Benden selam söylen Elmadağ’ına
Hasretim, büründüm karalarına
Yalvardım, yakardım; zalim feleğin
Yazmadı kalemi sıralarına
Fabrika bacası savurmuş duman
Mustafa CEYLAN
**************
1609 Yılında Denizli iline saldıran eşkıya tarafından yakalanıp, idam edilerek öldürülmüş bir şairimizdir. III Murad ve III. Mehmed dönemlerinde yaşamıştır. Denizli doğumludur ve Denizli’ nin eşkiyâlar tarafından ele geçirilmesini önlemek maksadıyla kurulan halk savunma brimini teşkilâtlandırmış, halkla beraber eşkiyaya karşı koymuştur. Doğduğu ilin insanlarını çok seven Mehmed Subhi Çelebizade, Ta’libi Mehmed Çelebi’nin oğludur.
*
..................................'Koparsa imame danelenip düşüverir tesbih'
..................................Demek ki kopan benim, başkası değil...
Nereden geldi bu taş, kim kırdı pençereyi?
Bu sıcak yaz gününde üşüyor üşüyorum.
Belli, ölümüm yakın,
YENİNİN YENİSİ OLMAK
Mustafa CEYLAN
Günümüz Türk Şiir Dünyasında internetin sunduğu imkânlarla bir fırtınadır, kasırgadır esip gitmekte. Göz gözü görmüyor, toz duman içinde her yer... İnternetteki her siteden derin feryatlar yükseliyor. Şiirimiz, şiir ağacımız ardı ardına baltalar yiyor, hem de şiir adına, şiir yazıyorum diyenler tarafından. Ah ki ah! ! ! Vah ki vah! ! Kara bir zaman girdabındayız... Bu kara zaman gidecek mi dersiniz?
Yandım gül yangınında, dondum ayrılık gecelerinde
Rüya kuşlarım yetim güftelerin hecelerinde..
Ağlayan kütüğe bel bel bakan nüfus cüzdanım
Altı delik sümerbank ayakkabım, şiirim
Geceyi beklerken sabah doğmalarında..
Cennete güz mevsimi ısmarladılar
Gönlümüz yok bu dünyada
Alan alsın, satan satsın...
Ellerimiz nefsimizin
Yakasından tutup atsın...
Bir menzile ulaşalım,
Kalbimin ağrısı dinmeden daha
Gidiyorsun demek, git bakalım, git..!
Uçurum geceler, ermem sabaha
Aşkıma dolunay, yıldızlar şahit
Gidiyorsun demek, git bakalım, git..!
........................Seneler toz duman, of aman aman..!
Girsen de yüz yaşına, ben seni alacağım
Gözlerinin içinde aşkımı bulacağım...
Cehennemin dibinde olsan da sevdiceğim
Yemin ettim bin kere ben senin olacağım...
Alnımıza yazılan yazılar değişecek,
Nasılsın, nicesin bilmedim gitti
Önüme dağları gerdin be felek.
Koştum gece-gündüz çalıştım, lâkin
Sırtımı yerlere serdin be felek.
Büktürdün boynumu geline, kıza
Pembe düşlerimi atıp zindana
Çekip gittin, söyle şimdi nerdesin?
Bu yaşta çok büyük ders verdin bana
Yıkıp gittin, söyle şimdi nerdesin?
Bin parça kopardın dertli canımdan,
Sayın Mustafa Ceylan;
'Erzurum Gelin Geldi Gölü Efsânesi' şiirinizi okudum,. Çok beğendiğimi ifade etmeliyim, elinize sağlık
EREN HAKKINDA YAZILAN YAZILARIN BİR KISMI
ARİF'TİR O
Arif’tir arifliği vurur yüzüne
Bakarsın Eren’lere karışır bazen
Mevlana’ca düşünür, Yunus’ça konuşur
Kâh derviş olur, kâh semazen
Kars’tan ta Edirne’ye
Edirne’den ta Kars’a kadar
Yekvücut Anadolu O
...
SABİT İNCE' NİN ŞİİRSEL YOLCULUĞU
“Kim ne derse varsın desin,
Benim derdim Anadolu.
Dost düşmanım bunu bilsin,
Benim derdim Anadolu.
Varım yoğum feda olsun
Canım, kanım helal olsun,
Ben de varım diyen gelsin,
Benim derdim Anadolu.
Dağları gard ...