saat sabahın 6 sına 32 geçiyor
aylardan yine, soğuk Aralık
bugün ayrılığımızın 2. yılı oluyor,
yine bir yıl başı geçen yılı sildiriyor
saat sabahın 6 sının 36 sı
Öğrendim ki
insanın zihni yorulunca
Dili de durulurmuş...
Yine bir şey öğrendim
yine geç kaldım...
uyku benden önce dalmış rüyaya,
sabahın peşinden koşarken geceye,
vardığım yerde seni bulamadım.
yine geç kaldım ve sen çoktan yoktun...
Bende yok sabr-ı sükun, sende vefadan zerre
İki yoktan ne çıkar, fikredelim bir kerre (NABİ)
Ey duman gözlü ahu! Bu derde nedir çare?
Ateş içte olursa kalpte olmaz mı hare?
Ben yağmur yüklü bir bulutum,
o yüzden yüküm ağır.
Daralınca göğsüm tüm kasfetiyle,
sağanak duygularım,
uykularım kaçırır.
O kadar kolay değil
Bir kalbi kazanmak...
Gün gelene dek
Sabr-ı sûkun diyecek
Def-i huzuru bileceksin
O kadar kolay değil
İnsanlar sevince ,
Hayat çok güzel
Çok mutlu oluyor,
Şarkılar bile
"hayat sevince güzel "
Diyorken...
Hüzünlerim olurdu kimi zaman
Elimde bir kalem
Önümde boş bir kağıt...
Ne zaman canım yansa
Karalar dururdum
anlamsız uzunca çizgiler...
Kocaman okyanus tüm
Kalbiyle seni çağırırken
Sen küçücük bir damlayla
Cevap veremiyorsan
Ya dalgalar tutuyordur seni
Ya da elin kolun bağlayacak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!