Kültür Sanat Edebiyat Şiir

adagio for string sizce ne demek, adagio for string size neyi çağrıştırıyor?

adagio for string terimi Cem Nizamoglu tarafından tarihinde eklendi

  • NİLGÜL Başkan
    NİLGÜL Başkan

    Dinlediğim de bu kainattan kopup en derinlerimde sonsuz huzur ve sevgi hissettim.Müthişti!

  • Aşık Mahzun İ
    Aşık Mahzun İ

    damar parçalarını severim

  • Onur Duru
    Onur Duru

    albinoninin adagiosu bu besteyı travenıan ın ölüm gemisi adlı kıtabı okurken dınleyın deneyın anlayacaksınız bende maneviyatı çok buyuk bir eser

  • Emrecan
    Emrecan

    tiesto dan yaawww... dinlein fallaaa....

  • Fatih Yılmaz
    Fatih Yılmaz

    müzik tarihinde iki meşhur adagio var...biri barber'ın adacjosu,diğeri albinoninin adacyosu...ikisini de önüne gelen filmde kullanırlar...

  • Ayşegül Onder
    Ayşegül Onder

    bu şarkıda acı var ama sevdiği olen ya da oldurulen bi adamın aşk,ölüm ve intikam acısı...

  • Fatma Sena Gündüz
    Fatma Sena Gündüz

    platoon (müfreze) un soundtrack tı...william orbit inmiş...filmi zilediğim zaman çok aarmıştım bu parçayı.

  • Nilay Aytek
    Nilay Aytek

    bu tarz müzikten hoşlanacağım hiç aklıma gelmezdi, tiestoyla karşılaşana dek!

  • Ahmet Adıgüzel
    Ahmet Adıgüzel

    DJ tiestodan da dinleyin derim..!

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    İnsanı canlı canlı parçalayıp un ufak eden bir eser.

    Adı üzerinde zaten İtalyanca müzik terimi olan ''adagio'', yavaş veya ağır biçimde çalınan beste anlamına gelir.
    İnsanın duygularını yavaş yavaş feth eden bu eser Samuel barber tarafından sanırım 1935'de bestelemiştir. Sonra bu eserin orkestrası için ikinci basamağı teşkil eden ''String Quartet in B Major''ı yazdı. Bu parça, ''William Orbit'' tarafından remikslendi; ''Platoon'', ''Elephant Man'' gibi filmlerde, çeşitli belgeseller ve programlarda da kullanılarak popülerliğini günümüze kadar taşıdı. ''Ferry Corsten'' remiksi de oldukça iyi bir satış yaptı.

    Lakin Adagio’nun popülaritesi Barber’ın diğer eserlerini bir şekilde gölgede bıraktı. Buna rağmen, kendisi yirminci yüzyılın en yetenekli Amerikalı bestecileri arasında yer almakta. Dönemin çoğu Amerikalı bestecisi gibi uçlarda gezinen deneyler yapmadı ve geleneksel harmonilere bağlı kaldı. Eserleri tutkusal bir biçimde romantik ve neo-romantik olarak sınıflandırılmakta.

    Sümük, salya, zırıl zırıl bir çocuk gibi beni ağlattığı da itrafım olsun:*(