Bilmeyiz tatili,güneşi,yazı,
Biz Türk oğlu Türk’üz,kışı severiz.
Sam Yeli belledik,kuru ayazı,
Her gün rahmet yağsın,yaşı severiz.
Gönülü titreten ozan sazıyız,
Kim kime duacı, kim kime kefil?
Öyle bir zaman ki, saatler sefil…
Göklere çıktıkça, ruhlar alçaldı,
Mavi gökler şimdi yeşile çaldı,
Hani dostluk..vefa nerede kaldı?
İnan kördüğümler çözerdim,
Seni çözmek için harcadığım zamanda..
Ya mahsus meçhulsün ey hayat,
Ya da kastın var düşünmelere..
Ege kıyıları kadar zor seni çizmek,
Ben sana inat gülleri sevdim…
Adına şiirler yazdım,
Yetmedi,tuvale çizdim,
Kokusundan sarhoş olana dek,
Bahçelerinde gezdim.
Ben sana inat gülleri sevdim.
Baba kucağında şehit çocuğu,
Daha unutmadım,kan şehri Gazze!
Nerde dünya,nerde hani bir çoğu?
Mazluma duyulan,kin şehri Gazze!
Dizi değil beyler,yapılan zulüm!
Keyfe keder akşamüstü, hayallerin sızısı,
Ne gündüzün neşesi var ne gecenin esrarı…
Yetkisiz vakitlerde dokunulmaz duygular,
Gurûba kafa tutmak, deli gönlün arzusu,
Beyaz siyaha mahkûmsa, şimdi kızıldır sarı…
Şarkılar bitmemiştir, telaşlanır kaygılar.
Ben bugün Mehmet’im,Mehmet olmalıyım.
Koca Seyit’in kucağındaki mermi,
Hasan Çavuş’un tüfeğinde süngüyüm,
Ve, çarığım, Afyon’lu Halil’in ayağında,
İçmek için kana kana şehâdet şerbetini,
Ben bugün Mehmet’im,Mehmet ölmeliyim!
Gittiğin duyunca bu sabah,birden
Bir daha kendime gelemez oldum.
Zindan oldu dünyam,farksız kabirden,
Çok istedim amma,ölemez oldum.
Ekmeği aşı da unuttum gitti,
Beyazını nâmusum,arım bilirim,
Alını,kanımla boyarım senin,
Yoluna bir değil,bin kez ölürüm,
Ruhunu,ruhumdan sayarım senin,
Al-Beyaz’ım,nâmusum,şerefim,şânım,
Kâinatta Türklüğe,sensin nişanım! ! !
Puslu bir geceden sisli sabaha,
Uyandım,uyanmaz olaydım.
O berrak,o mâsum,o coşkun,
Ay değil,yıl değil,asırlar aşkın,
Deli tay gibi akan,köpük köpük
Asil bir nehir vardı ya!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!