Bizim buralarda
Tahta çubukların yeşermesiyle
Bilinirdi iklimler
Lakin, şimdilerde
Metal çubukların kızarmasıyla
Gerçekleşiyor ölümler
Çalarak çırparak
Zengin olacağıma
Çalılıklarda çırpı olurum
Bir fakirin fırınında
Ekmeğine ateş olurum
Sofrasına azık
Ev yaptık sazdan samandan
Çook ıradık evvel zamandan
Saz oldu ney,biz olduk mevlana
Üfledik imandan.
Duyarsan içini ürperten bir ses
Fasıllar sende çoşar
Tunç bakışlı yollara düşmüş aksin
Gün boyu yeşille sevişir hayalin
Ay yıldızları kovalar, semada, gizli adın
Suya düşmüş yakamozlarda fotoğrafın
Ey dertli
Dest-i güzellikler erbabı
Baba
Doymadım sana
Ararım seni yana yana
Makbul tarzına
Burası Anadolu
Nereden gidersen git
Nereden gelirsen gel
Gözlerin, ne renk olursa
Olsun
Bir köşede
Şarkta sevgi,
Bozkırlarda bir demet
Kır çiçeğinde
Bulur kendini
Garpta sevgi,
Göklerde arama beni
Ey yerin sahibi
Sevgiyle eğil, sevgiye
Onurla yürü
Sevgiyle aşkla gerçekleşir, görü
Benden geldin
Ruhsatsız aşkın meftunuyum
Yüreğimi hiçbir şey bağlamaz
Aşkına mecburum
Senin sevgin kadar
Yüreğimi hiçbirşey dağlamaz
Seni seviyorum
Gece rengini unutmuş denizde
Mavi
Klasik yani
Günün ikinci yarısının ortası
Saatler 3,21 suları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!