AHÎ EVRÂN
Ehl-i güller hârı sensen
Bir Ahî Evran olursun
Kardeşin gülzârı sensen
Bir Ahî Evran olursun
ANLADIM ARTIK
Anladım artık dönüş yok bir nigâhın bin ölüm
Gönlümün gülzârı vîrân bilki hicrânın zulüm
Sustu mızrap sustu kânun şarkılar ağlar bugün
Geçmez oldun penceremden nağmeler öksüz gülüm
AŞKA SÜRGÜN YILLARIM
Sonbahâr eyyâmı gelmiş dünle dargın yıllarım
Eskimiş tüm hâtırâlar şimdi üzgün yıllarım
Kalmamış şevk-i bahârın gülşenin hiç zevki yok
Yaş alırken tâze hâlâ aşka sürgün yıllarım
ÂTEŞ-İ FİRÂK
Rüzgâr savururken o siyâh saçları ey yâr
Ben her gece mehtâba dalıp sen diye kandım
Ah! Neydi o nazlar, o gülüşlerde ki esrâr
Pervâne olup nârına yandım ki ne yandım
BAHÂRLAR BİZİM OLSUN
Gül goncası gamzende açar pembe çiçekler
Gel gönlümü şâd eyle bahârlar bizim olsun
Âvâre şu kalbimde uçuşsun kelebekler
Gel gönlümü şâd eyle bahârlar bizim olsun
BİLMEM Kİ NEDEN
Bilmem ki neden hâreli gözler yine süzgün
Bîçâreyi ah! eyledi bir gamzeye sürgün
Hüsrânla mı geçsin bu ömür böyle severken
Elbet doğacaktır bahtımızın yıldızı birgün
BİR HOŞUM YÂR
Bir nigârın handesinden meşke dâvet almışım
Mey sunulmuş gonca lebden içmeden mest olmuşum
Hoş bakıştan cezbelenmiş işvekârım bulmuşum
Mey sunulmuş gonca lebden içmeden mest olmuşum
BİR NİGÂH LÜTFETSE CÂNÂ
( MURABBA)
Bir nigâh lütfetse cânâ olsa gönlüm târumâr
Bezm-i aşktan sunsa meyler olsa ömrüm berhudâr
Gülden âlâ gül-i rânâ gül cemâlin âşikâr
BİR NiHÂVEND BESTESİN SEN
Kaybolurken sende mehtâp böyle içten bakmadım
Bir nihâvend bestesin sen dinlemekten bıkmadım
Öyle meftûn kî şu kalbim bir gülün ruhsârına
Yemyeşil gözlerde yandım nâr-ı aşktan çıkmadım
Yıldızları söndür gözlerin kalsın
Mehtâbı uyutup gizle bu akşam
Dalgalar bûselik nevâyı çalsın
Kalbimin sesini dinle bu akşam
Rüzgârlar okşasın o güzel başı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!