işte böyle yüzüne bile bakmazlar. Senin lâyık olduğun yer burasıdır.' diyerek, köpeklerin yanına yaklaşıp, onlarla berâber yemeye başladı.
büyük evliya hz.fatihin hocası ona herşeyi öğreten büyük zat takvası ile kendini örnek aldıran evliya fatihin istanbulu onun hürmetine aldık dediği yüce kişi
... Fatih, Akşemseddin Hazretleri’ne sıkça gelip gitmeye başlar. Öyle ki devlet işleri oyuncak gelir gözüne. Sarayı, otağı bırakıp döşeği tekkeye sermeye niyetlenir. Nitekim bir gün “N’olur” der, “Beni de dervişleriniz arasına alın”. Akşemseddin, hani Fatih’e baba muamelesi yapan o gül yüzlü muallim birden ciddileşir, celalli bir edayla “Hayır! ” der, “Osmanoğullarının dervişe değil, sultana ihtiyacı var! ” ...
Büyük bir hekimdi. Bolu Göynüklüdür.
Mevlana için Şems ne ise,
Fatih için de Akşemseddin odur....
Fatih Sultan Muhammed hanın hocası.. Büyük veli alim..Savaş sırasında ya padişahım, sıkışınca yetiş ya Fakih Ahmed diye seslen, bu zamanın kutbudur dediğinde, aslında Fakih Ahmedin kendisi olduğunu gizleyen, aynı zamanda Eyüp Sultan Hazretlerinin kabrini keşif yoluyla bulan, keramet ehli, sultanül ulema...
fatih sultan mehmetin hocası büyük bir üstat
Ulu kişilerden, evliya bir zat.
İstanbul'un fethinde, Fatih'in ordusunda bulunarak, askerin manevi kuvvetini en üst seviyede tutmayı başarmıştır.
Tıbbi ve Dini eserleri vardır.
amasyada türbesi bulunur büyük bir insandır
akşemseddin iranlı kürt filozof Şeyh Şihabuddin Ebu'l Fütuh Yahya b. Habeş-i Emirek Surewerdi'nin soyundan gelir.fatih sultan mehmetin hocasıdır
Akşemseddin;
Hacı Bayram-ı Veli Hz.lerinin talebesi,
Fatih Sultan Mehmet'in hocası,
Evliyanın büyüklerinden bir zat.
Fatih onun için Fatih'ti, çağ açtı. Başarılıydı.
Şimdikiler neden başarısız?
Şimdiki yöneticilerimizin yanında Bir Akşemseddin yokta onun için.
AK-ŞEMS-ED-DİN (DİNİN AK VE APAYDINLIK GÜNEŞİ ANLAMINA GELİR)
İSTANBUL'UN MANEVİ FATİHİ
FATİH SULTAN MEHMET HANI YETİŞTİREN ZAT
VELİ KİŞİ
ALİM KİŞİ
TIP,FEN İLİMLER,ASTRONOMİ VE BİR ÇOK İLİM DALINDA
ÜST DÜZEY ALİM OLDUKTAN SONRA
HACI BAYRAMI VELİ HAZRETLERİ İLE TANIŞMIŞ
ONUN TALEBESİ OLMUŞ
PAYEYE ERDİKTEN SONRA
HACI BAYRAMI VELİ HAZRETLERİ'NİN İŞARETİ İLE
ŞEHZADE MEHMET'İ YETİŞTİRMEKLE VAZİFELENMİŞ
İSTANBUL'UN FETHİ'NDE MANEN VE İLMEN ÇOK BÜYÜK KATKILARI OLMUŞ ZAT.
SEVGİ VE HOŞGÖRÜ ABİDESİ
GÜNÜMÜZ İSTANBUL'U
HATTA İSTANBUL MERKEZLİ BİR TARİHİMİZ
ONDAN İZLER TAŞIR
O İSTANBUL'UN MANEVİ FATİHİ
Tarih hocası sınıfta istanbulun fethini anlatırken çocuklara 'görüyormusunuz fatih sizin yaşınızdayken boş boş oturmuyor, fetih yapıyordu ' demiş..Zeki çocuklardan biride cevao vermiş...Ama hocam onun hocası 'Akşemsettindi'.... :))
akşemseddin efendiyi bu akşam öğrendim.bi kanalda anlatılıordu.istanbul fethi sırasında fatihe hocalık eden allah makamında güsel bi yere sahip olan büyüklerimizden.ve lokman hekim kendisi.ve mikrobu ilahi gücünden bilen biriydi.ve ilk defa o biliordu mikrobun var olduunu.ben çok etkilendim hayat hikayesinden.herkesin bulup okumasını tavsiye ederim..
Fatih:Bir insan bir şey yemeden ne kadar yaşayabilir?
Akşemseddin:Ölene kadar.
AKŞEMSEDDİN DENİNCE AKLIMA İLK ÖNCE AK, TEMİZ VE ASİLLİK GELİR.BEYNİM ADINI SÖYLEYİNCE RUHUM VE KALBİM RAHATLAR.İSTANBULUN MANEVİ FETHİNİ YAPAN,EN BÜYÜK İNSAN HZ.MUHAMMED(S.A.V.) TARAFINDAN ÖVGÜSÜNÜ KAZANMIŞ BİR İNSAN.EN ÖNEMLİ OLAN ŞEY İSE AKŞEMSEDDİN GİBİ BÜYÜK İNSANLARIN ÜZERİMİZDE OLAN SONSUZ SEVGİSİDİR. UNUTMAMAK GEREKİR Kİ; ONLAR DİRİDİR.ONLARIN SEVGİSİYLE SONSUZA KADAR OLMAK DİLEĞİYLE
Mikrobun gerçek mucidi ve benim bildiğim tek adaşım
Allah ondan RAZI OLSUN fatihi o yetişdirdi çağ açtırdı çağ kapattı
Osmanlılar zamanında yetişen büyük evliya ve İstanbul’un manevi fatihi. İsmi, Muhammed bin Hamza’dır. Saçının sakalının ak olması veya beyaz elbiseler giymesinden dolayı Akşeyh veya Akşemseddin lakaplarıyla meşhur olmuştur. Evliyanın büyüklerinden Şihabüddin Sühreverdi’nin neslinden olup, soyu hazret-i Ebu Bekr-i Sıddik’a kadar ulaşır. 1390 (H. 792) senesinde Şam’da doğdu. 1460 (H.864) da Bolu'nun Göynük ilçesinde vefat etti.
Fatih Sultan Mehmed Han muhteşem ordusuyla İstanbul’un fethine çıktığında, Akşemseddin, Akbıyık Sultan, Molla Fenari, Molla Gürani, Şeyh Sinan gibi meşhur veliler ve alimler de talebeleriyle birlikte orduya katıldılar. Akşemseddin hazretleri savaş esnasında Sultan’a gerekli tavsiyelerde bulunarak, yeni müjdeler veriyordu. Kuşatmanın uzaması ve Sultan’ın ısrarı üzerine ve Allahü tealanın izni ile fethin ne gün olacağını bildiren Akşemseddin, Sultan şehre girerken yanında yer aldı. Fetih ordusu İstanbul’a girdikten sonra İslamiyetin harple ilgili hukukunun gözetilmesini genç Padişah’a hatırlattı ve buna göre hareket edilmesini bildirdi. Sultan’ın Eshab-ı kiramdan Ebu Eyyub el-Ensari’nin kabrinin bulunduğu yeri sorması üzerine:
'Şu karşı yakadaki tepenin eteğinde bir nur görüyorum. Orada olmalıdır.' cevabını verdi.
Daha sonra orası kazıldı ve Eyyub Sultan’ın (radıyallahü anh) kabri ortaya çıktı. Fatih Sultan Mehmed Han, Ebu Eyyub el-Ensari’nin kabr-i şerifinin üzerine bir türbe,yanına bir cami ve ilim öğrenmek için gelen talebelerin kalabileceği odalar inşa ettirdi. Sultan, Akşemseddin’den İstanbul’da kalmasını istediyse de, Akşemseddin Padişah’ın bu teklifini kabul etmedi.
Akşemseddin Hazretleri birgün oğlunu (4 yaşındaki Hamdi Çelebi) dizine oturtur. Minik yavru bülbül gibi Kur’an okur. Mübârek bir ara hanımına döner. “Biliyor musun? ” der, “Aslında dünyanın mihneti, zahmeti çekilmez ama şuncağızın yetim kalmasına dayanamam. Yoksa çoktaaan göçerdim! ” Hanımı omuz silker. “Amaaan efendi” der, “sen de göçemedin gitti yani.” Mübarek “İyi öyleyse! ” deyip kalkar. Göynüklülerle helalleşir ve mescide çekilir. Talebelerine “okuyun” buyururlar. Bir ara gözleri kapanır, yüzü aydınlanır. Kolları yana düşer ve berrak bir tebessüm oturur dudaklarına. Müridleri eve koşarlar “Başınız sağolsun.” derler, “Efendi göçtü! ”
eyyüp sultanın çesedini bulan mübarek zat...mvf
akşemseddin hazretleri fatih sultan mehmed gibi allah emrinde cihad eylemiş muhterem ve mukaddes hz.muhammedin icra etmiş olduğu söze nail olmuş
(istanbulu bir kumandan feth edecek o kumandan ne güzel bir kumandan o ordu ne güzel bir ordu) bir liderin akıl ve din hocasıdır
Yüce dinimiz İslam'a hizmet etmiş mübarek bir zat. Allah rahmet eylesin.
fatih sultan mehmet hanın hocası
akşemseddin hazretlerinin çorum ili iskilip ilçesi ile bağlantısını ayrıntılı olarak yazarsanız sevinirim.saygılarımla
Hz. Peygamberimizin(S.A.V) övgüsüne kavuşmuş olan Fatih Sultan Mehmedin hocasıydı
Fatih Sultan Mehmet
Akşemseddin hazretleri kisinin nefis-i terbiyesini saglamasinda buyuk bir numunedir inananlara..
Hacı Bayram-ı Velî, talebeleriyle yemek yemeye başladı. Akşemseddîn'e hiç iltifat etmeyip, yemeğe çağırmadı. Akşemseddîn yaptığı hatâyı bildiği için, kendi kendine; 'Ey nefsim! Sen, Allahü teâlânın büyük bir velî kulunu beğenmezsen, işte böyle yüzüne bile bakmazlar. Senin lâyık olduğun yer burasıdır.' diyerek, köpeklerin yanına yaklaşıp, onlarla berâber yemeye başladı.
Mikrobu özellikle kuduz mikrobunu ilk kesf eden insan...
Birileri kesf edilmis olmanin acisiyla yüz yillardir ona dis bileyip duruyorlar...
Internet isirilamaz...
büyük evliya
hz.fatihin hocası ona herşeyi öğreten büyük zat takvası ile kendini örnek aldıran evliya fatihin istanbulu onun hürmetine aldık dediği yüce kişi
...
Fatih, Akşemseddin Hazretleri’ne sıkça gelip gitmeye başlar. Öyle ki devlet işleri oyuncak gelir gözüne. Sarayı, otağı bırakıp döşeği tekkeye sermeye niyetlenir. Nitekim bir gün “N’olur” der, “Beni de dervişleriniz arasına alın”.
Akşemseddin, hani Fatih’e baba muamelesi yapan o gül yüzlü muallim birden ciddileşir, celalli bir edayla “Hayır! ” der, “Osmanoğullarının dervişe değil, sultana ihtiyacı var! ”
...
halıfe fatıh ın hocası ıstanbulun manevi fatihi eyyub sultan h.z. kabrını bulmustur
İstanbulun manevi fatihidir.
Kara gün dostu imis Fatih´in Aksemsuddini
Ki yüzünden lemean etti anin feth´i mübin