saat gecenin bilmem kaçında
bilmem kaçıncı derecesinde uykunun
hangi kadın veya erkeğin kollarında
rüyalarında sevişirken
sözcüklere abaza doğarım geceye
ayışığında süzülür sözcükler
hayınlık kokar kuytu karanlıklar
sarı çıyan gözleri dolar korkularına
dolaştığı kapı tokmakları donar bir zaman
böler gecenin sesini saçlarının uğultusu
gece susar belli belirsiz iniltilerle
düşünceler korkar yüreklerde
soğuktu yaşanmışlığı tüm çıplaklığıyla
tüm çıplaktı söylenmişleri
rüzgarda eğilen selviydi
yılandı gülmeleri
saman sarısı gözleri ölümdü
sanırdım gülümdü
Gitmek gerek bu şehirden
gözlerinde asılı bir halde şehrin ışıkları
yanaklarını otobüs camına dayayıp
terketmeli bu akşam üstü bu şehri
terketmek gerek bu elleri
sevdamın toprağı anayurdum
babaocağım
hep aydın ol
kızlarınla oğullarınla
katran gecelerime inat sevdim seni
ah hüzün
kahpe hüzün
dalga dalga vurursun yüreğime
belimi bükersin
sahte sevdalara sürükleme beni
yakma
kılıç değdi on binlere
başsız omuzlar yere vurdu
kan düşmüştü gözlerine kara ellerin
karaydı
gecedende karaydı
geceydi
sana sevdam birgün bitecek olsa
güneş ağlar
rüzgar yanar emin ol
sevda üstüne sevda koydum
can tazeledim gül teninde
türkü misali
geceyi bölen ateş yığınında
bölük pörçük sevdalar vardı
hep kızıl güller vardı önlerinde
hep derin mavilikler
daha dün gibi çocukluğumun suskun günleri
ellerim kanamış ayazda
ayağımda çizmeler
misket oynadığım günler
daha dün gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!