Sürme çekmiş ela göze
Sevgilim diyesim gelir
Bir ateş ki düştü öze
Yudum yudum içesim gelir
Tel tel dağılmış saçların
Sevda duman oldu başımda
Tüter ateşi deli gönül
Yarin kınalı elleri yüreğimde
Yakar ateşi deli gönül
Özlerken ılık nefesini
Yüreğimi hüzünler okşar
Sonsuzluğa uzatılan eller gibi
Şu gönlüme esen yeller gibi
Göksüne taktığın güller gibi
Açarak bana koş sevgilim
Karanlığa doğan güneş gibi
İsli günün ışığında ayak sesleri,
Günün yorgun sabahında kağnı gıcırtıları,
Köpüren tozlu yollarda yalın ayak analar, anam.
Dehlemiş öküzleri ufuklara doğru yavaş, yavaş.
Yavaş, yavaş.
Ufuklar çok uzak, öküzler yorgun.
Anılar, sevgiler, dostluklar yüreklerde,
Gelecek mutlu yarınlar ereklerde,
Geçmiş günler yaşıyor belleklerde,
Açılan gül, yaşanan gün anıları hatırlatır.
Sevgidir, iyiliktir insanı insan eden,
Anamın gelinliği gibi ak
Deniz gözlerin hep ıslak
Uygarlık havarilerinin yüz karası
Sen acılı sen çileli Boşnak
Akdenizin ılık yelisin sen
Ne olur ellerim boş kalmasın sevgilim
Bu başlangıcın sonu hüsran olmasın sevgilim
Şen olacak gönlümüze acı dolmasın sevgilim
Gel kara gözlüm tutuver ellerimi
Gel gün yüzlüm bağlama dillerimi
Merhaba ey güzel gün,
Merhaba doğaya düşen ışık
Bir kıpırtı yükselirken içimde
Ben ise hayata barışık
Bukle bukle siyah saçların
Gönlümde açılan güller gibisin
Elime tutunan eller gibisin
Sevgiye uzanan yollar gibisin
Özlemlerim sensin mutluluk sende
Kafeste çırpınan kuşlar gibisin
Nar tanesi göz yaşların dökülür içime
Gözlerim hep yosun yeşili gözlerini arar
Çok özledim sevdiğim çok özledim
İnan ki yüreğim hasretinle yanar
31.03.1988
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!