Adı ile anıldığı körfeze,
İncili küpe gibi tutunan
Çelişkiler yumağı bu şehirde,
Güzel ve serin
Bir temmuz sabahına merhaba derken,
Meraklı gözlerle sokak boyu renkleri izliyorum.
Çokta zor değil,
Darağacına Giderken
Bir kavga finalinde
Uzaktan izleyen,
Sevgiliye gülümsemek,
Yutkunarak susarken
Sen olmayacaksın bu aşkta,
Saçların…
Gözlerin olamayacak artık,
Dizelerimde.
Sen olmayacaksın…
Geceye tüneyen imgelerimde,
Gece susmuştu.
Mehtap yoktu.
Şarkılarını söylemiyordu
Yakamozlar.
Karanlık uyuyordu.
Tanyeri sessiz geldi
Öyle bir şey ki,
Yaşlılık…
Kiminde beden,
Kiminde ruh…
Bazen her ikisi…
Karşı koyamaz yıllara
Ne seni paylaşabilirdim
Ne de yalnızlığımı...
Yarına çırpınan yüreğimin
Öfke nöbetleriyle,
Damarlarımda akan sel gibi,
Beynimden kalbime taşınan duygularım
Düşler suya düşerken,
Gözlerime sen,
Yanaklarıma denizler
Akar geceden...
Sağanaklar altında beklerim.
Usanmadan,
Seneler önce…
Daha ilk nefeste
Kuru bir öksürme ardından
Hafif baş dönmesi,
İyi bir dost olmadığını
Göstermişti,
Ne yıllar...
Nede kalbimle,
Barışabildim.
Biri tenimi alıp gitti,
Diğeri sana takılıp,
Turkuaz yeşili,
Yağmurlu bir Akdeniz sabahı,
Nefes Nefese damlalar.
Her damla alıyor, düşünceleri,
Akıp giden sularıyla…
Havada mis gibi toprak kokusu…
Yol kenarında kürkünü temizleyen kediler.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!