Tam 40 yıl olmuş yüreklerimiz kös gibi gümleyeli.
Dünya çok güzeldi esti birkaç hazan yeli.
Beş fidanda onaltı meyve allı yeşilli
Yüreğimizde titremeye sebep herbiri.
Şükür nerdeyse tamamı iyi günlerdi
Plazma televizyon
Onbeş binlik telefon
Sosyal medya ya kon
Yemeğe gelince aç
Seni beni yer kaç.
Geçen yaz kurak geçince
Değirmene gidecek çec im kalmadı
Altın şaha kalkıp firar edince
Sana takacak gücüm kalmadı
Ana mirasıyla Ablam evlendi
Zam eşeği kalkmış şaha
Der bu yük bana az daha
Kabul etmez yakışsada günaha
Allah sanki der bu sana az daha
Ağlamamı gülmemi bu kahkaha.
Haksızlık karanlığı indi
İnsanlar korkuya sindi
Kör sağır dilsizmiydi
Çığlıklar çöpe gitti.
Deveyi paldımıyla yutmuş
Şeytan’ı sorumlu tutmuş
İlahi adaleti unutmuş
Bu nasıl akıl aman Allah’ım.
Haramı tamamıyla tatmış
Sabah haberinde kalbimi deprem sandım¨
Bu kış gününde kül oldum yandım
Yaşlarda söndürmüyor iyce bunaldım
Göçük altındakilere fırsat ver ya Rab.
Aman Allah bakın dağlar yarıldı
Saçmasından bombasına
Acılardan sevdasına
Altınlardan elmasına
Bedava şiirler dikkat çekmiyor.
Hasretinden gündemine
Haykırışla gelir dünyaya
Geldiğin yerden burası darmı?
Bu da benim olsun diye dalar hülyaya
Yediği meyve ağacını budarmı?
Ondaki bende yok diye ediyor keder
Gördüğü zaman sahte bir gülüş
Dünya onun sanki öyle yürüyüş
Allah göstermesin hele bir düş
Görmezden gelirler bu nasıl dostluk.
Yokluk pençesinde zavallı zerdüş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!