1 Mayıs göstermiştir ki, küresel sömürü düzeni olan kapitalizmi yok edecek tek sınıf, dünya işçi sınıfıdır. İşçi sınıfının kapitalizmi yıkmak için en önemli silahı ise diyalektik ve tarihsel materyalizmle, yani Marksizmle donanmış enternasyonalist komünist partisidir
yaklaştı gene 1 mayıs, işçilerimizin hakları için kutladığımız günün geldiği/getirildiği durumlara üzülmemek elde değil... umarım bu 1 mayıs geçen yıllardaki gibi değil barış-sukunet içinde sonlanır.
Bırakalım bu 1 mayıs işçilerin sessiz çığlığı hikayelerini. Biraz da isterseniz bu bayramları koordine eden sendika başkanlarının işçileri kullanarak yaptıkları vurgunlardan bahsedelim. Üst tarafta adam ceplerini doldursun alt tarafta işçi bayramlarla kendini kandırsın öyle mi? Bence işçiler kendilerine illa ki düşman seçeceklerse kapitalist sermayeyi değil sendika başkanlarını seçsinler.
Tarihi İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar bir yürüyüş düzenlediler.
1 Mayıs 1886'da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Chicago(Şikago) 'da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil'de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil'deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra hep birlikte Ulusal Park'a girdi. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, 'Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu' şeklinde yorumlanmıştı.
okula gidemediğim ve sevgili üniversitemin illa sabah 9da sınav koyduğu gün...avrupadan geçip asyada kalakalmak...beyazıttan sıyrılıp mecidiyeköyde takılmak...kadıköye bi şekilde ulaşıp göztepeye yürümek...4 senelik 1 mayıs günü maceram 4. sene ehh bea yeter gitmicem dememle son buldu. o gün de yoklama alınmış iyi mi...
işçilik bayramı maskesi altına girilerek her türlü olay yapılan bayramı bahane ederik türk milletinin bölünmez bütünlüğüne zarar verecek haraket edenlerin odağı olan bu bayramı bayram gibi kutlamayanları kınıyorum...
ülkemizdeki anlamı işçi ve emekçi kesimin yılda bir kez de olsa hatırlanılıdığı daha doğrusu kendi çabalarıyla hatırlattıkları özel ve son derece önemli bi gün, bazı arkadaşlar işçinin emekçinin anlam ve önemini algılayamamış sanırım.onlar adına üzgünüm...
Sen silahlı devrimci gruplarla bütün bağ ve bağlantılarını kesmişsin, 'devrim' senin için amaç ve hedef olmaktan çıkalı yıllar olmuş, egemen sınıflarla kapalı kapılar ardında anlaşmış uzlaşmış ve 'uslu/işbirlikçi/sarı/sahte' sendikacılık çizgisini benimsemişsin ve 'Devrim'i sadece safoş proleterleri keklemek ve sömürmek için kullandığın bir tabela aksesuarı haline getirmişsin; sonra da diyorsun ki '500.000 kişiyle Taksim'e gelirim! '
...
Hukuku bir kenara koyarak bir savaş mantığı içinde hadiseye baktığımızda; bu savaşta örgütlü, disiplinli, motivasyonu yüksek, teknik donanımı güçlü polis karşısında örgütler arası koordinasyonu sağlayamayan, hazırlıksız, elindeki sayısal çoğunluğun hedefi ele geçirebilmesi için gerekli olan, doğru bir strateji ile düşmanın hareket kabiliyetini ve taktiklerini bozacak karşı taktikler üretemeyen, savaşın gereklerine uygun mühimmat edinmeyi ve lojistik destek sağlamayı bile unutan bu naylon liderlikle proleteryanın zafer şansı zaten yoktu...
İşçi bayramı mı oldu yoksa işçi katliamı mı anlamadık.Bu milleti nicin koyun gibi görüp her istedıklerını yaptırmakniyetınde bu devlet anlamadık gitti.Vatandaş devlet için değil devlet vatandaş icin vardır.Ama ne yazık ki bunu daha anlayamadılar ve bayram alanı savaş alanı oldu.İşin komil tarafı da bunun icin hala haklı gerekceleri oldugunu savunan beylikler var...herkese iyi oynamalar dıyleım..
Türkiye'deki durum Türkiye'de ise bir dönem 'Bahar Bayramı' adıyla tatil kabul edilen 1 Mayıs'ın yeniden resmi tatil kabul edilmesi gündeme geldi. Bazı toplu iş sözleşmelerinde ise '1 Mayıs işçi sınıfının birlik, mücadele, dayanışma günü' kabul edilir ibaresine yer veriliyor. Erhan Kaplan'ın çalışmasına göre, Türkiye'de 1 Mayıs tarihiyle ile ilgili bazı satır başları ise şöyle:* 1 Mayıs, 1935 yılında çıkarılan Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun ile 'Bahar Bayramı' olarak kabul edildi. Ancak diğer genel tatil günlerinden farklı olarak bu gün için çalışanlara ücret ödenmemesi kararlaştırıldı. Daha sonra çıkartılan kanunlarla 1951'de yarım günlük ücret ödenmesi, 1956 yılında ise tam gün ücret ödenmesi kabul edildi. * İşçilerin 1 Mayıs'ı kutlaması için 1975 yılının beklenmesi gerekti. O yıl, İstanbul'da Tepebaşı'nda bir düğün salonunda DİSK tarafından 1 Mayıs kutlandı.
* 1976 yılında ilk kez 1 Mayıs mitingi yapıldı. Taksim Meydanı'nda yapılan mitinge ülkenin dört bir yanından onbinlerce kişi katıldı.
* 1977 yılında DİSK yöneticilerinin hesaplamalarına göre, 500 bin kişinin katılımıyla en görkemli 1 Mayıs mitingi yapıldı. DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması sırasında açılan ateş sonrasında yaşanan olaylarda 36 kişi yaşamını yitirdi.
* 12 Eylül askeri müdahalesinin ardından 1 Mayıs kutlamaları yasaklandı,1 Mayıs tatil olmaktan çıkartıldı.
12 Eylül sonrası ilk yasal etkinlikler, İstanbul ve Ankara gibi büyük kentlerde, 1985 yılından başlayarak kapalı salon toplantıları şeklinde ve resmen 1 Mayıs adı verilmeden yapıldı.
* 1993 yılında 1 Mayıs yeniden meydanlarda kutlanmaya başlandı. Türk-İş,1 Mayıs'ı Abide-i Hürriyet Meydanı'nda düzenlenen bir mitingle kutladı. Böylece Türk-İş tarihinde ilk kez 1 Mayıs'ı alanlarda kutlamış oldu. DİSK ise aynı gün Pendik Meydanı'nda düzenlediği mitingle 1 Mayıs'ı kutladı.
1998'de 12 Eylül sonrasında ilk kez 1 Mayıs yaygın biçimde kutlandı. Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve KESK tarafından İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Adana, Çanakkale, Diyarbakır, Malatya, Gaziantep ve Samsun başta olmak üzere pek çok ilde ve ilçede 1 Mayıs kutlandı.
* 2007 yılında, 1 Mayıs 1977'nin otuzuncu yıldönümünde Taksim'de yapılmak istenen anmaya izin verilmedi. Tüm İstanbul'a yayılan olaylar yaşandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Buna rağmen sendika başkanları, bazı yöneticiler ile birlikte Taksim'e çıkarak açıklamalar yaptı.
YIL 2008 1 Mayısı Devlet önemsedi resmi tatil edelim dedi 2 katrilyon yük getireceği hesaplandı vazgeçilldi,Taksimde kutlanmasına izinde verilmedi, DİSK binası basıldı biber gazı,boyalı su sıkıldı yerlere düşenleri İNTİKAM duyguları ile Polisimiz copladı, bir hatun yerde biber gazında etkilenmiş oturuyor geçerken polis suratına tekme atıyor Hepsi İşci bu halkın en çok vergi veren ücretlileri karşında pkk yok polisin Allah Allah diye bağırarak saldırmalarını anlamak çok zor Bugün sendikalar hükümetle pazarlığa oturduklarında maaş arttırımlarında polisin maaşınıda armasını sağlayan onlar, Polisler işcilerin kesintileri vergileri maaş alıyorlar,Bu kim görürsen saldır psikolojisinden İçişleri bakanlığı,vali,emniyet müdürlüğü sorumludur,en baştada da İktidar Etfal hastanesinin acil servisine girip orada bile biber gazı kullanmak diğer hastaları,çocukları kimyasala boğmak İnsanlık dışıdır 30 BİNE YAKIN POLİS BAZILARI BAŞKA ŞEHİRLERDEN tHY ile getirilmiş,Mecidiyeköy ve Taksim arası tüm esnaf vede işyeri kapalı,Hiç bir araç çalışmıyor,Vapur yok,otobüs yok bunların maliyeti 2 katrilyondan daha mı az? 1977 katliamımı başlatanların ETAP otelinden ateş edenlerin hepsini görüntüleri var 36 kişinin faili niye hala bulunamadı, o zamanların Polis devleti yeniden ayakta yıl 2008 gerekçe Taksim yasak gerekçe elimizde bilgiler var Provakasyon olacak, Taksime kuş sokmayan Çelenk bıraktırmayan Türk polisi sendikaların düzenli gelişinde 4 ayrı girişten üstler bir bir aranarak alana sokamazmıydı bal gibi sokardı 164 ülkede kutlanan 130 ülkede resmi tatil olan Avrupa birliği isteyen bir ülkede çoğunluğunun işci olduğu bir ülkede halaylar,konuşmalarla,akp li milletvekilleri ile kutlanamazmıydı, barış,uzlaşma istemeyen devlet Dünyaya bu görüntüleri verdiler güç bende istediğimi yaparım,Yönetimin ne kadar demokratik olduğu açıkca ortada Yaşasın 1 Mayıs İşcinin Emekçinin Bayramı
1 Mayıs göstermiştir ki, küresel sömürü düzeni olan kapitalizmi yok edecek tek sınıf, dünya işçi sınıfıdır. İşçi sınıfının kapitalizmi yıkmak için en önemli silahı ise diyalektik ve tarihsel materyalizmle, yani Marksizmle donanmış enternasyonalist komünist partisidir
tüm ülkelerde bayram olarak kutlanan 1 mayıs ne yazık ki bizim ülkemizde yasaklı bir bayramın adıdır.
yaklaştı gene 1 mayıs, işçilerimizin hakları için kutladığımız günün geldiği/getirildiği durumlara üzülmemek elde değil... umarım bu 1 mayıs geçen yıllardaki gibi değil barış-sukunet içinde sonlanır.
evden cikmadigim gün
Bırakalım bu 1 mayıs işçilerin sessiz çığlığı hikayelerini. Biraz da isterseniz bu bayramları koordine eden sendika başkanlarının işçileri kullanarak yaptıkları vurgunlardan bahsedelim. Üst tarafta adam ceplerini doldursun alt tarafta işçi bayramlarla kendini kandırsın öyle mi? Bence işçiler kendilerine illa ki düşman seçeceklerse kapitalist sermayeyi değil sendika başkanlarını seçsinler.
işçi bayramının 1 mayıslaştırılması-komüzimin saldırganlaşması.
Tarihi
İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar bir yürüyüş düzenlediler.
1 Mayıs 1886'da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar. Chicago(Şikago) 'da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı. Luizvil'de (Kentaki) 6 binden fazla siyah ve beyaz işçi, birlikte yürüdü. O dönemde Luizvil'deki parklar, siyahlara kapalıydı. İşçiler, sokaklarda yürüdükten sonra hep birlikte Ulusal Park'a girdi. Her eyalet ve kentte, siyah ve beyaz işçilerin birlikte yaptığı gösteriler, gazeteler tarafından, 'Böylece önyargı duvarı yıkılmış oldu' şeklinde yorumlanmıştı.
kapitalizimin altında ezilmek istemeyen emekçilerin kendilerini yılda bir kere özel hisettikleri gün.
kominizm=sosyalizmin ürünü :) devlete baş kaldırmak
zengin sermayenin önlenemez yukselisinin altındadaki ucuz emekcilerin sesiz cıglıgı
yahu ben 1 mayısta bayram eden kimseyi görmedim..122 17
babamın doğum günü bir mayıs
okula gidemediğim ve sevgili üniversitemin illa sabah 9da sınav koyduğu gün...avrupadan geçip asyada kalakalmak...beyazıttan sıyrılıp mecidiyeköyde takılmak...kadıköye bi şekilde ulaşıp göztepeye yürümek...4 senelik 1 mayıs günü maceram 4. sene ehh bea yeter gitmicem dememle son buldu. o gün de yoklama alınmış iyi mi...
günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır
ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez
yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından
mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarından
yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
vermeyin insana izin kanması ve susması için
hakkını alması için kitleyi bilinçlendirin
bizlerin ellerindedir gelen ışıklı günler
1 mayıs 1 mayıs işçinin emekçinin bayramı
devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
ulusların gürleyen sesi yeri göğü sarsıyor
halkların nasırlı yumruğu balyoz gibi patlıyor
devrimin şanlı dalgası dünyamızı kaplıyor
gün gelir gün gelir zorbalar kalmaz gider
devrimin şanlı yolunda bir kağıt gibi erir gider
işçi haklarının varolduğunu ve bunu burjuvazi insanlara hatırlatan &yöneten değil yönetilenlerin ezilmişliğini hissedenlerin ortak günüdür...
Yok oluşlarım muamması diyorum başka da birşey demiyorum.
Adam gibi izin verilse bile bazı zevatları kargaşa çıkaracağı kesin olan bir gün.....Can sıkıtısının doruk yaptıgı gün
adam gibi izin verilse hiç bir olayın çıkmayacağı sıradan bir gün.
ben mini ye kesimlikle katılıyorum ezilen insanların haklarını savunma günü diorum ve bu haklarına karşı gelen polisleri ve jandarmalarıda kınıyorum
Genellikle kötü niyetli insanların ortalığı karıştırmak için beklediği gün.. Amacı dışında gösterilere sahne olan bir gün.
benım dogum gunum.harıka bır gunde dogmusum.anneme babama tesekkur ederım özellıkle babama,işcı bayramı.acı ceken ezılen hakları hep gasp edılen emekcılerımızın.vazgecmek yok
işçilik bayramı maskesi altına girilerek her türlü olay yapılan bayramı bahane ederik türk milletinin bölünmez bütünlüğüne zarar verecek haraket edenlerin odağı olan bu bayramı bayram gibi kutlamayanları kınıyorum...
1 mayısss 1 mayısss
işçinin emekçinin bayramı
(solcu arabalarında son dönemde.......edip akbayram cdsınden =))
ülkemizdeki anlamı işçi ve emekçi kesimin yılda bir kez de olsa hatırlanılıdığı daha doğrusu kendi çabalarıyla hatırlattıkları özel ve son derece önemli bi gün, bazı arkadaşlar işçinin emekçinin anlam ve önemini algılayamamış sanırım.onlar adına üzgünüm...
sol inat, sağ tokat...
yıllardır değişen bir şey yok. bir bayramı bu kadar zorlamaya da gerek yok.
...
Sen silahlı devrimci gruplarla bütün bağ ve bağlantılarını kesmişsin, 'devrim' senin için amaç ve hedef olmaktan çıkalı yıllar olmuş, egemen sınıflarla kapalı kapılar ardında anlaşmış uzlaşmış ve 'uslu/işbirlikçi/sarı/sahte' sendikacılık çizgisini benimsemişsin ve 'Devrim'i sadece safoş proleterleri keklemek ve sömürmek için kullandığın bir tabela aksesuarı haline getirmişsin; sonra da diyorsun ki '500.000 kişiyle Taksim'e gelirim! '
...
Hukuku bir kenara koyarak bir savaş mantığı içinde hadiseye baktığımızda; bu savaşta örgütlü, disiplinli, motivasyonu yüksek, teknik donanımı güçlü polis karşısında örgütler arası koordinasyonu sağlayamayan, hazırlıksız, elindeki sayısal çoğunluğun hedefi ele geçirebilmesi için gerekli olan, doğru bir strateji ile düşmanın hareket kabiliyetini ve taktiklerini bozacak karşı taktikler üretemeyen, savaşın gereklerine uygun mühimmat edinmeyi ve lojistik destek sağlamayı bile unutan bu naylon liderlikle proleteryanın zafer şansı zaten yoktu...
...
İşçi bayramı mı oldu yoksa işçi katliamı mı anlamadık.Bu milleti nicin koyun gibi görüp her istedıklerını yaptırmakniyetınde bu devlet anlamadık gitti.Vatandaş devlet için değil devlet vatandaş icin vardır.Ama ne yazık ki bunu daha anlayamadılar ve bayram alanı savaş alanı oldu.İşin komil tarafı da bunun icin hala haklı gerekceleri oldugunu savunan beylikler var...herkese iyi oynamalar dıyleım..
bi ara türkiye pakistan olurmu diye bi tartışma vardı,
pardon kaçırmışım ne demiştiniz,
1 mayısımız kutlu olsunmu? ? ?
Türkiye'deki durum
Türkiye'de ise bir dönem 'Bahar Bayramı' adıyla tatil kabul edilen 1 Mayıs'ın yeniden resmi tatil kabul edilmesi gündeme geldi.
Bazı toplu iş sözleşmelerinde ise '1 Mayıs işçi sınıfının birlik, mücadele, dayanışma günü' kabul edilir ibaresine yer veriliyor. Erhan Kaplan'ın çalışmasına göre, Türkiye'de 1 Mayıs tarihiyle ile ilgili bazı satır başları ise şöyle:* 1 Mayıs, 1935 yılında çıkarılan Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun ile 'Bahar Bayramı' olarak kabul edildi. Ancak diğer genel tatil günlerinden farklı olarak bu gün için çalışanlara ücret ödenmemesi kararlaştırıldı. Daha sonra çıkartılan kanunlarla 1951'de yarım günlük ücret ödenmesi, 1956 yılında ise tam gün ücret ödenmesi kabul edildi.
* İşçilerin 1 Mayıs'ı kutlaması için 1975 yılının beklenmesi gerekti. O yıl, İstanbul'da Tepebaşı'nda bir düğün salonunda DİSK tarafından 1 Mayıs kutlandı.
* 1976 yılında ilk kez 1 Mayıs mitingi yapıldı. Taksim Meydanı'nda yapılan mitinge ülkenin dört bir yanından onbinlerce kişi katıldı.
* 1977 yılında DİSK yöneticilerinin hesaplamalarına göre, 500 bin kişinin katılımıyla en görkemli 1 Mayıs mitingi yapıldı. DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması sırasında açılan ateş sonrasında yaşanan olaylarda 36 kişi yaşamını yitirdi.
* 12 Eylül askeri müdahalesinin ardından 1 Mayıs kutlamaları yasaklandı,1 Mayıs tatil olmaktan çıkartıldı.
12 Eylül sonrası ilk yasal etkinlikler, İstanbul ve Ankara gibi büyük kentlerde, 1985 yılından başlayarak kapalı salon toplantıları şeklinde ve resmen 1 Mayıs adı verilmeden yapıldı.
* 1993 yılında 1 Mayıs yeniden meydanlarda kutlanmaya başlandı. Türk-İş,1 Mayıs'ı Abide-i Hürriyet Meydanı'nda düzenlenen bir mitingle kutladı. Böylece Türk-İş tarihinde ilk kez 1 Mayıs'ı alanlarda kutlamış oldu. DİSK ise aynı gün Pendik Meydanı'nda düzenlediği mitingle 1 Mayıs'ı kutladı.
1998'de 12 Eylül sonrasında ilk kez 1 Mayıs yaygın biçimde kutlandı. Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve KESK tarafından İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Adana, Çanakkale, Diyarbakır, Malatya, Gaziantep ve Samsun başta olmak üzere pek çok ilde ve ilçede 1 Mayıs kutlandı.
* 2007 yılında, 1 Mayıs 1977'nin otuzuncu yıldönümünde Taksim'de yapılmak istenen anmaya izin verilmedi. Tüm İstanbul'a yayılan olaylar yaşandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Buna rağmen sendika başkanları, bazı yöneticiler ile birlikte Taksim'e çıkarak açıklamalar yaptı.
YIL 2008 1 Mayısı Devlet önemsedi resmi tatil edelim dedi 2 katrilyon yük getireceği hesaplandı vazgeçilldi,Taksimde kutlanmasına izinde verilmedi, DİSK binası basıldı biber gazı,boyalı su sıkıldı yerlere düşenleri İNTİKAM duyguları ile Polisimiz copladı, bir hatun yerde biber gazında etkilenmiş oturuyor geçerken polis suratına tekme atıyor
Hepsi İşci bu halkın en çok vergi veren ücretlileri karşında pkk yok polisin Allah Allah diye bağırarak saldırmalarını anlamak çok zor Bugün sendikalar hükümetle pazarlığa oturduklarında maaş arttırımlarında polisin maaşınıda armasını sağlayan onlar, Polisler işcilerin kesintileri vergileri maaş alıyorlar,Bu kim görürsen saldır psikolojisinden İçişleri bakanlığı,vali,emniyet müdürlüğü sorumludur,en baştada da İktidar
Etfal hastanesinin acil servisine girip orada bile biber gazı kullanmak diğer hastaları,çocukları kimyasala boğmak İnsanlık dışıdır
30 BİNE YAKIN POLİS BAZILARI BAŞKA ŞEHİRLERDEN tHY ile getirilmiş,Mecidiyeköy ve Taksim arası tüm esnaf vede işyeri kapalı,Hiç bir araç çalışmıyor,Vapur yok,otobüs yok bunların maliyeti 2 katrilyondan daha mı az?
1977 katliamımı başlatanların ETAP otelinden ateş edenlerin hepsini görüntüleri var 36 kişinin faili niye hala bulunamadı, o zamanların Polis devleti yeniden ayakta yıl 2008 gerekçe Taksim yasak gerekçe elimizde bilgiler var Provakasyon olacak, Taksime kuş sokmayan Çelenk bıraktırmayan Türk polisi sendikaların düzenli gelişinde 4 ayrı girişten üstler bir bir aranarak alana sokamazmıydı bal gibi sokardı 164 ülkede kutlanan 130 ülkede resmi tatil olan Avrupa birliği isteyen bir ülkede çoğunluğunun işci olduğu bir ülkede halaylar,konuşmalarla,akp li milletvekilleri ile kutlanamazmıydı, barış,uzlaşma istemeyen devlet Dünyaya bu görüntüleri verdiler güç bende istediğimi yaparım,Yönetimin ne kadar demokratik olduğu açıkca ortada
Yaşasın 1 Mayıs İşcinin Emekçinin Bayramı
işçi bayramı gerçekten de bir bayram havasında kutlanmalıdır...