dağların arka yüźüyüm
kuzeyde bir tebessümüm
hep geğzime kaçan bir damla su gibisin
seyrediyorum seni ölümüm
benim ölümümsün
yanaklarımı kemiren bir kurt
camcılık yapıyorlar emlakçılık yapıyorlar. babaları üç yetişkin oğlu ve torunları.
Kıbrıs caddesinin sağ tarafını tapulamışlar. İki nakliye kamyonu bir cam taşıma.kamyonu ve özel otolarıyla reklam bayraklarıyla kapatmışlar.
Bunlara dokundum bir kaç ay önce. Bizim kamyon sıķıştı. Arka kapısı açılsa malı indireceğiz ama bir iki metre almadı ileri. Bunlara dokundun mu ayvayı yedin. Kimse dokunmadığından şımarmışlar
Seneler seneler önce Ankara da çalıştığim bir firmanın
İstanbul da bazı firmalarda kalan çeklerinı senetlerini toplamaya gitmiştim çantama koydukları adres listesiyle bir mafya elemanı gibi. Bir günlük bir işti.
Kimseye dayak atmadan gecenin bir yarısı dönmüştüm.
Hatırlamıyorum. Aklımda sadece Levent Osmanbey Şişli kalmış. Bir şey daha kaldı tabi. Kurufasulye.
Esnafın lokantasında oturmuş o güzeller güzeli lokum gibi kuru fasulyeyi kaşıklarken dünyanın en seksi kadını olmaz ya bana yatak teklifi yapsa kesinlikle
Yandaki Piyano mağazasının genç sahibi enteresan bir yanıt verdi. Beklemezdim mesleği hazır giyim satmak olan genç adamdan bu yanıtı. Beklemezdim magazasının ismi Piyano olan birinden...Ben de yalnızım hep yalnızdım aslında. Güzel bir hanımı iki güzel yavrusu var. Sorduğum soruya da pişman oldum. Mağazasını kendi açınca; hanım çalışanlar yine yalnız mı bıraktılar demiştim. Oysa bu sorum sık sık
işe girip sık sık çıkanlar içindi; yine mi yalnız kaldın?
Yok usta dedi. Gelirler biraz sonra...
Siyah arabasına binip uzaklaştı...
Sessizlik
Çiplak kollarına tüneyen
Alışılmışın dışında kanatsız bir kuş
Sessizlik
Kırmızı saplı bir pensenin ağzında
Zaman zaman sözün bittıği yerdir ülke de görünen manzaralar.
Cumhuriyet' in ilanından sonra; geçen zaman içinde
saltanat dönemi el etek öpme biat alışknlığı bitmemiş.
Allah' a olan salt kulluk unutulmuş.
ofisin arka tarafına attım kendimi
içi dolu bir çuval olarak
konu sen olunca
gürültüler bitiyor
şu an barutu boşaltılmış bir kovan gibiyim
arsız o çocuk dedi muhtar adayı
olsun kardeş arsız şımarık yaramaz
kirlenmemiş çocuklardır onlar
belediyenin başkent kartı yoktur onlarda
anası avuç açmaz el açmaz
otururlar çıplak ağacın altına
iki gövde
dallar
ve iki yaprak
ışığa uzak
şiirsizlikle geçiyor zaman
öĺüm gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!